24 Mart 2018 Cumartesi

VUR BE RAMAZAN (1974)


Senaryo ve Yönetmen: Aykut Düz
Kamera: Rafet Şiriner
Yapım: Barlık Film / Necdet Barlık

Oyuncular: Serdar Gökhan, Meral Orhonsay, Ali Şen, Güzin Özipek, Oktar Durukan, Aliye Rona

Konu: Güneydoğu köylerimizden birinde geçen bir kan davası öyküsü üzerine kurulu...Çocukluğunda ailesinin zoru ile cinayet işleyen genç adam 18 yıl sonra hapisten çıkar. Fakat bu kez annesi başka bir hasmını öldürmesi için oğlunu zorlar. Ramazan kabul etmez. Annesi ise çatışmada ölür. Ramazan katili vurmaya gider. Fakat yaralı olarak bulur ve öldürmekten vazgeçer. Köyde sevdiği kızla evlenip yuva kurar. Karısı hamiledir. Doğum için kasabaya hastaneye götürürse de anne doğumda ölür , genç adam çocuğuyla tek başına kalır....

► "Vur be Ramazan", daha önce birkaç film yapmış olan Aykut Düz'ün sanırım ilk dikkate değer filmi... Film, Güneydoğu köylerimizden birinde geçen bir kan davası öyküsü üzerine kurulu ... Ancak bilinen yönde gelişmiyor öykü ... Çocukken bilinçsiz olarak kendisine işletilen bir cinayet yüzünden yıllarca hapiste yattıktan sonra çıkan bir delikanlı, yaşlı anasının ve düşmanlarının tüm kışkırtmalarına karşın, elini yeniden kana bulamak istemiyor. Alıyor sevdiği kadını başka yere göç ediyor. Filmin ikinci bölümü; bu yolculuğun ve genç adamın, hamile karısını kurtarmak için çabasının öyküsü ... Aykut Düz'ün senaryosu, öncelikle köy filmlerimizin bilinen kalıplarının dışına taşan özellikler içeriyor. Bir kez, hareket noktası kan davası olmasına karşın, baş kişinin bu davayı sürdürmeye yanaşmaması, filme, kolay şiddetin, vuruculuğun göz boyacılığından sıyrıImış, gerçek,

içten bir insancılık barışçı bir tutum kazandırıyor. Bir diğer ilginç nokta da, filmin ikinci yarıda mekan ve çevre değiştirmesi ... Bizim filmlerimiz, genellikle Yunan tragedyasının üç kuralının en az ikisine sıkı /sıkıya bağlıdırlar. Zaman olarak 24 saati aşsalar bile, "mekan" ve "tema" değiştirmezler. Oysa insanoğlu, özellikle zorlayıcı koşullar karısında, bir "hayat-memat" sorunu olduğunda, çevresini, köyünü, kasabasını da değiştirebilir, yaşamının amacını da ... Onun için, "Vur be Ramazanda, kahramanın (Serdar Gökhan), bir yerde, Türk filini kahramanlarının bir türlü yapamadıkları bir şeyi yapması, karısını aldığı gibi köyünü terketmesi, bize çok daha gerçekçi ve üzerinde durulacak denli önemli bir tutum olarak gözüktü. Düz'ün anlatımıyla da öykünün getirdiği bu yenilikleri desteklediği söylenebilir. Ne yazık ki, Düz, sonunda, filmini, gereksiz bir güldürü atmosferinin altını çizerek vurgulamakla, filmin bütünlüğünü zedelemiş. Buna karşın "Vur be Ramazan", sinemamızda yeni bir yönetmeni haberleyen, haftanın en ilginç yerli filmi... “Atilla Dorsay, “Sinemamızın Umut Yılları” syf, 129”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder