Powered By Blogger

2 Nisan 2018 Pazartesi

DELİCESİNE (1976)


Yönetmen: Osman Fahir Seden
Senaryo: Safa Önal
Foto Direktörü: Çetin Tunca
Yapım: Akün Film/İrfan Ünal

Yönetmen Asst.: Şahin Gök, Kamera Asst.: Mahmut Yumuşak, Prodüksiyon Ass.: İbrahim Mertoğlu, Prodüksiyon Amiri: İsmet Demirkol, Renk Uzmanı: Türker Vatan, Seslendiren: Necip Sarıcıoğlu, Montaj: İsmail Kalkan, Negatif Kurgu: Mahmut Eskici, Kâzım Çakırman, Set Teknisyenleri: Turan Alok, Hayrettin Akar, Aziz Kıskanç, Laboratuvar: Hasan Örnek, Selâhattin Kaya, Abdullah Akdeniz, İsmet Tomaçgil, Prodüktör: Hasan Gürkan,
(Yeni Film stüdyosunda renklendirilmiş ve seslendirilmiştir.)

Oyuncular: Kadir İnanır, Sonia Viviani, Fikret Hakan, Ali Sururi, Memduh Ün, Elif Pektaş, Osman F. Seden, Süleyman Turan, Ceyda Karahan, Orhan Elmas, Asuman Arsan, Diler Saraç, Gülten kaya, Gülten Ceylan, İlhan Hemşeri, Muammer Gözalan, Ahmet Üstel, Ceyda Karahan

Konu: Irwing Wallace'ın "The Fab Club" adlı romanından uyarlama. Ünlü bir sinema oyuncusuna hayran olan dört arkadaş hem onunla beraber olmak hemde fidye istemek için genç kadını kaçırırlar. Genç kadında yaşadığı ha-yatın zorluklarından, gördüğü ilgiden bıkmıştır. Kendisini kaçıran adamlarla çok mücadele eder fakat başa çıkamaz ve aralarından bir gence aşık olur.

* Cinsel bunalımlar içinde kıvranırken, bir tür ideal kadın olarak gördükleri bir İtalyan film yıldızını kaçıran ve sonra başları derde giren dört arkadaşın öyküsü konu alınmakta. Konu abartılmışi olsa bile bizim toplumumuza iyi uyarlanmış. Delicesine, yine de sinema dili olarak aksamayan, profesyonel anlamda çözümlenmiş bir film sayılabilir. Seden'in çalışması bu anlamda başarılı. (Atilla Dorsay, 1976)

* Yerli filmleri izleyenler her hafta Osman Fahir Seden’in bir filmiyle karşılaşıyorlar artık. Osman Seden yalnız bu mevsim için çevirdiği “Hayret 17”, “Ateş Böceği”, “Teşekkür Ederim Büyükanne”, “Güler misin Ağlar mısın” ve “Batsın Bu Dünya”dan sonra, karşımıza “Delicesi ne” ile geliyor. Mevsimin henüz bitmediğini anımsarsak, yılların yönetmeni Seden’in yerli sinemada şimdiye dek erişilmemiş bir rekora ulaşacağını söyleyebiliriz. Osman Seden film sayısıyla değerlendirilecek rekoruna ulaşadursun, ortaya koydukları ise, yine diğerleri gibi üzerinde durulmayacak “klişe” ve “sıradan” filmler. Delice sine’nin konusu, Türkiye’ye film çevirmek üzere gelen ünlü bir İtalyan artistinin kaçırılması. Biri balıkçı, ötekiler ise satıcı, tamirci ve fotoğrafçı olan dört kafadar, hayranı oldukları oyuncuyu kaçırdıktan sonra birbirlerine düşüyorlar. İçlerinden. biri kıza acıyarak onu arkadaşlarının elinden kaçırmayı deniyor. Ve film bir sürü kovalamacayla sürüp gidiyor. ‘Delicesi ne”, çift starlı ve İtalyan sinemasının reklamlarda ünlü oyuncu diye tanıtılan figüranlarıyla çev-rilen filmlerin, sinemadan her geçen gün seyirciyi geri getiremeyeceğini ortaya koyan sıradan bir film. (Burçak Evren, Milliyet Sanat,12 Mart 1976, syf: 22)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder