Powered By Blogger

26 Ocak 2018 Cuma

GÜLÜM NURİ (1970)

"DEHŞET" 

Senaryo ve Yönetmen:
Mehmet Aslan “Robert Thomas’ın”
bir oyunundan
Görüntü Yönetmeni: Kaya Ererez
Yapım: Özleyiş Film /Nami Dilbaz

Oyuncular: Yılmaz Köksal, Feri Cansel, Figen Han, Nihat Ziyalan, Kazım Kartal, Hüseyin Zan


Konu: Herşeyi alaya alan umursız bir kabadayının öyküsü. 

GÖNÜL MEYHANESİ (1970)

Senaryo ve Yönetmen : Tunç Başaran
Kamera Rafet Şiriner
Yapım : Metin Film/Işık Toraman

Ses Teknisyenleri: Tuncer Aydınoğlu, Bican Avşar, Ümit Efekan, İsmail Karataş, Şarkılar: Handan Kara

Oyuncular: Belgin Doruk, Demir Karahan, Orhan M, Arıburnu, Ali Poyrazoğlu, Müjgan Ağralı , Uğur Kıvılcım, Adnan Uyguri Erkut Öncül,, Süleyman Turan,


KONU: Şükran, gazinocu Memduh’un gazinosunda şarkıcıdır. Memduh, Şükran’a aşıktır ancak Şükran ona yüz vermemektedir. Murat ise hukuk fakültesinde öğrencidir. Geceleri çalışmakta hem hasta annesine bakmakta, hem de okul için gerekli parayı kazanmaktadır. Ali ise onların evinde kalan saf bir gençtir.


GÖLGEDEKİ ADAM (1970)

Yönetmen: Tunç Başaran
Senaryo: Vural Paker
Kamera: Rafet Şiriner
Yapım : Metin Film / Işık Toraman

Teknik Yönetmen: Ertan Küçükoktay, Türk Kan Film stüdyolarında hazırlanmıştır

Oyuncular : Ayhan Işık (Ekrem), Selma Güneri (Meral), Seher Şeniz, Ayla Algan (Cevhere), Süleyman Turan (Komiser Rıza, Behcet Nacar (Amar), Melek Görgün, Altan Günbay, Birtane Güngör (Prenses), Tarık Şimşek, Haydar Karaer, Muammer Gözalan (Doktor), Nezihe Güler, Talia Saltı, Küçük Yıldız: Tunç Aydınoğglu (Ömer)


Konu: Boğazı kesilerek öldürülmek istenen bir adamım öyküsü...Düşmanlarını bulmak için yanına sığındığı selma ile aralarında da bir aşk başlamıştır… 



GELİN KIZ (1970)

Senaryo ve Yönetmen: Orhan Elmas
Kamera; Mike Rafaelyan
Müzik: Abdullah nail Bayşu
Yapım: Erman Film / Hürrem Erman

Oyuncular: Tugay Toksöz, Arzu Okay, Ahmet Mekin, Erol taş, Bilal İnci, Aliye Rona, Danyal Topatan, Taliha Saltı


Konu: Birbirlerini seven iki yörük genci ile, oğlu için evlenmelerini engelleyen oba beyinin öyküsü. 

FİRARİ AŞIKLAR (1970)

Yönetmen: Nejat Saydam
Senaryo: Tanju Gürsu, Nejat Saydam,
Zeki Dinçoy
Fotoğraf Direktörü: Melih Sertesen
Yapım: Acar Film/Murat Köseoğlu

Reji Asistanı: Namık Karakılıç, Feyza Ulukan, Dekorlar: Bilal Uysal, Set Amiri: Ahmet Ateş, Montaj, Özdemir Arıtan, Sesleri Alan: Tuncer Necmioğlu, Bican Afşar, İsmail Karataş, Işıklar: Cengiz Arlı, Prodüksiyon Amiri: Sedat Demir, Kamera: Tangör Toydemir,
(Acar Film Renkli Laboratuarlarında hazırlanmıştır.)

Oyuncular: Ekrem Bora (Kara Murat), Tanju Gürsu (Şoför Kemal), Sema Özcan (Hülya), Uğur Güçlü (Oktay), Nuri Altınok (Ali), Aynur Aydan, Renan Fosforoğlu, Asım Nipton (Ali’nin arkadaşı), Mustafa Yalçın, Ahmet Açan, Sedat Demir, Süheyl Eğriboz, Hakkı Kıvanç, Ferit Bozkurt, Salih Güney ( Salih)


Konu: Zorla evlendirilmek istenen adamdan kurtulmak için sevdiği erkekle kaçan bir kızın öyküsü 

FISTIK GİBİ (1970)

Senaryo ve Yönetmen: Hulki Saner 
Foto Direktörü: Mengü Yeğin
Kameraman: Cemal Yılmaz
Yapım: Saner Film / Hulki Saner

Asistan Rejisör: Oksal Pekmezoğlu, Sesleri Alan: Necip Sarıcıoğlu, Set Amiri: Nejat Buvan, Yardımcıları: Ahmet Ballı, Hasan Bayburt, Işık Şefi: Recep Köseoğlu, Yardımcılar: Engin Dağdelen, Çetin Uzun, Şarkılar: Belkıs Özener (Fıstık Gibi – Ben Ettim, Sen Etme – BirBaşka Sevgiliyi Sevemem), Prodüksiyon Amiri: Şerif Ablak, Prod. Ast: Kadir Akgün, Laboratuar: Selahattin Kaya, Hasan Ördek, Hüseyin Kuğu, Montaj-Senkron, Negatif Montaj: Aleko Alexandru, Abdurrahman Tepetam, Ahmer Ergürsel, (Lale Film Stüdyosunda Seslendirilmiş, Saner Stüdyosu Renkli Laboratuarında hazırlanmıştır).

Not: Film 1964 yılında “Fıstık Gibi Maşallah” ve 2008 yılında “Plajda “ adıyla olmak üzere iki kez daha filme aktarılmıştır

Oyuncular: Sadri Alışık, Yusuf Sezgin, Feri Cansel, Avni Dilligil, Mualla Sürer, Renan Fosforoğlu, Cevat Kurtuluş, Asım Nipton, M.Ali Akpınar, Süheyl Eğriboz, Hakkı Kıvanç, Orhan Aykanat, Niyazi Vanlı,

Konu: "Mafyanın adamları kendilerini ihbar eden adamlardan birini gazinoyu basarak öldürürler, arkalarında şahit bırakmamak için herkesi öldürürler, Naci ile Fikret gizlemişlerdir. Fakat yakalanırlar. Bir şey görmediklerini söylerler. Mafya lideri bunları daha önceden tanımaktadır. Naci ile Fikret kaçarlar. Polis sirenlerini duyan adamlar kovalamazlar. Naci ile Fikret yakalanmamak için bir çıkış yolu ararlar. Naci ve Fikret yine işsiz kalmış, yeni iş peşine düşmüşlerdir. Naci gazetede, Mavi Kelebekler, saz heyetine bir akordeoncu ve darbukacı alınacağını okur, bu işe koşa, koşa gidip müracaat ederler. Ama patron Rıza onları görünce katıla, katıla gülmeye başlar. Bu saz heyetinin yalnız kadınlardan oluştuğunu, Kuşadası’nda bir otelin açılışına bu grubun gideceğini anlatır. Katiller onları tanıdıkları için 24 saat içinde yakalayıp öldürme kararını verirler. Naci ve Fikret kılık değiştirelim, sakal bırakalım diye düşünürlerken akıllarına saz heyetine aranan iki kadın gelir. Naciye ile Fikriye adı altında İzmir vapurundadırlar. Tam kamaralarını ararken güzel bir genç kızla karşılaşırlar. Bu solist Gülten’dir. Koroyu idare eden Bedia Hanım kızlara hem kamara numaralarını vermekte, hem de bazı kuralları hatırlatmaktadır. Kızlar Fikret’i heyecanlandırmıştır. Naci ona devamlı. Ben kızım, ben kızım dersen kendini onlar gibi görürsün, diye tembih eder. Kendiside uzun saçlı, buğulu siyah gözü ile Gülten’e hayran olmuştur. Bir gün gizli sigara içen Gülten, sigara paketini düşürür. Bu kabahati Fikriye üstüne alır. Gece odasına gelen Gülten, Fikriye’ye sigara olayını aldığı için teşekkür eder. Gazinoda villaya gitmeyi kabul etmeyen Fikriye orkestra eşliğinde Avni bey ile dans etmektedir. Avni Bey hayatından çok memnundur. Gazinoyu kapatmıştır. Otele eski katil patron ve adamları gelmiştir. Naciye ve Fikriye onları görür. Adamlar da onları o kılıkta bile tanımışlardır. Tam yakalayıp götürürlerken, bizimkiler kaçar. Odalarında toparlanmaktadırlar. Naciye, Gülten’i odasından erkek sesiyle telefonla arar ve iş için hemen İstanbul’a gideceğini söyleyip veda eder. Bu arada gangsterler Fikriye ile Naciye’yi yine görmüş ve kovalamaya başarmışlardır. Dans pistine kaçan bizimkiler figürler arasında onları tekmeleyip durmaktadırlar. O sırada Avni Bey gelir, ateş etmeye başlar. Gülten de dışarıdadır, hep beraber arabaya binerler. Naciye peruğunu çıkarır. Ben kumarbaz, beş parasız, yalancının biriyim, dedikçe, Gülten tek bir şeyimiz var, o da aşkımız, diye mutluluktan uçmaktadır.
Fikriye abrayı kullanan Nuri Bey’in yanında devamlı kendisi ile ilgili kötü şeyler söyler. Sigara içtiğini, kötü mazisini anlatır. Avni Bey hep, kabulümsün demektedir. Peruğu çıkarıp , ama ben erkeğim hem de sapına kadar, deyince, Avni Bey ,o kadar kusur kadı kızında da bulunur, deyip arabayı sürer.



[1] Michael Logan ve Robert Thoeren’in (1903-1957) birlikte yazdıkları bir hikayeden 1959 yılında Billy Wilder’in (1906-2002) yönetmenliğinde filme çekilen ve Aralık 1959 yılında Yurdumuzda Gösterilen “Some Like It Hot” (Bazıları Sıcak Sever) isimli filmden uyarlama. Bu filmin başlıca oyuncuları dünyasinemasının unutulmaz oyuncularından Marilyn Monroe (1926-1962), Tony Curtis (1925), Jack Lemon (1925-2001) ve George Raft (1895-1980) bulunmaktadır.




FIRTINA ADAM (1970)

Senaryo ve Yönetmen: Savaş Eşici
Kamera: Erdoğan Engin
Yapım: Özler Film / Müfit İlkiz

Oyuncular: Demir Karahan, Seher Şeniz, Altan Günbay, Güven Erte, Tarık Şimşek, Sevil Ceylan, Oya Demirtaş,

Konu: Gözünü hiçbir şeyin yıldıramadığı bir kabadayının aşk ve macera öyküsü..


FERHAT İLE ŞİRİN (1970)

Yönetmen: İsmail Koushan
Senaryo: Bülent Oran
Görüntü Yönetmeni: Mahmut Koushan,
Müzik: İsmet Nedim
Yapım: Erler Film/Türker İnanoğlu, Dr. E. Koushan /Türk, İran Ortak yapımı
Teknik Yönetmen: Mehmet Bozkuş,

Oyuncular: Cüneyt Arkın, Nilüfer, Fatma Güler, Osman Kavur, Ali Yıldırım, Sema Sözen


Konu: Ferhat (Cüneyt Arkın) ile Şirin (Nilüfer) birbirlerini büyük bir tutkuyla seven iki aşıktır. Ablası Meryem, Şirin’i Rum kralı ile evlendirmek istemektedir. Çünkü kralın onları himayesi altına alması için bu şarttır. Rum askerleri Şirin’e saldırırlar. Kral Hüsrev ise genç kızı kurtarır. Kral kimliğini de açıklamaz. Halk Hüsrev’in kralın casusu olduğunu sanır ve onu yaralar. Ferhat Hüsrev’i kurtarır, yarasını tedavi eder. Hüsrev Ferhat’a can borcu olduğunu düşünür. Kral olduğunu Ferhat’tan da gizler. Meryem Ferhat’ın Şirin’i kral ile evlenmeye ikna etmesini rica eder. Ferhat bunu kabul etmez. Meryem Ferhat’ın Şirin’i sevdiğini anlamıştır. Bu arada sarayına dönen Hüsrev can borcunu ödemek için Ferhat’ı aramaktadır. Ferhat ile Şirin kaçmaya karar verirler. Bunu öğrenen Meryem onları yakalatır ve Ferhat zindana atılır. Şirin’i de başkentte kralın sarayına yollar. Aslında Meryem Ferhat’a aşıktır ve Şirin gidince Ferhat’ı serbest bırakır. Kral Hüsrev ise Şirin’in kendisinden korktuğunun farkındadır. Onu kurtarıcısı olarak tanıdığını ve sevdiğini sanır . Ferhat gizlice saraya giderek Şirin’i görmeyi başarır, fakat yakalanır ve bu arada Hüsrev’in ülkenin kralı olduğunu anlar. Şirin Ferhat hakkında konuşmak için kraldan görüşme talebinde bulunur. Hüsrev de Şirin’in kendisini sevmesi için Ferhat’tan yardım ister ve ikisini konuşmak üzere baş başa bırakır. Ferhat Hüsrev’in dileğini yerine getirir ve Şirin’den ayrılır. Bu arada saray ve şehir su sıkıntısı çekmektedir. Su gelmesi dağın delinmesine bağlıdır. Daha önce bunu deneyenler, çöküntü altında kalarak can vermişlerdir. Ferhat bu iş için gönüllü olur. Kral Hüsrev Şirin ile Ferhat’ın birbirlerini sevdiğini anlamıştır. Onları birbirine kavuşturmaya karar verir. Ferhat bu arada dağda çalışmalara başlamıştır. Meryem’in yardımcısı olan Rahsane Ferhat’ı dağda bulur. Ona, umudunu tamamen kesmesi için Şirin’in öldüğünü söyler. Ferhat yürekten yıkılmıştır. Hırsla, acıyla ve sabırla sağı delmeye devam eder ama bir çöküntü ölmesine sebep olur. Şirin haberi alınca Ferhat’ı bulur, sevdiğinin acısına dayanamaz ve o da oracıkta can verir. İki sevgilinin ruhları ölümsüzlük aleminde birleşecektir. (www.cuneytarkin.com)

FEDAİLER (1970)

Senaryo ve Yönetmen: Yılmaz Gündüz
Kamera: Yılmaz Ceylan
Yapım: Füze Film / Yılmaz Gündüz

Oyuncular: Demir Karahan, Piraye Uzun, Erden Güvenç, Talat Gözbak, Faruk Panter, Sırrı Elitaş, M. Ali Akpınar, Cahit Polat


Konu: Kaçırılan babasını, sevdiği bir delikanlıyla birlikte arayan bir dişi komandonun öyküsü. 

FADİME (1970)

Yönetmen: Türker İnanoğlu
Senaryo: Fuat Özlüer
Foto Direktörü Çetin Gürtop
Teknik Yönetmen: Mehmet Bozkuş,
Yapım: Erler Film/Türker İnanoğlu
Missasiye (Türk-İran Ortak Yapımı

Eser: Erdoğan Tünaş, Dublajı İdare Eden: Abdurrahman Palay, Sesleri Çeken: Necip Sarıcıoğlu, Ender Işık Servisi Işık Direktörü: Şevket Yılmaz, Prodüksiyon Asistanları: Feyzi Barlas, Kadir Yılmaz, Necati Şimşek, Reji Asistanı: Nezih Tunar, Kamera Asistanı: Hüseyin Karrındoyuran, Prodüksiyon Amirleri: Necdet Tosun, Özdemir Arapoğlu, Müzik: Metin Bükey, Fadime Şarkısının Bestekârı: Yuısuf Nalkesen, Stüdyo Teknisyenleri: Barış Ören, Hüsamettin Eren, Osman Koşkan, Montaj, Senkron: Metin Miroğlu, Renk Uzmanları: Turgut Ören, Hikmet Kuyucu, Teknik Direktötr, Mehmet Bozkuş, (Ören Film(stüdyosunda renklendirilmiş, Lâle Film stüdyosunda seslendirilmiştir )

Oyuncular: Filiz Akın (Fadik), Kartal Tibet (Erol), Cihangir Gaffari (Faruk), Sevgi Can, Ali Türkmen, Veli Türkmen, Gülgün Erdem, Mansur Türkmen, Faik Coşkun, Mualla Sürer, Cevat Kurtuluş, Necdet Tosun, Ali Seyhan, Sadettin Düzgün, Yusuf Özel, Özdemir Arapoğlu, Yaprak, Müthiş Komikler: Mansur, Rauf, Mehmet

Konu: Fadik (Filiz Akın) kimsesiz ve fakir bir genç kızdır. Ali, Ömer ve Veli adlı çalgıcı üç arkadaşı ile birlikte sokak şarkıcılığı yapmaktadır. Bu işin fazlaca bir kazancı olmadığından sağa sola borçludurlar. Ev sahipleri de onları kovmuş, evsiz kalmışlardır. Fadik geceyi gizlice bindiği demirli bir teknede geçirir. Uyandığında tekne hareket halindedir ve sahibi Erol (Kartal Tibet) onun farkına varmamıştır. Fadik Erol’u teknenin kaptanı sanır. Erol da sahibi olduğunu söylemez. Fadik kıyıya vardıklarında arkadaşlarının yanına giderken kaçmakta olan soyguncularla çarpışır ve kendi çantası ile içi para dolu hırsızlarınki yer değiştirir. Soyguncular genç kızın peşine düşer. Soyulan yer Erol’un işyeridir ve soygunu arkadaş diye bildiği Faruk (Cihangir Gaffari) örgütlemiştir. Yoksulluk canlarına tak etmiş, intiharın eşiğine gelmiş kafadarlar, içi para dolu çantayı görünce çok sevinirler. Artık rüya gibi bir hayat yaşamaya karar verirler. Kutlama için gittikleri gazinoda Fadik Erol’la karşılaşır. Bu kez onun garson olarak çalıştığını sanır. Artık zengindir ya, Erol’dan yanında uşağı olarak çalışmasın

ister. Erol oyunu sürdürür ve işi kabul eder. Bu arada Faruk ve adamları bizim kafadarların peşini bırakmaz. Erol ise Faruk’a olanları anlatır ve Fadik’e aşık olduğu için uşak rolü oynayacağın söyler. Soyguncular Ali, Veli ve Ömer’i kaçırır. Ama paraların yerini öğrenemezler. Üç çalgıcının sevgilileri onların izini bulur ve Fadik’e haber verir. Erol ve Fadik buluşur. Buluşma yerinde Faruk polislerce tutuklanır. Fabrika soygunu gerekçesiyle yargılanan Faruk her şeyi inkar edere suçu Fadik’e yıkmaya çalışır. Mahkemede tüm gerçek ortaya çıktığında Fadik Erol’un uşak değil de soyulan fabrikanın sahibi olduğunu öğrenince çok şaşırır. 

EYVAH (1970)

Yönetmen: Metin Erksan
Senaryo: Abdulhay Edip,
Görüntü Yönetmeni: Çetin Tunca
Şarkılar: Emel Sayın
Yapım: Saner Film / Hulki Saner

Oyuncular: Emel Sayın (IFatma Ortaç) Murat Soydan (Kemal), Ferid Şevki (Abbas), Reha Yurdakul (Tevfik), Eva Bender, Kudret Karadağ (Tevfik’in adamı), Ali Seyhan, Engin Çağlar , Yaşar Şener, Reşit Çıldam, Hasan Ceylan, Orhan Çoban (Komi), Asım Nipton, Renan Fosforoğlu, İhsan Gedik, Hakkı Kıvanç, Doğan Tamer

Konu: Kemal, Mustafa ile otelde görüşmeye gittiğinde onu odasında ölü bulur. Korktuğundan kaçmaya başlar, görevliler durumu Polise bildirirler. Kemal kaçar Fatma ile konuşur durumu anlatır. Cinayeti Tevfik’in işleyebileceğini kendisine iftira atıldığını söyler. Fatma onu teslim olmaya ikna eder. Mahkemeye çıkarılır, Mustafa’nın avukatı Abbas’dır. Yalancı şahitlerin ifadelerine göre idama mahkum olur. Fatma kendini kurtarmak için mücadele der. Gazinoda şarkı söylemektedir. Tevfik sevinçlidir, Abbas’a teşekkür eder. Fatma onları dinler. Silah ile onları tehdit eder. Bir anlık dikkatsizliğinden faydalanan Abbas silahı elinden alır, onu tenha bir yere götürerek konuşurlar. Kemal’i kurtarması için para teklif eder, ama parası azdır. Eğer isterse vücudunu vereceğini söyler. Abbas kabul eder. Abbas yalancı şahitler ile konuşur ama Tevfik’in adamları şahitleri öldürürler. Kemal, Fatma’ya Abbas ile anlaştığı miştir. için kızar. Tevfik, Abbas’ın Fatma ile anlaştığını duyunca onu yakalarlar ve döverler. Fatma onu evine götürür ve tedavi eder. Abbas araştırmaları sonucunda Tevfik’in sevgilisinin Mustafa ile ilişkisi olduğunu öğrenen Tevfik olduğunu öğrenir. Silahı da kasada sakladığını öğrenir. Kemal hapisten kaçmıştır. Fatma ile telefonda konuşur, Abbas ona kalacak bir yer ayarlar. Kemal, Fatma’ya Abbas’a fazla güvenmemesini söyler. Kemal Tevfik’in evine girer. Masada bulunan mankeni Tevfik zanneder ve ateş eder. Tevfik’in adamları onu öldürmek için ormana götürürler bunları takip eden Abbas da gelir, ateş eder, kargaşadan kaçan Kemal Abbas’ın yanına gelir. Fatma Kemal’e Abbas ile yaptığı anlaşmayı anlatır. Kemal çok sinirlenir, Abbas ile Kemal kavgaya başlarlar. Polisler gelir Kemal’i yakalarlar ve tekrar hapse girer. Kemal, Fatma’ya kendisini unutmasını söyler. Tevfik’in evinde maskeli balo vardır. Cinayet silahını kasada olduğunu öğrenen Abbas ve Fatma silahı almak için davete katılırlar. Tevfik kasayı açmıştır, Abbas yanına gelir. Silahı ister kavga ederler. Sonunda Abbas kaçarken Tevfik ateş eder ve Abbas’ı vurur Abbas yaralı olduğu halde evden kaçar. Tevfik Abbas dan şikayetçi olur ve mahkemeye çıkarlar. Mahkeme de Abbas dan çıkan kurşunla Mustafa dan çıkan kurşunların aynı olduğunu Komiser kanıtlar. Böylece Tevfik mahkum olur. Kemal’in idam zamanı gel İdam sehpasına götürürler. İdam edilecekken, Komiser gelir ve idam kararını durduran kararı yetkililere verir. Kemal artık serbesttir. Fatma Kemal""in yanına gider, Abbas arkadan onlara bakar."

►1970'li yılların başında Metin Erksan, Emel Sayın'ın başrolünü oynadığı beş film çeker. Bu filmler ticari amaçlı piyasa filmleridir. Metin Erksan sinemasında önemli bir yere sahip olmamasına rağmen pek çok izleyiciye ulaşır ve beğeni toplarlar. Ünlü şarkıcının başrolünü oynadığı bol şarkılı bu filmler hala pek çok televizyon kanalında seyircisine ulaşmaktadır.

1970'li yıllar Türk sinemasının seyircisini kaybetmeye başladığı yıllardır. Metin Erksan, bunun nedenini o dönemde başrol oynayan oyuncuların artık sinema seyircisi tarafından istenmemesine bağlıyor. "Sevenler Ölmez", "Reyhan", "Ateşli Çingene" gibi filmlerin baş kadın oyuncularının iyi sesi olmamasına rağmen, sesleriyle ünlü olan şarkıcı rolleri yapmaları ve üçüncü sınıf şarkıcılar tarafından seslendirilmelerinin seyircinin hoşuna gitmediğini söylüyor. Bu yüzden Hulki Saner'den gelen film tekliflerini gerçekten şarkıcı olan bir sanatçıyla çekilmek üzere kabul eder. Metin Erksan, o yıllarda bir gece kulübünde şarkıcılık yapan Emel Sayın'ı Hulki Saner’in bütün itirazlarına rağmen bu şarkılı filmlerin baş kadın oyuncusu olarak oynatır. 10 film yapmak üzere yola çıkarlar ama, beşinci filmden sonra Metin Erksan, bu projeden ayrılır. Emel Sayın'lı bu filmlerin ilk iki tanesi Mısır-Türk ortak yapımıdır.

Bu serinin ilk filmi olan "Eyvah", haksız 'yere idama mahkum edilen sevgilisini kurtarmak için mücadele eden genç bir şarkıcı kızın öyküsünü anlatmaktadır. Zengin bir işadamı, başına bela olan sendika başkanından kurtulmak için işlediği bir cinayeti onun üzerine attırır. Sendika başkanının sevgilisi olan şarkıcı kadın, sevgilisinin aleyhinde çalışan avukata gider ve "Kardeşim" diyerek tanıttığı sevgilisini kurtarmasını ister. Avukat genç kadından hoşlanır ve ağabeyini ancak sevgilisi olmayı kabul ederse kurtaracağını söyler. Genç kadın bu teklifi kabul eder. Avukat, o güne kadar suçlu olduğunu iddia ettiği sendika başkanının suçsuzluğunu ispat etmeye çabalar ve gerçek suçlunun silahından çıkan kurşunu delil olarak kullanabilmek için o silahla kendini vurdurur. Vücudundan çıkar kurşunu ispat olarak kullanır ve sendika başkanının suçsuzluğu kanıtlanır. Avukat, kadın ve genç adamın kardeş değil de sevgili olduğunu anlayınca iki sevgilinin arasından çekilir ve film mutlu sonla biter.


Metin Erksan ve Mısırlı senaryo yazarı Abdulhay Edip'in birlikte senaryosunu yazdıkları bu filmde avukat rolünü Mısırlı ünlü oyuncu Ferit Şevki oynar. Bu rol bir hukuksal olayı da sergilemesi açısından önemlidir. Yönetmen bu filmde bir avukatın hem davalının, hem de davacının yanında yer almasıyla hukuk sistemine ve avukatlık mesleğine eleştirel bir bakış getirmektedir. “Metin Erksan Sineması, “Birsen Altıner, syf, 89 ” 



EŞKİYA OĞLU (1970)

Senaryo ve Yönetmen: Mümtaz Alpaslan
Görüntü Yönetmeni: Güray Sevinç
Maya ve Türküler: Neşet Ertaş
Yapım: Dost Film/Mümtaz Alpaslan

Oyuncular: İzzet Aldemir, Serap Gülşah, Birsen Birol, Orhan Sever, Mehmet Parlar, Osman Yarıcı, Kazım Birol, Küçük Yıldız: Mehmetçik

Konu: Eşkıya Hamido’nun yaşam hikayesi anlatılmakta.


Not: Bir zamanlar Doğu illerimizi korkuya saran Eşkıya Hamido’nun öz oğlu İzzet Aldemir Hamidonun hayatını bu filmde canlandırdı. 

ERKEKLİK ÖLDÜ MÜ ABİLER (1970)

Yönetmen: Mehmet Dinler
Senaryo: Bülent Oran
Kamera: Erdoğan Engin
Müzik: Metin Bükey
Yapım: Ar Film / Arsen Bahçeoğlu

Oyuncular: Sadri Alışık, Feri Cansel, Danyal Topatan, Aynur Aydan, Hayri Caner, Nubar Terziyan, Muammer Gözalan, Hüseyin Zan, İhsan Baysal, Zeki Sezer, Hamza Abimiz, Reşit Çıldam, Küçük Yıldız: Pele Ahmet, Atilla Gürdal


Konu: Sinema sahipleri arasındaki rekabet savaşıyla can düşmanının kızını baştan çıkaran adamın öyküsü. 

ERKEK GiBi ÖLENLER (1970)

Senaryo ve Yönetmen: Yılmaz Duru
Kamera: Paşa Gündoğdu
Yapım: Tura Film / Yılmaz Duru

Oyuncular: Yılmaz Duru, Feri Cansel, Tufan Giray, Nihat Ziyalan, Danyal Topatan, İlhan Hemşeri, Funda Gürçen, Hüseyin Alp


Konu: Annesini öldürenlerden intikamını alıp, sonra da düşmanının kızına aşık olan bir terzi kalfasının öyküsü. 

21 Ocak 2018 Pazar

ECELİN GÖLGESİ (1970)



Yönetmen: Turgut İnangiray
Senaryo: Sami Tunç
Görüntü Yönetmeni: Salih Dikişçi
Yapım: Tunç Film/Sami Tunç

Oyuncular: Tugay Toksöz, Nebahat Çehre, Sami Tunç, Kazım Kartal, Kamuran Ballı, İsmet Erten

Konu: İki arkadaş arasındaki kan davasının öyküsü.