Senaryo: Hamdi
Değirmencioğlu
Kameraman : Çetin Tunca
Yapım: Er Film / Berker
İnanoğlu
Seslendirme: Tuncer
Aydınoğlu, Laboratuar Şefi: Recai Karataş, Montaj Şefi: Özdemir
Arıtan, Prodüksiyon Amiri Sadri Karan, Asistanı: Metin Ok, Yardımcı
Rejisör: Zeki Ökten, Kamera Asistanı: Mustafa Kuzu, Reji
Asistanı: Bulut, Set Amiri: Mahmut Tarakçı, Işıklar Ender
Işık Servisi, Aydın Yurteri (Şef) Jenerik: Refik Onubil, ((Acar Film Stüdyosu Renkli laboratuarında
hazırlanmış ve seslendirilmiştir)
Oyuncular:
Sadri Alışık (Sadi Ateş), Zeynep
Değirmencioğlu (Ayşe), Meral Taygun (Nevin Ateş), Yeşim Tan: (Gül), Ayşin Atav:
(Lale), Sertan Acar: (Ali), Nevzat Okçugil: (Dadı), Mümtaz Ener: ( hapishane
müdürü), Leman Akçatepe (Ali'nin annesi), Renan Fosforoğlu (Ali'nin bakkal
dayısı), Göksel Kortay (Sadi'nin kız arkadaşı Gülçin), Muammer Gözalan,
Muadelet Tibet (Gülçin'in annesi), Tanju Şarman (Nevin'in eski kocası), Raik
Alnıaçık, Müşerref Çapın, Tanju Şarman, Nevin Nuray, Şener Gezgin, Oya Engin,
Küçük Yıldızlar: Selda Gözalan, Manolya, Alkım,
Konu: Filmimiz ünlü sahne sanatçısı Sadi
Ateş'in üç kızı ve güzel karısı Nevin'in mutluluğuna şahit olmamızla başlıyor.
Sadi ve Nevin evlilik yıl dönümlerini kutluyorlar. Gül ve Ayşe çiftin ortak
kızlarıdır, Lale ise Nevin'in ilk evliliğinden olan kızıdır. Nevin'in ilk eşi
bu mutluluk tablosunu bozmak, para koparmak için Nevin'i kızı Lale'yi geri
almakla tehdit eder. Tartışma neticesi Nevin, eski kocasını öldürür. Filmde
kader bu dakikadan itibaren ağlarını örmeye başlar.
Gerisini
tahmin etmek çok zor olmasa da filme katılan duygusal öğeler, abartılmış
espiriler filmi bezerken Sadri Alışık'ın sesinden "ben seni unutmak için
sevmedim"i, ayrıca daha önce 1970 yapımı Aşktan Da Üstün filminde Zeki
Müren'in seslendirdiği "yum o güzel gözlerini yum" ninnisini küçük
Lale'nin (!) ağzından dinlemek de keyifli.
Sadri
Alışık'ın birkaç filmde altında Sadi Ateş yazan ve serçe parmağını hafifçe
ısırdığı meşhur fotoğrafı da burada duvarlara boydan boya asılmış bir afiş
olarak karşımıza çıkar. Böyle benzer bir afiş örneğini Türkan Şoray'ın
gözlerini vurgulayan, yağlı boya resim havasındaki o meşhur afişi ve siyah
beyaz renkteki , Marilyn Monroe tarzı saçlarla bir gülüş attığı (yirmili
yaşlarındaki hali) o pozları için de verebilirim. Bir filmin dekorunu başka bir
filme dekor olarak kullanmak gibidir sanki. Dikkatli izleyicilerin hemen
yakalayabileceği bir ayrıntıdır.
Halen hizmet veren ünlü
balık restorantı Façyo'nun da adını ilk bu filmde duymuştum. Yıllar evvel
Sarıyer Kireçburnu'ndaki bu güzel lokantanın önünden geçerken filmdeki mekanın
gerçekten var olduğunu bilmek beni pek neşelendirmişti.
Mini etekler, kocaman
kravatlar, iri büyük kurdeleler, üzerine sanki renkli bal dökülmüş havasındaki
gazlı balonlar, bakkal çırağının sepeti , hapishane sahnelerinin çekildiği
mekan Sultanahmet ve daha nice ayrıntısı ile insana 70 leri ciğerlerine doya
doya çektiren bir film bu. Sadi Ateş'in gardrobunda bordo renkli bir takımının
olmasını bilmek bile güzel.
Sinemaseverlerin sadece iki
filmde (Şeytan ve Gelinlik Kızlar) görebildiği Meral Taygun da benim için hep bir
muamma kalmıştır. Yeni öğrendim ki 1995 Hollanda yapımı Mykosch filminde
Jolanda karakterini canlandırmış aynı zamanda da 1992 yapımı Survival adlı
filmde de oyuncu direktörü olarak görev yapmış. Sinemadan kopmadığı fikrine
kani olduğum Meral Hanım'ın bugün nerede ne yaptığını halen merak ederim.
Zeynep
Değirmencioğlu'nun demirbaş sevgilisi rolünde gördüğümüz Sertan Acar'ın iki
seneye sığdırdığı altı filmlik sinema kariyerindeki en esaslı rolü de bence bu
filmdeki Ali rolüdür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder