Powered By Blogger

6 Mart 2020 Cuma

İKİ DAMLA GÖZYAŞI (1980)




Senaryo ve Yönetmen: Kemal Kan
Kamera: Erhan Canan
Yapım: İstanbul Filmcilik

Oyuncular: Dursun Çiğdem, Deniz Akbulut, Yusuf Sezgin, Macit Flordun, Hüseyin Peyda, Muazzez Kuroğlu, Diler Saraç

Konu: Bir ağa kızıyla, sonunda intihar eden bir fakir gencin öyküsü.

İBİŞO (1980)



Senaryo ve Yönetmen: İhsan Yüce Rıfat Ilgaz’ın “İbişo” isimli öyküsünden uyarlama
Kamera: Ertunç Şenkay
Yapım: Barış Film/Savaş Eşici

Oyuncular: İlyas salman, Gölge Başar, Münir Özkul, Adile Naşit, Tuncer Necmioğlu, Ajlan Aktuğ, Altan Erbulak, Erdoğan Seren

Konu: İbişo (İlyas Salman), zengin ve büyük bir toprak ağasının yanında yanaşmadır. Bir gün zalim ağanın stok ettiği akaryakıtı tüm köy halkına bedava dağıtır. İbişo, bir süre sonra da yanaşmalıktan milletvekilliğine kadar yükselir.

HUZURUM KALMADI (1980)




Senaryo ve Yönetmen: Natuk Baytan
Eser: Ferdi Tayfur
Kamera: Rafet Şiriner, Mehmet Gün
Yapım: Cumhur Film/Yahya Kılıç

Işık: İsmet Yurtçu, Yavuz Topuz, Reji Asistanı: Namık Karakılıç, Kâmil Renklidere, Prodüksiyon Müdürü: Ekrem Gökdere,

Oyuncular: Ferdi Tayfur, Serpil Çakmaklı, Neslihan, Adile Naşit, Macit Flordun, Reha Yurdakul, Nesli Han, Nejat Gürçen, Coşkun Göğen, Celal Donat, Hakkı Kıvanç, Çocuk Oyuncu; Dilara

Konu: Bir tır şoförü şansız tesadüfler sonucu uyuşturucu kaçakcılarının arasına düşer. Bu arada sevgilisi de kadın satıcılarının tuzağına düşmüştü

HAVAR (1980)




Senaryo ve Yönetmen: Hüseyin Peyda
Foto Direktörü: Orhan Kapkı
Yapım: Yavuz Film/Halil Yavuz

Oyuncular: Seyfettin Sucu, Deniz Akbulut, Nuran Aksoy, Aliye Rona, Hüseyin Peyda, Nubar Terziyan, Gülten Ceylan Erdoğan Seren, Amigo Mahmut, Bağdat Yavuz, Ali Bulut, Cuma Şen, Mehmet Uzunkaya

Konu: Törelere karşı çıkan, birlikte dağlara çıkan bir ağa kızı ile, fakir bir gencin sevda öyküsü.

HASAN DAĞI (1980)





Senaryo ve Yönetmen: Hidayet Pelit
Foto Direktörü: Erhan Canan, Ali Güvence
Yapım: İstanbul Filmcilik

Oyuncular: Seyfettin Tomakin, Oya Pelit, Attila Ergün, Bülent Pelit, Nurcan Yücel, Fehmi Gülay, Servet Yıldırım,

Konu: Bir çiftlikte çalışan bir gençle, varlıklı tahsil görmüş genç bir kızın aşk öyküsü.

GOL KRALI (1980)


Yönetmen : Kartal Tibet
Senaryo Osman Fahir Seden Aziz Nesin'in aynı adlı eserinden
Konuşmalar: Bülent Oran
Görüntü Yönetmeni: Orhan Oğuz
Yapım: Uğur Film/Memduh Ün

Kamera Asistanı: Cem Molvan, Reji Asistanları: İsmet Arasan, Hasan Tulgar, Laboratuar Şefi: Aslan Tektaş, Set Ekibi: Ercan Akyıldırım, Murat Öztürk, Asım Bar, Negatif Montaj: Ömer Sevinç, Işık: Ömer Ekmek-çi, Recep Biçer, Gürcan Küçüker, Eşleme-Montaj: Necdet Tok, Prodüksiyon Müdürü: Reha Yurdakul, Kaptan Üstün, Teknik Direktör: Zafer Par, (Kunt Stüdyo renkli film laboratuarında renklendirilmiştir.)

Oyuncular : Kemal Sunal, Suna Yıldızoğlu, Suzan Avcı, Reha Yurdakul, Gölge Başar, Mürüvvet Sim, Yavuz Şimşek, Hüseyin Kutman, Mete Sezer, Mete Taşkıner, Handan Adalı, Günnur Akay, Sevinç Sunar, Madelet Tibet, Ajlan Aktuğ,

Konu: Genç adam futbol hastası bir kızla ilişki kurunca, onun gözüne girmek için futbolcu olmaya karar verir. Ve ünlü bir futbolcu olur. "Kendi halinde içine kapanık Sait, futbolcular dünyasında hareketli bir yaşam süren Kerkenez Sevim ile nişanlanır. Nişanlısının hep ufak bahanelerle nişan atma kaprislerine her zaman göz yuman, nişanı her seferinde yenileyen Sait, başlangıçta hiç ilgi duymamasına rağmen sırf Sevim’in gözüne girmek için futbolcu hem de gol kralı olur ve giderek Sevim’in kendisini istismar ettiğini anlar ve, son maçından sonra yine nişan atan Kerkenez Sevim’in restini bu kez görmez ve kendisi de nişanI atar.


GİRDAP (1980)


Yönetmen: Hidayet Pelit, Mustafa Çeltikoğlu
Kamera: Soner Saygılı
Yapım: Pelit Film/Hidayet pelit

Oyuncular: Engin Aksu, Mualla Omay, Zafir Seba, Ayhan Kızılgedik, Feryal Feray, Hicran Kaya, Fehmi Gülay, Hüseyin Zan, Hidayet Pelit, Cevdet Balıkçı

Konu: Anarşik olaylarda çocuğunu yitirip bunalım geçiren bir anne ile babanın dramatik öyküsü


GERZEK ŞABAN (1980)


Yönetmen: Natuk Baytan
Senaryo: Erdoğan Tünaş
Kamera: Rafet Şiriner, Mehmet Gün
Yapım: Cem Film/Yahya Kılıç,

Ses Mühendisi: Erkan Esenboğa, Reji Asistanı: Namık Karakılıç, İsmail Güneş, Dublaj Rejisör: Saadettin Erbil, Montaj: Mevlüt Koçak, Negatif Montaj: Cem İspir, Laboratuar: Sa-bahattin Hoşses, Işık: İsmet Yurtçu, Yavuz Topuz, Set: Cengiz Öktem, Mehmet Samsa, Hüseyin, Apo Kıvırcık, İbrahim Muhacir, Prodüksiyon Müdürü: Ekrem Gökova, (Yeni Lale Stüdyosunda hazırlanmıştır).

Oyuncular: Kemal Sunal, Ülkü Özen, Reha Yurdakul, Esen Güldoğan, Rıza Pekkutsal, Muharrem Gürses, Yadigar Ejder, Hippi Coşkun, Ekrem Gökkaya, Renan Fosforoğlu, Zeki Tüney, Hasan Ceylan, Ahmet Kostarika, Arap Celal, Cevdet Balıkçı, Baki tamer, Zeki Sezer, Ekrem Dümer, Muhteşem Durukan, Or-han Çoban, Yunus Yılmaz, İbrahim Uğurlu, Yılmaz Kurt, Mustafa Dik, Yusuf Çağatay, İbrahim Kurt, Niyazi Vanlı, Tevfik Şen Hasan Yıldız, Ata Saka, Apo, Niyazi Gökdere, Mehmet Pala, Haydar Karaer, Seyfi Kabadayı, Mehmet Özekit, Ahmet Sert, Tarzan Çetin, Çetin Şişman, Necati Mermer, Süheyl Eğriboz, Hakkı Kıvanç, Kudret Karadağ,

Konu: İkizi kadar benzediği ünlü bir gangsterle, oyuncu olma hayaliyle filmlerde figüranlık yapan Şaban (Kemal Sunal)’ın komik öyküsü… Çok saf ve sakar bir genç olan Şaban, mahalleliyle birlikte bir gün gazinoya gider. Gazino sahibi Şabanı görür görmez bir tomar dolusu para verir. Bu duruma bir anlam veremeyen Şaban ve arkadaşları parayı alırlar. İşin içinde bir yanlışlık olduğunu anlar Arıkan, yan ve bunu değerlendirmek isteyen mahallelinin aklına bir fikir gelir. Mafyaya olan borçlarını gazinoları dolaşarak onlardan aldıkları para ile kapatmaktır. Ama işler sanıldığı gibi gitmeyecek ve bu durum karışıklıklara ve gülünç olaylara neden olacaktır…

GECENİN KATİLİ (1980)




Yönetmen: Semih Servidal
Senaryo: Recep Filiz
Kamera: Erhan Canan
Yapım: Dal Film / Semih Servidal Kaya Ören Stüdyosunda hazırlanmıştır

Oyuncular: Perizat, Çetin Başaran, Oya Başak, Seyfettin Karadayı, Dilber Ay, Sabahan,

Konu: Karısının öldürülmesi nedeniyle, kadınlardan intikam alan bir adamın öyküsü

NOT: Aynı Film, Gecenin Katili Ustura ve Gecenin Katili Kadın kasabı adı altında gösterime sokulmuştur. 

EŞEK ŞAKASI/FİGÜRAN OSMAN (1980)



Yönetmen: Ümit Efekan
Senaryo: Ahmet Üstel
Görüntü Yönetmeni: Muzaffer Turan,
Yapım: Önder Film /Sungur Esen

Sesleri Alan: Bican Afşar, İsmail Karataş, Montaj ve Senkron: Arif Özalp, Negatif Montaj: Nevzat Dişiaçık, Işık Direktörü: Rıdvan Varol, Set Ekibi: Engin Zeki, Şeref Yılmaz, Yönetmen Asistanı: Atilla Ortanoğlu, Kamera Asistanı: Ayhan Karakuş, Eser: Suavi Süalp,

Oyuncular: Uğur Böcekleri Zeki Yurtbaşı ve Yalçın Özden, Sibel Egemen, Bilun Nazlhan, Kamil Sönmez, Sümer Tilmaç, Baykal Kent, Muhteşem Durukan, Özcan Özgür, Nuran Aksoy, Nazan Ayaz, Nazan Aksoy, Erdinç Akbaş, Nizam Ergüden, Ajlan Aktuğ

Konu: pazarlama işinde çalışan iki genç ve bir kadının hikayesi.


ELMANIN ALINA BAK/BU BEN MİYİM? (1980)


Senaryo ve Yönetmen: Oğuz Gözen
Kamera: Mükremin Şumlu
Yapım: Özlem Film/Yaşar Koçer

Oyuncular: Yılmaz Şerif, Seda Sevinç, Mustafa Dik, Ekrem Erkek, Ali Demir, Yılmaz Kurt, Hülya Tan, Sabahat İzgü, Feza Zerengil, Reşit Çıldam, Nevzat Kığı, Berkant İlhan

Konu: Aile içerisinde geçen baba ve kabadayı heveslisi oğlu arasında gelişen olaylar konu edilmektedir.

Not: Vizyona girerken filmin ismi değiştirildi ve “Elmanın Alına Bak” ismi konuldu.

DUY KALBİMİN FERYADINI (1980)


Yönetmen: İhsan Yüce
Kamera Muzaffer Turan
Müzik: Yunus Bülbül
Yapım: Kader Film/Alev Akakar

Oyuncular: Yunus Bülbül, Nükhet Egeli, Atilla Ergün, Erol Taş, Mine Sun, Kadir Savun, Baki Tamer, Turgut Özatay, İhsan Yüce

Konu: Aynı kadına aşık olan bir şoför ile kabadayının aşk macerası.


DURDURUN DÜNYAYI (1980)



Senaryo ve Yönetmen: Osman F. Seden
Foto Direktörü Erdoğan Engin
Yapım: Emek Film/Nazmi Özer

Işık Teknisyenleri: Hayrettin kara, Coşkun Uçar, Işık Direktörü: Aslan Yıldız, Yardımcı Yönetmen: Arif Erkuş, Kamera Asistanı: Galip Kızılova, Montaj ve Senkron: Mevlut Koçak, Negatif Montaj: Turgut İnangiray, Renk Uzmanı: Sabahattin Hoşsöz, Selahattin Kaya, Ziya Uçak, Yılmaz Erman, Seslendiren: Erkan Esenboğa, Prodüksiyon Amiri: Şerif Ablak, Asistanı: Kadir Akgün,
Yeni Lale Film Stüdyosunda hazırlanmıştır

Oyuncular: Ferdi Tayfur, Necla Nazır, Yalçın Gülhan, Kadir Savun, Suzan Avcı, Nubar Terziyan, Osman Seden, Ahmet Açan, Netrmin Özses, Erdoğan Seren, Zeki Tüney, Zeki Sezer, Güray Alğay, Sabahat Işık, Küçük Yıldızlar: İbrahim Peker, Benek Aysoy, Coşkun Efe

Konu: Gecekondu kesiminde yaşayan üç fakir gencin aşk ve dostluk öyküsü

DİŞİ KÖPEK (1980)


Yönetmen: Yavuz Figenli
Senaryo: Ali Fuat Kalkan
Görüntü Yönetmeni: Sedat Ülker
Yapım: Barlık Film/Necdet Barlık

Oyuncular: Levent Gürsel, Oya Başak, Turgut Özatay, Gonca Gülüm, Çetin Başaran, Ali Tekin, Güner Özonuk,

Konu: Evdeki alkolik ve dayakçı baba zulmünden bıkan Oya, erkek arkadaşı ile birlikte kaçar. Erkek arkadaşı dört erkek ile birlikte kalmaktadır. Oya'nın hoşlandığı başka erkeklerde bunların içinde vardır. Oya kendine hakim olamaz

DEVLET KUŞU ([1]) (1980)


Yönetmen: Memduh Ün
Senaryo: Memduh Ün, Orhan Aksoy
Konuşmalar (Diyalog): Bülent Oran
Görüntü Yönetmeni: Orhan Oğuz
Yapım : Uğur Film/Memduh Ün

Reji Asistanı: Hasan Tulgar, Kamera Asistanı: Cem Molvan, Montaj-Senkron: Mevlüt Koçak, Negatif Montaj: Turgut İnangiray, Laboratuvar: Selahattin Kaya, Ziya Uçak, Sesleri Alan: Erkan Esenboğa, Set Ekibi: Necip Koçak, Ercan Akyıldırım, Murat Özlük, Mustafa Kıtır, Işık Ekibi: Ömer Ekmekçi, Recep Biçer, Gürcan Küçüker, Prodüksiyon Müdürü: Necdet Kökeş, Teknik Direktör: Zafer Par, (Yeni Lâle stüdyosunda renklendirilmiş ve seslendirilmiştir.)

Oyuncular: Kemal Sunal (Mustafa), Serpil Çakmaklı (Aynur), Reha Yurdakul (Kahveci), Hüseyin Kutman (Zülfikar), Mehtap Ar (Hülya), Bülent Kayabaş (Sülo), Yadigâr Ejder (Murat), , Zehra Uçar (Nurten), Merih Fırat (Ayten), Şeref Çokşeker (Ferhunde), Nermin Özses, Muhteşem Durukan, Sabahat İzgü (Naime), Alpay İzer (Bakkal Remzi), Reşit Çildam (Murat), Remzi Ekmekçi, Süheyl Eğriboz, Niyazi Gökdere,

Konu: Devlet Kuşu, aşkı ile ailesinin zenginlik özlemi arasında kalan gecekondulu bir gencin hikayesi. Yakışıklı Avare Mustafa askerden sonra iş bulamamış, işsiz güçsüz arkadaşlarıyla Taşkasaplı'nın kahvesinde geçirmektedir günlerini. Komşu kızı Aynur'a aşıktır ama ona sunabilecek hiçbir şeyi yoktur. Evlerinin karşısındaki arsada, bir apartman inşaatına başlayan karaborsacı Zülfikar'ın çirkin kızı Hülya, gördüğü anda Mustafa'ya tutulmuştur. Bu öylesine bir tutkudur ki, Zülfikar, Mustafa'yı kızıyla evlenmeye zorlar....

Fakat gelişen olaylar Mustafa'nın bu kararını değiştirir ve sonunda gecekondu mahallesinden bir kızla evlenerek mutluluğunu devam ettirir. " Orhan Kemal’in aynı adlı romanından kaynaklanan “Devlet Kuşu”, sinemada senaryonun önemini vurgulayan güzel bir örnek. Ben zer bir konuyu işleyen nice Yeşilçam yapıtı izledik Devlet Kuşu”nda yansıyan sıcaklığa, insan sevgisine kaçı ulaşabilmişti? Bu, sağlam bir içeriğin her şeye karşın varlığını koruma, seyirciye direncinin bir sonucu olsa gerek. Yaşadığı çevreye, bu çevrenin insanlarına sevgi ile yaklaşan Orhan Kemal’in yapıtlarında yansıyan gerçeklik duygusu, bir ömür boyu süren gözlemlerin gözlemden de öte bir somun ekmek gibi paylaşılan bir yaşantının ürünü. işte “Devlet Kuşu seyirciyle bu denli yakın bir bağ kurabilmesinin sihirli bir formülü. Bir de madalyonun öte yüzü var. “Devlet Kuşu”nun içeriğinin yazarın yapıtında vermek istediği bale ilişkisi ne denli tutarlı? Yani romandan çıkan sonuç beyaz perdeye ne ölçüde yansıyor? Orhan Kemal’in bu güne dek pek çok yapıtı Yeşilçam’da filme alındı. Ama “Bereketli Topraklar Üzerinde” örneğine dek yazarın yapıtına saygı hep ikinci planda kaldı bana kalırsa, Yeşilçam’ın pek çok yazarımıza hiç yaklaşmazken Orhan Kemal’den böylesine yararlanmasının bir nedeni olsa gerek. 

Yeşilçam, ürettiği ideolojiye taban tabana zıt düşünceler taşıyan yazarın yarattığı dünyada kendi yapısına uygun bir şeyler bulmuş olmalı. Filmin olumlu yanını, Orhan Kemal’in insancıl dünyasını vermesindeki başarısını nasıl göz ardı edemezsek, seyirciye aktarılan dünya görüşüne de değinmeden geçmemeliyiz herhalde. Sınıf atlama özlemi içindeki bireylerin dünyalarını, sahip oldukları değerleri anlatan Orhan Kemal’in, bu değerleri “savunduğunu” ileri sürmek pek akıl karı olmasa gerek. Orhan Kemal gibi yapıtlarını gerçeğin verimli topraklarında yaratan bir yazar, kendi değerlerine sıkı sıkıya sarılmış, zenginlerin dünyalarına bir türlü ısınamayan bu insanları anlamaya çalışacak, onlara sevgiyle yaklaşacak elbet. Ama Orhan Kemal’in anlattığı gerçekler içerdiği tüm olumsuz öğelere karşın geriye dönük bir yapının değil, geleceğe açık bir yapının yansımasıdır. Kapitalist sınıfın yoz değerlerini elinin tersiyle iterken, nara atıp, kravat takmamayı başlıca meziyet belleyen lünpen kültürü’ nü, kendine has naif değerler taşıyan bir sosyolojik olguyu yansıtmak gerçekçi bir yazarın sinemacının görevidir her şeyden önce. Ama yazarın temel düşüncelerini, geliş-meyi muştulayan öğeleri bir yana iterek, öyküsü anlatılan kesimin feodal değerleriyle seyircinin özdeşleşmesi sağlanmaya çalışıldığında ortaya ilginç bir bileşim çıkıyor. Toplumsal gerçekçiliği savunan bir yazarın yapıtından yola çıkılarak geniş seyirci yığınlarına mal olmuş lünpen değerlerin savunucusu yapılı-yor. Olsa olsa tecimsel nedenlerle açık-lanabilir,Bir de böyle bir çelişki. Bir de, söylemeye dilim varmıyor ama, yönetmen de aynı değerleri mi savunuyor yoksa? 

Özellikle rol dağılımındaki ve oynanış bütünlüğündeki başarının ve yönetmenin rahat, anlatımının da katkısı ile seyirciyi kavrayan “Devlet Kuşu”nda Memduh Ün, Orhan Kemal’in ı yapıtlarını yorumlayan Yeşilçam yönetmenlerinin ortak yanılgısını paylaşmakla kalmıyor, daha önce yönettiği romanın ilk uyarlamasında da (Avare Mustafa) yansı-yan ideolojiyi karbon kağıdı ile peliküle geçiriyor. “Vecdi Sayar, “Milliyet Sanat Dergisi, 12-15 Kasıım 1980, syf:44””

"Devlet Kuşu", üzerinde yargıya varması zor bir film... Orhan Kemal'in romanı değil bu, tam olarak... Bir Kemal Sunal filmi yapma uğruna romanın kendine özgü sıcacık gerçekliğinden, gözlem gücünden bazı şeyler söz verilmiş.... Söz gelimi Kemal Sunal’ın artık ayrılmaz parçası olan argo sözlerin, bol küfrün, yalan yanlış ve birbirine karıştırılarak söylenen atasözlerinin "Devlet Kuşu"nda işi ne? Ama diğer yandan, kuşkusuz Kemal Sunarın en iyi filmlerinden biri bu... Ne denli değişime uğratılsa da, Şaban rollerinden biraz değişik bir yönde, daha aklı basında, daha kişilik sahibi bir halk çocuğunu oynuyor: İs-tenci daha bir güçlü, ipler biraz daha elinde... Sonunda bu filmi hoşgörüyle sevgiyle karşılama gerekir belki de: Sinemamızın bugünkü koşulları içinde, şarkı türkü filmlerinden ve de birkaç güldürü ustasının filmlerinden başka hiç bir şey yapılamıyorsa, bir Orhan Kemal romanının uyarlanabilmesi için bunun bir "Kemal Sunal film" olmasından başka çare yoksa, "Devlet Kuşu'nu bu tür bir uyarlama için "asgari koşullarını yerine getirmiş, işlevine sahip çıkan, Orhan Kemal'in temci bildirisini doğru olarak veren bir film sayabiliriz. Memduh Ün'ün anlatımında da, özellikle son bölümlerde, yıllar öncesinin "Üç Arkadaşına benzer bir insancıllığa yaklaşabildiği söylenebilir sanırım.. “Atilla Dorsay, “12 Eylül Yılları ve Sinemamız”


[1] Orhan Kemal’in aynı isimli romanında n Lütfü Ö. Akad’ın senaryosuyla Memduh Ün’ün rejisinden 1961 yılında Avare Mustafa adıyla 1961 yılında çekilmiştir