Senaryo ve Yönetmen: Nazif Kurthan (Yordan Yurkov’un bir eserinden)
Görüntü Yönetmeni: Yılmaz Gürbüz
Yapım: Kervan Film / Ümit Utku
Oyuncular: Yılmaz Güney (Kerimo), Nilüfer Aydan (Kezban), Hüseyin Peyda (Halil), Tuncer Necmioğlu (Hasan), Atilla Ergün (Süleyman), Selahattin İçsel, İsmail Çıldan, Tevfik Sayırgil, Enver Dönmez
Konu: Yıllar önce dağa çıkam Kerimo (Yılmaz Güney) acımasız bir eşkiyadır. Okuması yazması yoktur. Tüm hayatı kızanlarıyla birlikte dağlarda, mağaralarda geçen Kerimo bölge halkı tarafından sevilir. Düşmanları ise, haraç alıp kan kusturduğu tefeci ve toprak ağalarıdır. Onlardan topladığı haracın bir bölümünü fakir köylüye dağıtır. Dağdaki adamlarını sıkı denetim altında tutan Kerimo, birtakım kurallar koy-muştur. Ona göre eşkıya kısmı sevemez, aşık olamaz. Gönül işleri eşkıyanın başına dert açar, Bir kimsenin ırzına göz dikenleri de affetmez. Özellikle de bu konuda adamlarını sürekli uyanr. Kurallara uymaya-nı gözünü kırpmadan öldürür. Adamların-dan Hasan'ı (Tuncer Necmioğlu) da at sevdiği için vurmuştur. At ya da kadın, ne olursa olsun çete içinde sevmek yasaktır. 'Silah elde, yiğit dediğin yolda'dır Kerimo'ya göre.
Haraç vermeyip direnenleri baskınlar düzenleyerek öldüren gaddar Kerimo, köylüyü sömürenler için başa çıkılması zor bir beladır. Düşmanları, bu beladan kurtulmak için Kara Murat'a başvururlar. Kara Murat da bir eşkıyadır. Kerimo'yu öldürme görevini üzerine alan Kara Murat'ın kahramanlığı fazla uzun sürmez. Kerimo karşı bir baskınla onun tüm adamlarını oldurur. Karşı köyde evlenme hazırlığı içinde olan bir damada akın götüren kervan, Kerimo'nun adamları Halil (Hüseyin Peyda) ve Süleyman (Atilla Ergün) tarafından çevrilir. Bu bir soygundur. Damadın sözlüsü Kezban (Nilüfer Aydan), soygunculara diklenip, Bu çetenin reisi kimdir?" diye sorar. Uzaktan olayları sessizce izleyen Kerimo'ya doğru yönelen Kezban, "Adamlarına emir ver de bizi bıraksınlar," der. Kezban, bir kâhya kızıdır. Kerimo onu görür görmez yüreğine bir ateş düşer. Bu ilk karşılaşmada Kezban da ona karşı boş değildir.
Kuralcı ve taş yürekli bir dağ adam görüntüsü veren Kerimo'nun ilk kez âşık olması, soyguncular içinde bir rahatsızlık yaratır. En çok endişelenen de baş adamı Halil'dir. Kerimo, kendi koyduğu kuralları yine kendisi bozmuştur. Verdiği sözlerden geri adım atmıştır. Kızanları bu gönül bağının beklenmedik bir uğursuzluk yaratacağı korkusuiçindedirler. Bir süre kendisiyle iç hesaplaşmaya giren Kerimo, düze inip Kezban'ı babasından istemeye karar verir. Kezban da Kerimo'ya vurgundur. Ancak Kezban'ın ona varması için bir şartı vardır. Dağdan inip eşkıyalığa son vermesini ister. Kezban, babasına her şeyi anlatır. Kızının eşkıya Kerimo'ya aşık olması kâhyayı telaşlandırır. Yanında çalıştığı ağayla baş başa verip bir tuzak hazırlarlar. Böylece bir daha ele geçmesi mümkün olmayan fırsatı değerlendirip, Kerimo’dan kurtulacaktır. Ağa tüm silahlı adamlarını çiftlik evinin damlarına yerleştirir. Ağanın da eski günlerden kalan bir düşmanlığı vardır. Kerimo’ya. Ünlü eşkıya adamlarıyla kızı istemeye avluya girdiğinde hepsi kurşun yağmuruna tutulacaktır. Ne var ki Kerimo, adamlarıyla değil, tek başına gelir. Üstelik silahsızdır. Kerimo'nun tek başına ve silahsız olarak avluya bir girişi vardır ki, ağayı müthiş etkiler. Kâhyaya dönüp, "Vazgeçelim bu işten. Böyle bir yiğide kıyılmaz" der ve onu bu fikrinden caydırmaya çalışır. Kâhya ise razı değildir. Sevgilisine kurulan tuzağı son anda fark eden Kezban, evden çıkıp avluya koşar. Durumu Kerimo'ya haber verecektir. Kâhyanın işaretiyle avluya kurşun yağar. Kerimo son bir gayretle Kezban'm üzerine kapanır. Onu kalleş kurşunlardan korumaya çalışır. Yazık ki her şey boşunadır. Talihsiz âşıklar ölümden kurtulamazlar.”Agah Özgüç, “Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney”
