Powered By Blogger

13 Mart 2018 Salı

ÖLÜM SAÇAN HAYALET (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Yunus Yılmaz
Kamera: Mehmet Ali Özdemir
Yapım: Eriç Film

Oyuncular: Çetin Dağlar, Tansu Sayın, Talât Gözbak, Atilla Ergün

Konu: Kirli işler çeviren bir hayalet adamla, bir komiserin mücadele öyküsü


ÖLÜM KARARI (1973)


Senaryo ve Yönetmen: İsmet Soydan
Kamera: Paşa Gündoğdu
Yapım: Gözlem Film / İsmet Soydan

Oyuncular: Fatma Belgen, Yıldırım Gencer, Tufan Giray, Turgut Özatay

Konu: Bir kiralık katilin aşk ve macera öyküsü

ÖKSÜZLER - Bknz: CANIM KARDEŞİM 1973


OH OLSUN (1973)


Yönetmen: Ertem Eğilmez
Senaryo: Sadık Şendil
Görüntü Yönetmeni: Erdoğan Engin
Yapım: Arzu Film / Ertem Eğilmez
,
Oyuncular: Tarık Akan (Ferit Haznedar), Hale Soygazi (Alev Haznedar), Hulusi Kentmen (Fehmi Haznedar), Münir Özkul (Burhan usta), Kemal Sunal (Fazıl Haznedar), Metin Akpınar (Doktor Metin), Halit Akçatepe (Ferdi Haznedar), Beyza Başar (Canan), Serap Olguner, Nevin Güler (Nevin), Adile Naşit (Ferdi’nin annesi), Mürüvvet Sim (Alev’in annesi), İhsan Yüce (İhsan), Hakkı Kıvanç, Orhan Aydınbaş (okul müdürü), Nermin Özses (hademe), Faik Coşkun (nikah memuru)

Konu: Bir yanda üç oğlu üzerinde kesinkes bir Osmanlı usulü terbiye uygulayan, otoriter fabrikatör (Hulusi Kentmen), ailesi, diğer taraftan da aynı fabrikada ustabaşı olarak çalışan bir adamın (Münir Özkul) karısı ve dört kızından meydana gelen ailesi... Oğullarının birer melek olmaktan çok uzak olduklarını anlayan sert baba onları kendi fabrikasında işçi olarak çalıştırmaya zorunlu kılar. Çapkın oğlan (Tarık Akan) ustabaşının kızına aşık olur. Ve iki genç gizlice evlenerek çocuk sahibi olurlar. Durumun ailelere açılmasıyla birlikte olaylar gelişmeye başlar.

► Ertem Eğilmez, 1964'dan beri yapımcı, 1964'den beri ise yönetmen olarak çalıştığı ve "Bir Millet Uyanıyor" (ikinci çevirim), "Sürtük" gibi filmlerde ticari başarılar kazandığı sinema ortamımıza, şu sıralar, yeni ve kendine özgü bir tür sinemanın başarılı uygulayıcısı olarak yerleşecek gibi görülüyor. "Canım Kardeşim" ile başlayıp. "Yalancı Yarim ile süren bu türün en yeni örneği "Oh Olsun"... Bu üç filmi, birbirine, değişmez baş oyuncu Tarık Akan, senaryocu Sadık Şendil, görüntü yönetmeni Erdoğan Engin ve Halit Akçatepe/ Metin Akpınar/Kemal Sunal üçlüsünden (yani Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nun başarılı öz kadrosundan) başka şeyler de bağlıyor kuşkusuz ... Ve bu unsurların belirgin biçimde öne çıkması, bugün bir Eğilmez filmini kolay tanılır hale getiriyor, bir Eğilmez sinemasından söz açma olanağını yavaş yavaş tanıyor bizlere ... ailenin ilişkilerini anlatıyor. Bir yanda, üç oğlu üzerinde kesinkes bir Osmanlı usulü terbiyeyi uygulayan, otoriter fabrikatör (Hulusi Kentmen) ailesi, diğer yandan da aynı fabrikada ustabaşı olarak çalışan bir 'adamın (Münir Özkul) karısı ve dört kızından meydana gelen ailesi... Oğullarının sandığı gibi birer melek olmaktan çok uzak olduklarını anlayan sert baba, onları kendi fabrikasında işçi olarak çalışmaya zorunlu kılınca, ilişkiler başlıyor; çapkın ortanca oğulun (Tarık Akan), ustabaşının kızına tutulması ve iki çocuk sahibi olmalarına karşın, durumu ailelerine açamamalarıyla, karışık biçimlerden geçerek gelişiyor.. Bu arada çeşitli anlaşmazlıklar oluyor, işe toplumsal fondaki bazı olaylar, fabrika işçilerinin grevi de karışıyor, sonunda her şey tatlıya bağlanarak film bir "mutlu sonla bitiyor... Eğilmez sinemasının son üç ürününe belli bir birlik kazandıran ilk öğe, kuşkusuz biçim sorunu.. Gerçekten de, 1940'ların sonlarında Akad kuşağıyla sinema dili denen şeye yaklaşmaya başladığı kabul edilen sinemamızda, bu dili günümüzde en başarıyla kullanan kişilerden biri eğilmez ...

1950'ler kuşağının, başta Akad, klasik bir sinemayı bilinçle sürdürmelerine karşı, Eğilmez, anlatım yönünden (belki Atıf Yılmaz dışında) sinemamızın tüm yönetmenlerini "demode" kılacak kadar modem, akıcı çağdaş bir sinema diline yatkınlaşıyor. Genç kameraman Erdoğan Engin'le tam bir uyum halinde, anlattığı öykülerin taşıdığı ama sevincine, iyimserliğe, coşkuya en uygun sinemayı gerçekleştiriyorlar.

Ve evet, komedi yanı ağır basan, pembe filmler çeviriyor Eğilmez... Küçük insanların büyük kentten (İstanbul'daki) yaşamlarından kesitler veren, kamerasını büyük kentin (İstanbul'un) içinde belgesel bir film çekercesine gezdiren, piyes ve senaryo yazan Sadık Şendil’le diğer bir uyumlu işbirliğini gerçekleştirerek, bizden, yerli, canlı sinemamızın kalıpları dışına taşan tipler çizen, özgün (orijinal) güldürü öğeleri getiren, sululuğun dışında, bir başka türlü güldürmesini bilen, Tarık Akan’a sinemamızdaki ilk başarılı oyunlarını verdirirken, yan oyunculardan enfes çizgiler alan bir yönetimle ...

Bütün bunların dışında, "Oh, Olsun"da örneğin bir "Canım Kardeşim"e kıyasla daha belirginleşen bir nokta, Eğilmez-Şendil ikilisinin, sorunları (bir komedinin çerçevesi sınırlarında bile olsa) sınıfsal bır temele oturtmaları...

Örneğin yılbaşı gecesi eğlenme bölümlerinde Eğilmez, bu ayrılığı hiçbir ukalalığa sapmadan, ama direkt olarak duyurabiliyor. Grev olgusu, toplumumuzda son yıllarda oynadığı önemli role karşın, sinemamızda (yanılmıyorsak), "Karanlıkta Uyananlar" (1965) dan beri ilk kez bu filmde gösteriliyor, Eğilmez, sınıfları belirliyor, öyküyü doğru temellere yaslıyor. Ama bir yerde, hem amacı bir uyandırıcı film yapma olmadığı, hem de zaten bir komedinin kapsamı elvermediği için, taviz vermek, sınıfsal uyuşmazlıkları, bir aşkın potasında eritmek ve herkese kendi mutluluk payını dağıtan bir sona varmak zorunda kalıyor. Eğilmez gibi yıllardır iddiasız bir çalışmayı sürdürmüş bir yönetmen için "Canım Kardeşim"den beri başlayan dönem, büyük bir aşamadır. Sinemaseverin bu aşamanın ürünlerini dikkatle izlemesini öğütlerken, "Oh Olsun"u da, iddiasız, ama seviyeli ve üstelik kendi ölçüsünde doğru konmuş, bilinçlendirici bir yerli komedi örneği olarak okuyucularıma salık veririm. ”Atilla Dorsay, “Sinemamızın Umut Yılları” syf, 107 ”

* 11. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması (1 – 10 Eylül 1974)

► Sadık Şendil “ En Başarılı Senarist”

Jüri Üyeleri: Dr. Alyanak, Recai Akçaoğlu, Melih Başar, Atilla Dorsay, Berker İnanoğlu, Prof. Dr. Alim Şerif Onaran, M. Tali Öngören, Sami Şekeroğlu, Semih Tuğrul.



OĞLUM OSMAN (1973)


Yönetmen: Yücel Çakmaklı
Senaryo: Bülent Oran, Salih Gökmen (Salih Diriklik)
Kamera: Mike Rafelyan
Yapım: Elif Film / Atilla Gökbörü

Oyuncular: Aytaç Arman, Fatma Belgen, Şükriye Atav, Nuri Altınok, Leman Akçatepe,

Konu: Geçirdiği bunalımı anlattıktan sonra,
Avrupa'ya tahsile giderken terkettiği sevgilisine, ailesine ve dini inançlarına dönen Osman'ın öyküsü.

O BİR GANGSTERDİ (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Müjdat Saylav
Kamera: Yılmaz Ceylan
Yapım: Tan Film / Turgut Bolat

Oyuncular: Süleyman Bolat, Ceyhan Cem, Nazan Berk, Levent Çakır, İzzet Aldemir, Baki Tamer, Nesrin Kaptan, Özkan Altuğ, Yaşar Güçlü, Enver Dönmez, Sabit Fidangül, Cavit Karakaya, Çiğdem Solmaz

Konu: Aşık olduğu kızın gözlerini açtırmak için tekrar yasa dışı işlere bulaşan bir gangsterin öyküsü.

NİYET (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Oksal Pekmezoğlu
Foto Direktörü: Nihat Çifteoğlu
Kameraman: Ferhat Bakır
Yapım: Saner Film / Hulki Saner

Reji Asistanları: Mesut Taner, Nilgün Karagüler, Dekaratör: Basri Buyükcan, Hasan Nurdan, Set Amiri: Sonay Kanat, Teknisyenler: Hakan Akyol, Kemal Sönmez, Işık Şefi: İlhan Aslım, Yardımcıları: Kazım Pekmez, Ömer Ekmekçi, Prodüksiyon Amiri: Şerif Ablak, Laboratuar: Yeni Stüdyo, Laboratuar: Hasan Örnek, İsmet Tomaçgil, Selahaddin Kaya, Abdullah Akdeniz, Montaj: İsmail Kalkan, Renk Uzmanı: S. Türker Vatan, Sesleri Alan: Necip Sarıcıoğlu,
(Ar Stüdyosunda Seslendirilmiştir).

Oyuncular: Neşe Karaböcek, Salih Güney, Münür Özkul, Aynur Aydan, Diler Saraç, Feridun Çölgeçen, Eşref Vural, Haluk Orçun, İ. Hakkı Şen, Sadık Kamer, Cevat Uz, İlhami Türkay,

Konu: Kasaba kızı Kadife günlerini şarkı söyleyerek, inek sağarak ve devamlı kasabanın niyetçisi Kamil""den niyet çekerek geçirmektedir. Her genç kız gibi onun da hayalleri vardır. Niyetlerinde mutluluğu büyük şehirde bulacağı, uzak yollara gideceği çıkmaktadır. Bir gün Rıfkı bey adında büyük bir plak şirketinde çalışan iyi yürekli, şen, babacan adamın yolda arabası bozulur. O sırada bir tamirhane levhası görür, arabasını oraya götürür. Tamirhane sahibi Kadife’nin babasıdır. Çamaşır asarken Rıfkı bey şarkı söyleyen Kadife’nin güzel sesiyle irkilir. Onun yanına gider. Sesini çok beğendiğini kendisinin de bir plak şirketinde çalıştığını söyler. Arabasının tamiri ertesi gün bitecektir. Kadife rüyasında büyük bir gazinoda şarkı söylediğini görür. Yine rüyasında hayatının prensi ile karşılaşır. Ona çiçek veren bu genç adama hayran olur kalbi delicesine çarpar. Ertesi gün araba tamiri bitmiştir. Rıfkı bey keyifle yola koyulmuştur. Bir ara arabasının arka camından Kadife’nin konuştuğunu duyar. Çok kızar, babasından izinsiz, gizlice, gizlice Kadife arabaya binmiştir. Kendisine yalvarmaktadır. Büyük şehre gitmek istediğini, şöhret olmak hayallerini söyler ve ağlar. Yufka yürekli, plak şirketinde belki sözü geçirebileceğini düşünen Rıfkı bey onu da yanına alır, şirkete gelirler. Rıfkı bey, pür telaş Müdürüne çıkar ve yeni çok güzel bir ses bulduğundan bahseder. Müdür onu dinlemek istemediğini söyler. Rıfkı ney Kadife’ye bir yandan da bu güzel sesi heba olmasına üzülmektedir. Ne yapar eder onu gizlice stüdyoya sokar ve bir plak yapar. Kadife de bu arada stüdyo da rüyalarında gördüğü yakışıklı gençle karşılaşır. Bu genç patronun oğlu Fikret’tir. Nişanlıdır ve çok çapkındır. Rıfkı gizlice piyasaya sürmesi müdürü kızdırır ve onu işten kovar. Ama plak müthiş tutmuştur. Her yerden siparişler gelmeye başlamıştır. Fakat Rıfkı bey ile kız ortada yoktur. Patron çılgına dönmüştür. Müdüre kızmaktadır. Derhal Rıfkı’nın ve kızın bulunmasını ister. Kadife bavulunu toplamış gitmek üzereyken Müdür gelir. Hemen hazırlanmalarını Patronun onları istediğini ve turneye onu solist olarak götüreceğini söyler. Kadife’nin ünü git gide artmaktadır. Kadife bir gün gölün başında yalnız dolaşırken Fikret gelir Onu öper. Keşke aynı yaşlarda olsaydık sana aşık olurdum, der. Kadife her şeyi itiraf eder. Fikret Hakikatleri biliyorum, bugün sizi dinledim der. Kadife sahneye çıkacağı sırada eski kişiliğine bürünmüştür. Fikret artık saklanacak bir şey kalmadığını söyler. Kadife bu sefer mutludur. Selma gelir, her şeyi anlamıştır. Artık yapacak bir şeyi yoktur. Patron çok sevinçlidir. Oğlunun gerçek aşkı kendisinin de gerçek solisti bulduğunu düşünmektedir.."

NEFRET (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Birsen Kaya
Foto Direktörü: Selâhattin Hiçdurmaz
Yapım: Sürat Prodüksiyon

Oyuncular: Erol Büyükburç, Piraye Uzun, Atilla Ergün, Nevin Nuray, Mehmet Tozkaldıran, Nesrin Nur, Yaşar Güçlü, Sabahat Işık, Dünsar Aydınlı, Kâzım Kartal

NEFRET - Bknz: ACI YUMRUK 1973


NAMUS BORCU (1973)



Yönetmen: Yılmaz Duru
Senaryo: Safa Önal
Kamera: Cahit Engin
Müzik: Yılmaz Duru
Yapım: Umut Film/Abdurrahman Keskiner

Oyuncular: Türkan Şoray, Hakan Balamir, Tuncer Necmioğlu, Osman Alyanak, Hamit Yıldırım, Murat Tok,

Konu: Ölen babasının onurunu kurtarmak için, başlık parası karşılığında kendini satışa çıkaran bir köylü kızıyla, sözlüsü olduğu gencin dramatik öyküsü.

ÖDÜL
“En iyi özgün müzik” Yılmaz Duru


NAMIN YÜRÜSÜN BEHÇET (1973)


Senaryo ve Yönetmen: T. Fikret Uçak
Kamera: Dinçer Önal
Yapım: Levent Film/Çetin Dağdelen,

Sesleri Alan: Marko Buduris, Faruk Özar, Renk Uzmanı: Turgut Ören, Laboratuar: Hayati Akbulut, Hikmet Kuyucu, Özkan Sevinç, Montaj Senkron: Mehmet Özdemir, Prodüksiyon Temsilcisi: Orhan Başkan, Reji Asistanı: Mehmet Özdemir, Kamera Asistanı: Sedat Ülker, (lmiş ve Ören Film Stüdyosunda renklendirilmiştir )

Oyuncular: Melek Görgün, Behçet Nacar, Nalân Çöl, Kâzım Kartal, Yonca Yücel, Danyal Topatan, Hasan Ceylan, Anuşka, Ali Ekdal, Oktay Yavuz, Gündüz Akar, Faik Coşkun, Yusuf Sezer, Ahmet Şenses, Erdoğan Seren, Mehmet Yağmur, Nurettin Kaygısız, Arap Celal Mustafa Doğan, Kadir Kök, Yılmaz Kurt, Günay Güner, Osman Han, Köse Ahmet, Niyazi Gökdere, Ahmet Karaca, İbrahim Uğurlu, Nermin Özses, Altan Günbay

Konu: Hayatı matrağa alan bir sığır çobanını

MUHTEŞEM HIRSIZ (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Tunç Başaran
Foto Direktörü: Salih Dikişci
Yapım: Ozon Film/İ. Necil Ozon

Set Amiri: İsmail Kündem, Yardımcıları: Yunus Ekici, Mehmet Tüzen, Reji Asistanı: Fikret Tınaz, Kamera Asistanı: Ahmet Demir, Prodüksiyon Amiri: Özdemir Akın, (Acar Film Renkli Laboratuvarında hazırlanmıştır)

Oyuncular: Tanju Korel, Hülya Darcan, Atıf Kaptan, Ceyhan Cem, Cevat Kurtuluş, Feridun Çölgeçen, Müşerref Fosforoğlu, Günay Güner, Kudret Karadağ, İbrahim Kurt, Enver Dönmez, Motorsiklet Akrobatları: Behiç Yurtaçalışan, Ömer Şeker,

Konu: Hırsız zannedilen bir polisin öykü

MEYRO (1973)


Yönetmen: Yılmaz Duru
Senaryo: Sabahat Duru
Kamera: Muzaffer Turan
Yapım: Nadir Film/Nadir Elmacı Prodüksiyon Amiri: Orhan Başkan,

Set Amiri: İsmail Kündem, Reji Asistanı: Nezih Coş, Kamera Asistanı: Ferhat Bakır, Sesleri Alan: Kunt Tulgar, Negatif Montaj: Mehmet Tezgahtar, Işıklar: Funda Işık Servisi, Şef: İsmail Yazıcı, Müzik Direktörü: Yılmaz Duru, (Kunt Film Stüdyosunda Hazırlanmış ve seslendirilmiştir )

Oyuncular: Ünsal Emre, Meral Zeren, Yılmaz Duru, Aysun Güven, Bilal İnci, Ali Şen, Kadri Ögelman, Oktar Durukan, Giray Alpan, M. Ali Güngör, Küçük Yıldız: Kenan Özcan

Konu: Dağlarda yaşayan bir adamın çocuğu düşmanları tarafından öldürülür. Adam çocuğunun intikamını almak için katillerin peşine düşer.

MEVLANA (1973)


 “Gönüller Sultanı” 

Yönetmen: Atıf Yılmaz
Senaryo: Turgut Özakman, Ergin Orbey
Eser: Mehmet Önder
Görüntü Yönetmeni: Çetin Tunca
Müzik: Yalçın Tura
Yapım: Has Film/Hamit Gürsoy

Oyuncular: Cüneyt Gökçer, Kerim Avşar, Yeşim Tan, Tufan Giray, Hüseyin Peyda, Yalın Tolga, Aykut Sözeri, Anuşka (Elif Ozangil), Atıf Kaptan, Zeyno Çilem,

Konu: 1207-1273 yılları arasında yaşayan Mevlana Celaleddin-i Rûmî'nin gizemli yaşamı .


MERYEM (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Yavuz Yalınkılıç
Kamera: Kaya Ererez
Yapım: İmece Film

Oyuncular: Müşerref Tezcan, Uğur Güçlü, Erol Taş, Aliye Rona, Seyhan Gümüş, Sırrı Elitaş, Hasan Yıldız

Konu: Kan davalı iki ailenin gençleri arasındaki aşkları.