Powered By Blogger

7 Ocak 2018 Pazar

TEK KURŞUN (1968)



 
Yönetmen: Feyzi Tuna
Senaryo  Vural Pakel
Foto Direkytörü: Cengiz Tacer
Yapım: Metin Film / Işık Toraman

Prodüksiyon: Mustafa Oğuz, Nejat Buvan, İbrahim Aksakal, Reji Asistanı: Tahsin Demirant, Kamera Asistanı: Ali Özügül, Işıklar: Yusuf Tümen, Seslendiren: Tuncer Aydınoğlu, Montaj: Taner Oğuz, Negatif Montaj: Osman Bilen , Stüdyo Teknik Elemanları: Recai Karataş, Arif Özalp, Tanaş Petridis, Adnan Açıkalın,
Kâmil İpekar, Hüseyin Demirayak, Gündüz Yazıcıoğlu, Nevzat Dişiaçık, (Acar Film Stüdyosunda hazırlanmıştır )

Oyuncular: Ekrem Bora (Celal Cemil), Mine Mutlu (Semra), Peri Han (Şarkıcı), Orhan Günşıray (Polis Şefi), Süleyman Turan (Orhan), Mümtaz Ener (Ahmet Erdem), Aydın Tezel, (Aydın) Hasan Ceylan (Yılgın Rıza), Behçet Nacar (Gangster), Hüseyin Güler (fedai), Dündar Aydınlı (fedai), Ali Demir (Vestiyer)

Konu: “Adım Cemil. Namı diğer ‘Cellat’. Hapisten yeni çıktım. Bir kiralık katilim ben. Bütün hayatım boyunca bunu öğrendim. Benim için mazi ve istikbal yok. Yapayalnız boş bir dünyada yaşıyorum. Doğduğum evi, çocukluğumun geçtiği sokakları, memleketimi hatırlamam ben. Anamın babamın yüzünü hiç görmedim.

Ben doğduğumda onlar ölmüşler. Eller büyütmüş beni yetimhanelerde. Hınç ve kin içinde yoğrulmuşum küçüklüğümden beri. Bana sevgiyi, yaşama tadını tattırmadılar. Kinim, intikamım, mücadelem yaşamak için öldürmek, ölmemek için öldürmek oldu. İnsanlığın kanunları bunlar. Aşksız, sevgisiz, kuru hayatımın kanunları bunlar. Ama, artık ben de bıktım. Tükendim. Bıktım artık bu bataktan. , arabayı ise ıssız bir sokağa bırakır Her şeyden dönmek istedim ama kaderim beni bırakmadı. Öldürmeye, öldürtmeye mecbur ettiler beni. Dünyamı ‘Semrasız’ kurdular. Onsuz bıraktılar beni. Sonra gene demir parmaklıklar, soğuk taş duvarlar. İğreniyorum artık bu hayattan, iğreniyorum.”..

Cemil’in ‘çalışma’ yöntemi genelde aynı; Bir aracıdan ‘ziyaret edilecek’ kişiyi öğrenir. İş sırasında kullanacağı arabayı çalar. Tanıdığı bir tamirci plakayı değiştirip silah verir. İki kaş arasına yerleştirilen tek kurşunla görev tamamlanır. Tabancayı Galata Köprüsü’nden denize atar.

Tekniğini artık polis de öğrenmiş. Kahramanımız, bir gece Yılgın Rıza’nın sıradan gibi görünen ‘sipariş’inin nelerle sonuçlanacağını bilemezdi.

Cemil, Büyük Nur Bar’ın sahibi ‘Sirkaf’ diye bilinen Ahmet Erdem’in (o da eski bir sabıkalıymış) işini her zamanki şekilde bitirir. Ancak öldürdüğü kişi, çok sevdiği ve ‘kötü kaderine ortak etmemek için’ terk ettiği Semra’nın bile bilmediği babasıdır. Öldürten ise, genç kızın paragöz nişanlısı Orhan. Amacı da ‘5 milyon değerindeki menkul ve gayrı menkul’den oluşan kalıtı elde etmek. Sonradan “Yıllarca bu planı kurdum. İşi çok iyi düzenlemiştim. Ama kiraladığım adamın Semra’nın sevgilisi çıkması her şeyi alt üst etti” diyecektir.

Hemen hemen hiç gülmeyen kahramanımızın şakalaştığı tek kişi, neredeyse iki arkadaş gibi oldukları Polis Şefi. Filmin sonunda, Cemil, o dönemin birçok filminde olduğu gibi Tabancasındaki kurşunları boşaltıp polise saldırır. Ölmeden önce, niye böyle yaptığını soran Polis Şefi’ne “Terfi etmen için” diye karşılık veriyor. (Yine bir başka sahnede “Terfin için tevkif edilmem icap ediyorsa, bir kolaylık yapabilirim” demişti. Ama bu kadarını kimse beklemiyordu.) ( Murat Çelenligil – Sinematürk Internet veri tabanı)


Yönetmen Jean-Pierre Melville’nin (1917-1973) Georges Pellegrin ile beraber yazdıkları senaryodan 1967 yılında filme çektiri “ Samourai, Le” (Samuray) isimli filmden uyarlama. Bu Fransız yapımı filminde rol alan oyuncuların bazıları şunlardır: Alain Delon (1935), François Perier (1919-2002), Nathalie Delon (1941)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder