Senaryo ve Yönetmen: Yücel
Uçanoğlu
Görüntü Yönetmeni: Erhan
Canan
Yapım: Albak Film / Mehmet
Alemdar
Oyuncular:
İrfan Atasoy, Deniz Erkanat, Hayati
Hamzaoğlu, Nihat Ziyalan, Yelşim Tan, Mehmet Yağmur, Zeynep Tedü, Attila Ergün,
Ersun Kazançel, Sami Tunç
Konu: Anlı şanlı kabadayı Kara Osman’ın
karnında Recep’in sıktığı 5 kurşun var. Hastanenin ameliyathanesine almışlar
ama o iğneden korkuyor.
Doktor;
“Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?”Osman; “Fena değil. Yalnız iğne yerleri
acıyor.”
Doktor;
“Ne biçim adamsın sen be? Bıçakların, tabancaların arasından kurtulmuşsun
iğneden korkuyorsun.” (İğneyi görünce, anesteziye gerek kalmadan bayılır.)
1986’da
aynı yönetmen ve ‘Kabadayı’ adıyla tekrar çevrilecek olan film Kara Osman’ın
Acil Servis’e getirilmesiyle başlıyor. O kargaşada, hastabakıcılar yanlışlıkla
arkadaşı Yusuf’u sedyeye alıyorlar. Kahramanımız ‘ayıp olmasın’ diye ses
etmez.. Bu sırada Sinan ve Recep olayı kutlamak için toplanmışlar; “Artık
İstanbul yalnız ikimizin olacak.” Recep, Sadettin Erbil’in sesiyle bizi geçmişe
götürüyor; “Osman benim çocukluk arkadaşımdır. Koca bir ömür beraber yaşadık.
Yetimdi Osman. Babası bir liman kazasında ölmüştü (ikinci çevrimde ‘bir gece
balığa gitmiş bir daha da dönmemiş’). Çocukken de şahsiyet sahibiydi Osman.
Evin erkeği sayıyordu kendini. Kahveci Ali Rıza her geçişte laf atardı anasına.
Buna içerlediğini bilirdik. Bir gün Ali Rıza’nın Kahvesine gitmiş, üç
sandalyeye birden kurulmuş. Ali Rıza ‘anan nasıl evlat’ demiş. Bu laf üzerine
cebinde sakladığı ekmek bıçağını çekip saldırmış Ali Rıza’ya. Kahvenin önüne
cansız devirmiş...
5 yıl sübyan koğuşunda hapis
yattı. Hapisteyken anası ölmüş, bacısını bir yere evlatlık vermişlerdi. Artık
Osman mahallenin kralıydı..Kumarhaneleri bastı, barları dağıttı. Sevilen bir
adamdan çok çekinilen bir adam olmak istiyordu..Bunun için arkadaşları yavaş
yavaş çekildi etrafından. Yalnız kaldı..”Şarkıcı Zerrin ve Yusuf en iyi
dostları ama Osman’ın aklı kız kardeşi Cemile’de. Dört yaşındayken Şevket Bey
evlat edinmiş. Kahramanımız 15 yıldır her ay onun için ‘yüklü bir para yardımı
yapıyor’. “Genç kızlığını, gelinliğini hep uzaktan gördü. Senin bir kabadayının
kardeşi olduğunu bilmeni istemiyordu.” Kaderin cilvesi midir nedir, Cemile,
Osman’ın ‘amansız takipçisi’ Komiser Enver’le evli.
Hastaneden
kaçan Kara Osman, ‘The Halls of Fear’ (1972) (Nino Rota) ile vedalaştığı
Zerrin’e “Bu yara beni bitirecek. Kimsenin bilmediği bir yerde ölmeliyim”
demişti. Ama bu kadarcık bir istek bile peşinde Sinan, Recep ve Polis varken
öylesine zor ki. (Kyn: Murat Çelenligil – Internet sinematürk veri tabanı)