Powered By Blogger

21 Ağustos 2016 Pazar

ORTAŞARK YANIYOR (1967)

Yönetmen: Zafer Davutoğlu
Senaryo: Safa Önal
Hikâye: Fuad Adhami
Foto Direktörü: Kenan Davutoğlu, Mesut İsa
Yapım: Göksel Film / Göksel Arsoy


Seslendiren: Tuncer Aydınoğlu, Laboratuvar: Recai Karataş, Tanaş Petridis, Adnan Açıkalın, Senkron: Kemal Çokcan, Nevzat Dişiaçık, Arif Özalp, Reji Asistanı: Turan Aksoy, Fevzi Takbak, Işık Şefi: Fehmi Eryılmaz (E.DE.KA Işık servisi), Set Yardımcıları: Avni Turan, Hacı Fidan, Zeki Bilgi. Prodüksiyon Amirleri: Yüksel Tanık, Salih Elacami,


Oyuncular: Göksal Arsoy, Figen Say, Meryem Fahrettin (Mısırlı Yıldız), Hayati Hamzaoğlu, Serpil Gül (misafir aktrist), Mümtaz Alpaslan, Hüseyin Zan, Meryem Fahrettin (Mısırlı oyuncu), Refik Sibei (Suriyeli aktör), Faik Coşkun, Tarzan Çetin, Erol Yurtsever, Muzaffer Yenen, Nercati Şerefoğlu, Erdoğan Seren, Osman Karahan, Erol Tütüncü, Barboros Şerenoğlu, Jaklin Moro, Neval Muhammet, Avni El Masri, Mahmut Sait, Abdülkerim Omar,


Konu: Ortaşark'taki petrol casuslarıyla mücadele eden bir Türk ajanının öyküsü



 

NEMLİ GÖZLER (1967)

Yönetmen: Oksal Pekmezoğlu
Senaryo: Vecdi Uygun
Kamera: Cengiz Batuhan
Müzik Direktörü: Kadri Şençalar
Güfteler: Yavuz Hoşses
Yapım: Okay Film


Oyuncular: Yıldız Tezcan, Salih Güney, Güven Erte, Vahi Öz, Suna Pekuysal, Sevgi Can, Muzaffer Tema, Cevat Kurtuluş, Sami Hazinses, Atıf Kaptan, Ece Cansel, Ayla kaya

Not: Filmin afişinde Erkan Işıklar filmin yönetmeni olarak gözükmekte ise de sinema literatüründe böyle bir isme yönetmen olarak rastlanmamıştır. Ancak bir dönem çekilen erotik-seks filmlerinde yönetmen yardımcılığı yapmıştır.
Filmin ortakları arasında çıkan anlaşmazlık nedeniyle negatiflerin banyosu yapılmamış ve film gösterime girememiştir.

NEMLİ DUDAKLAR (1967)

Yönetmen:Ümit Utku
Senaryo:Safa Önal
Kamera:Enver Burçkin
Yapım:Kervan Film / Ümit Utku


Oyuncular: Ediz Hun, Muhterem Nur, Sevinç Pekin, Hüseyin Peyda,

NAMUS BORCU (1967)

Yönetmen: Türker İnanoğlu
Senaryo:Fuat Özlüer
Müzik:Rauf Tözüm
Görüntü Yönetmeni:Çetin Gürtop

Yapım:Erler Film / Türker İnanoğlu

Kamera Asst.: Hüseyin Karındoyuran, Yönetmen Yardımcısı: Erdal Aksu, Işık Şefi: Mehmet Çakar, Şevket Yılmaz, Teknik Yönetmen: Mehmet Bozkuş, Sesleri Alan: Marko Buduris, Negatif Montaj: Oral Özütürk, Mahmut Eskici, Prodüksiyon Amiri: Cemil Orhon, Yapım Koordinatörü: Memduh Karakaş,
(Yıldız Film stüdyolarında hazırlanmıştır)


Oyuncular: Cüneyt Arkın (Murat Karadayı), Zeynep Aksu (Zeynep), Turgut Özatay (Rıza Horozoğlu), Yılmaz Köksal (Ömer), Feridun Çölgeçen (Patron), Hüseyin Zan (Kâhya), Asuman Arsan (Fatma),Reşit Çıldam (Hüsnü), Enver Dönmez, Niyazi Vanlı (Necmi), Orhan Çoban (meyhaneci), Hakkı Haktan (bekçi), Faik Coşkun (dede), Zeki Sezer (komiser), Asım Nipton (emniyet Md.), Talia Saltı (falcı), Erdoğan Seren (Rıza’nın adamı), Süheyl Eğriboz (Rıza’nın adamı), Nermin Özses,


Konu: Murat (Cüneyt Arkın) ve Rıza (Turgut Özatay) patronlarıyla sorunları yüzünden işten ayrılmış iki kamyon şoförü arkadaştır. anlar…


Rıza, zorla ikna ettiği Murat’la bir soyguna kalkışır. Kaçarlarken bekçi Murat’ı tanır. Jandarma ile girdikleri çatışmada yaralanan Murat, yaya olarak gizlenir. Sonradan buluşacağı Rıza parayı paylaşmak istemez ve Murat'ı polise ihbar edip yakalatır. Murat’ı ziyaret eden Rıza, onu ele vermezse payını bankaya yatıracağını söyler ama yedi yıl hapse mahkum olan Murat’ı bir daha aramaz. Kaçmaları için sahte pasaport yapan adam hapse düşünce Murat’a Rıza’nın oyununu anlatır. Kini büyüyen Murat, günlerini intikam duygusuyla geçirir. Cezası bittiğinde artık bir çiftlik sahibi olan Rıza’yı bulur. Rıza’nın oynadığı oyunun farkında değilmiş gibi davranır. Rıza ise korkmaktadır. Murat çiftlikte tanıştığı Rıza’nın kızkardeşi Zeynep’e (Zeynep Aksu) aşık olur. Murat Zeynep’e gerçeği anlatınca iki sevgili ayrılır. Bu arada Rıza bu ilişkiyi öğrenmiş, Murat ise intikam almaktan Zeynep için vazgeçmiştir. Rıza tuzak kurarak adamlarına Murat’ı dövdürür. Murat yine bir şey bilmeden dostu Ömer’i Rıza’yı çağırması için gönderir. Rıza Ömer’i öldürüp suçu Murat’a yıkmak için onu da mahzene kapatır. Mu-rat oradan kaçmayı başarır. Zeynep’in hamile olduğunu duyan Rıza Murat’ın peşine düşer. Çatışırlar ve Rıza ölür. Zeynep doğacak çocuğuyla onu bekleyeceğini söylediğinde, Murat teslim olmak-tan başka seçeneği olmadığını anlar.

 

NAMUS BELASI (1967)

Yönetmen: Kemal Kan
Senaryo:Nilüfer Badur
Kamera:Rafet Şiriner
Yapım:Şafak Film / Alattin Perveroğlu


Oyuncular: Tamer Yiğit, Pervin Par, Yıldı-rım Gencer, Suzan Avcı, Ali Şen, Handan Adalı, Kemal Aydan, Hüseyin Zan, Mikro Mustafa, Osman Apekan, Ufuk Tok (Küçük Oyuncu),


Konu: İki kardeşin macera dolu bir namus öyküsü.

MÜHÜR GÖZLÜM (1967)

Yönetmen: Ülkü Erakalın
Senaryo:Bülent Oran
Kamera:Orhan Kapkı
Yapım:Sarıkaya Film / Aziz Sarıkaya


Oyuncular: Yıldız Tezcan, Salih Güney, Aliye Rona, Nuran Aksoy, Atacan Arseven, Necdet Yakın, Saltuk Kaplangı


Konu: Zengin bir ailenin oğluyla, bir türkücü kadının öyküsü.

MERHAMET (1967)

Senaryo ve Yönetmen:Osman Fahri Seden
Görüntü Yönetmeni:Necati İltaç
Yapım:Kemal Film/Osman F. Seden


Işık Şefi: İlhan Aslım; Işık Asist: Hasan Gündoğan, Muzaffer Durusoy; Nedim Karabulut; Prod. Temsilcisi: Adnan İrkut; Prod. Amiri: Hasan Nurdan; Prod. Asist.: Cemil Paskap; Set Amiri: Rıza Şenışık; Set Ekibi: Nusret Baran, Avni Keser, Fikret Güryalçın; Yön. Asist.: Erden Kıral; Kamera Asist.: Özer Korkmazlar; Müzik: Metin Bükey; Şarkılar: Sevim Şengül; Montaj-Senkron: Özdemir Arıtan, Arif Özalp, Nevzat Dişiaçık; Neg. Montaj: Gündüz Yazıcı, Osman Koşkan; Seslendiren: Tuncer Aydınoğlu, (Acar Film Stüdyosu'nda Hazırlanmış ve Seslendirilmiştir)


Oyuncular: Cüneyt Gökçer, Selda Alkor, Zeynep Değirmencioğlu, Efgan Efekan, Süleyman Turan, Mürüvvet Sim, Necdet Tosun, Nubar Terziyan, Feridun Çölgeçen, Savaş Tuğ


Konu: Çaresiz kalarak istemediği halde kızını zengin bir aileye veren bir annenin, yıllar sonra kızıyla karşılaşmaları dramatik bir tarzda anlatılmaktadır.

MARKO PAŞA (*)

Senaryo ve Yönetmen: Hulki Saner  (**)
Kamera
Manai Filmeridis
Yapım:Saner Film / Hulki Saner


Oyuncular: Sadri Alışık, Çolpan İlhan, Nurlan San, Mualla Sürer, Hikmet Olgun, Serpil Birsel, Savaş Eşici, Zeki Alpan


Konu: Üç çocuklu bir Osmanlı paşasının öyküsü.

____________________________________________

(*) Marko Paşa'yı, Osmanlı Tarihinin Renkli Simalarından Biri Olarak Biliriz. Hangi Görevlerde Bulunduğunu Pek Bilmeyiz Ama, 'Derdini Marko Paşa'ya Anlat!' Deyimiyle, İsmini Duymuşuzdur. Asıl Adı Marko Apostolidis Olan Marko Paşa, Sultan Abdülazîz‘ın Hekimbaşısı idi. Daha Sonra Mekteb-İ Tıbbiye-İ Şâhâne Nâzırlığı'na, II. Abdülhamîd Döneminde De Meclis-İ Âyan Üyeliğine Tâyin edilmiş-ti. Kendisine Başvuranları Sükûnetle, Sa-bırla dinlemesi, Ancak Hiçbir Şikâyeti çözüme Kavuşturmamasıyle Ün Kazanmıştı.

(**) Amerikalı (USA) yazar Frank B. Gilbreth Jr. Ve Ernestine Gilbreth Carey’in senaryosundan, Walter Lang’ın yönetmenliğinde çekilen “Cheaper by the Dozen” isimli filmden uyarlama. Nisan 1950’de Amerikada gösterime giren filmin oyuncuları: Clifton Webb (1899-1966), Jeanne Crain (1925-2003), ,

MARKO PAŞA (*)

Senaryo ve Yönetmen: Hulki Saner  (**)
Kamera
Manai Filmeridis
Yapım:Saner Film / Hulki Saner


Oyuncular: Sadri Alışık, Çolpan İlhan, Nurlan San, Mualla Sürer, Hikmet Olgun, Serpil Birsel, Savaş Eşici, Zeki Alpan


Konu: Üç çocuklu bir Osmanlı paşasının öyküsü.

____________________________________________

(*) Marko Paşa'yı, Osmanlı Tarihinin Renkli Simalarından Biri Olarak Biliriz. Hangi Görevlerde Bulunduğunu Pek Bilmeyiz Ama, 'Derdini Marko Paşa'ya Anlat!' Deyimiyle, İsmini Duymuşuzdur. Asıl Adı Marko Apostolidis Olan Marko Paşa, Sultan Abdülazîz‘ın Hekimbaşısı idi. Daha Sonra Mekteb-İ Tıbbiye-İ Şâhâne Nâzırlığı'na, II. Abdülhamîd Döneminde De Meclis-İ Âyan Üyeliğine Tâyin edilmiş-ti. Kendisine Başvuranları Sükûnetle, Sa-bırla dinlemesi, Ancak Hiçbir Şikâyeti çözüme Kavuşturmamasıyle Ün Kazanmıştı.

(**) Amerikalı (USA) yazar Frank B. Gilbreth Jr. Ve Ernestine Gilbreth Carey’in senaryosundan, Walter Lang’ın yönetmenliğinde çekilen “Cheaper by the Dozen” isimli filmden uyarlama. Nisan 1950’de Amerikada gösterime giren filmin oyuncuları: Clifton Webb (1899-1966), Jeanne Crain (1925-2003), ,

MALKOÇOĞLU KRALLARA KARŞI (1967)

Yönetmen: Süreyya Duru,Remzi Jöntürk
Senaryo:Suavi Sualp
Eser:Ayhan Başoğlu
Kamera:Mahmut Demir
Yapım:Duru Film / Naci Duru


Oyuncular: Cüneyt Arkın (Malkoçoğlu), Sezer Güvenirgil (Prenses Yolanda), Yıldırım Gencer (Vlad Çepeş), Yılmaz Köksal (Ejder), Kaan Batur, Atila Saran, Remzi Jöntürk, Ahmet Turgutlu (Esir tüccarı), Kamer baba (Büyücü), Behçet Nacar (Rahip), Leman Öztürk, Kayhan Yıldızoğlu, Lütfü Engin (Zindancı), Baykal Kent, Süheyl Eğriboz, Hikmet Gül, Adnan Mersinli, Meral Kurtuluş, Erdoğan Seren


Konu: Voyvoda'dan intikamını almak ve kaçırdığı oğlunu kurtarmak için Ejder'le yola çıkar.Bir esir pazarında gördüğü bir kızı almaya çalışır ama kaçırılır yinede kapatıldığı zindandan kaçırır. Bu kız aslında bir prensestir.Fakat prenses yine kaçırılır Malkoçoğlu ve Ejder tuzağa düşürülüp esir edilir. Burada bilmeden oğluyla dövüştürülür ama son anda anlar kurtarılan Türk esirlerle voyvoda öldürülür.

MALAZGİRT KAHRAMANI ALPASLAN (1967)

Senaryo ve Yönetmen: Muharrem Gürses
Kamera:Sami Acun, Güngör Tetiker
Yapım:Attila Film / Muharrem Gürses


Oyuncular: Atila Gürses (Arcan), Mine Sun, Gönül Bayhan, Aynur Aydan,


Konu: Kötü ruhlu kale kumandanı Harzemi ile oğlu Alpaslan'ın öyküsü.

KÜLHANBEYLER KRALI VE YAHUDİ (1967)

Senaryo ve Yönetmen:Mümtaz Alpaslan
Kamera:Mükremin Şumlu
Yapım:Dost Film / Mümtaz Alapaslan


Oyuncular: Sibel Göksel, Baki tamer, Sami hazinses, Lâmi Özateş, Enver Dönmez, Arif Şengül, Sabahat Işık, Yaşar Tosun, Turhan Kurt, Coşkun Sipahi, Ferdi Yalçın


Konu: Kabadayı bir serseriyle ona yardım eden bir yahudinin öyküsü.

20 Ağustos 2016 Cumartesi

KURBANLIK KATİL (1967)

Yönetmen:Lütfi Ö. Akad
Senaryo:Lütfi Ö. Akad,Orhan Alksoy
Kamera:Ali Uğur
Yapım:Şeref Film / Şeref Gür
Yönetmen Asistanı: Çetin İnanç


Oyuncular: Yılmaz Güney, Hülya Darcan, Hayati Hamzaoğlu, Cahit Irgat, Asım Nipton, Muammer Gözalan, Lütfi Engin


Konu: Emekli Remzi Bey (Asım Nipton), arka taraflarında inşa halinde dev bloklar yükselen arazinin sahibidir. Blokların sahibi Şefik (Cahit Irgat) ise, Remzi’nin arazisini satın almak istemektedir. Yüksek bir fiyat teklif etmesine karşılık, Remzi arazisini elden çıkarmak niyetinde değildir. Şefik, anlaşmak için mühendisiyle birlikte adamlarını gönderdiğinde Remzi, yine karşı çıkar. "Bir daha bu toprağa ayak basarsanız ayaklarınızı kırarım," diyerek tehditler savurur. Onları kovar.


Şefik ve ortağı Muammer (Muammer Gözalan) için bu arsa çok önemlidir. Kesinlikle bir çözüm yolu bulmaları ge-rekmektedir. Şefik, bu iş için adamlarından Yusuf (Lütfi Engin) ile Niyazi'yi (Hayati Hamzaoğlu) görevlendirir. Niyazi, birkaç kez hapse girmiş eski sabıkalılardandır. Niyazi, bir akşam üzeri Galata'daki meyhanelerden birine uğrar. Tezgâhın başında şarap içen, sırtı dönük biri dikkatini çekmiştir. Niyazi, onu oturduğu masadan izler

KOZANOĞLU (1967)

Yönetmen:Atıf Yılmaz
Senaryo:Ayşe Şasa
Kameraman:Gani Turanlı
Müzik:Abdullah Naili Bayşu ,Orhan Gencebay
Yapım:Dadaş Film / Kadir Kesemen


Ar Direktör: Doğan Aksel, Yardımcı Rejisör: Zeki Ökten, Seslendiren: Yorgo İliadis, Asistanı: İlya İliadis, Laboratuvar Şefi: Hilmi Başcan, Montaj ve senkron: Diamandi Filmeridis,


Oyuncular: Yılmaz Güney, Suna Keskin, Tuncer Necmioğlu, Hülya Duyar, Can-dan İsen, Cahit Irgat, İhsan Yüce, Danyal Topatan, Kani Kıpçak, Asım ipton, Hasan Ceylan, Hakkı Haktan, Osman Türkoğlu, Mümtaz Ener, Ayde-mir Akbaş, Haydar Karaer, Mehmet Büyükgüngör

Konu: Olaylar Osmanlı’nın gerileme döneminde geçer. Kozanlı Hüseyin (Yılmaz Güney) savaşta bir kolunu yitiren babası Çolak Osman'la (Hakkı Haktan) tarlalarını sürerlerken Karahasanoğlu Beşir Beyin adamları gelir. Başlarında Çomar Bölükbaşı (Haydar Karaer) vardır.


Karahasanoğlu'nun emriyle eşkıya takibine çıkılacağından at ve yem istenir. Köyleri haraca kesen Kara hasan oğlunun itlerine direnir. Evde arama yapan Çomar, Hüseyin'in bacısı Zehra'ya tecavüz etmek ister. Zehra'nın çığlıkları üzerine yetişen Hüseyin onu kurtarır. Çomar'ı yakalayıp döverken etrafı sarılır. Saldırganlar Hüseyin'i yaralar, babası Çolak Osman'ı da öldürürler.
Hüseyin, bacısı Zehra'yı köylülerden Süleyman Emmiye teslim edip dağa çıkar. Dağlarda ün yapmış eşkıya Kıllı Ebubekir'in (ihsan Yüce) çetesine katılır. Çomarı ilk karşılaştığı yerde öldürüp babasının intikamını alacaktır. Çolak Osman'ın oğlu Hüseyin, dağda eşkıya Kozanoğlu'dur artık. Namı tüm bölgeye yayılmıştır. Osmanlı'nın kellesini istediği bir şaki, köylünün gözündeyse bir kahramandır. Kanlısı Çomar'ı bir köye saldırırken yakalar. Onu öldürmez, köylülere bırakır. Köy halkı Çomar'ı paramparça eder. Karahasanoğlu (Kani Kıpçak), eşkıya Kıllı Ebubekir Ağa'ya haber salıp bir elçi gönderilmesini ister. Ebubekir, bu görevi can borcu olduğu Kozanoğlu'na verir. Kozanoğlu bir ça-tışma sırasında Ebubekir'i ölümden kurtarmıştır. Kozanoğlu, şafakla Karahasanoğlu'nun konağına doğru yola çıkar. Konakta büyük bir şenlik vardır. Karahasanoğlu, güzel kızı Esma'yı (Suna Keskin) bazı çıkar ilişkileri olduğu vezir Ragıp Paşa'ya verecektir. Esma bu evliliğe şiddetle karşıdır. Ağabeyi Ataullah Ağa'ya (Tuncer Necmioğlu), "Ragıp Paşa'nın karısı olmaktansa o eşkıyanın koynuna girmeyi tercih ederim diyen Esma, kesin tavrını ortaya koysa da çaresizdir.


Kozanoğlu, Ebubekir Ağa adına elçi olarak geldiği konakta Esma’yı görür görmez vurulmuştur. Ataullah'ın karşılayıp misafir ettiği Kozanoğlu, Karahasanoğlu'nun huzuruna çıkarılır. Ataullah da babasının yanındadır. Kozanoğlu'na ismi sorulduğunda, "Hüseyin," der. Karahasanoğlu, Ebubekir'e götürülmek üzere hediyeler verirken, bir de haber gönderir. Kozanoğlu denilen eşkıyanın kellesini istemektedir.


Ataullah da babasının yanındadır. Kozanoğlu'na ismi sorulduğunda, "Hüseyin," der. Karahasanoğlu, Ebubekir'e götürülmek üzere hediyeler verirken, bir de haber gönderir. Kozanoğlu denilen eşkıyanın kellesini istemektedir.
Kozanoğlu'nun bu olaydan sonra, Karahasanoğlu'nun iti olan Ebubekir'le uzlaşması artık mümkün değildir.Yolları ayrılmıştır. Ebubekir’i terk edip kendi çetesini kurar. Artık azılı iki düşmandırlar. Ebubekir adamlarıyla Nasuh Paşa'nın (Cahit Irgat) kervanına bir suikast düzenler ve kızı Binnaz'ı (Candan İsen) kaçırır. Ebubekir paşaya ve devlet sancağına karşı çıkanın Kozanoğlu olduğunu etrafa yayar. Softaoğlu Halil (Danyal Topatan), Kozanoğlu'nu bulup onun zor durumda olduğunu bildirir. Birlikte, kaçırılan paşa kızını kurtaracaklardır. Dağda Binnaz'ı oynatan Ebubekir'den silah zoruyla kız teslim alınır. Kozanoğlu, Binnaz'ı kasabanın konağının yakınlarında bırakır.


Nasuh Paşa, dağdaki silahlı kişilerin yakalanması için emir verir. Yakalanıp zindana atılanlar arasında Kozanoğlu da vardır. Softa Halil, tüfekçi Hasan Usta, hepsi teslim olmuştur. Kızını şakilerin elinden kurtaran Kozanoğlu'nu Nasuh Paşa görmek ister. Huzuruna çıkarıldığında onu bağışlar ve kapısında asker yapmak ister. Fakat Kozanoglu, Hasan Usta'nın yanında nakkaşlık mesleğini öğrenecektir.


Nasuh Paşa, Karahasanoğlu Beşir'i idam ettirir. Kendisim öldürmek isteyen düşmanının Karahasanoğlu olduğunu öğrenmiştir, Nasuh Paşa'nın vergi toplayacak, asayişi sağlayacak bir adama ihtiyacı vardır. Tekrar Kozanoğlu'nu huzuruna çağırır ve görevi ona verir. Paşa'nın emriyle, bundan böyle yeni mütesellim Kozanoğlu'dur. Davullarla halka duyurulur bu. Görevine başlayan Kozanoğlu, savaş hazırlığı içinde olan devletin sefer akçesini almak için konağa gittiğinde Ataullah yoktur. Orada, ilk görüşünde vurulduğu Esma'yla karşılaşır yine. Kozanoğlu, onu haremdeki kızlardan biri sanmaktadır, ona sarılarak aşkını itiraf eder. Ama bunun mümkünü yoktur. Ben Karahasanoğlu'nun kızı. Ataullah'ın bacısı Esma'yım, ben sana yoldaş olamam, kaç buralardan," deyip çaresizlik içinde Kozanoğlu'nun kollarından sıyrılır.


Ebubekir. Ataullah'ın emriyle cami şadırvanında Kozanoğlu'na pusu kurar. Ebubekir, bir kılıç darbesiyle ölür, Kozanoğlu ise ağır yaralıdır. Nasuh Paşa'nın konağında iyileşir. Bir atlı, saraydan ferman getirmiştir. Padişah'ın emriyle Kozanoğlu tevkif edilip yargıla-nacaktır. Nasuh Paşa, oğlu gibi sevdiği Kozanoğlu’na kaçmayı teklif ederse de bunu ona kabul ettiremez. Kadı, asker-leriyle gelir, Kozanoğlu'nu teslim alıp zindana attırır. Ataullah, zindana konuşmaya geldiği Kozanoğlu'na kaçıp buralardan gitmesi için para teklif eder. Fakat Kozanoğlu şerefiyle ölecektir, satılık değildir. Demir parmaklık-lar arasından Ataullah'ın yüzüne tükürür.

Ataullah’ı bir telaş alır. Doğru Kadı Efendi'ye gider. Kozanoğlu’nun yargı-lanması sırasında halkın mahkemeyi basmasından korkmaktadır. Kadı Efendi'ye baskı yapar. Kozanoğlu zindanda boğdurulacaktır. Bir zamanlar Kozanoğlu'nun can yoldaşı olan Sofla Halil de Ataullah'tan yanadır. Kozanoğlu'nun boğdurulacağı gece Hasan Usta, adamlarıyla zindanı basar. Hasan Usta askerlerin saldırısıyla yaralanırken, Kozanoğlu onu bırakmaz, birlikle kaçarlar.


