Powered By Blogger

23 Ocak 2016 Cumartesi

SOLUK GECENİN AŞK HİKAYELERİ (1966)

Senaryo ve Yönetmen: Alp Zeki Heper
Görüntü Yönetmeni: Mengü Yeğin
Yapım: Sinema P. Film/Alp Zeki Heper


Oyuncular: Halil Türkmen, Marlise Schneiderhan, Ayfer Feray, Mine Cezzar


► Film, sansür komisyonu tarafından müstehcen olarak değerlendirilerek tümüyle reddedildi. Daha sonra Danıştay' a başvuran Alp Zeki Heper, buradan da olumlu bir sonuç alamadı. Danıştay 12. Dairesinin28.3.1967 gün E.96617481, K.967/481 sayılı kararı; "Dava konusu filmin bütünü itibarıyla umumi ahlak ve adaba, aile müessesesinin kutsiyetine aykırı olduğu gerekçesiyle yasaklandığı anlaşılmaktadır. 


Filmin bu sebeple yasaklanmasının yerinde olup olmadığının tespiti için naip üye nezaretinde yapılan incelemede bilirkişi Vedat Tanrı'nın 10-2-1966 tarihli raporunda (cinsel sorunların sinematografik yoldan ele alınmaya çalışıldığı filmde gösterilmesinde sakıncalı bir cihet görülmediği) bildirilmişse de; 3.1.1967 günlü ara kararımız veçhiyle filmin ayrıca heyet halinde görülmesi uygun görülmüştür. Sahneden görülen eserler; değişik yaş ve seviyede kimseye hitap edilmesi itibariyle, bunlarda, hususiyetle hukuka ve genel ahlak kuralları çerçevesi içinde ahlaka uyarlık aranması tabiidir. Tezi olmayan ve aksiyon-larında ahenk görülmeyen bahse konu filmde; insan hayatı, adeta şuur ve şuuraltı ile sadece cinsi arzular üzerine kurulmak istenmekte; gizli kalması gerekli arzu ve hareketler parklarda, umuma açık yerlerde, hatta trafiğin en yoğun olduğu cadde ortalarında cereyan ederken görülmekte; marazi tiplerin sahneye aktarılan ıstraplı ruh hali ar veya haya hislerini rencide etmektedir. Konunun iddia edildiği gibi rüyada geçmiş birtakım kompleksleri ifadeye çağırmış olması, filmin tüm halinde seyredenler üzerinde bıraktığı izlere ahlak ve adaba aykırı olduğunu kabule mani değildir.

Bu itibarla adı geçen filmin halka gösterilmesinin ve yurtdışına çıkarılmasının yasaklanmasında 'Filmlerin ve Film Senaryolarının Kontroluna dair Nizamname'nin 7. nci madddesinin 6'ncı fıkrası hükmüne aykırılık görülmediğinden davanın reddine ... 29.3.1967 günü oybirliğiyle karar verildi." 


Alp Zeki Heper, bir söyleşide ise sansür hakkındaki görüşünü şöyle dile getirrmişti: "Soluk Gecenin Aşk Hikayelerinde aşkla, yani özgürrlükle baskıyı, şiddeti, işkenceyi karşı karşıya getirmeye çalışmıştım. Anılarla ilgili, zor anlatımlı olan bir filmdi. Sevginin, tutkunun işkenceyi, baskıyı yok etmesini dilemiştim. Özgürlüğün delice bir sevgi olduğunu düşünüyordum. Öyle simgelemeye çalışmıştım özgürlüğü. Müstehcenlikle suçlandım. Altından kalkması güç bir suçlamaydı bu. Sansürcülere göre delice sevgi üstüne kurulu bütün Divan şiirimizi, Yavuz Sultan Selim'in, Baudelaire'in, Breton'un, Eluard'ın tüm şiirlerini toplatmak gerekiyordu. Delice sevgi üstüne kurulu bütün Çin ve Japon şiirlerini yok saymak gerekiyordu. Şaşırmış kalmıştım ... ... 

Aslında beni en çok korkutan ve bütün sanatçı özgürlüklerimi kısan, sansür talimatnamesinin en ağır maddesi olarak saydığım bu usul maddesine gelmek istiyorum. Bu usul maddesiyle diğer filmlerim de diğer sebeplerle birlikte daha ağır şekilde karşılaştı. Bu madde, sanatçıyı sansürce onaylanmış bir senaryoyu aynen çekme esaretine bağlayan maddedir. Bir yönetmen yapmak istediği bir filmin senaryosunu kendisi bile yazmış olsa, geçen bir zamandan sonra aynı konuyu, aynı şekilde nasıl düşünebilir? Sinema özgürlüktür. Senaryo değiştirilmek için yazılır. Sinemamızda sürekli olarak senaryoyu söyleyen oyuncuların varlığı bu madde yüzündendir. Biçim ve öz alanında en önemli kısırlığı getirir sinemamıza bu madde ...

Sette insan ilgileriyle ortaya çıkan bir yaşamın filme alınması kaldırılmıştır böylece. Sinemanın en önemli yanı, sinema oluşu yasaklanmıştır. Sansürün değiştirilmemesini şart koştuğu bir senaryoda, sansürün özgürlüklerinden söz edilebilir ancak. Ne oyuncu-nun ne de yönetmenin kişiliği söz konusu değildir artık. “Artun Yeres, Sakıncalı 100 Film” syf, 234 ”

 

22 Ocak 2016 Cuma

SOKAK KIZI (1966)

Yönetmen: Ülkü Erakalın,
Senaryo: Hamdi Değirmencioğlu
Operatör: Orhan Kapkı
Yapım: Duygu Film / Ülkü Erakalın


Yönetmen Yardımcısı: Meral Sayın, Ses Kayıt: Yorgo İlyadis, İlia İliadis, Prodüksiyon Amiri: Saltuk Kaplangı, Set Amiri: Erdoğan Avcı, Kameraman: Suat Pekan, Işık operatörü: Atacan Boran, Set Elemanları: Mustafa Buvan, Kadri Çakan, Mehmet Güler, Ziya Güçlü, Laboratuvar Şefi: Hilmi Başcan, Laboratuvar: Hayati Akbulut, Gani Maraşlıoğlu, Erdoğan Dolapçı, Montaj-Senkron: Turgut İnangiray, Negatif Montaj: Sezai Elmaskaya,


Oyuncular: Sadri Alışık (Murat Giray), Zeynep Değirmencioğlu (Ayşe), Selda Alkor, Hulusi Kentmen (Ali Dayı), Suphi Tekniker Yakışıklı), Cahide Sonku (Gül ana), Çolpan İlhan (Gönül), Gürel Ünlüsoy (Doktor), Feridun Çölgeçen (Paşa), Vahi Öz (Vahit), Ömercik “Ömer” (Ömer Durmaz), Bedia Muvahhit (Saraylı Hanım), Sami Hazinses (Kansız), Ferah Nur, Mualla Sürer (Leman Teyze), Mürvet Sim, Rengin Arda (Selma), Necdet Tosun (Tosun efendi), Necdet Yakın (Cansız), Faik Coşkun, Birsen Kaplangı, Levent Kaplangı, Nihal Kaplangı, Behçet Nacar, Meral Sayın, Talia Saltı, Orhan Çoban


Konu: Murat Giray ünlü bir şarkıcıdır.Ancak çok sevdiği karısı ölünce yeni doğan çocuğunu sokağa bırakır.Ayşecik büyüdüğünde tüm mahalle ondan nefret eder hale gelmiştir.

SİYAHLI KADIN (1966)

Yönetmen: Süreyya Duru
Senaryo: Suavi Sualp “William Irish’in aynı isimli romanından. ”
Kameraman: Cengiz Batuhan
Yapım: Duru Film / Naci Duru


Prodüksiyon Amiri: Yılmaz Kuzgun, Prodüksiyon Yardımcısı: Turhan Emli, Set Amiri: Burhan Yeşildağ, Işık: Cengiz Arlı, Rejisör Asistanı: Yunus Saltuk, Kameraman Asistanı: Mustafa Kuzu, Sesleri Alan: Rauf Tözüm, Laboratuvar: Semih Peköz, Montaj, Senkron: İhsan Yanık, Negatif Montaj: Adnan Dalmaz, Ar Direktör ve Müzik Direktörü: Remzi Cöntürk, (Ses Film Stüdyosunda hazırlanmış ve seslendirilmiştir)


Oyuncular: Hülya Koçyiğit (Serap), Tugay Toksöz (Haldun Öner), Süleyman Turan (Nejat), Necdet Çağlar, Leman Öztürk, Ali Şen (Ali Şipşak), Özdemir Han (Baterist), Diclehan Baban (Leman), Mine Soley (Şantöz Mine), Kayhan Yıldızoğlu (Savcı), Mürüvvet Sim (Madam Roza), Ayton Sert, Recep Filiz, Muazzez Doğan, Necip Tekçe, Leman Öztürk, Reşit Çıldam, Nurhan Damcıoğlu, Mine Soley, Muazzez Doğan, Recep Filiz, Melek Ayseven, Nezihe Kanıtürk, Lamelif Ata, Doğan Seren, Giray Alpan,


Konu: Karısının katilini arayan bir gençle, ona yardım edip, sonunda aşık olan bir kadının öyküsü


Konu: Karısının katilini arayan bir gençle, ona yardım edip, sonunda aşık olan bir kadının öyküsü

SİYAH OTOMOBİL (1966)

Yönetmen: Aram Gülyüz
Senaryo Erdoğan Tünaş
Foto Direktörü: Memduh Yükman
Yapım: Metro Film / Aram Gülyüz


Işık Şefi: Halit Aysan, Laboratuvar Şefi: Hilmi Başcan, Laboratuvar Yardımcıları: Gani Maraşlıoğlu, Hayati Akbulut, Erdoğan Dolapçı, Montaj ve Senkron, Turgut İnangiray, Negatif Montaj: Sezai Elmaskaya, Seslendiren: Yorgo İliaddis, Müzik Direktörü: Turgut Dalar, Vasfi Uçaroğlu Orkestrası, Işık Direktörü: Kenan Eryılmaz, Prodüktör Asistanı: İsmet Karaman, Kameraman: Muzaffer Turan, Ergin Akkaya, Prodüksiyon Amiri: Adil Kıbıcı, Reji Asistanları: Yücel Çakmaklı, Mustafa Akkaş, Prodüktör: Osman İncili,
(Erman Film Stüdyosunda hazırlanmıştır.)


Oyuncular: Ayhan Işık, Ajda Pekkan, Süha Doğan, Vasfi Uçaroğlu, Asım Nipton, Zeki Tüney, Türkân Sülünay, Hüzeyin Zan, Sevim Gül, Jirayir Çarkçı, Süheyl Eğriboz, Sabahat Işık, Sevim Sevil, İsmet Karaman, Küçük Yıldızlar: Ercan İnangiray, Taner Erhan,

Konu: Çocuğuna eziyet edenlerden intikam alan bir polisin öyküsü

SİYAH GÜL (1966)

Yönetmen: Ülkü Erakalın
Senaryo (*) İlhan Engin
Kamera: Manasi Filmeridis
Yapım: Melek Film / Şahan Haki,


Prodüksiyon Amiri: Semih Sarıoğlu, Ar Direktör: Stavro Yuhanidis, Kamera Asistanı: Taner Öz, Reji Asistanı: Emel Işık, Prodüksiyon Asistanları: İsmet Aşık, Necdet Bucan, Orhan Baskan, İhsan Akdağ, Işıklar: Kenan Eryılmaz, Laboratuar Şefi: Hilmi Başcan, Laboratuar: Hayati Akbulut, Gani Maraşlıoğlu, Erdoğan Dolapçı, Montaj, Senkron: Turgut İnangiray, Negatif Montaj: Sezai Elmaskaya, Seslendiren: Yorgo İliadis, (Erman Film Stüdyosunda hazırlanmış ve Seslendirilmiştir.)


Oyuncular: Türkân Şoray (Gül), Kartal Tibet (Murat), Meral Sayın, Çolpan İlhan (Gönül), Suzan Avcı (Melahat), Güven Erte (Sami), Nubar Terziyan (Galip Baba), Feridun Çölgeçen (Murat’ın amcası), Sevim Sevil, Hüseyin Zan Gazino patronu), Haydar Karaer, Hakkı Kıvanç (Bar müşterisi), Faik Coşkun (Şaban Ağa), Küçük Yıldız: Ercan İnangiray (Mete) (d:1958)


Konu: Aradan çekilen bir kadınla, birbirlerini seven iki gencin büyük aşkları
__________________________________


* Gerhard Menzel’in (1894-1966) senaryosundan, Alman yönetmen Gustav Ucicky’nin (1898-1961) rejisiyle filme aktarılan ve 24 Nisan 1940 da Almanyada gösterime giren “Der Postmeister” (Postacının kızı) filminden uyarlama. Bu filmde Alman sinemasının dönem oyuncularından; Heinrich George (1893-1946), Hilde Krahl (1917-1999) ve Siegfried Breuer (1906-1954) oynamışlardır. (kyn: www.imdb.com)
 

SİLAHINA SARILAN ADAM (1966)

Yönetmen: Şinasi Özonuk
Senaryo: Emin Demirtay
Görüntü Yönetmeni: Fevzi Eryılmaz
Yapım: Levent Film / Özkan Yılmaz


Oyuncular: Nilüfer Aydan, Özkan Yılmaz, Tuncel Kurtiz,


Konu: İyilerle kötüler arasındaki savaşı anlatan bir film

SİLAHLARIN KANUNU (1966)

Yönetmen: Yılmaz Atadeniz
Senaryo: Bülent Oran
Kamera: Ali Yaver
Yapım: Metin Film/ M. Işık Toraman


Negatif Montaj: Ender Teker, Kenan Hacaman, Senkron: Mustafa Kent, İsmail Kalkan, Seslendiren: Necip Sarıcı, Dublajı İdare Eden: Sacide Keskin, Şarkılar: Sevim Şengül

Oyuncular: Yılmaz Güney, Nilüfer Aydan, Tuncel Kurtiz, Nurlan San, Aysel Tanju, Suzan Avcı, Danyal Topatan, Aysel Gilda, Enver Dönmez, Ömer Kayam, Reha Yurdakul


Konu: Almanya'ya kaçan banka soyguncusu Yılmaz Ali, peşindeki soyguncu arkadaşları tarafından vurulur. Olayları izleyen sivil polis Metin Demir (Yılmaz Güney), hastanede son nefesini vermek üzere olan soyguncunun başındadır. Bu sorgulama sırasında Yılmaz Ali, her şeyi anlatır, iki yıl kadar önce İstanbul'da soyduğu bir bankanın planlarını karısına teslim etmiştir. Karısını bulduğunda olayın perde arkası ortaya çıkacaktır. Soyguncu, intikamını alması için Metin'e yalvarır. Metin, ölen soyguncunun benzeridir ve ikizi gibi durur.
Metin, uçağa atlayıp İstanbul'a gelirken, haraç alma ve soygun gibi her türlü yasadışı olayın içinde olan çelenin şefi Ahmet'e (Reha Yurdakul) haber uçurulur. Paralarla kaçan Yılmaz Ali ölmemiştir. Ahmet, adamlarını havaalanına gönderir. Benzerliği nedeniyle kaçak soyguncu sanılan Metin, peşindeki adamları atlatıp King Otel'e gelir. Otel sarılmıştır. Çatışma sırasında polis olaya el koyar. Aranan soyguncuya benzeyen Metin, Yılmaz Ali sanılıp tutuklanır. Ancak parmak izleri tutmaz ve serbest bırakılır.


Metin, bu benzerliğinden yararlanıp öldürülen soyguncu Yılmaz Ali kimliğiyle karısını aramakladır. Kadının adı Türkan'dır, Şef Ahmet ve adamları da saklı altınları bulmak için Türkan'ı (Nilüfer Aydan) aramaktadırlar. Ancak Türkan, yüzünü plastik bir ameliyatla değiştirdiğinden iz sürmeler giderek zorlaşır Metin, araştırmalarını sürdürürken Karanlık Osman'la (Danyal Topatan) tanışır. Osman, Yılmaz Ali'nin yakın arkadaşıdır. Metin renk vermez, Osman da bir şey anlamaz. Arkadaşı Yılmaz'ın bıyıklarını kestiğini sanır. Ve birlikte hareket ederler. Türkan, yeni yüzüyle bir pavyonda şarkıcılık yapmaktadır. Ama nerede?
Şakacı, hazırcevap ve çapkın bir delikanlı olan Metin, tek tek gece kulüplerini dolaşır. Ayrı ayrı üç kadınla tanışır. Türkan, Aysel (Aysel Tanju) ve Gilda (Aysel Gilda) ile... Metin, üç kadınla da ilişki kurup aşk oyunla-rına girer. Ahmet ve adamları da Metin'in bu gönül ilişkilerini yakın takibe alıp, içlerinden hangisinin karısı olduğunu öğrenmeye çalışırlar. Sonra da sırayla, tek tek üç kadın kaçırılır, Sıra Metin'dedir. Bir tuzak sonucu Metin de yakalanıp Kasımpaşa'daki bir demir atölyesine getirilir. Elleri ayakları sandalyelere bağlı üç sevgilisiyle karşı karşıyadır. Metin'in gözleri kızgın bir çubukla dağlanacaktır, Bu ölümcül işkence sırasında hangisi karısı olduğunu itiraf ederse altınlar ondadır. İşkence başlamak üzereyken Türkan dayanamaz Karısı olduğunu ve altın plakaların gizlendiği yeri söyler. Altınlar, Ankara Gemisi'nin gizli bir bölmesindedir. Şef Ahmet bir adamıyla Türkan'ı alıp gemiye gider ve gizli bölmeyi bulur.

Plakaları çantaya doldurur.

Bu sırada Metin, ayakkabı topuğuna gizlenmiş bıçakla iplerini keser, başında bekleyen adamın silahını alır. Aysel ile Gilda'nın da iplerini çözer. Ancak silahlı çatışmada Aysel kaçar, Gilda ise bir kurşunla ölür. Metin, silah zoruyla önüne kattığı Türkan ve altınlarla kaçmaya çalışan Ahmet'in peşine düşer, Aysel, polislere haber vermiştir. Çevre kuşatma altındadır. Metin, karşı karşıya geldiği çete reisini öldürür, sevgilisi Türkan kurtulur. Metin, söz verdiği gibi Yılmaz Ali'nin intikamım almıştır. (“Agah Özgüç, “Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney”)

 

SİLAHLAR PATLAYINCA (1966)

Senaryo ve Yönetmen: Orhan Elmas (*)
Foto Direktörü: Turgut Ören
Yapım: Gürsu Film / Tanju Gürsu


Sesleri Alan: Tuncer Aydınoğlu, Montaj: Özdemir Arıtan,


Oyuncular: Selda Alkor (Amber), Tanju Gürsu (Yiğit Ali), Hayati Hamzaoğlu Murat Dovalı, Hüseyin Baradan (Ahmet Çalışgil, Bilge Tandoğaç (Kezban), Yılmaz Köksal (Garip), Asım Nipton (Jn.Bşçvş), Behçet Nacar (Nuri Kurnagil), Araksi Hebo (İbrahim),


Konu: Hamile karısına tecavüz edilen bir adamın intikamı.

,_____________________________
(*) Howard Rigsby’ın romanından, Dalton Trumbo’nun (1905-1976) senayosunu yazdığı ve Robert Aldrich’in (1918-1983) 1961 yılında yönettiği “The Last Sunset” isimli filmden uyarlama. Bu filmde başlıca rolleri, Rock Hudson (1925-1985), Kirk Douglas (1916), Dorothy Malone (1925) oynamışlar. (kyn: www.imdb.com)

SIRAT KÖPRÜSÜ (1966)

Senaryo ve Yönetmen: Lütfi Ö. Akad
Yönetmen Asistanı: Çetin İnanç,
Operatör: Ali Uğur
Yapım: Aslı Film / Orhan Günşıray


Oyuncular: Orhan Günşıray (Nuri), Sezer Sezin (Saadet), Turgut Özatay (Ziya), Hüseyin Baradan, Senih Orkan, Tuncer Necmioğlu


Konu: Bir gazoz fabrikası soygunu hikaye ediliyor. Hapisten çıkan Ziya dostu Saadet'i işe koyar. Nuri'yle de soygun için plan yapar. Soygun sonrası Nuri'yle Saadet'in yakınlaşması Ziya'yı intikama zorlar.


Not: Bu film için İlhan Arakon’un kendi buluşu olan bir mercek kullanılarak ilk kez Türk sinemasında geniş perde (sinamaskop) denemesi yapıldı. (Agâh Özgüç)

SEVGİLİM ARTİST OLUNCA (1966)

Yönetmen: Atıf Yılmaz
Senaryo: Özdemir Birsel
Görüntü Yönetmeni: Gani Turanlı
Yapım: Birsel Film / Özdemir Birsel


Oyuncular: Belgin Doruk, Ekrem Bora, Münir Özkul, Suna Pekuysal, Osman Alyanak, Zuhal Tan, Bedia Muvahhit, Hüseyin Baradan


Konu: Birbirlerine benzeyen iki kızın öyküsü

SEVEREK DÖĞÜŞENLER (1966)

Yönetmen: Adnan Saner
Senaryo: Suavi Sualp (*)
Kamera: Turgut Ören
Yapım: Saner Film/Hulki Saner


Oyuncular: Ediz Hun, Sevda Ferdağ, Suzan Avcı, Sami Hazinses, M. Ali Akpınar


Konu: Kıbrıstaki mücahitlerin öyküsü.

____________________________
(*) 1940 yılında çekimi yapılan ve 8 Kasım 1940 da Amerika’da (USA) gösterime giren, John Tainton Foote’nin (1881-1950) oyunundan Garret Fort’un (1940-1945) senaryosundan ve Rouben Mamoulian’ın (1897-1987) yönetmenliğinde filme çekilen “The Mark of Zorro” (Zoro’nun İşareti”, isimli filmden uyarlama. Bu filmde başlıca rolleri, Tyrone Power (1914-1958), Linda Darnell (1923-1965) ve Basil Rathbone (1892-1967) oynamışlardır.

SEVDA ÇİÇEĞİM (1966)

Yönetmen: Kemal Kan
Senaryo: Nilüfer Bodur, Kemal Kan
Kamera: Fethi Mürenler
Yapım:Ozon Film/ Necil Ozon


Oyuncular: Yusuf Sezgin, Yıldız Tezcan, Cahide Sonku, Yıldırım Gencer, Muammer Gözalan, Osman Türkoğlu, Birsen İz, Zeki Tüney, Hakkı Haktan, Nezihe Güler, Nur Erkut, Tanju Şarman


Konu: Sonunda şarkıcı olan bir evlatlık kızla birlikte büyüdüğü sevgilisinin öyküsü.

SENİ SEVİYORUM (1966)

Yönetmen: Ertem Eğilmez
Senaryo: Sadık Şendil (*)
Kamera: Mike Rafaelyan
Yapım: Arzu Film/Ertem Eğilmez - Kadri Film/Kadri Yurdatap


Oyuncular: Hülya Koçyiğit, Ekrem Bora, Münir Özkul, Tugay Toksöz, Semih Sezerli, Danyal Topatan, Sadettin Erbil, Ferah Nur 


Konu: Birbirlerine aşık olan evli bir kadınla, kirli işler çeviren bir gangsterin öyküsü

_____________________________

 (*) Henri La Barthe’nin romanından gene kendi yazdığı senaryodan Julien Duvivier’in (1896-1967) 1937’de filme aldığı ve 3 Mart 1941 yılında Amerika’da (USA) gösterime giren “Pépé Le Moko” isimli filmden uyarla-ma. Başlıca rolleri Jean Gabin (1904-1976), Gabriel Gabrio (1887-1946) ve Fernan Charpin (1887-1944) oynamıştır. (Kyn: www.imdb.com)

SENİ BEKLEYECEĞİM (1966)

Yönetmen: Ertem Eğilmez
Senaryo: Sadık Şendil (*)
Kamera: Rafet Şiriner
Yapım: Arzu Film / Ertem Eğilmez, Nahit Ataman


Oyuncular. Fatma Girik, Sadri Alışık, Nilüfer Aydan, Kenan Pars, Adnan Şenses, Reha Yurdakul, Birsen İz, Kâmuran Yüce, Ömer Dönmez, Tugay Toksöz, Küçük Oyuncu: Ömer Dönmez (Ömercik)


Konu: Hapishanelerde yaşlanan bir mahkumun dramı.

_____________________________

 (*) Dorothy Bennett (?) ve Irving White’ın (?), senaryosundan Jo Graham’ın (1892-1976) 14 Mart 1942 de Amerika’da (USA) gösterime giren, “Always In My Heart” (Daima Kalbimdesin) isimli filminden uyarlama. Bu filmde başlıca rolleri; Kay Francis (1905-1968), Walter HGuston (1884-1950), Gloria Warren (1926-?) oynamıştır.

Not: “Always In My Heart” 1942, 1971 ve 1983 yıllarında üç kez çekilmiştir. Bazı kaynaklarda 1955 yılı yapımlı bu filmden uyarlama olarak “Seni Bekleyeceğim” filminin yapıldığı belirtilmektedir. Bu tarihe en uygun yıl ise 1942 yılında çekilen bu Amerikan filmidir.

PARA KADIN VE SİLAH (1966)

Yönetmen: Yılmaz Atadeniz
Senaryo: Bülent Oran
Kamera: Paşa Gündoğdu
Yapım: Metin Film / Işık Toroman


Oyuncular: Yusuf Sezgin, Sevda Ferdağ, Kuzey Vargın, Cahit Irgat, Devlet Devrim, Ayfer Feray, Cahit Irgat


Konu: Bir bankayı soyduktan sonra Almanya'ya kaçan Yılmaz Ali, peşine düşen diğer soyguncular tarafından kıstırılıp vurulur. Olayı araştıran sivil polis Metin Demir (Yılmaz Güney) hastanede son nefesini vermekte olan Yılmaz Ali'den soygunla ilgili ayrıntılı bilgiler almayı başarır. Yılmaz Ali, soygunda aldığı tüm altınları karısına vermiştir. Metin Demir'den hem karısını hem de kendisini bu hale getirenleri bularak intikam almasını ister. Polis Metin Demir, fizik olarak ölen Yılmaz Ali'nin ikizi gibidir. Onun kimliğine bürünerek çeteyi yakalamak için İstanbul'a gelir. Yılmaz Ali'nin ölmediğini gören çete, bu kez Metin Demir'in peşine takılır. çatışma sırasında polis, Yılmaz Ali olmadığını kanıtlar ve bu kez Yılmaz Ali'nin eşini aramaya girişir. Ölen soyguncunun eşi tanınmamak için estetik ameliyatı olarak yüzünü değiştirmiştir. Polis memuru, Yılmaz Ali'nin en yakın dostu Karanlık Osman'ı (Danyal Topatan) bulur ve onunla birlikte çalışmaya başlar. Gece kulüplerinde yaptıkları araştırmalar sonucu adları Türkan, Aysel ve Gilda olan üç kadınla tanışırlar ve bunlardan birinin aradıkları kadın olduğuna inanırlar. Ama hangisinin ölen Yılmaz Ali'nin eşi olduğuna bir türlü karar veremezler. Bu arada çetenin elemanları da üç kadının peşine düşerler ve onlarla birlikte Metin Demir'i de yakalayarak hangisinin ölen soyguncunun eşi olduğunu anlamaya çalışırlar. Metin Demir'in gördüğü işkenceye üç kadından yalnızca biri dayanamaz ve ölen soyguncunun eşi olduğunu itiraf ederek, istedikleri altınların yerini söyleyeceğine söz verir. Sonunda Metin kaçmayı başarır ve ölen soyguncuya verdiği sözü yerine getirerek tüm soygunculardan intikamını alır.