Powered By Blogger

14 Nisan 2018 Cumartesi

HIRSIZ MİLYONER (1977)


Yönetmen: Günay Kosova
Senaryo: Recep Filiz
Kamera: Salih Dikişçi
Yapım: Günay Film/Günay Kosova, Hasan Esergin

Montaj ve Senkron: Selahattin K. Çeken, Ses Mühendisi: Erkan Esenboğa, Ar Film Stüdyosunda hazırlanmıştır

Oyuncular: Bülent Kayabaş, Zerrin Do-ğan, Ünsal Emre, Elif Pektaş, Tugay Toksöz, Tülin Tan, Funda Gürkan, Baki Tamer, Recep Filiz, Ehat Aliçe, Ali Sururi, Zühal Üstüntaş, Gündüz Akar, Birsen Akbulut, Meral Barlas, Cevdet Balıkçı, Necdet Kökeş, Serpil Belik, İbrahim Kurt, Neval Seval,

Konu: Böbreklerinden rahatsız olan erkek kardeşini tedavi ettirmek için hırsızlık yapan bir kızla, aşık olduğu gencin öyküsü.

► Maçta 89. dakika. Şevki sağdan kayıyor, sağdan kayıyor, topu Cemil'e uzattı, Cemil gole gidiyor... Radyodan maç dinleyen ihtiyar, hizmetçinin kıçına bakmaktadır, birden hizmetçi ye saldırır, eteğini kaldırır, tombul kıçını bize gösterir, sonra arkadan yaslanır. Hizmetçi umursamaz. Sadece "Gol oldu" der. "Boş ver, biz kendi golümüze bakalım" diye cevap verir ihtiyar.
Bülent Kayabaş sahneye girer. Başı bela-dadır, amcası yakında buraya gelecek-miş.. Burası pansiyonmuş meğer. Amca-sına doktor olduğunu söylemiş, üstelik de onu okutan amcasıymış. Okulu bitireme-diği için de doktor olamamış.

Şimdi burayı klinik haline getirip amcayı kandırmaları gerekiyormuş... Duvarlara iskelet, iç organları görünen adam resmi asarlar, beyaz önlükler... oldu sana klinik. Her şey tamam.

Arabalı vapur Kabataş iskelesine yanaşıyor. Baki Tamer ve köylü kızı rolündeki Zerrin Doğan vapurdan iniyorlar. Bütün kalabalık film çeken ekibe bakıyor gülü-yor, tabii Zerrin bacıyı tanıyorlar. (İlk por-no yıldızımız.), Sahne değişiyor, Dolma-bahçe'deyiz köylü taklidi yaparak adres arıyorlar. Birileri tarif ediyor. (EI kol hareketleri.) Bülent Kayabaş’ı arıyorlar. Funda Gürkan bir Amerikan arabasının penceresinden bunlara bakıyor ve "Bizim kart zampara yeni bir sevgili bulmuş" diyor.

Funda Gürkan arabanın penceresinden bakıyor. Bütün dünya orospularının sura-tındaki o ifade onda da var. Ne olduğunu anlatamam. Tuhaf bir ışık, mavimsi bir gölge. Çok bakarsan görürsün. Funda Gürkan şimdi kimsesizler mezarlığında yatıyor. Uyuşturucudan öldüğünde ailesi red etmişti…

Dönelim filme... Filmde neler oluyor? Hiçbir şey olmuyor... Merak edecek hiçbir şey yok. Yalandan traş bunlar; bizi kandırıyorlar, sevişiyormuş gibi yapıyorlar .. Film komedi niyetine çekildiğinden komik değil zaten. Gülmek için ciddi şeyler seyretmeli... Ama Yeşilçam'ın kavgacı kötü adamı İbrahim Kurt'un bir sahnesi var ki işersiniz. Pansiyona bir kadınla geliyor. Sevişme sahneleri var, baba epeydir açmış meğer... Saldırıyor aynı Serengeti Doğal Parkı'ndaki sırtlan gibi avına, parçalıyor adeta. Kadına acıdım . En komik sahne bu. (Kyn: Osman Cavcı)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder