Powered By Blogger

14 Şubat 2018 Çarşamba

HAYATIMIZIN EN GÜZEL YILLARI (1972)

"HAYATIM/BOKSÖR"

Yönetmen: Süreyya Duru
Senaryo: Erdoğan Tünaş
Kamera: Özdemir Öğüt
Yapım: Murat Film / Süreyya Duru

Set : Sonay Kanat (şef) Ekrem Ülgen, Bedri Uğur, Kamera Asistanı: Sevgi Barışta, Asistan Rejisör: Tolgay Ziyal, 2 nci asistan: Yılmaz Koç, Prodüksiyon Amiri: Adil Kıbıcı, Asistanı: Mustafa Doğan, Renk Uzmanı: Turgut Ören, Seslendiren: Yorgo İlyadis, Montaj: Osman Koşkan, Mustafa Karataş, Senkron: İsmail Kalkan, Laboratuar: Hikmet Kuyucu, Hayati Akbulut, Negatif Montaj: Hüsam Eren, Ar Direktör, Metin Duru, Işık İlhan Aslım, Müzik: Bora Ayanoğlu, Sesler: Müşerref Tezcan, Hülya,
Ören Film stüdyosunda renklendirilmiş, Süperfon stüdyosunda selendirilmiştir

Oyuncular: Cüneyt Arkın, Müşerref Tezacan, Süleyman Turan, Bilal İnci, Bora Ayanoğlu, Mualla Omay, Kayhan Yıldızoğlu, Çetin Başaran, Adnan Mersinli, Necip Tekçe, Ekrem Gökkaya, Leyla Başar, Ruhan Kumru, Recep Filiz, Sinan Ecer, Nedime Tekçe, Sertaç, Aydın Kıvılcım,


Konu: Birbirine kardeş kadar yakın 4 arkadaşın öyküsü. Yumruğu da onuru kadar güçlü olan Murat sevdiği kızın babası tarafından kovulmasına rağmen sevgisi uğruna babasına yardım etmek isterken bir cinayete karışır. Ancak bu arada Murat cok ünlü bir boksör olmuştur. Yurtdışına kaçar ama polis orda da peşindedir. 

HAYAT MI BU (1972)

Yönetmen : Orhan Aksoy
Senaryo: Hamdi Değirmencioğlu
Kamera: Ali Yaver
Yapım: Er Film / Berker İnanoğlu

Müzik: Sezen Cumhur Önal, Yönetmen Yardımcısı: Erdoğan Avcı, Kurgu: Özdemir Arıtan, Yönetmen Yardımcısı: Erdoğan Avcı, Kameraman: Tuncay Vural, Laboratuar Şefi: Recai Karataş, Işık Şefi: Aydın Yurteri, Işık: Zülküf Yücel, Kemal Şahintürk, Celal Dilek, Ses Kayıt: Tuncer Aydınoğlu, Bican Avşar, Prodüksiyon amiri: Metn Ok, Set Ekibi: Aslan Yıldız, Veli Özşahin, Baki Soğukpınar, Şarkılar: Berkant, (Acar Film Stüdyolarında hazırlanmıştır).

Oyuncular: Zeynep Değirmencioğlu (Ayşe), İzzet Günay (Suat), Semra Sar (Selma), Serkan Acar Sertan), Sertan Acar, Mine Sun (Nevin), Renan Fosforoğlu, İsmail Hakkı Şen, Senar Seven , Oya Engin, Müşerref Çapın, Mahmure Handan, enar Şişman, Sabahat Işık, Hasan Yıldız, Mustafa Yavuz, İhsan Bayraktar, Muzaffer Yenen, Nezihe Güler, Küçük Oyuncu: Gökşin

Konu: Çocuklarından biri ölümcül bir hastalığa yakalanan ve hangisinin ölümle pençeleştiği kendisinden saklanan bir annenin dramı.

ÖDÜL:
10. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması (1 – 10 Haziran 1973)
► En İyi Film
► Semra Sar “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu”
► Hamdi Değirmencioğlu “En İyi Senaryo”


Jüri Üyeleri: Mahmut Baler, Nihat Akçan, Melih Başar, Oğuz Özdeş, Ahmet Üstel, Cahit Gürbüzer, Vasil Anas, Metin Çakalıklı, Zeki Özer, Kenan Değer, Atıf Başkan, Tuncer Özal. 

HAYAL UÇURUMU (1972)

Senaryo ve Yönetmen: Oğuz Gözen
Kamera: Mehmet Ali Özdemir
Müzik: Yurdaer Doğulu
Yapım: Çay Film/Cevdet Akgül

Oyuncular: Mehmet Taneri, Sevgi Can, Baki Tamer, Ayda Aydan, Yurdaer Doğulu, Zeki Tüney, Sibel Güç, Gül Banu, Özlem Özden, Kemal Çapraz, Hülya Yüceltürk, Müjgan Küçük, Cevdet Akgül,


Konu: Oğuz Gözen’in “Hayal ve Boşluk” ismini verdiği hikayesinin adı değiştirilerek “Hayal Uçurumu” adı altında çekilen filmde, “Daldan dala konan çok kadınla beraber olan bir gencin, bir yaralama suçundan hapse girmesiyle doğan cinsel boşluğunu, mastürbasyonla gidermesi üzerine oluşan ve ileriki yıllarda ortaya çıkan sorunları anlatan bir öykü” konu alınmaktadır. 

HAKİKAT (1972)

Yönetmen: Erdoğan Tokatlı
Senaryo: Erdoğan Tokatlı, Tuncer Necmioğlu
Kamera: Fevzi Eryılmaz
Yapım: Bozkurt Film / İsmail Gonca

Fon Müziği: Metin Bükey, Ses Mühendisi: Necip Sarıcıoğlu, (Lâle Film stüdyosunda hazırlanmış ve seslendirilmiştir)

Oyuncular: Hakan Balamir, Aynur Aydan, Sevinç Pekin, Gülten Ceylan, Osman Alyanak, Şükriye Atav, İsmail Hakkı Şen, Tuncer Necmioğlu, Ergun Rona, Enver Dönmez, Seyhan Gümüş, Danyal Topatan, Sami Hazinses, Feridun Çölgeçen, Oya Angün, Muzaffer Mozaik,

Konu: Büyük kentin farklı atmosferi içinde kimliklerini yitiren taşralı gençlerle, onları kötü yoldan kurtarmak için çırpınan bir annenin öyküsü.


HACIAĞALAR KRALI (1972)

Yönetmen: Yunus Yılmaz
Senaryo: Ali Avaz
Operatör: Mehmet Ali Öztürk
Yapım: Sun Film / Ömer Özçelik

Oyuncular: Ali Avaz, Tijen Doray, Attila Ergün, Yeşim Yükselen, Enver Dönmez, Gündüz Akar, Fahri sadedil, Sema Mutlu, Kenan karagöz, Doğan Argun, Nilgün Ceylan, Yaşar Koçer, Yılmaz Kurt

Konu: İstanbul'u haraca kesen bir kabadayının hapse düşmesiyle yerine geçirilen bir adamın öyküsü.


HACI MURAT'IN İNTİKAMI (1972)

Yönetmen: Yavuz Figenli
Senaryo: Recep Filiz
Kameraman: Salih Dikişçi
Yapım: Topkapı Film / Yaşar Tunalı

Reji Asistanı: Erdoğan Erol, Teknik Direktör, Ünal Tunalı, Prodüksiyon Amiri: Kadir Gök, Renk Uzmanları: Turgut Ören, Zihniye Ören, Laboratuar Şefi: Hikmet Kuyucu, Laboratuar Yrd: Özkan Sevinç, Hayrettin Çakmak, Negatif Montaj: Hüsam İrem, Sesleri Alan: Makro Buduris, (Ören Film Stüdyosunda Renklendirilmiştir.)

Oyuncular: Tamer Yiğit, Seyyal Taner, Kazım Kartal, Yeşim Yükselen, Adnan Mersinli, Murat Tok, Kadir Gök,


Konu: 1859 yılında Ruslar özellikle Kafkasya'daki Türklere baskısını arttırmış ve liderleri Şeyh Şamili ellerinde bulunmaktadır. Bu eziyete bir dur diyen Hacı Murat Ruslara ağır zafiyetler verdiriyordur. Hacı Murat'ı bulabilmek için tüm Türk köylerine baskınlar düzenleniyordur. Karşı koyanlar da öldürülüyordur. Bu duruma çok sinirlenen prens Hacı Muratın köyüne bizzat gider ve Babasını öldürür. Mescidteki herkesi alıp da Taş ocaklarına sürmek isterler ama yetişen Hacı Murat köylülerinin bulunduğu cemaati kurtarır ve kötü haberi öğrenir. Bunun üzerine Şeyh Şamil'i ne yapıp ne edip kurtarması gerektiğini düşünen Hacı Murat iki köylüsünü de alıp Şeyh Şamil'in köyüne gider. Şimdilik yönetimi ele aldığını Şeyh Şamil'i kurtaracağını söyler. Eli silah tutanlar eğitilecektir silahları da Hacı Murat bulacaktır. Fakat bunları söylediği Şeyh Şamil'in oğlu da işbirlikçi çıkar düşmanla. Prensin yanına gider Şeyh Şamil'in oğlunun adamı ve Hacı Murat'ın onların köyde olduğunu söyler. Ele geçirmek için Şeyh Şamil'in prensin yanında olduğunu söyleyip onu oraya çekme planını yaparlar. Hacı Murat bunu duyunca tek başına yola çıkar ama yolda tuzağa yakalanır. Prens bu planı hazırlayan Şeyh Şamil'in oğlunun adamını da öldürür. Prens tutsak olan Hacı Murat ile Karya adında bir haydutu dövüştürür. Hacı Murat Karya'yı yener ama öldürmez. Daha sonra zindanda işkence yapılmaya götürülür. Oradan da ondan çok hoşlanan Prenses tarafından kurtarılır. Kaleden kaçtığı gibi de Şeyh Şamil'in köyüne gider ve Şeyh Şamil'in oğlunu öldürtür yaptığı hainlik yüzünden. Aynı anda Prenses Şeyh Şamil'in Prens'in yanında olduğunu öğrenir. Bunu öğrendiği gibi de doğru Hacı Murat'ın yanına gider. Türk ve müslüman olduğunu söyler ve ertesi gün Şey Şamil'in Varna Kalesine götürülüp asılacağını haber verir. Hacı Murat bunun üstüne yolda askeri birliği yakalar ve Şey Şamil'i kurtarır ama o askerlerle dövüşürken Prens gördüğü Prenses'i öldürür. Hacı Murat da bunu fark ettiği gibi Prens'in peşine düşer. Prensle çok uzun süre dövüşürler ve sonunda Prensi öldürmeyi başarır ve tüm intikamını almış olur. 



GÜNEŞ TEKRAR DOĞACAK (1972)

Yönetmen: Ferit Ceylan
Senaryo: Cevdet Yavuzdoğan
Kamera: Selahattin Hiçdurmaz
Yapım: Alemdar Film / Mehmet Alemdar


Oyuncular: Ahmet Mekin, Zuhal Aktan, Turgut Özatay, Işık Yavuz, Danyal Topatan, Yaşar Güçlü, Murat Sümer 

GÜNAHSIZLAR (1972)

Yönetmen: Atıf Yılmaz
Senaryo : Selim İleri
Görüntü Yönetmeni: Ali Yaver
Yapım: Er Film / Berker İnanoğlu

Oyuncular: Cüneyt Arkın, Arzu Okay, Sevda Ferdağ, Tuncer Necmioğlu, Nevin Nuray, Yeşim Tan, Şükriye Atav,


Konu: Mühendis Cüneyt'in aşık olduğu kadınla olan ilişkileri... Karasızlık ve kent-insan ilişkilerini işleyen bir film. 

GÜMÜŞ GERDANLIK (1972)

Yönetmen: Ülkü Erakalın
Senaryo: Bülent Oran
Foto Direktörü: Özdemir Öğüt
Kameraman: Nihat Çifteoğlu,
Yapım: Kervan Film/Ümit Utku

Kameraman Asistanı: Emine Sevgi, Müzik Direktörü: Metin Bükey, Reji Asistanı: Handan Adalı, Set Amiri: Hüseyin Çalışkan, Set Elemanları: Kahraman Korkut, Rahmi Erzurumlu, Seslendiren: Necip Sarıcıoğlu, Montaj: Celal Köse, Negatif Montaj: Ender Teker, Senkron: Mustafa Kent, Laboratuar Şefi: Hikmet Kuyucu, Laborant: Hayati Akbulut, Şarkılar: Nigâr Uluerer, Murat Soydan, Belkıs Özener, Prodüksiyon Amiri: Nuri Tuğ, (Ören Renki laboratuarlarında renklendirilmiş, Lâle film stüdyosunda seslendirilmiştir.)

Oyuncular: Murat Soydan, Zeynep Aksu, Çolpan İlhan, Metin Serezli, Aliye Rona, Diler Saraç, Handan Adalı, Muzaffer Yenen, Mahmure Handan, Rengin Arda, Aysel Gürel, Birbahar Kerigan, Özen Tutucu, Nuri Tuğ, Sibel Yücel (Hey Mecmuası sinema birincisi -1972), Fuat Soner (yeni bir kabiliyet) ve Nigâr Uluerer

Konu: Fuat ölüm döşeğinde, halasına daha evvel evlenmesine mani olduğu Selma’dan bir çocuğu olacağını söyleyerek ona sahip çıkmasını vasiyet eder. Yaşlı kadın çocuğa bakacağına, hayatını ona adayacağına söz verir. Doğar doğmaz da çocuğu Selma’dan koparıp Avrupa’ya kaçırır ve orada büyütür. Ancak küçük kızı hep hakir görür ve sevgisiz bırakır. Sevgi genç bir kız olunca yatılı kız lisesine başlar ama arkadaşlarıyla bir türlü uyum sağlayamaz. Ta ki öğrencilerden birinin ünlü bir sanatçı olan ağabeyi ile tanışana dek. İki genç ilk görüşte birbirine aşık olunca Sevgi için hayat adeta yeniden başlar.


13 Şubat 2018 Salı

GÜLÜZAR (1972)

Senaryo ve Yönetmen: Hulki Saner
Görüntü Yönetmeni: Özdemir Öğüt
Yapım: Saner Film / Hulki Saner

Oyuncular: Emel Sayın, Ediz Hun, Mine Sun, Hulusi Kentmen, Ayşin Atav, Atıf Kaptan, Tevhit Bilge, Renan Fosforoğlu, Leman Akçatepe, Doğan Tamer, Lamia Yalı, Yusuf Sezer, Ahmet Şenses

Konu: Temel bey, İstanbul’un tanınmış Karadenizli iş adamlarından biridir. Kızı Gülizar ise İstanbul’da doğmuş büyümüş modern bir genç kızdır. Gülizar doğduğu zaman beşik kertmesi ile gene Karadenizli Cemal beyin oğlu ile nişanlanmıştır. Cemal beyin oğlu da Avrupa da tahsilini bitirmek üzere olan modern bir delikanlıdır. Temel bey, Murat’la kızının bir an önce evlenmesini istemektedir. Çünkü Cemal bey başarılı bir iş adamı olmasına rağmen halen eski kafalı ve törelere bağlıdır. Bu evlilik için Temel’i sıkıştırmaktadır. Ayrıca işleri iyi gitmeyen Temel Bey, Cemal beyden sık, sık borç para almaktadır. Murat Avrupa""dan döner, fakat gönlü hiç evlilikten yana değildir. Gülizar ise her ne kadar annesinin ve babasının sözünden çıkmak istemese de Murat’la görüşmek ister. Gülizar daha önce Murat’ın gittiği gazinolarda gizli, gizli onu takip eder. Murat’ın partide olan herkese babasını şikayet ettiğini, babasının kendini Gülizar isimli çirkin bir kızla evlendirmek istediğini söyler. Kalbi kırılan Gülizar, Murat’tan intikam almak için bir taraftan ailesine Murat’la evlenmek için zorlar. Diğer taraftan da Murat’a başka bir isim altında sık, sık giderek onu kendisine tamamen aşık eder. Nihayet Trabzonlu iki aile birbirine gider. Murat silah zoru ile nikah masasına oturtulmaktadır. Eğer Gülizar’la evlenmezse beraber gezdiği kızı öldüreceklerini söylerler. Murat bu durumda Gülizar’la evlenmeye razı olur. Aslında Gülizar tanıdığı kızdır.





GÖREVİMİZ TEHLİKE (1972)

Yönetmen: Yavuz Figenli
Senaryo: Recep Filiz
Kamera: Salih Dikişçi
Yapım: Topkapı Film/Yaşar Tunalı

Oyuncular: Behçet Nacar, Ender Çerçioğlu, Kudret Karadağ, Süheyl Eğriboz, Kadir Kök, Lütfi Engin, Oktay yavuz

Konu: Bulgaristan'dan Türkiye'ye kaçan bir bilim adamının öyküsü.

_______________________



Yönetmen: Çetin İnanç
Senaryo: Semih Servidal
Kamera; Seraç Karan
Yapım: Osmanlı Film / Mehmet Karahafız
Hasan Çakır

Oyuncular: Erdo Vatan, Hüseyin Zan, Ceyda Karahan, Yeşim Yükselen, Oktay Yavuz, Ceyhan Cem, Rıza Genç, Ahmet Şenses, İbrahim Uğurlu, Zeki Sezer, Arap Celal 




GÖNÜL OYUNU (1972)

Senaryo ve Yönetmen: Semih Evin
Kamera: Orhan Çağman
Yapım: Osmanlı Film / Mehmet Karahafız, Hasan Çakır


Oyuncular: Murat Soydan, Gönül hancı, Hulusi Kentmen, Altan Bozkurt, Atıf Kaptan, Kayhan Yıldızoğlu, Aydan Budak, Ekrem Dümer, Diclehan baban, Mesure Eken, 

GÖKÇEÇİÇEK (1972)

Senaryo ve Yönetmen: Lütfi Ömer Akad
Eser: Erol Keskin
Görüntü Yönetmeni: Cahit Engin
Müzik: Nuray Demirci
Yapım: Hürrem Erman / Erman Filmcilik ve Sinemacılık A.Ş.

Giysiler ve Çevre Düzeni: Erol Keskin, Yardımcısı: Raşit Hazar, Yönetmen Yardımcıları: Nurettin İrişen, Ahmet Vural, Görüntü Yardımcıları: Ferhat Bakır, Selçuk Turanlı, Çekim Düzeni: Nejat Buvan, Yardımcılar: Necmettin Çobanoğlu, Necmi Ataman, Bedri Uğur, Işıklar: Rıdvan Varol, Celal Şahin, Renk Uzmanı: Turgut Ören, Zihniye Ören, Sesleri Alan: Yorgo İliadis, Yapım Müdürü: Melih Işık, Kurgu: İsmail kalkan,
(Ören Film Stüdyosunda Hazırlanmış, Süper Fon’da seslendirilmiştir.)

Oyuncular: Hülya Koçyiğit, Serdar Gökhan, İhsan Baysal, Tuncer Necmioğlu, Kamuran Usluer, Osman Alyanak, Kerem Yılmazer, Hasan Ceylan, Nezihe Güler, Murat Tok, Turgut Savaş, Erdoğan seren, Sırrı Elitaş, Yunus Yakışıklı, Turgut Savaş, Murat Tok,

NOT: Film Isparta Gönen Köyü ve civarında çekilmiştir.

KONU : Aşkın Şamanist inançların etkilerini hala taşıyan göçer Türkmenlerin yerleşme sorunlarıyla iç içe anlatıldığı filmde, Selman Ali Gökçe Çlçek'e aşıktır. Ancak oba beyi Artuk oğlu Ahmet'de Gökçe Çlçek'e göz koymuştur. Ne var ki kızın babası kızını oba beyinin oğluna verir. Yüzyıllardır süren "baba sözü kılıçtan keskindir" davranışı üstün gelir. Bunun üstüne Gökçe Çiçek'in akli dengesi bozulur. Zaman içinde aba beyinin ve yörüklerin toprak elde etmelerini engellemek isteyen Katırcıoğlunun niyetini anlayan Selman Ali Katırcıoğlu ile mücadeleye girer. Sonuçta mutlu sona ulaşılır. Siyasal ve ekonomik güç kazanmak uğruna çeşitli hilelerle sevenler birblrlerinden ayrılmak ve acılar çekmek zorunda kalırlar. Kadın yine amaca ulaşmak için bir araç olarak kullanılır. Gökçe Çiçek'in yüzyıllardır süren baba sözünün mutlaklığına boyun eğmekten başka seçeneği yok Anadolu'nun hemen her yerinde görülen ve gençlerin (özellikle kadınların) sevdiklerine ulaşmak için kullandıkları her yanı bez parçaları ile kaplanmış dilek ağacıdır.
Film: Kemal Tahir'in Devlet Ana’sı ile Yılmaz Öztuna'nın, Uzunçarşılı’nın daha eskilerden Peçevi'nin, Aşık Paşa'nın ve Ahmet Cevdet'in eserleri ile düzgün paraleller izler. XIX. yüzyıl Osmanlısında devlet arazileri, bedelini ödeyen beylerin eline geçmekte, ve bu geçiş ile beyler arasında rekabet olmaktadır. Artukbeyliler ile Alakuşlar arasında da böyle bir rekabet vardır.
Artukbeylilerden Gökçe çiçek, Alakuşlardan Selman Ali ile birbirlerini severler ve söz verirler. Artukbeyli Ahmet de Gökçe Çiçeği istemektedir. Selman Ali, Gökçe Çiçeğin birlikte kaçma önerisini obada ki görevi (hayvanlarla tuz sevkiyatı, bunların geçitlerde eşkiyadan korunması) nedeni ile kabul etmez ve Ahmet ile konuşup Obasına tanınacak haklar karşılığında Gökçe Çiçekten vazgeçer. Bu bir kurban ediliştir. Gökçe Çiçek bunu bilmediğinden Selman Ali’ye 'namert' diyerek verdikleri sözü kendisinin tutacağını söyler. Obanın şaman ulusu olan Dedesi'ne başvurur, bundan sonra yarı ermiş gibi dolaşmaya başlar, Bu ara Selman Ali'ye ettiği lanet tutar, tuz kervan Selman Ali'nin ikazına, rağmen Ahmet tarafından geçide sokulur ve deprem olurken yıkılan kayaların altında hayvanlar telef olur. Selman Ali ve Ahmet köye dönmezler, öldü sanılırlar. Bu haber Oba beyinin ölümüne neden olur, yerine karısı geçer. Bacı Bey olur. Katırcıoğlu kervanların nakil işini Selman Ali yerine yüklenmek ister, Gökçe Çiçek karşı çıkar. Katrcıoğlu Gökçe Çiçeğin deli olduğunu ileri sürer bu konuda bir ferman çıkarttırır. . Ovanın da kendine satılması sözünü alır. Bu arada Selman Ali ile Ahmet köye dönerler. Ahmet adı deliye çıkan Gökçe Çiçekten vazgeçer. Gökçe Çiçek dilek ağacını yakar işini Katırcıoğlu’na kaptıran Selman Ali başka iş, aramaya, bunun için yeni hayvanlar araştırtmaya başlar Katırcıoğlundan yüz bulan eşkiya Kopuk Çoban, Gökçe Çiçeği kaçırdıktan sonra deli sanarak 'kurtarmalık' alamayacağını sanır. Bozalak Çakıra bırakırsa da Selman Ali gelip kurtarır. Katırcıoğlu Gökçe Çiçeği deli diye kapattırmak istemesine oba halkı karşı çıkar, Selman Ali de nikahı altına aldığını söyler, Töreyi ileri sürer, getirilecek fermanı tanımadığını açıklar. Hayvan tedarikinden dönen Selman Ali'nin adamları Katırcıoğlu’nun adamları ile çatışırlar.

Katırcıoğlu ölür. Dededen ruhsat alan Selman Ali kemane çalarak Gökçe Çiçeğin ruhsal durumunu düzeltir. Birlikte yaylaya giderler.”Orhan Ünser, “Kelimelerden Görüntüye” syf, 213 ”

“Gökçe Çiçek” Lütfi Akad sinemasının önemli filmlerinden bir olma şansının hemen yanı başından geçen bir film. Konu, tarihsel konumu açısından olsun, çağdaş uzantıları açısından olsun, ilginç ve önemli. Ancak senaryoda önemli bir aksaklık, tarihsel gerçekçilik çizgisiyle “Gökçe Çiçek”in sevgi öyküsünün ve kişiliğinin birbiriyle uyuşmaması Akad, senaryosuyla olsun, anlatımıyla olsun, filmin bu çift yanlı gelişimini dengeleyemiyor. Erol Keskin’in Kemal Tahir’den belirli izler taşıyan (örneğin ‘derviş’ motifi) öyküsünde, konuşmaların tipik Kemal Tahir üslubu taşıması, o bölgenin gereçlerine uyar mı? Bu konuda kendimi yetkili saymıyor, ancak soru işaretini koyuyorum.
Çok kötü bir seslendirme ve felaket bir müziklendirme anlayışı, filmin birçok sahnesini berbat ediyor. Bunun dışında Akad sineması, bu kez konunun gerektirdiği atmosfer ve gerilimi yaratmada yetersiz kalıyor. Örneğin filmin iki dönüm noktası olan iki sahne var. Birinde, yalnızca Gökçe Çiçek’in dönüp geleceklerine inandığı Artukoğlu ve Selman Ali’nin bir akşam üstü sahiden dönmeleri. Bu, aynım zamanda yörüklerin kurtuluşunun da habercisi olan önemli sahne, sinema açısından başarısız. Aynı biçimde, Gökçe Çiçek’in “ermesini” Tanrı’ya kavuşmasını simgeleyen o coşku bölümünde, Akad, Hülya Koçyiğit’le sanki oryantal bir dans yaptırıyor. Bütün Bunlar, “Gökçe Çiçek”in başarısını engelliyor doğallıkla. Ve yazık da oluyor, çünkü tarihimizin dönüm noktalarına eğilmek gibi çok iyi bir niyeti yansıtan, dilek ağacı/eşya üzerindeki güneş, ay motifleri/ iyi-kötü ruhları içerdiğine inanılan bebekler gibi öğelerle, Anadolu’da Şamanizm’den kalma dinsel-kültürel kalıntıları da kullanan bu önemli kou, aynı biçimde önemli bir film haline gelemeden kalıyor. (Atilla Dorsay 1973)


► Sinematek Derneğinin yaptığı araştırmada 1973 yılının en iyi 10 filmi arasında yer almıştır. 



GELİNLİK KIZLAR (1972)

Yönetmen: Atıf Yılmaz
Senaryo: Hamdi Değirmencioğlu
Kameraman : Çetin Tunca
Yapım: Er Film / Berker İnanoğlu

Seslendirme: Tuncer Aydınoğlu, Laboratuar Şefi: Recai Karataş, Montaj Şefi: Özdemir Arıtan, Prodüksiyon Amiri Sadri Karan, Asistanı: Metin Ok, Yardımcı Rejisör: Zeki Ökten, Kamera Asistanı: Mustafa Kuzu, Reji Asistanı: Bulut, Set Amiri: Mahmut Tarakçı, Işıklar Ender Işık Servisi, Aydın Yurteri (Şef) Jenerik: Refik Onubil, ((Acar Film Stüdyosu Renkli laboratuarında hazırlanmış ve seslendirilmiştir)

Oyuncular: Sadri Alışık (Sadi Ateş), Zeynep Değirmencioğlu (Ayşe), Meral Taygun (Nevin Ateş), Yeşim Tan: (Gül), Ayşin Atav: (Lale), Sertan Acar: (Ali), Nevzat Okçugil: (Dadı), Mümtaz Ener: ( hapishane müdürü), Leman Akçatepe (Ali'nin annesi), Renan Fosforoğlu (Ali'nin bakkal dayısı), Göksel Kortay (Sadi'nin kız arkadaşı Gülçin), Muammer Gözalan, Muadelet Tibet (Gülçin'in annesi), Tanju Şarman (Nevin'in eski kocası), Raik Alnıaçık, Müşerref Çapın, Tanju Şarman, Nevin Nuray, Şener Gezgin, Oya Engin, Küçük Yıldızlar: Selda Gözalan, Manolya, Alkım,

Konu: Filmimiz ünlü sahne sanatçısı Sadi Ateş'in üç kızı ve güzel karısı Nevin'in mutluluğuna şahit olmamızla başlıyor. Sadi ve Nevin evlilik yıl dönümlerini kutluyorlar. Gül ve Ayşe çiftin ortak kızlarıdır, Lale ise Nevin'in ilk evliliğinden olan kızıdır. Nevin'in ilk eşi bu mutluluk tablosunu bozmak, para koparmak için Nevin'i kızı Lale'yi geri almakla tehdit eder. Tartışma neticesi Nevin, eski kocasını öldürür. Filmde kader bu dakikadan itibaren ağlarını örmeye başlar.

Gerisini tahmin etmek çok zor olmasa da filme katılan duygusal öğeler, abartılmış espiriler filmi bezerken Sadri Alışık'ın sesinden "ben seni unutmak için sevmedim"i, ayrıca daha önce 1970 yapımı Aşktan Da Üstün filminde Zeki Müren'in seslendirdiği "yum o güzel gözlerini yum" ninnisini küçük Lale'nin (!) ağzından dinlemek de keyifli.

Sadri Alışık'ın birkaç filmde altında Sadi Ateş yazan ve serçe parmağını hafifçe ısırdığı meşhur fotoğrafı da burada duvarlara boydan boya asılmış bir afiş olarak karşımıza çıkar. Böyle benzer bir afiş örneğini Türkan Şoray'ın gözlerini vurgulayan, yağlı boya resim havasındaki o meşhur afişi ve siyah beyaz renkteki , Marilyn Monroe tarzı saçlarla bir gülüş attığı (yirmili yaşlarındaki hali) o pozları için de verebilirim. Bir filmin dekorunu başka bir filme dekor olarak kullanmak gibidir sanki. Dikkatli izleyicilerin hemen yakalayabileceği bir ayrıntıdır.

Halen hizmet veren ünlü balık restorantı Façyo'nun da adını ilk bu filmde duymuştum. Yıllar evvel Sarıyer Kireçburnu'ndaki bu güzel lokantanın önünden geçerken filmdeki mekanın gerçekten var olduğunu bilmek beni pek neşelendirmişti.

Mini etekler, kocaman kravatlar, iri büyük kurdeleler, üzerine sanki renkli bal dökülmüş havasındaki gazlı balonlar, bakkal çırağının sepeti , hapishane sahnelerinin çekildiği mekan Sultanahmet ve daha nice ayrıntısı ile insana 70 leri ciğerlerine doya doya çektiren bir film bu. Sadi Ateş'in gardrobunda bordo renkli bir takımının olmasını bilmek bile güzel.

Sinemaseverlerin sadece iki filmde (Şeytan ve Gelinlik Kızlar) görebildiği Meral Taygun da benim için hep bir muamma kalmıştır. Yeni öğrendim ki 1995 Hollanda yapımı Mykosch filminde Jolanda karakterini canlandırmış aynı zamanda da 1992 yapımı Survival adlı filmde de oyuncu direktörü olarak görev yapmış. Sinemadan kopmadığı fikrine kani olduğum Meral Hanım'ın bugün nerede ne yaptığını halen merak ederim.


Zeynep Değirmencioğlu'nun demirbaş sevgilisi rolünde gördüğümüz Sertan Acar'ın iki seneye sığdırdığı altı filmlik sinema kariyerindeki en esaslı rolü de bence bu filmdeki Ali rolüdür. 



GECEKONDU RÜZGARI (1972)

Yönetmen: Sırrı Gültekin
Senaryo: Sadık Şendil “Oğuz Özdeş’in aynı isimli romanından ”
Kamera: Özdemir Öğüt
Yapım: Aydın Film

Oyucular: Fikret Hakan, Belgin Doruk, Muhterem Nur, Tülin Örsek, Gülgün Erdem, İhsan Gedik, Aydın Tezel, Süheyl Eğriboz, Tevhit Bilge, Nuri Sencer

Konu: Gözü yükseklerde olan bir gencin kenar mahalleden kurtulma öyküsü

izlenebilir