Olayların ardından Kozanoğlu azledilir, yerini yeni mütesellim Ataullah alır. Ve Ataullah emir buyurur. Zindanda isyan, çıkarıp kaçan Kozanoğlu'nun dirisini getirene altmış kese altın ihsan edecektir. Softa Halil, adamlarını toplar, Kozanoğlu'nu Hasan Usta'nın mezarı başında bulur, Softa Halil, "İşte, sana ordu topladım. Padişaha bile cenk açarız," derken bir işaretle çevresi sarılır. Onu kalleşçe, kıskıvrak yakalayıp götürürlerken Kozanoğlu sorar; "Kardeşliği kaça sattın, Softa ağam?"


Çarşı meydanında ulema, askerler ve halk toplanmıştır. Kozanoğlu asılacaktır. Kadı, hazırladığı fetvayı okuyup son sözünü sorar. Kozanoğlu, darağacından halka yaşlı gözlerle bakıp son sözünü söyler. ”


Ve ayağının altındaki iskemleye bir tekme atar. Ataullah infazdan sonra askerlerin arasında uzaklaşmaya çalışırken, Softa Halil de korku içinde kaçmaya çalışır. Halk askerlere saldırır. Meydanda kan gövdeyi götürmektedir, İsyan çıkmıştır...”Agâh Özgüç, “Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney

 Kahramanın adı hariç, gerçekle hiçbir ilişki olmayan bu "Kozanoğlu", bir halk kahramanının filmde kazandığı kişilikle entrikalı serüveni arkasında halk ile devlet ilişkilerini açıklamak istiyor. Ve Yılmaz Güney'in çizdiği kusursuz kişilik bir yana - bu savını seyirciye kadar götüremiyor. Yer yer plastik nitelikleri olan bir "çağ" filmi oluyor yalııızca. (Giovanni Scognamillo, Türk Sinemasında Yönet-men, 1973, Sf. 83)


 1960'larda ortaya çıkan akım ve oluşumlar içinde, sol görüşün hakim olduğu oluşumlardan biri olan "Genç Sinema" dergisi de eleştiri yaazlarına yer verdi. Bunlar arasından önemli sayılabilecek olanı, 4 sayı boyunca incelenen Atıf Yılmaz'ın Kozanoğlu filmdir. 'Genç Sinema' dergisi ve akımının önemli isimlerinden biri olan Ahmet Soner, 6. sayıdan itibaren Kozanoğlu adlı filmi eleştirmeye başladı. Aynı zamanda filmin 3. reji asistanlığnı da yapmış olan Soner, yazısında eserin tarihsel konumu hakkında bilgi vermektedir. Konuyu oldukç;a uzun tutan yazar, dönemin en popüler gündem maddelerinden biri olan ATÜT (Asya Tipi Üretim Tarzı) ve Kemal Tahir'den de bahsetmektedir. Ahmet Soner, söz konusu yazısında sektör içi bir saptamada da bulunmaktadır:


"Bu inceleme-eleştiri, son zamanlarda sinema yazarlarımızın filmi görmeye gerek duymaksızın yazdıkları üç satırlık reçetelere karşı çıkmak için yapıldı. Yeşilçam’ı bütünüyle inkar etsek bile, onun ürünlerini nesnel ve dürüst olarak yargılamak zorundaytz." (Tanju Akerson, Sinema 65, sayı:1 Ocak 1965) “Okan Ormanlı, “Türk Sinemasında Eleştiriler” syf, 80”


 FİLMİ İZLE


 

KORKUNÇ YUMRUK (1967)

Senaryo ve Yönetmen:Cevat Okçugil
Operatör:Nejat Okçugil

Yapım:Luna Film /Sadettin Düzgün

Oyuncular: Yılmaz Gündüz, Selma Güneri, Muzaffer Tema, Sadettin Düzgün, Erol Taş, Necdet Tosun, Tanju Sayın, Tevhid Bilge, Sunay Sun, Mine Sun, Bircan Düzgün, Gülgün Erdem, Kudret Karadağ, Ali Ekdal, Mustafa Dik, Küçük Yıldızlar: Vasıf Okçugil, Nurcan Düzgün


Konu: Birbirleriyle çatışan iki kardeşin öyküsü.