Powered By Blogger

12 Kasım 2015 Perşembe

BİTMEYEN ÇİLE (1966)

Yönetmen: Dr. Arşavir Alyanak
Senaryo: Ahmet Üstel
Kamera: Manasi Filmeridis
Yapım: Hür Film


Oyuncular: Hülya Koçyiğit, Erol Tezeren, Turgut Özatay, Figen Say, Kenan Pars, Nurhan Nur, Feryal Koçyiğit,


Konu: Yıllar sonra karşısına çıkan çocuğuyla karısı arasında bocalıyan bir annenin öyküsü.

BİRAZ KÜL BİRAZ DUMAN (1966)

Yönetmen: Ertem Göreç
Senaryo: Safa Önal
Kameraman Ali Yaver
Müzik Direktörü Avni Anıl
Yapım: Metin Film / Işık Toroman


Prodüksiyon Müdürü: Nuri Tuncer, Prodüksiyon Asisitanı: Şükrü Kirişçi, Kameraman Asistanı: Sertaç Karan,


Oyuncular: Tamer Yiğit (Sedat), Gönül Akkor (Aysel), Ayla Algan (Suzan), Kenan Pars (Kenan), Selahattin İçsel (Hükümlü), Ali Seyhan (Ahmet), Erden Ener, (Ayşe’nin ablası), Hüseyin Kutman (Avukat), Remziye Fırtına (Misafir), Reşit Çıldam (hükümlü)


Konu: Aysel,babasını kaybettiği için üvey ablasının yanında kalmak için İstanbul'a kalmaya gelir,burada yarım kalan müzik hayatına devam etmek ister, ancak eniştesi Ahmet daha ilk geceden Aysel'e tecavüz etmek ister, bu yüzdende Aysel yolda karşılaştığı Sedat'ın yanında çalışmaya başlar.. Sedat'ın gazinocu arkadaşı Kenan da Aysel'e yardım etmek ister, ancak Aysel ilk zamanlar, şöhreti istemiyerek, Sedat'ın yanında bir çatı katında sade bir hayat yaşamağa karar verir..Zamanla Sedat ile Aysel arasındaki bu ilgi aşka dönüşür, ancak Sedat'ın mutsuz bir evliliği ve bir kızı vardır, bu durumu zamanla Aysel'e söylemek ister, Sedat karısı Suzan'dan ayrılmak ister,bunun için de tüm zenginliği karısına bırakır, ama gene de Suzan, kocasının hırsızlık yaptığını söyleyerek polise şikayet eder,


Aysel'e de Sedat'ın evli olduğunu söyleyerek, iki sevgiliyi birbirinden ayırır, bundan sonra Sedat için düşüş, Aysel içinse şöhretli bir hayatın kapıları açılacaktır…

BİR MİLLET UYANIYOR (1966)

Yönetmen: Ertem Eğilmez
Senaryo: Sadık Şendil (*) (Nizamettin Nazif Tepedelenlioğlu'nun aynı isimli romanından)
Kamera: Kriton İlyadis,, Orhan Kapkı
Yapım: Arzu Film / Ertem Eğilmez, Nahit Ataman


Oyuncular: Kartal Tibet (Yzb. Davut), Erol Taş (Ahmet), Hayati Hamzaoğlu (Bigalı Efe), Tugay Toksöz (Mülazım Faruk), Önder Somer, Atıf Kaptan, Münir Özkul (Tilki Onbaşı), Sevda Nur, İhsan Yüce, Danyal Topatan (Kara Bilal), Şeref Gedik, Faik Coşkun


Vizyon Tarihi: 20 Mart 1967


 4. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması (25 Mayıs – 5 Haziran 1967)


► “En Başarılı Tarihi Film”


Jüri Üyeleri: N. Nazif Tepedelenlioğlu, Claude Mathiss, Faruk Timurtaş, Aclan Sayılgan, Orhan Çağman, Ayfer Feray, Temiz Gürses, Hikmet Türkmen, Charles Courtnay, Muharrem Ergin, Orhon M. Arıburnu, Aram Gülyüz, Emine Işınsu, Orhon Batı, Tarık Buğra.


Konu: Gizli görevle İstanbul'a gelen yüzbaşı Davut ve Tilkiyi bir meyhanedeki tehlikeli durumdan meçhul yardımcıları! kurtarır ve Erenköy'e giderler. Yolda öğretmen Nesrini Yaver Feridun'un saldırısından kurtarırlar. Nesrin'i elde etmek isteyen Feridun. Davut'un kimliğini öğrenince. Nesrin'e şantaja başlar. Davut'u kurtarmak için Feridun'a giden Nesrin tekrar saldırıya uğrar, teyzesi tarafından kurtarılır. Olaya Yahya Kaptan karışır; Yahya Kaptan, Davut ve arkadaşlarının 'meçhul' yardımcılarıdır, çatışmalar sırasında Feridun ölür. Ölen Feridun'un adamları Davut ve Tilkiyi yakalar, Yahya Kaptan gelip kurtarır, birlikte "Yahya Kaptan'ın köyüne giderler, köy inzibat kuvvetleri tarafından sarılır. Tilki kaçar, Davut ve arkadaşları kurşuna dizilmek üzere iken son anda kurtulur ve orduya katılırlar. Zaferden sonra Davut ile Nesrin evlenir.

_____________________________________
(*) Kaynak kitaplarda senaryonun Tepedelenlioğlu’nun eserinden uyarlandığı yazıyorsa da, böyle bir eser yoktur. Doğrudan film hikayesi olarak sinema için yazılmıştır. Tepedelenlioğlu tarafından yazılan bir “sineroman” dır. (Orhan Ünser, “Kelimelerden Görüntüye” syf, 43)

BİR ATEŞİM YANARIM (1966)

Yönetmen: Kenan Pars
Senaryo: Fuat Üçer
Operatör: Enver Burçkin
Yapım: Mask Film / Kenan Pars


Müzikleri Yöneten: Avni Anıl, Set Amiri: Çetin Tanpınar, Işıklar: Rıdvan Varol, Reji Asistanı: Kenan Akın, Dublaj Rejisörü: Hayri Esen, Laboratuvar Şefi: Yılmaz Erman, Yardımcıları: Kamil Koçer, Aslan Tektaş, Behzat Çobanlı, Sesleri Çeken: Ferruh Kırmaz, Montaj: Kunt Tulgar, Senkron: Adrine Muradyan, Negatif Montaj: Korhan Yurtsever, Prodüksiyonu idare eden: Erkan Abacı,
(Milli Film Stüdyosunda hazırlanmış ve seslendirilmiştir)


Oyuncular: Ekrem Bora (Doğan), Figen Say (Zeynep), Turgut Özatay, Suzan Avcı (Leyla), Necdet Tosun, Mürüvet Sim (Neriman), Sami Hazinses (Yaşar), Hüseyin Zan (Galip), Selami Üney, Feridun Çölgeçen (Mahmut)


Konu: Taksi şoförüile şarkıcı kızın aşkı


BIÇAKLAR FORA (1966)

Yönetmen: Hasan Kazankaya
Senaryo: Vecdi Uygun
Operatör: Vedat Akdimken
Yapım: Kazankaya Film / Hasan Kazankaya


Laboratuar Şefi: Hilmi Başcan, Operatör Asistanı: Salih Dikişçi, Işık Asistanları: İlyas Kürtun, Cemil Koncagül, Çetin İlter, Işık Şefi: Mazhar Eröz, (Güneş Işık Servisi), Asistan Rejisör: Alpay Ziyal,


Oyuncular: Ayhan Işık, Sevinç Pekin, Hayati Hamzaoğlu, Mehmet Ali Akpınar, Sami Güçlü, Behçet Nacar, Süheyl Eğriboz


KONU: Yeşilçam’ın çok sevdiği Beyoğlu. ‘Hisar Night Club’daki sanatçılar; İnci Birol, Kamelya, Yılmaz San, Sumru Han Ertan Anapa Orkestrası.


“Buranın ışıkları ve renkli hayatı ilk bakışta insanı aldatır. Bu dış âlemidir Beyoğlu’nun. Bir de arka sokakları, gizli bir dünyası vardır… Bataktır, çamurdur. Bir sürü sarhoş türlü rezillikler yapar, sağa sola sataşır, kavga çıkarır. Kaldırım kumarbazları, çeşit çeşit insan... Türlü karanlık işler ve bu işleri çeviren türlü insanlar vardır Beyoğlu’nda… Bu kuytu ve karanlık sokaklarda her çeşit rezalet hüküm sürer. Sebepli sebepsiz kavgalar çıkar, cinayetler işlenir.


Ekseriya sopalar, yumruklar, tabancalar, bıçaklar fora edilir. Bu insanların birbirleriyle alıp veremediği nedir? Neyi paylaşamazlar? Neden kavga ederler? Neden vururlar? Kendi felsefelerine göre de daima haklıdırlar. İşte bu film Onların karanlık sonlarının Yıldız Bar’ın ‘yeni’ sahibi, ‘rutin haraç ziyareti’ne gelen 4 kişiyi ‘tekme tokat dışarı atıyor.


Babası öldükten sonra gazinonun idaresi Orhan’da . Aslında kahramanımız, üzerine gelinmediği sürece, kendi halinde biri. Kız kardeşi Nihal, eniştesi ve dadıları Emine Hanım’la sakin bir yaşantısı var. Yaşadıkları tek heyecan, bir bebek bekliyor olmaları. Hafize Hanım’a ait Yeniköy’deki köşk Antepli’nin mekânı. Adamları zor bulunur kişiler; Sami Tunç anlatıyor; “Mehmet Bey’in barına gittik. Kendisi yoktu. Ölmüş. Karşımıza biri çıkıp ‘ne istiyorsunuz, ben O’nun oğluyum’ dedi. Parayı istedik. Dalga geçti bizimle. Biraz gözdağı verip okşayalım diye giriştik ama hepimizi hakladı… Bildiğin gibi değil abi. Herif malın gözü.”


Ali için gazinodan gelecek para çok da fazla bir şey değil. Her türlü dümenin döndüğü bir Kahvesi, Tilt Salonu ve Bitirimhanesi var. Kunduracı Selahi İçsel dâhil haraç almadığı kimse yok. Ama ipin ucu bir kaçarsa toparlayamayacağını deneyimleri ile öğrenmiş. 20 kişi gazinoya gelip Orhan’ı acımasızca dövüyor. Kahramanımız yaka paça Ali’nin önünde. Yine kısa bir emir; “Ayıltın şunu “Bana karşı koymak isteyen sen misin? Bu sana ders olsun. Haftalıklar muntazam gelecek. 10 dakika geç kalırsa leşini Haliç’te bulurlar. Götürün hadi.” Tekrar dövülerek Levent’te bir arsaya bırakılır Evine perişan bir şekilde ulaşıyor. Nihal ve Emine Hanım şaşkın. İyileşmesi günler sürecektir.


Zamanla Orhan kendini toparlamış. Yüzündeki yaralar iyileşmiş ama kırılan gururu edeniyle şimdi bir intikam makinesi gibi. Önce Anteplinin evine gidip 4 adamını bir güzel döver. Ali’nin kız kardeşi Sevim ile karşılaşması bu sırada. Ali geldiğinde ev bir hastanenin ‘Acil Servis’i gibiydi. Adamların ellerinde pamuk önlerinde tentürdiyot şişeleri. Kötü bir şeyler olacağı ortada.. Yine de Ali’ye ait yerler sıkı bir kontrol altında tutuluyor. Sonunda Antepli kararını verir. O gece barlar kapandıktan sonra Bursa Sokağı’nda pusu kurup ‘kendileriyle uğraşan bu iti gözünün yaşına bakmadan temizleyecekler’. Sevim “Abi öldürecek misiniz O’nu” diyor. Sesinden Orhan’a âşık olduğu belli. Gizlice telefon edip delikanlıyı uyarır. Fakat bu konuşmayı Hüseyin Güler dinlemiş. Planda yapılan değişikliğe rağmen kahramanımıza bir şey olmaz. Ali, Evi basıp Nihal’i döverek öldürüyor

BEYOĞLU'NDA VURUŞANLAR (1966)

Yönetmen: Ertem Göreç
Senaryo: Vecdi Uygun
Kamera: Kaya Ererez
Yapım: Kazankaya Film / Hasan Kazankaya


Oyuncular: Kartal Tibet, Gönül Yazar, Hayati Hamzaoğlu, Mümtaz Ener, Necdet Çağlar, Güzin Özipek, Enver Dönmez


Konu: Haraç olmak için birbirleriyle kıyasıya mücadele eden kabadayıların öyküsü

BEYOĞLU ESRARI (1966)

Yönetmen:Türker İnanoğlu
Senaryo: Bülent Oran 
Kamera:Çetin Gürtop
Yapım:Erler Film / Türker İnanoğlu


Kamera Asistanı: Hüseyin Karındoyuran, Işık Şefi: Şevket Yılmaz, Sesleri Alan: Marko Buduris, Sanat Yönetmeni: Sohban Koloğlu, Montaj: Mehmet Bozkuş, Negatif Montaj: Oral Özütürk, Mahmut Eskici, Laboratuvar: Cemil Orhon, Erol Yıldırım, Bayram Güzel, Prodüksiyon Amiri: Memduh Karakaş, Set Amiri: Çetin Dağkıran,

Oyuncular: İzzet Günay, Selma Güneri, Öztürk Serengil, Necdet Tosun, Nubar Terziyan, Mine Soley, Feridun Çölgeçen, Necip Tekçe, Faik Coşkun, Mustafa Dağhan, Niyazi Vanlı, Abdullah Ferah, Çetin Başaran, Nusret Camgöz, Lütfü Engin


KONU: Bu film Osman adlı (İzzet Günay) genç ve yakışıklı bir taksi şoförüyle, benzin istasyonunda çalışan güzel Selma’nın (Selma Güneri) öyküsüdür. Aslında her karşılaştıklarında içten içe birbirlerini sevdiklerini bilir, ama belli etmezler. Selma tiyatro sanatçısı olmayı düşlemektedir, Hatta Osman’ı kullanarak girmeye çalıştığı tiyatronun patronu ile kavga etme pahasına bu tutkusunu sürdürür. 


Osman ise, Jale adlı bir bar kadının şoförlüğünü yapmaktadır. Jale, sevgilisi Rıfat ile (Öztürk Serengil) kuyumcu soygununa kalkışır ve bir de cinayet işlerler. Suçu Osman’a yıkacaklardır. Jale Osman’a pavyonda randevu verir. Polis Jale’nin peşindedir. Pavyonda Selma Osman’ı bulur ve olanlardan haberi olmasını sağlar. Pavyondan çıktıklarında arabada Jale’nin cesedi ile karşılaşırlar. Osman bunu kendilerini tanıyan birinin yaptığından şüphelenir. Jale’nin evine gittiklerinde kapıcıdan genç kadının Rıfat isimli bir sevgilisi olduğunu öğrenirler. Osman gizlice adresini bulduğu Rıfat’ın evine girer. Büyük bir çetenin reisi olan Turgut da Rıfat’ın çaldığı değerli kolyenin peşindedir. Turgut’un adamı Rıfat’ın evinde karşılaştığı Osman’la dövüşür. Osman kaçar, Rıfat’ın gemiyle ülkeyi terk edeceğini öğrenir. Bu arada polis arabada Jale’nin cesedini bulmuştur. Selma ve Osman çareyi kaçmakta bulurlar. Bu arada Selma yerini öğrendikleri Rıfat’la saklandığı barda konuşma fırsatını bulur. Jale hakkında bazı bilgiler açıklayacağını söyler. Şüphelenen Rıfat, Selma’yı öldürmeyi planlamaktadır. Turgut ve adamları sıkıştırdıkları Osman’la birlikte Rıfat’ın peşine düşerler. Baskın sonrası kurtulan Selma polise haber verir. Osman izini bulduğu Rıfat’ı yakalayıp ona herşeyi itiraf ettirir. Polisin Rıfat’ı tutuklamasıyla kötü günler sona erer. İki suçsuz sevgiliyi önlerinde birlikte geçirecekleri mutlu bir yaşam beklemektedir

BEYNİMDEKİ ŞEYTAN (1966)

Yönetmen: Mümtaz Alpaslan
Senaryo: Naci Erhun (*)
Kamera Mükremin Şumlu
Yapım: Dost Film / Mümtaz Alpaslan


Dekorlar: D. Ali Demir, Işık Şefi: Naim Bahadır, Kamera Asistanı: Erol Sayıbaşı, Reji Asistanı: Rıski Yıldırım,


Oyuncular: Ünsal Aybek, Devlet Devrim, Talat Gözbak, Mümtaz Alpaslan, Sami Hazinses, Abdullah Ferah, Danslar: Funda Yanar


Konu: Bankadan para çekip sonra arkadaşını öldürerek onun sevgilisiyle ilişki kuran bir adamın hikayesi

_______________________________
(*) Başrollerini Alain Delon (Tom Ripley/Philippe Greenleaf), Maurice Ronet (Philippe Greenleaf), Marie Laforêt (Marge Duval) nin oyandığı ve Patricia Highsmith’in eserinden uyarlanan yönetmen René Clément’in 1960 yılı yapımı Perple Moon "Kızgın Güneş filminden. (www.imdb.com)

BEŞ FINDIKÇI GELİN (1966)

Yönetmen: Hulki Saner
Senaryo: Suavi Sualp (*)
Kamera: Turgut Ören
Yapım: Saner Film / Hulki Saner


Oyuncular: Ediz Hun, Sema Özcan, Yusuf Sezgin, Yılmaz Köksal, Sezer Güvenirgil ve İstanbul Operası Balerinleri


Konu: Beş gelinle beş damadın öyküsü. yedi kardeşe yedi gelin adlı amerikan filminin yerli versiyonu


Filmi izle
_____________________________________

(*) Stephen Vincent Benet’in Hikayesinden (1898-1943), Albert Hackett’in yazdığı (1900-1995), ve 1954 yılında Amerikalı yönetmen Stanley Donen’ın (1924), çektiği, başrollerde, Howard Keel (1919-2004), Jeff Richards (1922-1989), Russ Tamblyn (1934) gibi oyuncuların oynadığı “Seven Brides for Seven Brothers” (7 Kardeşe 7 Gelin), filminden uyarlama. (www.imdb.com)

BEN BİR SOKAK KADINIYIM (1966)

Yönetmen: Ertem Eğilmez
Senaryo:Sadık Şendil
Foto Direktörü: Kriton İliadis,
Yapım: Arzu Film / Ertem Eğilmez, Nahit Ataman


Prodüksiyon Amiri: Vecdi Benderli,


Oyuncular: Fatma Girik, Kartal Tibet, Önder Somer, Nedret Güvenç, Münir Özkul, Mürüvvet Sim, Tugay Toksöz, Devlet Devrim, Tanju Okan, Güzin Özipek, Nezihe Güler, Faik Coşkun, Nuri Tuğ, Ahmet Turgutlu, Natuk Baytan, Nubar Kamçılı, Taliha Saltı, Nermin Özses, Sıdıka Dikses, Remziye Fırtına, Kaya Volkan, Gülgün Erdem, Şeref Gedik, Çocuk Oyuncu: Fikri Berber


Konu: Bir çadır tiyatrosunda dansözlük yapan Funda (F. Girik) kendisinde oldukça yaşlı Kenan bey (Ö. Somer) ile beraber yaşamaktadır. Aralarındaki bağ iki yakın arkadaş olmaktan ileriye gitmemektedir. Funda bir gün tiyatroda Ferdi (K.Tibet) adında bir gençle tanışır ve ona aşık olur. Ferdi de onu sevmiştir ve onu hayatından çekip almak, evlenmek istemektedir, Fakat annesi (N. GÜvenç) asal et düşkünü bir kadındır ve onları ayırı ayı başaracaktır. Funda tekrar tiyatroya dönmüş, Ferdi'de ondan uzaklaşmıştır. Tiyatroda palyaço Güleryüz (M. Özkul) ve madam Nermine (M. Sim) ona yardım etmek isterler fakat onun ölümcül hasta olduğunu öğrenince yıkılırlar. iki dost, Funda'yla Ferdi'yi tekrar bir araya getirmeye çabalar. Funda son anlarını Ferdi'nin kollarında geçirecektir. “Burçak Evren, “İki Ün’lü Kadın Fatma Girik”


Not: Alexandre Dumas fils’in (1824-1895) "La dame aux camélias” Kamelyalı Kadın isimli oyunundan .

BEN BİR KANUN KAÇAĞIYIM (1966)

Yönetmen: Orhan Elmas
Senaryo Özdemir Birsel; Orhan Elmas
Foto Direktörü: Nedim Akanlar
Yapım: Birsel Film / Nüzhet ve Özdemir Birsel


Prodüksiyon Amiri: Arif Eriş, Reji Asistanı: Erdal Aksu, Operatör Asistanı: Ferhat Bakır, Işık Direktörü: Lütfü Cengizler, Laboratuvar: Semih Pekgöz, Montaj ve Senkron: Rauf Tözüm,
(Ses Film Stüdyosunda hazırlanmış, Süperfon stüdyosunda seslendirilmiştir.)


Oyuncular: Tunç Okan (Ekrem), Pervin Par (Sevda), Hüseyin Baradan (Siirtli İbo), Kadir Savun (Murat Reis), Mine Mutlu “Perde Mecmuası 1. cisi” (Ayten), Yılmaz Gruda (Cemil), Nevin Nuray (Gül), Ali Seyhan (Selim), Osman Türkoğlu (Muharrem), Hakkı Haktan , Mahir Özerdem (Tahir)i Haydar Karaer (Komiser), Süheyl Eğriboz (Rıza), Zeki Sezer (Polsi), Giray Alpan, Cevdet Balıkçı, Hüseyin Salıcı (komiser Niyazi), Osman Baş (Kabadayı)


Konu: Polisin aradığı bir kaçağın öyküsü.


Not: Mine Mutlu 1966 yılı “Perde Mecmuası” finalisti olmuş ve sinemaya adım atmıştır.

BAYBORA’NIN OĞLU KARAOĞLAN (1966)

Senaryo ve Yönetmen: Suat Yalaz
Kamera: Mustafa Yılmaz
Yapım: Olcay Film / Suat Yalaz


Reji Asistanları: Fikret Uçak, Tansu Uçak, Prodüksiyon Amiri: Cevat Alkan, Kostümler: Ahmet Sert, Dekor: Sohban Koloğlu, Işıklar: Ender Işık Servisi, Montaj: Turgut İnangiray,




Oyuncular: Kartal Tibet (Karaoğlan), Emel Turgut (Berenis), Reha Yurdakul (Baybora), Hüseyin Peyda (POrtus), Sevinç Pekin (İren), Hayri Caner (Siriel), Ali Şen (Peder Fokas), Esma Engin, M. Ali Akpınar (Balaban), Yavuz Selekman (Küçük Sezar), Engin İnal (Toro), Ergun Köknar (İmparator Aleksandros), Kaan Yalaz, Ahmet Sert, Selahattin Geçgel 


Konu:Babasının Bizansta yaşadığını Cengiz Han’dan öğrenen Karaoğlan babasına ulaşabilmek için gece gündüz yol alır ve konakladığı bir handa, Bizans tahtının varisi Manuel ve sevgilsi ile karşılaşır.

BATTAL GAZİ (1966)

“ÖLÜM KALESİ CENGİ”

Senaryo ve Yönetmen:
Muharrem Gürses
Kamera: Fevzi Eryılmaz
Yapım: Atilla Film / Muharrem Gürses


Oyuncular: Atilla Gürses, Tijen Par, Sevim Emre, Ali Şen, Atıf Kaptan, Diclehan Baban, Devlet Devrim, Tansu Sayın, Aynur Aydan, Sami Ayanoğlu, Eşref Vural, Danyal Topatan, Hasan Ceylan, Yavuz Karakaş, Sadri karan Çetin Tarzan, Fahri Adalı, Necati Er, Misbah Münip, Celal Yonat, Raşit Eyüboğlu, Salahi İçsel, Feriha Eyüboğlu, Semra Sine, Bahri Özkan, Küçük Oyuncu: Hakan Gürses


Battal gazi 8. Yüzyılda yaşadığı tahmin edilen ve hakkında çeşitli inanışlar bırakmış bi kumandandır. Kendisi farklı kaynaklarda Türk, Arap, Anadolu yerli halkından olarak nitelenmiştir. Battal gazi hakkında bugüne ulaşabilmiş kaynaklar olarak bakabileceklerimiz, sadece mesnevi tarzı yazılmış, birbirini hem destekleyen hem de çelişen olgular içeren destanlar ve halkın hafızasında kalmış olan bilgilerdir. destanında ve halk hikayelerinde Yaşadığı tarihle ilgili kesin bir bilgiye sahip olmak istersek şöyle bir sonuca ulaşırız: Battal gazi battal gazinin Arap ordusuyla birlikte İstanbul’u kuşattığı bilinmektedir. Bu kuşatma hem denizden hem de karadan olmuştur. Başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Destanda battal'ın düşmanı imparatorun ismi Leon'dur. Arap komutanına oyun oynayıp kuşatma başladığında İstanbula geçip imparatorluğunu ilan etmiştir. Arap tarihinde 2. İstanbul kuşatmasının tarihi 717-718 dir. Bizans tarihinde de bu aynıdır ve Bizans tarihinde imparator 3. Leon’un tahta çıkma tarihi 717 dir. 

Destandaki Leon'un İm-parator 3. Leon olma olasılığı yüksektir. Yine destanda Battal Gazi'nin kuşatma sırasında yirmili yaşlarında olduğunu göz önüne alır-sak Battal Gazi'nin doğum yılı 690-695 civa-rıdır. Battal Gazi'nin ölüm yılının 740 oldu-ğunda tarihçiler mütabakata varmışlardır.

Battal Gazi hakkındaki genel tarihsel bilgi onun bir Arap kumandanı olduğudur. Hat-ta 'Battal' kelimesi de Arapça kökenli bir sözcüktür. Ancak bu sözcük, Mezopotamya'da genel olarak kullanılmaktadır. Battal Gazi'nin yaşadığı döneme bakacak olursak, Anadolu'da bir Türk veya Arap olgusunun olmadığı zamandır. Hakkındaki kaynaklara, yani mesneviler ve halk hikayelerine bakıldığında, kendisinin; Bizans kilisesinin zulmünden bıkan halkın hakkını savunmak için halktan bir ordu topladığı ve Bizans'la savaştığı görülmekte. Kilise kayıtlarında, Anadolu'nun o zamanki Anadolu halkının din inanışı lanetlenerek anlatılırken, bahsedilen inanç biçimi, 'pir'leriyle, ibadetleriyle, günümüz Alevilerine çok benzemektedir


Kilisenin baskı yaptığı halk da bu halktır. Battal Gazi'nin halkın içinden çıkan bir kahraman olması, dışarıdan gelip de akıncılık yapması düşüncesindan daha yüksek bir ihtimal. O zamanlar ezilen ve dolayısıyla isyan noktasında Battal Gazi'nin etrafında toplanan halk, büyük olasılıkla bugünkü Anadolu Alevileri'dir. Günümüzdeki Battal Gazi'nini yaşatılmasına bakarsak, resmi tarih haricinde, alevi halk tarafından yaşatılmakta. Eskişehir ilinin Seyitgazi ilçesinde bulunan Battal Gazi türbesi, alevi halkın her sene uğradığı yer olma özelliğindedir. O dönemdeki halk, çok büyük ihtimalle yerli halkıdır. Bu konudaki tartışmalar devam etmektedir. (tr.wikipedia.org/wiki/Battal_Gazi)

BASIK ÖKÇELİLER (1966)

 (EŞREFPAŞALI DERLER BİZE)

Senaryo ve Yönetmen:
Haşim Turyan, Cevat Şahiner
Kamera: Yılmaz Akay
Yapım: Tez Film


Oyuncular: Orhan Aklan, Talat Gözbak, Aydan Can, Gülbin Eray, Bilal İnci, Doğu Erkan, Küçük Yıldız : Diba Akpınar


Kabadayılar arasında geçen bir öykü.

BAR KIZI (1966)

Yönetmen: Türker İnanoğlu
Senaryo: Fuat Özlüer
Kamera: Çetin Gürtop
Müzik: Rauf Tözüm
Yapım; Erler Film / Türker İnanoğlu


Yönetmen Yardımcısı: Hüseyin Karaoğlu, Kamera Asistanı: Hüseyin Karındoyuran, Şarkılar: Sevim Şengül, Işık Şefi: Ender Işık Servisi: Mahmut Çakar, Şevket Yılmaz Teknik Yönetmen: Mehmet Bozkuş, Sesleri Alan: Marko Buduris, Negatif Montaj: Oral Özütürk, Mahmut Eskici, Laboratuvar: Cemil Orhon, Bayram Güzel, Prodüksiyon Amiri: Sadri Karan,


Oyuncular: Filiz Akın (Deniz), Ediz Hun (Engin), Turgut Özatay (Kaya), Cahit Irgat, (Baba), Necdet Tosun (Meyhaneci), Feridun Çölgeçen (Nedim), Nevzat Okçugil (Engin’in annesi), Mahmure Handan (Deniz’in annesi)


Konu: Deniz (Filiz Akın) Annesiyle Yaşayan Ve Geçimlerini Sağlamak İçin Barda Şarkıcılık Yapan Bir Genç Kızdır. Ama Annesi Yaptığı İşi Bilmez. Deniz, Uçakta Tanıştığı Ve Zengin Bir Ailenin Oğlu Olan Engin’e (Ediz Hun) Aşık Olmuştur. Ayrılıktan Korkup Ona Da Gerçeği Söylemez. Evlenmeye Karar Verdiklerinde Deniz İşi Bırakacaktır. Fakat Patronu Kaya, Deniz’i Yalanını Annesine Söylemekle Tehdit Edip Bırakmaz. Engin’in Babası Oğlunun Fakir Bir Kızla Evlenmesine Karşı Çıkarsa Da Engel Olamaz. Ama Nikah Günü Deniz’i Barda Gördüğünü Anımsar, Oğluna Anlatır Ve Evliliğe Engel Olur. Deniz İşine Döner. Engin Kendini İçkiye Verir, Yine De Unutamaz. Babası, Kaya İle Birlikte Deniz’e Tuzak Kurar. Otele Yardım Bahanesi İle Çağırdığı Deniz’le Birlikteymiş Gibi Engin’e Görünür. Polisin Oteli Basması İle Deniz Fahişe Muamelesi Görür. Engin Bu Arada Babası İle Kaya’nın Konuşmasına Tanık Olur Ve Gerçeği Öğrenir. Karakola Babası İle Gider Ve Deniz’in “Vesikalı” Olmasını Engeller. Deniz Barışmaz. Daha İyi Bir Yerde Sahneye Çıkar Ve Çok Ünlü Bir Sanatçı Olur. Engin İse Alkolik Olmuştur. Babası Deniz’e Kendini Ve Oğlunu Affetmesi İçin Yalvarır. Deniz Gazino Çıkışında Engin’in Perişan Halini Görür, Sevdiğini Anlar Ve Affeder. Kaya’nın Tüm Engellemelerine Karşın İki Sevgili Bir Daha Hiç Ayrılmamak Üzere Birleşirler…