Powered By Blogger

8 Ocak 2018 Pazartesi

BERDUŞ (1969)

Senaryo ve Yönetmen: Hulki Saner,
Foto Direktörü: Mengü Yeğin
Yapım: Saner Film/Hulki Saner

Seslendiren: Necip Sarıcıoğlu, Reji Asistanı: Engin Temizer, Kamera Asistanı: Ender Turgut, Prodüksiyon Asistanı: Metin Ok, Prodüksiyon Amiri: Şerif Ablak, Renk Uzmanları: Turgut Ören, Zihniye Ören, Laboratuar Şefi: Hikmet Kuyucu, Yardımcıları: Selâhattin Kaya, Hayrettin Çakmak, Montaj: Aleko Aleksandru, Senkron: Osman Koşkan, Negatif Montaj: Hüsam Eren, Asistan Rejisör: Oksal Pekmezoğlu, (Lâle Film stüdyosunda seslendirilmiş, Saner Film renkli laboratuarında hazırlanmıştır )

Oyuncular: Erol Büyükburç, Esen Püsküllü, Yılmaz Köksal, Müjdat Gezen, Avni Dilligil, Enver Dönmez, Muammer Gözalan, Mualla Sürer, Naşide Yılmaz, Enver Dönmez, Sevim Emre, Muzaffer Civan,

Konu: Kemal ile Nuri çok iyi arkadaştırlar. İkisi işportacılık yaparak hayatlarını kazanmakta, devamlı Belediye Zabıtası ile kovalamaca oynamakta, bütün maddi imkansızlıklar içinde hayatlarını neşe içinde geçirmektedirler. Leke ilacı diye bir toz satarlarken yine kazançlarını ceza parasına yatırırlar. Süslü Mualla dedikleri ev sahiplerine kira borçlarını veremedikleri gibi bir de gidip ondan borç istemeye karar verirler. Pek çaresiz Kocasını kaybeden ve işleri devralan Mualla Hanım’ın gayet kabiliyetsiz bir oğlu vardır. Annesi bile çok sevdiği oğlunun piyano çalmalarına tahammül edemez. diğer gençler gibi biraz kabiliyetli olsana, oğlum,deyip söylenir durur. Mualla Hanımın bütün hayali armatör Hüsnü Beyin kızı Nermin’le oğlunun evlenmesidir. Bizim iki kafadar Kemal ile Nuri, Mualla Hanımı ziyarete giderler. Bütün iltifatlar Mualla Hanım içindir. İşportacılığın iyi gittiğini, borç alırlarsa dükkan açıp çok kazanacaklarını söyleyince, Mualla hanım onları sille tokat kovar.

Mualla Hanım ve oğlu Müjdat çiçekleriyle Nermin’in ailesini ziyaret giderler. Nermin arkadaşlarıyla babasının kotrasında denizdedirler. Nermin denize düşer, sesleri duyunca Kemal fırlar ve orada duran bir sürat teknesiyle kızları kurtarır. Nermin’n doğum gününe onlar da davet edilirler. Ama hem nasıl gideceklerini hem de ne hediye götüreceklerini kara, kara düşünmektedirler. Hediye alacak kuruşları yoktur. Nazan ağabeyine annesinden tek hatıra kolyeyi götürmesini teklif eder. Ben zaten nerede takacağım ki der. Ağabeyi sevgiyle kardeşine sarılır. Mualla Hanım doğum günü hediyesini Nermin""e verirken Kemal’le Nuri’yi zaten gözü bir yerden ısırmıştır, tanır. İşin anlaşılacağından korkan Nuri ile Kemal partiden alelacele ayrılırlar.
Mualla hanım’ın şüpheleri iyice artmıştır. Kemal’le Nuri işportacılık yaptıkları meydana taksi ile giderek Müjdat’a onların resimlerini çektirir. Ayrıca Kemal’in her gün gezdiği kızın kim olduğunu da öğrenmiştir. Bu kız tabii ki kız kardeşinden başkası değildir. Bütün elde edilen delillerden sonra Nermin’i ziyarete gider, resimleri gösterir. Kemal’in yalancı bir fabrikatör olduğunu söyler. Nermin bozuntuya vermez. Müjdat bozulur, gider. Nermin Nesrin’e telefon açar öğrendiklerini anlatır. Onları bu gece pahalı bir yere götüreceğim. Biraz gaddarlık olacak ama şampanya paralarını ödeyince ne hale gelecekler merak ediyorum. Der. Şaşkın Nuri battı balık yan gider diye hakikaten üst üste şampanyalar ısmarlamaya başlar.

Danstan dönen Kemal’le Nermin, Nuri’yi masada sarhoş bulurlar. Nermin Makyajını tazelemeye giderler. Bizimkiler gelen kabarık hesap faturasını görünce kavga çıkarırlar. Nermin gizlice hesabı ödemiştir. Nikahın başlamasına çok az kalmıştır.


Bu arada Nazan bir taksi ile ve Şoförün yardımıyla Nermin’in evine gelir. Ama Nermin henüz çıkmıştır. O sırada geciken Nesrin gelir ve herkesin gittiğini görünce hizmetkara, nikah dairesine gidiyorum, diye seslenir. Nazan lütfen beni dinleyin, siz Nesrin’siniz değil mi? diye sorar. Nesrin’e Kemal’in kız kardeşi olduğunu söyleyince Nesrin şaşırır. Kemal’in karısı olduğunu biliyordum ama kız kardeşinden haberim yoktu. Diye cevaplar. Gerçekler meydana çıkar. Nesrin bunu yapsa, yapsa Müjdat’ın annesi yapar. Nikah salonuna yetişirler. İmzalar atılmamıştır. Nermin’in kulağına her şeyi anlatır. Nermin bir yumrukla Müjdat’ı devirir.ve koşarak nikah dairesinden çıkar. Gelinliği ile taksiye atlayan Nermin, Kemal’le Nuri’yi aramaya başlar. Zabıta memurunu bulur. Onunla beraber ararlarken, zabıta memuru düdük çaldığı için ceza yemekten korkan Kelam ile Nuri kaçmaya başlarlar. Nermin’in çığlıklarını duyan Kemal durumu anlar. Sarılırlar. Nesrin de arkadan koşmaktadır. Nuri de onu havalara kaldırır ve dönüp Zabıta memurunun elini öperler. Bizim iki berduş kafadar, sevdikleri kızlarla mutlu sona ermişlerdir." (www.digiturkwebtv.com.tr) 

,

BELANIN YEDi TÜRLÜSÜ (1969)

Yönetmen: Osman Nuri Ergün
Senaryo: Aydın Engin
Operatör: Necat Okçugil
Yapım: Er Film / Berker İnanoğlu

Sesleri Alan: Yorgo İlyadis, Montaj ve Senkron: Ali Ün, Işık: Mehmet Çakar, Operatör Asistanı: Selahattin Hiçdurmaz, Prodüksiyon Amiri : Ayhan Kozalak, Prodfüksiyon Amiri: Yüksel Tanıık, Teknik Direktör: Samim Utku,

NOT: Filmin senaryosunu Aydın Engin yazdı, Nuri Ergün'le Yılmaz Güney çekim sırasında bazı sahneleri değiştirdi. (Agah Özgüç)

Oyuncular: Yılmaz Güney, Feri Cansel, Mümtaz Ener, Şeref Gürsoy, Hasan Ceylan, Mine Soley, Diclehan Baban, Feridun Çölgeçen, Ali Ekdal, Mehmet Ali Akpınar, Aydemir Akbaş, Haydar Karaer, Şefik Dögen, Sadri Karan, Erdogan Seren , Adnan Uygur, Nermin Özses, Mehmet Ali Güngör, Osman Baş, Yusuf Koç, Orhan Aykanat, Faik Coşkun, Reşit Çıldam, Özdemir Akın, Ahmet Karaca, Banş Cankurt, Osman Budak, Selahattin Bozkurt, Taner Harputlu, Kemal Denizman, Yılmaz Suiller, Yusuf Sezen, Oktay Yavuz, Mustafa Yavuz, Cevdet Balıkçı

Konu: Dürüst ve saygın bir kişiliği olan polis müdürü Kemal (Mümtaz Ener) İstanbul'a tayin Mümtaz Ener) İstanbul'a tayin olur. Tüm emniyet teşkilatını toplayıp, emir verir İstanbul'daki haraççıların, karı-kız satıcılarının, soyguncuların, kumarhane işletenlerin, kapkaççıların, kıyakçıların boyunları koparılacaktır. Birbiri ardına randevu evleri, kumarhaneler basılır. Bu çok sıkı denetim karşısında bunalan kabadayılar ve mafya babaları, bu yeni polis müdüründen rahatsızdırlar.

Polis müdürü Kemal'in iki oğlu vardır. Biri emniyette görevli polis, diğeri ise, İstanbul'u titreten zalim kabadayılardan biridir. Kemal, göreve başlar başlamaz, işsiz güçsüz kabadayı oğlu Zaza Şehmuz'a (Yılmaz Güney) iki gün içinde İstanbul'u terk etme emrini Verir. Şehmuz ortadan kaybolur. Sesi soluğu çıkmaz, nerede olduğu da bilinmez. Baba Kemal üzgündür, ama görevi icabı herkese eşit davranmak zorundadır. Bir kanun adamı olarak taviz vermeyecektir.
Kumarhaneler basılır, randevu evleri mühürlenir. Ünlü randevucu Sosyete Melahat (Diclehan Baban) tutuklanır. İşleri bozulan yaşlı mafya babası Mehmet (Feridun Çölgeçen), çıkarlarını engelleyen polis müdürünü öldürtmek için bir kiralık katil (Mehmet Ali Akpınar) tutar. Uzun süreden beri ortalarda görünmeyen Şehmuz, babasının öldürüldüğünü bir gazete haberinden öğrenir. Simsiyah saçları birden bembeyaz olmuştur.
Nezarethanede tanıdığı gariban Kocaoğlan'ı (Şeref Gürsoy) da yanına alarak İstanbul'a döner. Annesini ve babasının mezarını ziyaret eden Şehmuz, kardeşi polis memuru Şevki'yle (Ali Ekdal) buluşur. Babasının katili yakalanıp içeriye atılmıştır. Oysa hapisteki Şakir (Aydemir Akbaş), gerçek katil değildir. Para karşılığında cinayeti Şakir'e yüklemişlerdir. Şehmuz gerçek katili bulmak için kardeşi Şevki'ye kendisini tutuklayıp hapse atmasını ister. . Şakir'in koğuşuna düşen Şehmuz, onu konuşturup babasını öldürenin ve öldürtenin kimler olduğunu öğrenir.


Hapisten çıkan Şehmuz, katillerin peşine düşer. "Artık kanun benim," diyen Şehmuz bir canavar kesilir. Panik içinde olan yaşlı mafya babası Marki Mehmet, bu kez randevucu Maruşka'yı (Mine SOley) devreye sokar. Maruşka, Şehmuz'a telefon edip ona evinde Ceni'yi (Feri Cansel) tanıştırır. Yatakta sevişirlerken, gizlice odaya giren Marki'nin iki adamı silahlarını çeker. Ama Şehmuz, hızla yastığın altındaki silahını kapıp adamları vurur. Sıra, bu tuzağı hazırlayan Maruşka'dadır. Kocaoğlan'a mezar kazdırır. Maruşka'nın yalvarmalarına karşılık onu affetmez. Bacaklarını açtırarak çifte tabancayla vahşice öldürür. Onu kazılan mezara gömerler. Maruşka'nın kaçırılıp öldürülmesini haber alan Marki, Sosyete Melahat ve kiralık katil Burdurlu Kazım arabalarıyla kaçarlarken Şehmuz, önlerini keser. Önce babasını öldüren Kazım'ı, sonra da öldürten Marki Mehmet'i vurur. Melahat'ı tekmeleyerek devirir. Karnına basarak tüm kurşunları üzerine boşaltır. Bu vahşi cinayetleri tiksinerek izleyen sevgilisi Ceni isyan eder. Ama bir ölüm makinesi haline dönüşen, intikam uğruna canavarlaşan Şehmuz'u kimse durduramaz. (Agah Özgüç, “Bütün filmleriyle Yılmaz Güney” syf: 251



BATAKLI DAMIN KIZI AYSEL (1969)

Yönetmen: Zafer Davutoğlu
Senaryo: Osman F. Seden
Foto Direktörü: Necati İltaç
Yapım: Kemal Film / Osman F. Seden

Ses Mühendisi: Tuncer Aydınoğlu, Işık Şefi: İlhan Aslım, Işık ast: Muzaffer Durusoy, Celal Şahin, Teknik Ekip: Fikret Güryalçın, Ömer Bubu, Ahmet Reji.Ast: Arif Erkuş, Kameraman Ast: Kazım Çakırman, Prod. Ast: Cemil Paskap, Ar Direktör: Salim N. Bilge, Prodüksiyon Amiri: Hasan Nurdan, Prod. Temsilcisi: Adnan İrkut, (Acar Film Stüdyolaraında seslendirilmiştir)”

Adet bu yıl da bozulmadı ve Turgut Demirağ «Ayrı Dünyalar» filminin büyük yıldızı Erol Taş'la, minik yıldızı Billur Kalkavan'ı alıp Cork'a gitti. Hapishane kaçkını bir kanlı katili, küçücük bir kız çocuğunun ikna edip tekrar hapse yollaması gibi «ilginç» bir konuyu işleyen «Ayrı Dünyalar» festival broşürünün 59'uncu sırasına «Seperate Worlds» adıyla yerleşti. «Seperate Worlds» festivale katılan 28 ülkenin yolladığı 60 film içinde epey olumlu yankılara yol açtı, bu arada Erol Taş ve özellikle Billur Kalkavan çok beğenildi.

Festivalin en çok ilgi toplayan filmi olan «First Love»ın başrolünü oynayan John Mulder Brown, Billur Kalkavan'a hayran kalmış (soldaki fotoğraf) ve «Erol Taş ve Billur'la bir filmde oynamak isterim» demiş.. 
(kyn: http://www.turknostalji.com) 

Oyuncular: Ahmet Mekin, Hülya Aşan, Aliye Rona, Kadir Savun, Kazım Kartal, Mümtaz Ener, M. Ali Akpınar, Sevgi Can, Gülgün Erdem, Nubar Terziyan, Feridun Çölgeçen

Konu: Köyde aynı kızı seven iki köy delikanlısının (ki biri Ağa oğludur) aşk serüveni. Köy filmlerinden biri.


BANA DERLER FOSFORLU (1969)

Yönetmen: Ertem Göreç
Senaryo: Burhan Bolan, Muzaffer Aslan
Kamera: Memduh Yükman
Yapım: Sine Film/Muzaffer Aslan

Kamera Asistanı: İzzet Akay, Şarkılar: Sevim Şengül, Güneri Tecer, Diyaloglar: Bülend Oran, Müzik: İsmet Nedim, Işık Şefi: Kenan Eryılmaz, Ses Kayıt: Yorgo İlyadis, Yapım Sorumlusu: Avni Turan, Yönetmen yardımcısı: Kenan Davutoğlu,

Oyuncular: Türkan Şoray (Fosforlu), Engin Çağlar (Kemal Aşkın/Ömer), Önder Somer (Neriman’ın sevgilisi), Muhterem Nur (Ayşe), Münir Özkul (Zurna Kazım), Mine Soley (Neriman), Renan Fosforoğlu (Rüstem), Aydın Tezel (Hüseyin), Zafer Karakaş (Hüdaverdi), Nihal Kaplangı ‘(fosforlu çocuk), Arda Şenol (sengin çocuk), Müşerref Çapın (Rüstem’in karısı), Muammer Gözalan (Doktor), Hidayet Pelit (Bekçi), Zeki Alpan (Kuyumcu), Asım Nipton (1. Eskici), Fadıl Garan (2. Eskici), Talia Saltı (Zehra teyze), Nermin Özses (Ayşe’nin Komşusu), Muzaffer Yenen (polis), Selahattin İçsel (Hakim), Süheyl Eğrşboz (Gaspçı), Kudret Karadağ (Gaspçı) Feri Cansel, Aynur Aydan, Cevat Kurtuluş, Hakkı haktan, Orhan Çoban, Mustafa Yavuz, Nusret Özkaya,

► Güzelliklerinde, 60’lı ve 70’li yılların özverili ve romantik gençliğini bulduğumuz Ömer ve Fosforlu..

Fosforlu’ dendiği zaman dilimizin ucuna geliveren ismin hiç kullanılmadığı film, yıllar öncesindeki fırtınalı bir gecede başlıyor. Yoksul mu yoksul bir odada, hasta yatağındaki kadın güçlükle duvara vurarak, leğende çamaşır yıkayan yaşlı komşusunu yardıma çağırır ; Fenayım Zehra Teyze.

Zehra Teyze ; Nasıl fena olmayasın Ayşe.. Oda sokaktan daha soğuk. Ne sobada odun ne mangalda ateş var. Açlık da cabası. Bu halini bilseydim sana tarhana çorbası yapardım. Ayşenin ..Çöpçülük, hamallık, lağımcılık.. Ne iş olsa razıyım. Ama, yok diyen kocası Hüseyin, eve eli boş dönmemek için paltosunu ve ceketini, yalvar yakar Eskiciye 100 liraya satmak .


Turgut Demirağ'ın  çevirdiği ve baş rollerini Erol Taş, Billur Kalkavan ve Solveig Samelius'un paylaştığı «Ayrı Dünyalar» filmi geçen ay İrlanda'da yapılan Cork Festivali'ne katıldı. «Ayrı Dünyalar» için Erol Taş, Billur Kalkavan ve Turgut Demirağ, İrlanda'ya gittiler. 28 ülkeden 60 filmin katıldığı festivalde «Ayrı Dünyalar» ilgi topladı ama, Erol Taş'la Billur Kalkavan'ın topladığı ilgi, filmi geçti. Cork, İrlanda'da bir şehir... Burada 15 yıldan beri her yıl bir film festivali düzenlenir. Dermot Breen'in gayretiyle Cork Festivali 15 yıldan beri hiç aksamadan tekrarlanır. Bu festivalin bir «kısa metrajlı filmler» bölümü vardır, bir de «konulu filmler» bölümü. Konulu filimlerde «derecelendirme» olmaz, sadece katılan filmlerin 10'u ayrılır. Buna mukabil 4 dalda yapılan belge filimleri şenliği yarışmalıdır. Cork Festivali, Venedik, Berlin, Cannes gibi Türkiye'de adı bilinen bir festival değildir. Bu yüzden hiçbir yerli film yapımcısı bu şenliğe iltifat etmez. Turgut Demirağ ise her yıl bir filmini koltuğunun altına sıkıştırıp Cork'a gider, filmini festivale sokar. 



AYRI DÜNYALAR (1969)

Senaryo ve Yönetmen: Turgut Demirağ
Görüntü Yönetmeni: Gani Turanlı
Yapım: And Film/Turgut Demirağ

Yönetmen Yardımcısı: Erol Avcı,
Oyuncular: Erol Taş (Kaptan/Bekir Batman), Billur Kalkavan (Billur), Solveig Samzelius (Anne), Muzaffer Tema (Komiser), Hüseyin Zan, Suzan Avcı, Güzin Özipek (dadı), Haydar Karaer (polis), Yavuz Karakaş (polis), Necati Er, Ferdi merter, Renan Fosforoğlu (fabrikatör)Suzan Avcı


Konu: Polisin peşine düştüğü bir katille, sığındığı evde rehin aldığı küçük bir kız (Billur Kalkavan) arasında gelişen yakınlaşmanın öyküsü. 

AYŞECİK YUVANIN BEKÇİLERİ (1969)

Yönetmen: Aram Gülyüz
Senaryo: Erdoğan Tünaş
Kamera: Manasi Filmeridis
Yapım: Hisar Film/Özdemir Birsel

Oyuncular: Ayhan Işık (Murat), Belgin Doruk (Leyla), Zeynep Değirmencioğlu (Ayşecik), Feri Cansel (Serpil), Hüseyin Baradan (Yusuf), Suna Pekuysal (Rükü), Ömercik (Ömer), Güzin Özipek (Serpil’in annesi), Mualla Sürer (Kamp müdürü), Hulusi Kentmen (Hakim), Nezihe Güler (Dadı), Mustafa Yavuz


Konu: Bir kenar mahalle dilberinin parçaladığı yuvayı kurtaran iki çocukla bunların ailesinin dramatik öyküsü 

AYŞECİK’LE ÖMERCİK (1969)

Yönetmen: Orhan Aksoy
Senaryo: Hamdi Değirmencioğlu
Foto Direktörü Mike Rafaelyan
Yapım: Arzu Film / Nahit Ataman

Ar Direktör: Basri B. Can, Prodüksiyon Amiri: Kadir Akgün, Reji Asistanı: Erdoğan Avcı, Kamera Asistanı: Muzaffer Turan, Işık Şefi: Kenan Eryılmaz, Sesleri Alan: Tuncer Aydınoğlu, Montaj: Özdemir Aratan, Stüdyo Teknisyenleri: Recai Karataş, Arif Özalp, Tanas Petridis, Osman Bilen, Prodüksiyon Amiri: Yılmaz Kanat,

Oyuncular: Zeynep Değirmencioğlu, Ömercik “Ömer Dönmez”, Semra Sar, Metin Serezli, Münir Özkul, Birsen Ayda, Önder Somer, Ali Şen, Reha Yurdakul, Avni Dilligil, Güzin Özipek, Nezihe Güler, Hamiyet Dönmez, Kudret Karadağ, Haydar Karaer,

Konu: Evli bir kadın olan Birsen yasak aşk yaşadığı Önder’den bir çocuğu olmuştur. Sevgilisiyle devamlı mektuplaşan kadın yakın arkadaşı evli ve bir kız çocuğu olan Semra’nın adını kullanmaktadır. Semra’nın kocası Metin bu durumu öğrenince kendisini aldattığını sandığı karısından intikam almak için kendisİnden olmadığını zannettiği kızını bir yankesici adama teslim eder ve onun da onlar gibi hırsızlık yaparak yaşamasını sağlar. 



AYŞECİK FAKİR KIZIN ROMANI (1969)

Yönetmen: Aram Gülyüz
Senaryo: Hamdi Değirmencioğlu
Görüntü Yönetmeni: Kriton İlyadis
Yapım: Metro Film / Aram Gülyüz

Oyuncular: Zeynep Değirmencioğlu (Ayşecik), Sema Özcan, Tanju Gürsu, Pervin Par, Ömercik, Oya Peri, Önder Somer


ATEŞLi ÇiNGENE (1969)

Yönetmen: Metin Erksan
Senaryo: Bülent Oran, “Erich Von Stroheim’in “Paprika” isimli romanından
Görüntü Yönetmeni: Cahit Engin
Müzik: Metin Bükey
Yapım: Akün Film / İrfan Ünal

Oyuncular: Türkan Şoray(Gelincik), Ediz Hun (Derbeder Ali), Esin Gülsoy (Sevda), Altan Günbay (Kör Salih), Oya Peri (Nilüfer), Hulusi Kentmen (Eşref’in babası), Bedia Muvahhit (Nigâr Nine), Muammer Gözalan (Kâmil), Zafer Önen (Eşref), Ahmet Turgutlu (Mestan), Faik Coşkun (Biletçi), Ahmet Sert (Arabacı), Sabahat Işık (Nazlı), Hüseyin Güler (Yüzbaşı), Kudret Karadağ (Eşref’in arkadaşı), Yaşar Şener (Garson), Mürüvvet Sim (Sevda’nın annesi), Haydar Karaer,

Konu: Bir çingene kafilesinin göçü sırasında ölü bir bebek doğar. Annenin bu acıya dayanamayacağını anlayan yaşlı büyücü yakınlardaki bir evden yeni doğmuş bir kız çocuğu kaçırır. Kampın genç müzisyeni Ali, çok sevdiği bebeğe Gelincik adını koyar. Ailesi olarak bildiği çingeneler arasında büyüyen Gelincik Ali’ye, tutku ve kıskançlıkla beslenen bir aşkla bağlıdır. Ancak hayatı ona zehir etmekten büyük bir haz almaktadır. Ali’ye duyduğu büyük aşka rağmen boyun eğmemekte, içini kemiren kıskançlık ve öfkeyi kontrol edememektedir. Ve Gelincik yüzünden büyük acı çeken Ali kampı terk etmeye karar verir. Gelincik çok sevdiği Derbeder Ali’yi kaybetmek üzeredir.

Film, çingenelerin hayatından kesit veren duygusal bir filmdir. Türkan Şoray hareketleri ve kostümleriyle çingenelerin renkli dünyasını yansıtırken, aşık olduğu kemancı çingene Ediz Hun da romantik ve yakışıklı bir çingene genci olarak aynı ambiyansı filme taşıyordu.

"Ateşli Çingene"nin yönetmenin üzerinde fazla bir etkisi yok ama, filmin erkek oyuncusu Ediz Hun, bu filmden sonra çevreci olduğunu söylüyor:


Çingeneler son derece duygusal insanlar. Doğa, özgürlüğün kanatlarında uçan bu insanlarla beraber... Doğanın güzelliği ve temizliği için Norveç'e uçtum ben de ... Tam yedi yıl çevre eğitimi gördüm. Şimdi bir çevreci olarak Çevre Bakanlığı adına çalışıyorsam, o günlerin ve özellikle çingenelerin üzerimdeki büyük etkisindendir. (Hayri Caner, Yeşilçam Filmleri ”Metin Erksan Sineması, “Birsen Altıner syf, 87”) 

AŞK YARIŞI (1969)

Senaryo ve Yönetmen: Süha Doğan
Görüntü Yönetmeni: Suat Kapkı
Yapım: Kale Film / Yılmaz Gündüz

Oyuncular: Ekrem Bora, İzzet Günay, Selma Güneri, Özkan Yılmaz, Mualla Sürer, Feridun Çölgeçen, Tevhid Bilge, Cevat Kurtuluş, Necdet Yakın

Konu: Bir kadın uğruna mücadele eden iki erkeğin öyküsü.


AŞK YARASI DERİNDİR (1969)

Senaryo ve Yönetmen: Süha Doğan
Görüntü Yönetmeni: Suat Kapkı
Yapım: Kale Film / Yılmaz Gündüz

Oyuncular: Ahmet Sezgin, Sezer Güvenirgil, Özkan Yılmaz, Süha Doğan, Diclehan Baban ve Asım Nipton

“Bir trafik kazsı sonunda hafızasını kaybeden bir genç erkekle, gene genç olan bir kızın aşk öyküsü


AŞK TÜRKÜSÜ (1969)

Senaryo ve Yönetmen: Abdurrahman Palay
Görüntü Yönetmeni: Kriton İlyadis
Yapım: Metro Film/Aram Gülyüz

Oyuncular: Nuri Sesigüzel, Hülya Darcan, Nevzat Okçugil, Muzaffer Tema, Meltem Mete, Abdurrahman Palay, Nedret Güvenç, Hüseyin Baradan, Timuçin Caymaz, Hasan Ceylan, Nevzat Okçugil, Sadri Karan, Tevik Soyurgal ve Küçük Yıldız Oya Palay


AŞK MABUDESİ (1969)

Yönetmen: Nejat Saydam
Senaryo: Bülent Oran
Fotoğraf Direktörü Melih Sertesen
Müzik: Tuncer Aydınoğlu, Metin Bükey
Yapım: Acar Film / Murat Köseoğlu

Besteler: Teoman Alpay, Yıldırım Gürses, İsmet Nedim, Esin Engin, Şarkılar: Esin Engin, Belkıs Özyeğiner ( Özener), Danslar: Nazif Şen, Stüdyo Teknisyenleri: Recai Karataş, Arif Özalp, Tanaş Petridis, Osman Bilen, Adnan Açıkalın, Montaj: Özdemir Arıtan, Ses Teknisyenleri: Tuncer Aydınoğlu, Bican Afşar, Ümit Efekan, İsmail Karataş, (Acar Film Renkli laboratuarlarında hazırlanmıştır. )

Oyuncular: Türkan Şoray (Leyla/Ayla Gül), Cüneyt Arkın (Ekrem Arkın), Suzan Avcı (Suzan), Feri Cansel (Jale), Sevgi Can (Sevim), Reha Yurdakul (Murat Arsen), Zafer Önen (Osman), Asım Nipton (salon sahibi), Aydın Tezel (Ekrem’in abisi), Haluk Sarıcı, Muammer Gözalan, Aliye Rona. Aynur Aydan, Muammer Gözalan, Renan Fosforoğlu, Müşerref Çapın Besteler: Teoman Alpay ve Yıldırım Gürses

Konu: Yaşamını çadır tiyatrolarında fal bakarak, gazinolarda fındık fıstık satarak kazanan kimsesiz genç kız 'Leyla, yazdığı romanı için "sokak kadını" örneği arayan Ekrem'le tanışır. Leyla, yazarı tam olarak tanımadığı için ondan uzaklaşmak ister. Ancak iki genç birbirlerine aşık olmuşlardır. Ekrem'in Jale ile nişanlı olması ilişkiyi bitirme noktasına getirse de, nişanın bozulmasıyla durum yeniden düzelir. Bu arada nişanın bozulmasından dolayı Jale'nin babasından kredi alamayan Ekrem'in 'ağabeyi intihar eder. Jale ölen ağabey'in geride bıraktığı mektubu değiştirerek her şeyin sorumlusunun Leyla olduğunu yazar. Suçluluk duygusuna kapılan Leyla, Ekrem'i kendinden soğutrnak için gerçekte amacının para ve şöhret olduğunu söyler. Ekrem Leyla'yı tokatlayarak terketse de gerçeği kısa sürede öğrenir ama bu defa da Leyla ortadan kaybolur. Genç kadın organizatör Murat'ın yardımıyla ünlü bir şarkıcı olurken, onun peşine düşen Ekrem kör kalır. Sevgililer karşılaşsalar da Ekrem kör olduğunu belli etmeden ona yüz vermez. Düş kırıklığına uğrayan Leyla bir süre sonra Murat'ın evlenme teklifini kabul eder. Bu arada Ekrem'in gözleri küçük bir ameliyat ile açılacak duruma gelmiştir. Leyla'nın evleneceğini gazeteden öğrenen Ekrem, ona mutluluk dilemeye gider ve yine körlülüğünü belli etmez. Leyla evlenmekten son anda vazgeçer. Leyla'yı evlendi sanan Ekrem ameliyat olmayı istemeyerek malını mülkünü de terk ederek sokaklara düşer. Uzun zaman sonra Murat Ekrern'i bulur ve sevenlerin birleşmelerini sağlar Ameliyatla gözleri açılan Ekrem'le Leyla ilk buluştukları yerde yeniden kavuşurlar. 


AŞK BU DEĞİL (1969)

Yönetmen: Osman Nuri Ergün
Senaryo: Safa Önal
Görüntü Yönetmeni: Nejat Okçugil
Yapım: Er Film / Berker İnanoğlu

Oyuncular: Sema Özcan, Murat Soydan, Turgut Özatay, Kayhan Yıldızoğlu, Feidun Çölgeçen, Ali Ekdal, Sadettin Düzgün, Niyazi Vanlı, Zeki Tüney, Diclehan Baban, Taliha Saltı oynayan sanatçılar.


“Sevdiği erkek hapse girdikten sonra çok meşhur bir şarkıcı olan kadının aşk öyküsü” anlatılmakta. 

AŞK AVARESİ (1969)

Senaryo ve Yönetmen: Suat Yusuf
Görüntü Yönetmeni: Mustafa Turanoğlu
Yapım: Volkan Film

Oyuncular: Tarık Tibet, Lata, Dilip Rej, Esma Akpınar, Leyla Pınar, Nuri Sessiz, Mete Gök, Hüseyin Suat


Konu: Fakir kız, zengin delikanlı arasındaki, aşk öyküsü.