Görüntü Yönetmeni: Yılmaz Gürbüz
Yapım: Kervan Film / Ümit Utku
Oyuncular: Yılmaz Güney (Kerimo), Nilüfer Aydan (Kezban), Hüseyin Peyda (Halil), Tuncer Necmioğlu (Hasan), Atilla Ergün (Süleyman), Selahattin İçsel, İsmail Çıldan, Tevfik Sayırgil, Enver Dönmez
Konu: Yıllar önce dağa çıkam Kerimo (Yılmaz Güney) acımasız bir eşkiyadır. Okuması yazması yoktur. Tüm hayatı kızanlarıyla birlikte dağlarda, mağaralarda geçen Kerimo bölge halkı tarafından sevilir. Düşmanları ise, haraç alıp kan kusturduğu tefeci ve toprak ağalarıdır. Onlardan topladığı haracın bir bölümünü fakir köylüye dağıtır. Dağdaki adamlarını sıkı denetim altında tutan Kerimo, birtakım kurallar koy-muştur. Ona göre eşkıya kısmı sevemez, aşık olamaz. Gönül işleri eşkıyanın başına dert açar, Bir kimsenin ırzına göz dikenleri de affetmez. Özellikle de bu konuda adamlarını sürekli uyanr. Kurallara uymaya-nı gözünü kırpmadan öldürür. Adamların-dan Hasan'ı (Tuncer Necmioğlu) da at sevdiği için vurmuştur. At ya da kadın, ne olursa olsun çete içinde sevmek yasaktır. 'Silah elde, yiğit dediğin yolda'dır Kerimo'ya göre.
Haraç vermeyip direnenleri baskınlar düzenleyerek öldüren gaddar Kerimo, köylüyü sömürenler için başa çıkılması zor bir beladır. Düşmanları, bu beladan kurtulmak için Kara Murat'a başvururlar. Kara Murat da bir eşkıyadır. Kerimo'yu öldürme görevini üzerine alan Kara Murat'ın kahramanlığı fazla uzun sürmez. Kerimo karşı bir baskınla onun tüm adamlarını oldurur. Karşı köyde evlenme hazırlığı içinde olan bir damada akın götüren kervan, Kerimo'nun adamları Halil (Hüseyin Peyda) ve Süleyman (Atilla Ergün) tarafından çevrilir. Bu bir soygundur. Damadın sözlüsü Kezban (Nilüfer Aydan), soygunculara diklenip, Bu çetenin reisi kimdir?" diye sorar. Uzaktan olayları sessizce izleyen Kerimo'ya doğru yönelen Kezban, "Adamlarına emir ver de bizi bıraksınlar," der. Kezban, bir kâhya kızıdır. Kerimo onu görür görmez yüreğine bir ateş düşer. Bu ilk karşılaşmada Kezban da ona karşı boş değildir.
Kuralcı ve taş yürekli bir dağ adam görüntüsü veren Kerimo'nun ilk kez âşık olması, soyguncular içinde bir rahatsızlık yaratır. En çok endişelenen de baş adamı Halil'dir. Kerimo, kendi koyduğu kuralları yine kendisi bozmuştur. Verdiği sözlerden geri adım atmıştır. Kızanları bu gönül bağının beklenmedik bir uğursuzluk yaratacağı korkusuiçindedirler. Bir süre kendisiyle iç hesaplaşmaya giren Kerimo, düze inip Kezban'ı babasından istemeye karar verir. Kezban da Kerimo'ya vurgundur. Ancak Kezban'ın ona varması için bir şartı vardır. Dağdan inip eşkıyalığa son vermesini ister. Kezban, babasına her şeyi anlatır. Kızının eşkıya Kerimo'ya aşık olması kâhyayı telaşlandırır. Yanında çalıştığı ağayla baş başa verip bir tuzak hazırlarlar. Böylece bir daha ele geçmesi mümkün olmayan fırsatı değerlendirip, Kerimo’dan kurtulacaktır. Ağa tüm silahlı adamlarını çiftlik evinin damlarına yerleştirir. Ağanın da eski günlerden kalan bir düşmanlığı vardır. Kerimo’ya. Ünlü eşkıya adamlarıyla kızı istemeye avluya girdiğinde hepsi kurşun yağmuruna tutulacaktır. Ne var ki Kerimo, adamlarıyla değil, tek başına gelir. Üstelik silahsızdır. Kerimo'nun tek başına ve silahsız olarak avluya bir girişi vardır ki, ağayı müthiş etkiler. Kâhyaya dönüp, "Vazgeçelim bu işten. Böyle bir yiğide kıyılmaz" der ve onu bu fikrinden caydırmaya çalışır. Kâhya ise razı değildir. Sevgilisine kurulan tuzağı son anda fark eden Kezban, evden çıkıp avluya koşar. Durumu Kerimo'ya haber verecektir. Kâhyanın işaretiyle avluya kurşun yağar. Kerimo son bir gayretle Kezban'm üzerine kapanır. Onu kalleş kurşunlardan korumaya çalışır. Yazık ki her şey boşunadır. Talihsiz âşıklar ölümden kurtulamazlar.”Agah Özgüç, “Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney”