Powered By Blogger

18 Nisan 2018 Çarşamba

DiLEK TAŞI (1978)


Yönetmen: Orhan Elmas
Senaryo: Muharrem Gürses
Görüntü Yönetmeni: Muzaffer Turan
Yapım: Saner Film/Hulki Saner

Oyuncular: Gülden Karaböcek, Tuğrul Meteer, Sümer Tilmaç, Muharrem Gürses, Diler Saraç

Konu:  Doğa harikası dağların muhteşem eteklerinde, başakların sallandığı, kuzuların melediği ineklerin otladığı dalgaların hırçın kayalara vurduğu beldeye gelen, elleri hediye paketleri dolu Gamsız gurbet ellerinden evine dönmüştür nihayet. Fakat karısı bir başka erkeğin kollarındadır. Kaçan adamı tanıyamaz. Ama bu erkek kardeşinden başkası değildir. Öfkeden kudurmuş bir halde karısını öldürür. Gamsız ceza evine giderken biricik kızı  Zeynep’i kardeşine emanet eder. Zeynep okula başlamıştır. İki çocuk Zeynep ile Ömer okula birlikte giderler ve sık, sık dilek taşı denilen dilek kayasına taş yapıştırırlar. Zeynep’in dileği birbirlerinden hiç ayrılmamaktır. Zaman geçer her ikisi de büyümüş, genç bir delikanlı ile genç bir kız olmuşlardır. Babalığı bir gün eve gelir Zeynep’i çok zengin şehirli bir bey olan Şevki’ye vereceğini söyler. Kızı rahat edecek, zengin bir adamın karısı olacaktır. Sözünden çıkılmasını istemez, çünkü aklı fikri paradadır. Diğer yandan babalığı Şerif bey, Şevki bey ile dolaşmakta ona fabrika yeri için tarla beğendirmeye çalışmaktadır. Bu arada kızı Zeynep’in onu çok beğendim deyince hemen bu işi bağlayalım. Ben kimsenin ağzına sakız olmam diye Şevki’den kızıyla evlenmesi için söz alır. Eve dönen Şerif bey, Zeynep’le Ömer’i beraber bir ağacın altında konuşurlarken yakalar. Kıyametleri koparır. Ömer’i döverken genç delikanlının tam ona el kaldıracağı sırada Zeynep Ömer’e yalvarır, babasına el kaldırmamasını bağırır. Ömer’in bütün bu acılarını en yakın arkadaşı Mıstık paylaşmaktadır. Analığı ve Zeynep devamlı Şerif beye yalvarırlar. Ama o bütün gaddarlığıyla, kızın şehirde oturacağını, onun iyiliği için bunları yaptığını söyler. Ömer Zeynep’le konuşmaya gideceğine söz verir Mıstık’la onu kaçıracağı mesajını gönderir.. Zeynep peki demiştir, hazırdır. Elinde çantasıyla buluşma yerine giderken Şevki bey onu yakalar. Adamları tüfeklerini namlularını Ömer’e doğrultmuştur. Zeynep’e onu vuracağını söyler. Eve gidip süslen püslen gel, Ömer’le konuş, ona zenginliği tercih ettiğini şehir hanımı olmak istediğini söyle ve Ömer’in hayatını kurtar der. Zeynep Şerif beyin söylediğini yapar. O sırada Mıstık gelir ve Ömer’in dilek taşı tepesinde derler, Zeynep koşarak gider Ömer kendini aşağıya atmıştır, Ömer’e sarılan Zeynep deli gibidir. Eve dönen Zeynep odasına kapanır. dışarıda Şevki bey ve Gamsız tartışırlar bütün eski olayları açığa çıkarırlar Zeynep Gamsız’ın kendi öz babası olduğunu öğrenir çok sevinir. Zeynep artık çok mutludur öz babasına kavuştuğu ve Ömer’ine kavuşacağı için ikimizi de Dilek taşının oraya yan yana gömün der. Düğünümüz oluyor deyip son nefesini verir. Çılgına dönen onu evladı gibi seven analığı dışarı fırlar, hala kafa çeken kocasına saldırır. Şerif bey onu döver o aldırmaz. Arkasında elinde tabanca ile Gamsız durmaktadır. Yalvarmalarına pis, pis sırıtmalarına karşın acımasızca kardeşine ateş etmeye başlar. Bu karım için, bu Ömer için, bu Zeynep için diye onu delik deşik eder. Hakikaten iki gencin cenaze törenleri dilek taşının başında yapılır. Gençlerin de ruhları cennette buluşmuştur."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder