Powered By Blogger

29 Şubat 2020 Cumartesi

KARA ÇADIRIN KIZI ZEYNEP (1979)



Yönetmen: Orhan Elmas
Senaryo: Safa Önal
Foto Direktörü: Kenan Kurt
Yapım: Umut Film / Abdurrahman Keskiner

Asistanlar: Nilgün Seren, Ali Kıvırcık, Can Özer, Set: İbrahim Kul, İbrahim Öner, Meccit Polatkan, Işık: Abdullah Başbuğ, Ali Yelmen, Ses Yönetmeni: Tuncer Aydınoğlu, Kurgu Yönetmeni: Özdemir Arıtan, Laboratuar: Erkan Akat, Prodüksiyon Direktörü: Erol Deniz,
(Acar Film Stüdyosunda hazırlanmıştır.)

Oyuncular: İbrahim Tatlıses, Perihan Savaş, Tuncer Necmioğlu, Hüseyin Peyda, Baki Tamer, Dündar Aydınlı, Neşe Gencer, Hasan Çelik, Arap Celal, Ahmet Kostarika, Abdullah Ferah, Nejat Özbek, Humayun Tebrizyan, Oyunlar: Antakya Halk Eğitim Folklor Ekibi.

Konu: Birbirine yakın iki köy arasındaki kan davası nedeniyle bir araya gelemeyen aşıkların öyküsü.


KANUN GÜCÜ (1979)





Yönetmen: Cüneyt Arkın Senaryo: Safa Önal (C.Arkın’ın ikayesinden) Görüntü Yönetmeni: Cahit Engin Yapım: Uğur Film/Memduh Ün  Renk Uzmanı: hasan Örnek, Monaj -Senkron: Süleyman Karakaya, Sesleri Alan: Erkan Esenboğa, Negatif Montaj: Ömer Sevinç, Yardımcı yönetmen: Nurettin İrişen,
(Yeni Renkli Film Stüdyosunda hazırlanmıştır.)

Oyuncular: Cüneyt Arkın, Deniz Akbulut, Orçun Sonat, Necla Fide, Nejat Özbek, Haluk Durak, Nejat Gürçen, Reha Yurdakul, Muadelet Tibet, Seyda Özer, Ekrem Dümer, Renan Fosforoğlu, Seyfettin Karadayı, Mürvet İşsever, İsmet Atalay, Abdullah Ataç, Erol Şen, Cevdet Arıkan, Raşit Hazar, Ata Saka, Aydın Haberdar, Süheyl Eğriboz, Abdi Algül, Tevfik Şen, Mustafa Doğan, Suna Yahşi, İhsan Gedik,

Konu: Halkı sömürüp, onların sırtından geçinen vurgunculara, gençleri zehirleyip servetlerini şişiren uyuşturucu mafyasına, hayatları söndüren beyaz kadın tüccarlarına karşı mücadele eden gözü pek bir polisin öyküsü... Ahmet suçlulara karşı sert ve öfkeli yöntemleriyle nam salan usta bir polistir. Kendini mesleğine adamış, yöntemleri yüzünden adı “Hanzo”ya çıkmıştır. Yaşlı ortağının emekliye ayrılmasından sonra yeni partneriyle birlikte Akrep adıyla tanınan tehlikeli bir kanun kaçağının peşine düşer. Öldürülen bir genç kızın peşinde iz süren Ahmet, Zeynep adlı bir kadına ulaşır. Sağır-dilsiz kızına iyi bir gelecek sağlamak için uğraşan Zeynep onu suç ağına ulaştıracak kilit isimdir.

KALLEŞ ADAM (1979)



 


Senaryo ve Yönetmen: Yılmaz Atadeniz
Kamera Sertaç Karan
Yapım: Metin Film/Işık Toraman 
 Reji Asistanbı: Hikmet Eldek, Kamera Asistanı: Ali Güvenç, Kamera: Selçuk Karan, Teknik Ekip: İsmail Kündem, Işıklar: Rıdvan Varol, Mehmet Varol,

Oyuncular: Kazım Kartal, Karaca Kaan, Alpay Özdoğan, Süleyman Turan, Oktar Durukan, Begüm Bahar, Alpay Doğan, Recep Filiz, Emel Canser, Rosi Narcis, Nur Ay, Oktay Durukan, Begüm Bahar

Konu: Mafyaya sızan bir polis çatışmada yaralanır ve ameliyat sonrası hafızasını kaybeder. Hastanede kendisini öldürmeye gelenlerden kaçar ve yaralı bir halde bayılmışken, kendisini bulan bir kadın evine götürür. Evde her yer kadın kaynamaktadır.


KALDIRIM KUŞLARI (1979)




Yönetmen:Oğuz Gözen
Senaryo: Nadire Zeybel (Gözen)
Kamera: Mükremin Şumlu
Yapım: Mete Film/Necdet Erdur

Oyuncular: Yalçın Gülhan, Karaca Kaan, Yılmaz Şerif, Berrin Baran (Tahiye Salem), Vecdi Yavuz, Hülya Tan, Ekrem Erkek, Cemal Orman, Ali Demirel

Konu: Her ne kadar senaryoyu Nadire Zeybel yazmışsa da, Oğuz Gözen önceleri yazmış olduğu eski bir kitap olan “Kaldırım Kuşları” isminin bu filme yakışacağını düşünerek, filme aynı ismi koymuştur.

“Ablası fahişe olan bir üniversite öğrencisinin bunalımlı yaşantısı konu edilmektedir filmde. Filmin çekimi üç iş günüdür. Film daha sonra 1998 yılında “Küçük Deniz Balıkları” adıyla yeniden çevrilir.

KALDIRIM DİLBERİ (1979)





Senaryo ve Yönetmen: Samim Utku
Kamera: Sedat Ülker
Yapım: Tufan Film/Samim Utku, Necip Kavuncuoğlu

Oyuncular: Zerrin Doğan, Tarık Şimşek, Güneş Işık, Aylin Berkay, Tevfik Şen, Kudret Karadağ, Candan Canan, Süheyl Eğriboz, Harika Öncü

Konu: Zerrin pavyonlarda şarkı söyleyip, dans eden bir kızdır. İstanbul'un ünlü ve en gçlü mafya babası Zerrin'in çalıştığı pavyonda alem yaparken, Zerrin'e aşık olur. Ancak babanın kadını buna engel olmak ister.

KAHPE (1979)


 


Senaryo ve Yönetmen: Aykut Düz
Kamera: Salih Dikişçi 
Yapım: Sun Film/Erol Şenbecerir Renk Uzmanı: Kâmil Kutay, Işık: Enis Özaydın,
Kaya Ören Stüdyolarında hazırlanmıştır

Oyuncular: Zerrin Doğan, Tevfik Şen, Ata Saka, Orhan Aykanat, Ziya Ozanlar, Gülten Gül, Kudret Karadağ, Müfit İlkiz, Zeki Şanlı

Konu: Bekaretini bozdurup, bakire ol-maktan kurtulmak için kendisini bir balık-çıya telsin eden kadının erotik öyküsü.

KADININ DÜNYASI (1979)




Senaryo ve Yönetmen Engin Temizer
Görüntü Yönetmeni Erhan Canan
Yapım Derya Film/İbrahim Mertoğlu

Oyuncular: Tarık Şimşek, Sabahan, Tugay Toksöz, Derya Sonay, Tevfik Şen, Çetin Başaran, Niyazi Gökdere, Dündar Aydınlı,

Konu: Kocasını öldürtmek için kiralık katil tutan bir kadın ile ilişkinin anlatıldığı porno filmi

KADIN İSTERSE (1979)





Senaryo ve Yönetmen: Savaş Eşici ([1]Kamera: Erhan Canan, Hüseyin Arlı Yapım: Barış Film/Savaş Eşici Işık: Ömer Ekmekçi, Negatif Montaj: Kâmil Kutay, Laboratuar: Osman Koşkan, Kamera: Hüseyin Arlı,
Ören Film Stüdyosunda hazırlanmıştır

Oyuncular: Zerrin Egeliler, Müge Güler, Cesur Biçer, Sabahan, Yüksel Gözen, Baki Tamer, Derya Sonay, Gonca Gülüm, Tevfik Şen, Baki Tamer,

Konu: Bahçevan tarafından öldürülen bir kadının genç kızlarla kurduğu eşcinsel ilişkilerin öyküsü.



[1] Adriano Bolzoni ve Luigi Latini de Marchi’nin senaryosundan, İtalyan yönetmen Tano Cimarosa’nın 1975 yılında çektiği “Vizo ha le calze nere, II” (Ustuara) isimli filminden uyarlama. Başlıca rolleri; John Richardson, Dagmar Lassander ve Ninetto Davoli oynamışlar


KADERSİZLER (1979)



Senaryo Yönetmen: Aykut Düz Kamera: Sertaç Karan Yapım: Metin Film/Işık Toraman Prodüksiyon Ekibi: Ahmet Akdoğan, Metin Görünmez, Abdullah Manar, Selçuk Karan, Işıklar: Ömer Ekmekçi, Sesleri Alan: Feridun Kınay, Renk Uzmanı: Tümay Rızai, Laboratuar Şemsi Tokgöz, Armağan Köksal, Montaj: Mustafa Kent, Negatif Montaj: Selahattin Kılıçeken, Kamera: Ali Güvence,

Oyuncular: Zerrin Egeliler, Kazım Kartal, Sümer Tilmaç, Oktar Durukan, Ayfer Özcan, Şeref Çokşeker, Ata Saka, Çe-tin Başaran, Ekrem Dümer, Yılmaz Kurt, Begüm Bahar, Mehmet Özden, Alpay Özdoğan

Konu: Üç yoksul arkadaş, bir başka arkadaşlarının evlenebilmesi için gerekli olan parayı bulmak amacıyla, bir iş adamının mekanını basıp, öldürürler. parayı bulurlar. Arkadaşlarını evlendirip, geri Kalan para ile de zevk alemlerine dalarlar. Ancak polis de olayı araştırmaktadır

İYİ GÜN DOSTU (1979)





Yönetmen: Naki Yurter
Senaryo: Recep Filiz
Kamera: Sedat Ülker
Yapım: Gaye Film/Erdoğan Tilav

Oyuncular: Zerrin Doğan, Levent Gürsel, Emel Canser, Ergun Akerman, Harika Öncü

Konu: Yaşlı kocasıyla genç karısının aralarına giren bir delikanlının öyküsü.


İŞTE MEYDAN (1979)





Senaryo ve Yönetmen: Engin Temizer Kamera: Erhan Canan Yapım: Derya Film/İbrahim Mertoğlu

Oyuncular: Tarık Şimşek, Sabahan, Tugay Toksöz, Derya Sonay, Tevfik Şen, Mehmet Yağmur, Kudret Karadağ, Yılmaz Kurt

Konu: Murat mafyanın tuttuğu kiralık bir katildir. kendisine öldürmesi için bir adamın adresi ve bir miktar para verilir. Murat adamı bulur. Tam öldüreceği sırada karşısındakinin yıllardır görüşmediği can dostu arkadaşı olduğunu görür ve öldürmez. Arkadaşı kördür. Beraber ilk olarak eğlenceye giderler.

İSYANKAR (1979)






Yönetmen: Temel Gürsu Senaryo: Erdoğan Tünaş Kamera: Sertaç Karan Yapım: Gürsu Film /Tanju Gürsu  Ses Mühendisi: Tuncer Aydınoğlu, Prodüksiyon: Şerif Ablak, Topsy Operatörü: İ. Halil Öner, Jenerik: Oktay Cengiz, Teknik Yönetmen: Ertan Küçükoktay, Türkkan Film Stüdyolarında hazırlanmıştır

Oyuncular: Müslim Gürses, Oya Aydoğan, Suzan Avcı, Ekrem Gökkaya, Muadelet Tibet, Eray Özbal, Muharrem Gürses, Coşkun Göğen

Konu: Bağlama çalıp, şarkı söyleyen bir gencin, mektuplaştığı kızla olan aşk öyküsü

İSYAN (1979)



Yönetmen: Orhan Aksoy Senaryo : Sadık Şendil Görüntü Yönetmeni: Ertunç Şenkay Müzik: Ali Rıza Binboğa Yapım: Arzu Film/Ertem Eğilmez, Nahit Ataman  Yönetmen Yardımcısı: Sami Güçlü, Fethi Erdoğan, Kamera Asistanı: Galip Kızılova, Set Ekibi: Nizam Ergüden, Renk Uzmanı: Hasan Örnek, Ses Mühendisi: Erkan Esenboğa, Laboratuvar: Selahattin Kaya, Hayrettin Çakmak, Pro. Asistanı: Ahmet Göç, Prodüksiyon Amiri: Yılmaz Kanat, (Yeni Stüdyo Laboratuarlarında hazırlanmıştır),

Oyuncular: Kadir İnanır (Apo), Melike Zobu (Ayno), Erol Taş (Ağa), İhsan Yüce Ayno’nun babası Şahan) , Reha Yurdakul (Apo’nun babası Memo), İHakan Bahadır (Şeyhmuz), Güler Ökten (Sare), Sabahat Işık (Ayno’nun annesi), Nizam Ergüden (İlyas), Ömer Erdem (başefendi), Hüseyin Çoker,

Konu: Güneydoğu Anadolu'da geçen bir aşk öyküsü. İyi - kötü, ağa - köylü çatışması, gelenekler, ezilen, horlanan kadınlık... Kaçakçılık ve iktidarsızlık konularının da ele alındığı ağır bir melodram.

Erol Taş yedi köyün ağasıdır. Yaşamını kaçakçılıkla idame ettirmektedir. Apo (Kadir İnanır)nun babası (Reha Yurdakul) ağanın kaçakçı adamıdır. Bir gün kaçakta mayına basar ve ölür. Ailesi ağadan korktuğu için cenazesine sahip çıkamaz. Bu sıralar Apo, Şahan isimli bir köylünün güzel kızı Ayno (Melike Zobu) ile sevişmekte; arada bir gizli gizli buluşmaktadır. Apo Başlık parası için tek çare olarak kaçağa gitmesi gerektiğinden ağaya kaçağa gön-dermesi için gider. Bu asi gençten kurtulmanın tek yolu kaçak esnasında temizlenmesidir. Tabi ağanın oğlu Şeyhmuz da Ayno yu görüp beğenmiştir. Babasına Ayno ile evlenmek istediğini söyler. Apo'nun kaçakta temizlenmesi talimatı verilmiştir. Apo kaçakta sırtından vurulur. Ağa oğlu şehmus'a düğün yapar. Şeyhmus iktidarsız olduğu için gerdek gerçekleşmez. Ağa bu lekeyi örtbas etmek için Ayno'yu kız çıkmadı gerekçesiyle babası evine görderir. Baba Şahan töre gereği kızı Ayno'yu silahla öldürür. Bu arada Apo Göçerler tarafından yaralı olarak bulunmuş, tedavi edilmiş, yaşama döndürülmüştür. Apo köye gelir Ayno'nun töre gereği öldürülmüş olduğunu öğrenir. Mezara gider açar cesedi sırtlanır. Ka-sabaya doktora götürür bekaret mua-yenesi yaptırır. Ayno kız oğlan kızdır. Camide cenaze namazını kıldırır. Apo Köye gelir. Şeyhmus'u bahçede arkadaşları ile eğlenirken yakalar. Sınıra mayınlı tarlaya girmesi için zorlar. Bu ara ağada gelmiştir, kalabalık köylüye oğlu Şeyhmus' u kurtarmaları için yalvarır, paralar teklif eder. En yakın adamı Kahtalı Nedim tarafından reddedilir. Köylü Nedim le birlikte ağaya itiraz ederler. Ağa çaresiz oğlunu kurtarmak için mayına dalar. Bastığı bir mayının patlaması neticesi ağa (Erol Taş) ve oğlu Şeyhmus (Hakan Bahadır) olay yerinde ölür ve kalırlar. Köylü Apo (Kadir İnanır) ile birlikte köye dönerler.

► “İsyan” elindeki malzemeyi hovardaca harcamış, Ağaköylü çelişkisini klasik iyi kötü çatışması biçiminde namus sorunlarını abartarak anlatmış ve bir dizi entrikanın kalıpları arasında boğulu kalmış bir film. Görüntülerin hiç dikkati çeken bir yanı yok. Binboğa’nın batı enstrümanları ile derlediği fon müzikleri de oldukça dışında kalıyor, bir katkı getirmiyor. Kadir İnanır ve Melike Zobu rollerine uygun düşmelerine karşın, filmin genel tutarsızlığı içinde yitip gidiyorlar. Oyuncuların Kürtçe konuşmaları da oldukça sırıtıyor ve inandırıcı olmuyor. (Nezih Coş, Aydınlık 1 Mart 1980)




İSTANBUL 79 (1979)




Senaryo ve Yönetmen: Orhan Aksoy  Konuşmalar Bülent Oran Görüntü Yönetmeni Hüseyin Özşahin Yapım: Uğur Film/Memduh Ün  Yönetmen Yardımcıları: Sami Güçlü, Turgay Aksoy, Kameraman: Cem Molvan, Yapım Müdürü: Reha Yurdakul, Nevcdet Vanlı, Set Ekibi: Azmi Yıldız, Şeref Yılmaz, Aslan Gül, (Kunt Film Stüdyosunda hazırlanmış ve Yeni Stüdyoda seslendirilmiştir)

Oyuncular: Kadir İnanır, Semra Türel, Mahmut Cevher, Reha Yurdakul, Kazım Kartal, Diler Saraç, Eriş Akman, Memduh Ün. Coşkun Göğen, İlknur Avcı, Remzi Ekmekçi, Ç:iğdem Sezen, İlknur Avcı, Remzi Ekmekçi, Oktarv Durukan, Sırrı Elitaş, Süheyl Eğriboz, Renan Fosforoğlu, Kudret Karadağ, Yusuf Çetin, Hamza Fidan,

Konu: Anadolu’dan bir aile İstanbul'a göç eder. Ailenin oğlu Ömer, kentte kirli işlere bulaşarak yükselmek ister. Ve İstanbul gece hayatının ve yeraltı düzeninin gerektiği her şeyi yapar.

► "İstanbul 79", Aksoy’un kendi senaryo-suna dayanıyor. Basta (ve tüm ilk yarıda) bayağı umutlanıyorsunuz, Aksoy, bilgili akıcı sinemasıyla bugünkü Türkiye gerçeğinden görünümler saptıyor; çeşitli yolluklar, kuyruklar, sigara veya tüp gaz karaborsacıları, seks filmleri, "şarkıcı - türkücü" filmleri ve bunlar üstüne ilginç yargılar... Aksoy topluma ve Yeşilçam'a ayna tutacak, yürekli şeyler söyleyecek, "Altın Şehir"in başarısını aşacak diyorsunuz, Ama heyhat.., Dışarıda kalakalıyor. Ondan sonrası anlatılmaz bir melodram pespayeliği... Sinemamızın yıllardır çiğnediği sakızlar bir kez daha çiğneniyor; nerden çıktığı belli olmayan üç adet "manyak serseri" çıkıyor, temiz ve iffetli genç kızının üstünden geçiyorlar Belgrad ormanlarında...

Doğallıkla, bunlar "zengin ve nüfuzlu" kişilerin çocukları olduğu için yasalar işletilmiyor. Ve böylece "bireysel intikama, tabanca temizliğine giden yollar açılıyor,.. Filmin kahramanı Ömer (Kadir İnanır) "kötü"leri acımasızca temizledikten ve kardeşini bu beladan kurtardıktan sonra can veriyor.

İstanbul 79 türü filmler için söylenecek fazla bir söz yok. Bu filmlerin yapaylığını, toplumsal sorunları ve gerçekleri Yeşilçam sakızlarıyla vıcık, vıcık etmelerini onaylamadığımızı kaç kez yazdık, belirttik, Ancak bu tür filmler, içinde bulunduğumuz ortamda üstelik zararlı bir işlev de görüyorlar; bireysel kaba güç çözümlerine sorunları bilerek, giderek tabancayla çözümlemeye çağırıyorlar seyircilerini... "Düzen" sorununu "Belgrad ormanlarında kızlara tecavüz eden zengin oğlu" sorunuyla özdeşleştirmelerindeki yanlışlık bir yana, hangi görünüm altında olursa olsun seyircisini kaba güçle bireysel çözüme yönelten bir sinema bağışlanamaz. Yeşilçam kokuşmuşluğunun bu yoz ürünleri, zaten can çekişen bir sinema düzeninin ve anlayışının son çığlıklarıdır bizce. (Atilla Dorsay, “12 Eylül Yılları ve Sinemamız”




27 Şubat 2020 Perşembe

İNTİKAM KADINI (1979)




Yönetmen: Naki Yurter Senaryo: Recep Filiz Kamera: Salih Dikişçi Yapım: Birlik Film/Müfit İlkiz 

Oyuncular: Kazım Kartal, Zerrin Doğan, Cesur Barut, Funda Gürkan, Meltem Işık, Rozi, Cihat Karahan, Filiz Kara, Yılmaz Kurt

Konu: Bir şehirlerarası yol. Eski Renolar, Muratlar ...Kamyonlar geçmekte... 28 plakalı bir Reno. Dört tipsiz adam ara-banın içindedir. Biri Kazım Kartal, diğerleri kadrolu kötü adam. "Allah kahretsin benzin bitti." Dört adam arabadan inip kara kara düşünmektedir ... Akşam da olmak üzere. Mutlaka bir kötülük yapmak zorundalardır, bu filmin doğasındaki varoluşları bundan ibarettir. Kazım Kartal'ın aklına bir şey gelir "Şu köye gidelim."

Orada kötülük yapacak bir ortam mutlaka vardır. Dört tipsiz köye gelirler. Kötülük yapacakları evin kapısını çalarlar. Kurban kız kapıyı açar (Zerrin Doğan) köylü kızı kıyafetinde. Kazım bu kadar köy evi arasından nasıl olmuş da Zerrin Doğan'ın evini denk getirmiştir. Kazım durumu açıklar. "Şey yolda kaldık da tanrı misafiri ... "

ayakları. Kız da "Bir babama sorayım." der. Misafirlere ayran ikram edilir. Kim bu dört tipsiz adamı evine yatıya kabul eder. Üstelik de Zerrin gibi bir kızı varsa. Neyse mantık tatilde Sabah olmuştur horoz öter. Kazım avluya çıkıp gerinir. Üstü çıplaktır. Hayret gece vukuatsız geçmiştir. Adamların boş yere günahını aldık, tövbe tövbe. Fakat Zerrin'i kolsuz bir elbiseyle bembeyaz kollarınla gören Kazım'ın gözü döner. Kızın peşinden ahıra girer. Fonda müzik "Baldız balkonda yatar". Kız ahırda çatalla samanları atmaktadır. Ama Kazım sabah sporu yapmak istemektedir. "Size yardım edebilir miyim?" Kız ters ters bakar. "Benim bildiğim şehirliler erken kalkmaz." Kazım cevap verir. "Erken kalkmayanlar zenginlerdir." Bir anda müzik Sanchez'in Çocukları'na dönüşür, eyvah 32. Gün mü başlayacak yoksa, Mehmet Ali Birand mı geliyor ahıra.

Kazım kıza saldırır. "Bırakın beni çıldırdınız mı siz?" iki tokat eteği kaldırır, hayret köylü kızının altından seksi bir don çıkar. Kazım profesyonelce işini bitirir, kıza da "Zevk al biraz" der. Tam bu sırada kokuyu almış gibi diğer kötü adam gelir. "Haydi biraz da sen tadına bak" der Kazım. Sonra diğer iki kötü adam da panikle evden çıkarlar, babayı döverler. Onlar da nasiplenirler.

Kötü adamlar evi terk ederler. Baba ölmüştür. Kız babanın üzerine yatar ağlar, ağlar. Sonra intihar etmeye karar verir, bir tepeye çıkar manzara bakar. .. Kamera uçurumun dibine dibine zum yapar. Kız kendi kendine konuşur. "Ölmekle namusun temizlenecek mi? Bunu yapanlar yaşayacaklar."

Elleri ojeli, babasının mezarında dua eder. Başörtü iğreti durmaktadır. Kaşları alınmıştır. (Tıpkı Yıldız Kenter'in çizdiği köylü kadın kompozisyonlarındaki gibidir.)

Aynı kostümlerle şehre iner, bir mağazaya girer, kılığı modernleşir. .. Mağazanın adı Kontes Jüliet'tir ... Mağazadan çıkar, mu ne? Misafirlere ayran ikram edilir. Kim bu dört tipsiz adamı evine yatıya kabul eder. Üstelik de Zerrin gibi bir kızı varsa. Neyse mantık tatilde Sabah olmuştur horoz öter. Kazım avluya çıkıp gerinir. Üstü çıplaktır. Hayret gece vukuatsız geçmiştir. Adamların boş yere günahını aldık, tövbe tövbe. Fakat Zerrin'i kolsuz bir elbiseyle bembeyaz kollarınla gören Kazım'ın gözü döner. Kızın peşinden ahıra girer. Fonda müzik "Baldız balkonda yatar". Kız ahırda çatalla samanları atmaktadır. Ama Kazım sabah sporu yapmak istemektedir. "Size yardım edebilir miyim?" Kız ters ters bakar. "Benim bildiğim şehirliler erken kalkmaz." Kazım cevap verir. "Erken kalkmayanlar zenginlerdir." Bir anda müzik Sanchez'in Çocukları'na dönüşür, eyvah 32. Gün mü başlayacak yoksa, Mehmet Ali Birand mı geliyor ahıra.

Kazım kıza saldırır. "Bırakın beni çıldırdınız mı siz?" iki tokat eteği kaldırır, hayret köylü kızının altından seksi bir don çıkar. Kazım profesyonelce işini bitirir, kıza da "Zevk al biraz" der. Tam bu sırada kokuyu almış gibi diğer kötü adam gelir. "Haydi biraz da sen tadına bak" der Kazım. Sonra diğer iki kötü adam da panikle evden çıkarlar, babayı döverler. Onlar da nasiplenirler.

Kötü adamlar evi terk ederler. Baba ölmüştür. Kız babanın üzerine yatar ağlar, ağlar. Sonra intihar etmeye karar verir, bir tepeye çıkar manzara bakar. .. Kamera uçurumun dibine dibine zum yapar. Kız kendi kendine konuşur. "Ölmekle namusun temizlenecek mi? Bunu yapanlar yaşayacaklar."

Elleri ojeli, babasının mezarında dua eder. Başörtü iğreti durmaktadır. Kaşları alınmıştır. (Tıpkı Yıldız Kenter'in çizdiği köylü kadın kompozisyonlarındaki gibidir.)

Aynı kostümlerle şehre iner, bir mağazaya girer, kılığı modernleşir. .. Mağazanın adı Kontes Jüliet'tir ... Mağazadan çıkar, mu ne? kuaför Hilmi Doğruer'in yerine girer, saçı başı yapılmış çıkar, artık başka bir kadındır.

Artık Zerrin daha fazla (seks yıldızı) Zerrin Doğan'a benzemektedir. Yolda başı boş yürürken aniden kel kafalı bir adama "Pardon burada eğlenecek enteresan bir yer var mı?" diye sorar. Kıl kuyruk adam güzel kadının peşine takılır. "Bendeniz doğrucu davut... Hehe hehe he." Dallamaca sırnaşır. Astsubay gazinosu kılıklı yere gelirler. Davut da masaya tebelleş olur. Yine abuklar "Burası enteresan bir yerdir." (Oysa etrafta hiçbir enteresanlık yoktur.) Sonra garsona "Şef" diye hitap eder. "Hani şey var ya ... Ondan yap bize, bir de meyve ... " Bu sırada Zerrin arka masada tecavüzcüsünü görür. Kamera tecavüzcüye zum yapar. Meğer Davut haklıymış. Hakikaten de enteresan bir yermiş burası. Zerrin tecavüzcüsüne gözlerini kısarak bakmaktadır.

Bu sırada tecavüzcü de masada karşısındaki bayana Davut gibi şeyler söylüyor. "Nasıl enteresan bir yer değil mi?" Davut dalmış gitmiş Zerrin'e soruyor "Ne oldu bir şey mi var Aysel." Zerrin'in adı Aysel'miş meğer. "Hakikaten enteresanmış" diyor. Nesi enteresan acaba? Bir garson gelip, Davut'un kulağına "Beyefendi bir bakar mısınız?" diyor. Davut dükkandan sabıkalı galiba, çekip ne diyecekler, "Hesabı kim ödeyecek?" falan mı? Yiyip içip kaçıyor . Zerrin tecavüzcüsünü kesiyor. Tecavüzcü de uzaktan bir selam verip yanındaki kadını piç gibi bırakıp Zerrin'in masaya geliyor. "Sizin nereden tanıyorum acaba?" Zerrin de lafı geçiriyor "Layıkıyla tanışsaydık birbirimizi unutmazdık." Adam bir bok anlamıyor. "Birbirimizi daha yakından tanıyabiliriz" diyor.

Sahne değişiyor. .. Bir deniz kıyısı, tepe-deyiz; Zerrin ve adam güneşleniyorlar. Daha bir aktivite yok. Zerrin yerinden kalkıyor. "Nereye hayatım?" Zerrin eski bir pleymut'u gösteriyor, "Arabayı çeviricem, gölge yapıyor da." Araba-yı .) Zerrin şantöz olduğunu söyler, iş arıyor-dur. Kazım kadını şöyle bir süzer "Tecrübeniz?", "Çalıştıktan sonra karar verirsiniz." Kazım kadının adabı muaşeret kurallarında bakılmayacak yerlerine bakar. Kararını vermiştir.

Zerrin gazinoda Ajda'nın sesiyle şarkı söyler. "Yalancının birisin". Şarkı bittiğinde havuzdadırlar. Zerrin beyaz seksi bikinisiyle havuzdan çıkar. Kazım yakın markajdadır. Polis Aysel'i aramaktadır. "Kim ola ki bu Aysel?"

Kazım bu kadını daha önce nereden hatırlıyordur? Bir haberci gelir. "Abi Sela-mi'yi de öldürmüşler, havuzda ceset, kem küm" gibi şeyler söyler. Ulan Davut nerede falan derken Davut ortaya çıkar, polisle konuşmaktadır. "Abi Aysel öyle iyi bir kız ki hiç sanmıyorum ... Öyle cömert ki. .. " (Demek bütün hesapları Zerrin ödüyordu, Bunun bir seks filmi olduğunu otel idare-sinden saklayıp gizlice odada bir seviş-me sahnesi çekmişler. .. Kazım duşun altında, kızlardan biriyle sevişir.

Bu sahne bittiğinde bu sefer de kayalık bir ortamda Zerrin Doğan'la sevişirler. Otelden uzaklaşmışlar, gözlerden ırak bir yerde Kazım'la Zerrin'in sevişme sahnesini çekecekler. Zerrin bu sahnede intikam alacağı tecavüzcüsüne gayet cömert davranır... Ne de olsa ilk erkeğidir. Kayalıklarda hart soft karışımı bir sahne seyrederiz. Uzun uzundur her şey. Dönemi içinde ileri sayılabilecek bir cömertlikle Zerrin'in önündeki tüyler açıkça görünür. (Zerrin Doğan ilk porno uzun metraj film çeken kadındır aynı zamanda.)

Bu sahne bittiğinde Zerrin Kazım'ı elinden tutup zorla bir köye götürür. Bu köy filmin başındaki köydür. Kazım hala anlamamıştır. Kız tecavüz edildiği ahıra sokar Kazım'ı. Kazım boş boş bakmaktadır. Bir eşek görürüz, Kazım eşşeği sever. Hayda şimdi de sıra eşşeğe mi geldi diye düşünürken Zerrin üstündekileri değiştirmiş tekrar köylü kızı olmuştur. Kazım gözlerine inanamaz. Zerrin elindeki çatalla Kazım'ı öldürür.

Zerrin polise teslim olur. Davut lök gibi kalmıştır. "Cezamı çekmeye hazırım komserim ... " (Son) yazar. “Osman Cavcı “Yanlış Anlaşılmışl Filmler”