20 Ekim 2024 Pazar

ADAM MISIN? (2015)

 Yönetmen: Emir Khalilzadeh, Senaryo:  Olkan Serdar, Yıldız, Cihat Zembat, Yapım:  Filmhane/Cihat Zembat, Suat Küçükaydın, Kurgu. Erkan Erdem, Oyuncu Seçimi: Gökhan Barış, Cast Direktörü; Hasan Uyar,  Steadicam Operatörü: Deniz Arslan, 2. Kamera Asistanı: Yasin Akın, Focus Puller: Eyüp Erdoğan, Yardımcı Yönetmen: Yıldıray Yıldırım, Müzik: Tamer Süerdem, İlker Yurtcan

Oyuncular: Kadir Çöpdemir (Delibela), Sinan Engin, Ahmet Çakar, Serdar Ortaç, Ceyhun Yılmaz (Taylan), Burçin Abdullah (Nazlı), Ertem Şener, Özgür Elmas, Duygu Şen (Gizem), Rasim Ozan Kütahyalı, Abdülkerim Durmaz, Ebru Ünlü


Konu: Ahmet Çakar, Sinan Engin, Rasim Ozan Kütahyalı, Abdülkerim Durmaz ve Ertem Şener'den oluşan Beyaz Futbol ekibi sevenleri ile buluşmak üzere bir sponsorun organize ettiği tatile çıkar. Tatil için gittikleri otelde kendilerini karşılayacak olan bu sponsora bir türlü ulaşamazlar ve hiç kimse onlarla ilgilenmez.

 

& Beylerrrr... Olmamış...


‘Beyaz Futbol’ ekibinin sinema macerası ‘Adam mısın!’, görüp görebileceğiniz en kötü filmlerden biri olmuş. Biz de ‘gerçeküstücü’ çalışmaya ilişkin eleştiri yazımızı ‘Ahmet Çakar üslubu’yla kaleme alalım dedik...


Birrr: Ortada doğru dürüst bir senaryo yok. Bu kadar kötü yazılmış bir olay örgüsü, bu kadar kötü yazılmış replikler... “TV’deki popülerlikle biz bu işi götürürüz” mantığı sinemada pek işlemez... Nitekim ‘Adam mısın!’ bu gerçeğin altını bizatihi çiziyor.


İkiii: Tamam, siz profesyonel oyuncu değilsiniz ama yine de bu kadar kötü performansları, bu kadar vasat oyuncuları uzun süredir izlememiştik. ‘Beyaz Futbol’da (ya da ‘Derin Futbol’da) diyaloglar spontane gelişiyor, birçok hamleniz (sözleriniz, mimikleriniz, vücut dilleriniz) en azından samimiyet içeriyordu. Bu kez elinize son derece kötü bir senaryo tutuşturulmuş ve her anında dökülen oyunculuklarınızla, kendi içinde bile inandırıcı olmayan bir filme imza atmışsınız.


Üççç: Evet, programlarınıza da yer yer aynı dil ve
ruh hâkim ama insan bazı şeyleri bu denli arka arkaya izleyince “Bu kadarı da yeter” diyor. Sürekli cinsiyetçi espriler (birlikte uyuyup kalktıktan sonra “Beyler, birbirimize bir şey yapmadık değil mi” türü cümleler mesela), keza Ahmet Çakar’ın ayıyla güreştiği sahnelerde aynı türden cinsiyetçi göndermeler vs. Hele o otelde önüne geleni tokatlama sahneleri. Pardon da ‘Recep İvedik’ aynı sularda defalarca yüzdü, sizin bu çabalarınıza gerek var mıydı?


Dörtttt: Yaa bir film hiçbir sahnesinde mi güldürmez (sadece Abdülkerim Durmaz’ın opera sahnesine dalıp arabesk söylemeye başlamasıyla biraz tebessüm ettim). Sorun bende diyecektim ama basın gösteriminde pek gülene rastlamadım.


Beşşş: Operacı dövmek iş mi? Ya da komik mi? Filme böyle bir sahne koymanın gerçekten ne manası vardı? Zaten bu ülkede sanat yeterince ‘tu kaka’, bir de siz hizmet edin bu tür anlayışa. Sözüm sana Ahmet Çakar Hocam; ‘Tıp doktoru’ diplomalı biri olarak tebrik ederim, böyle bir zihniyete yaptığın katkı için.


Altıııı: Ezkaza bu filmi, sinemayı icat edenler seyretse, mezarlarında ters döner. Ya da meseleyi güncel okuyalım; “Adam mısın!’ filmse, diğer zamanlarda ışıklar söndükten sonra salonlarda izlediğimiz şeyler var ya, onlar ne? Hani Ahmet Çakar “Raul futbolcu falan değil” der ya, maalesef seyrettiğimiz şey de film değildi.


Yediii: Neyse, bir tane de iyi şeyden bahsedelim. Ekip içinde yine de Abdülkerim Durmaz’ın performansı diğerlerinin bir adım önünde. Filmin oyunculuk adına tek hamlesi de kimi sahneler itibariyle Nazlı’yı canlandıran Burçin Abdullah’tan geliyor. (Uğur Vardan Hürriyet 18. 11.2016)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder