Powered By Blogger

8 Ekim 2022 Cumartesi

 

RAMİZE (1989) 



Yönetmen:
Oğuz özen, Senaryo: Mehmet Zeyrek, Görüntü Yönetmeni: Mükremin Şumlu, Yapım: As Film/Mehmet Aksu Müzik: Arif Şentürk

Oyuncular: Arif Şentürk, Aşkın Atay, Turgut Özatay, Rahmi Pala, Leman Alp, İbrahim Kurt, Ali Demir,

Konu: Film, bir kâhyanın fakir oğluyla ağanın kızı arasındaki aşk öyküsünü konu alır. Murat, bir çiftlikte çalışan Asım Kâhya’nın oğludur. Murat’la Tahir Ağa’nın kızı Ramize bir arada büyümüştür. İkili, evlilik hayalleri kurar. Ancak Tahir Ağa geçmişte verdiği sözleri tutmaz. İki genci birbirinden ayırmaya çalışır. Bu sırada Tahir Ağa’nın eski dostu Kazım, Ramize’yi oğluna ister. Tahir Ağa ise bu teklifi kabul eder. Murat intikam yemini ederek gurbete çıkmaya karar verir. (Hasan Sakın)

 

 

POLiS DOSYASI (1989) 


Yönetmen: Orhan Elmas Senaryo: Erdoğan Tünaş Görüntü Yönetmeni: Çetin Gürtop Yapım: Erler Film/Türker İnanoğlu Yönetmen Yardımcısı: Nezih Tunar, Kamera Asistanı: Mehmet Ali Gündoğdu, Işık Şefi: İbrahim İmi, Işık Asistanı: Hikmet Aydın, Mehmet Ali Gündoğdu, Sanat Yönetmeni: Sohban Koloğlu, Teknik Yönetmen: Mehmet Bozkuş, Negatif Montaj: Ömer Aksu, Laboratuar: Şems Tokgöz, Armağan Köksal, Prodüksiyon Amiri: Adnan İrkut, Necati Şimşek, (Sineray Film Stüdyosunda hazırlanmıştır).

Oyuncular: Cüneyt Arkın (Cemil), Binnaz Avcı (Songül), Salih Kırmızı (Faruk), Nuri Alço (Çete reisi), Nilüfer Aydan (Cemil karısı), Nazan Ayas (Nazan), Efgan Efekan (Tahir), Coşkun Göğen (Tuzakçı), İhsan Baysal (Nişancı), Necip Tekçe, Hülya Tuna, İhsan Gedik, Hakkı Kıvanç (Polis haydar), Süheyl Eğriboz, Gülten Ceylan (Leylâ), Mesut Sürmeli (Kaçakçı şefi), Devrim Parscan, Osman Nuri Ergün

Konu: Cemil (Cüneyt Arkın) bir kanun adamıdır. Mutlu bir evliliğe ve çok sevdiği çocuklara sahiptir. Cemil’in kızı Songül (Binnaz Avcı) ile yardımcısı Faruk (Salih Kırmızı) arasında duygusal bir ilişki gelişir. Uyuşturucu tacirlerinin tuzağına düşmüş olan Tahir (Efgan Efekan), eroini üreten ama bu işten ayrılmak isteyen bir kimyagerdir. Fakat bu batağın içine saplanmış olan kızı Leyla’ya (Gülten Ceylan) yönelik şantajlar sonucu Tahir işine devam etmektedir. Leyla, Nazan (Nazan Ayas) adındaki bar arkadaşıyla yaşamaktadır Gangsterler, Tahir’e gözdağı vermek için kızını öldürürler. Bu cinayetin soruşturması, Komiser Cemil ve yardımcısı Faruk’a verilir. Tahir ve Cemil eski arkadaştır. Cemil öldürülen genç kızın Tahir’in kızı olduğunu öğrenince çok şaşırır. Soruşturmaya Leyla’nın birlikte kaldığı bar arkadaşı Nazan’ı aramakla başlarlar. Faruk barda müşteri gibi arkadaşlık kurduğu Nazan’ın ağzından Leyla’yı babasına baskı ve şantaj yapmak amacıyla öldürdükleri bilgisini alır. Cemil, hem başsağlığı dilemek, hem de cinayeti aydınlatması için tanıklık etmeye ikna amacıyla Tahir’le görüşmeye gider. Ama hiçbir şey öğrenemez. Bu arada çete polisle konuştuğunu duydukları Nazan’ı kendilerini ele vermesin diye öldürür. Bunun üzerine Tahir suskunluğunu bozar ve Cemil’e tüm bildiklerini anlatır. Uyuşturucu örgütü, Songül’ü kaçırır. Genç kızı yem olarak kullanıp Cemil’i yalnız görüşmeye çağırırlar. Faruk gizlice Cemil’in arabasının bagajına saklanır. Haydutlar Cemil’e işkence yaparlar. Bagajdan çıkan Faruk Cemil’i kurtarır. Uyuşturucu teslimatının yapılacağı yere Cemil ve adamları pusu kurarlar. Operasyon başarı ile sonuçlanır, suçlular yakalanır, Cemil’in kızı Songül de kurtarılır. Faruk, Cemil’in de iznini alarak Songül’e evlenme teklif eder. Mutlu günler başlamıştır.



 

ÖNCE KUŞLAR GEÇTİ (1989) 




Yönetmen:
Faruk Turgut Senaryo: Gülin Tokat Görüntü Yönetmeni: Ümit Ardabak Yapım: Uzman Film Kadir Turgut

Oyuncular: Necla Nazır, Bülent Bilgiç, Güzin Özyağcılar, Ömer Çolakoğlu

Konu: Film, ruhsal sorunlar yaşayan bir kadının öyküsünü konu alır. Selma, babasını kaybettikten sonra ruhsal sorunlar yaşamaya başlar. Babasının ölümünü kabullenemez ve çevresiyle iletişim kurmakta güçlük çeker. Bir gün Hakan adında bir gençle tanışan Selma toparlanmaya başlar. Ancak Hakan da bazı ruhsal sorunlar yaşamaktadır. Bu nedenle ikilinin ilişkisi kısa sürede sona erer. Selma bunun üzerine ani bir karar alarak kendisiyle ilgilenen Semih’le evlenir. Ancak bu karar Selma’ya mutluluk getirmez. (Hasan Sakın - TSA)



FİLMİ İZLE



 

ÖNCE İNSAN (1989) 


Senaryo ve Yönetmen: Nejat Gürsoy Görüntü Yönetmeni: Mükremin Şumlu Yapım: Sahra Film/Şahabettin Yılmaz


Oyuncular: Selçuk Özer (Fırat), Filiz Taçbaş (Özlem), Selin Dilmen (Sibel), Sümer Tilmaç (Komiser Murat), Atilla Ergün (Kaçakçı Hasan), Adnan Mersinli, Salih Kırmızı (Kenan)


KONU: Fırat ile Sibel'in nikah törenleri yapılırken polis gelir. Bir fabrika soyulmuş ve soygun yerinde Fırat'ın ehliyeti bulunmuştur. Genç adam nikahtan alınıp karakola götürülür. Fırat, soygunu yapmamıştır. Yapanı tahmin eder ancak konuşmaz ve bunun için hapse girer.

 

ÖLÜ BİR DENİZ (1989) 



Yönetmen:
Atıf Yılmaz Senaryo: Mahinur Engin, Atıf Yılmaz, (Erhan Bener'in aynı isimli romanından) Görüntü Yönetmeni: Erdal kahraman Yapım: Yaşilçam Filmcilik/Atıf Yılmaz Yönetmen Yardımcısı: Seçkin Yaşar, Işıkçılar: Remzi Biçer, Şevki Gezer, Yapım Danışmanı: Leyla Özalp, Sanat Yönetmeni: M. Ziya Ülkenciler, Müzik: Selim Atakan, Kameraman: Ahmet Selvidal, Kurgu: Mevlut Koçak, Otantik Müzikler: Los Latinos Del Paraguay, Dekor Aksesuar: Çetin Tokay, Set Ekibi: Erdal Sümer, Recai Sümer, Aziz Kıskanç, Yapım Yönetmeni: Sadık Deveci, Ahmet Altunterim, Seslendirme Yönetmeni: Osman Görgen, Ses Kayıt ve Miksaj: Erkan Aktaş, Renk Uzmanı: Adnan Şahin, Senkron: Mustafa Kalkan, Negatif Kurgu: Eyyüp Yıldız, Laboratuvar: Yahya Öztürk, Salon Efektleri: Özdemir Özkara, Jenerik: İlhan Demirel, Ökan Sevinç, (Fono Film Stüdyosu’nda hazırlanmış ve seslendirilmiştir).

Oynayanlar: Türkan Şoray (Yüksel), Rutkay Aziz (Adnan), Özdemir İnce (Ragıp), Turgay Betil (Fuay), Tarık Günersel (Tahir), Kerem Yeğin (Metin), Dursun Ali Sarıoğlu (Kaptan), Sema Özlüer (Hayriye), Artuğ Güldürsün (Kerim), Levent Gürol (Ali), Alptekin Polat (Ahmet), Dilara Batmazoğlu (Defne), Sevgi Kaşalı (Şadan), Banu Kaşalı (Banu), Reşat Bakar (1. Garson), Süleyman Koca (2. Garson), Bahar Keser (Kopyacı Kız), Sermin Karaali, Arslan Kaçar,

Konu: Başarılı bir banka müdürü olan orta yaşlı Yüksel (Türkan Şoray), evliliğinde aradığı sevgiyi ve arkadaşlığı bulamamıştır. Tekdüze iş yaşamında, evde bir eşya konumunda bulunmaktan, kocasına, oğluna hizmetçilik yapmaktan bunalmıştır. Bir otel odasındaki kaçamak da onu tatmin etmemiştir. Bu sıkıntılardan kurtulmak, biraz rahatlamak için gittiği deniz kenarındaki otelde, evinden ve ilişkilerinden kaçan emekli biyoloji öğretmeni Adnan (Rutkay Aziz) ile tanışır. Onun kulübesinde bir hafta beraber olurlar. Sanki yen, keşfettikleri cinsel mutluluk ve tutkuyla sevişirler. Sonra eski yaşamlarına dönerler.

4 Atıf Yılmaz, Erhan Bener'in kısa bir romanından yola çıkarak, son dönemindeki "Avrupai" filmlerin düzeyine yakışır bir film kotarmış. Tümüyle, olaylara dayalı, koza örer gibi örülmesi gereken bir film. Ve Atıf Yılmaz, bir kez daha kozayı örüyor; küçük, alçak gönüllü, ama inandırıcı, estetiği tamam, ahlaksal yaklaşımı ise çağdaş bir filmle seyircisini gönülden avlamayı seçiyor.

Yılmaz'ın "ressam yanının kendini duyurduğu, zevkli, zarif, incelikli bir film... Türkan Şoray ve Rutkay Aziz'in. canlandırdıkları kişilerin kimliğine başarıyla uydukları bu film, Altın Portakal alan Erdal Kahramanın görüntüleri ve Selim Atakan’nın müziğiyle de seçkinleşiyor.


FİLMİ İZLE


 

ÖĞRETMEN ZEYNEP (1989) 


Yönetmen:
Ümit Efekan Senaryo: Safa Önal Kamera: Hakan Gürtop Yapım: Sezer Film/Sezer İnanoğlu, Kamera Asistanı: Ali Gündoğdu, Mustafa Oflu, Reji Asistanı: Yılmaz Koç, Gamze Tunar, Prodüksiyon Amiri: Adnan Tezel, Yardımcı Yönetmen: Nezih Tunar, Montaj, Senkron: Cevat Sezer,

Oyuncular: Hülya Avşar, Bülent Bilgiç, Kuzey Vargın, İhsan Baysal, Nevzat Okçugil, Efgan Efekan, Bahadır Tok, Gönül Esen, Atalay Elçioğlu, Ayçin Tansel, Muhittin Ayan, Ali Demirel, Nuri Tuğ, Gülten Ceylan, Erol Şen,

Konu: Zeynep, işini çok seven ama maddi zorluklar yaşayan idealist bir öğretmendir. Ek gelir sağlamak için özel dersler vermektedir. Bir gün zengin bir mafya babası olan Selim Karadağlı'nın oğlu Sabri'ye ders vermesi için teklif alır. İlk başta istemese de bu görevi kabul eder ve kendisi için zor bir süreç başlar. Zeynep öğretmen, Sabri'ye ders vermekle kendini ateşe atmıştır, çünkü artık mafyadan kaçışı yoktur. Başka babaların da çocuklarına ders vermek zorunda kalır ve en sonunda Demircan Bey'in uyuşturucu bağımlısı kızına ders anlatmaya başlar.Ama bu sefer, Zeynep öğretmen kötü bir olaya tanık olur. Artık, çaresizdir.


FİLMİ İZLE



 

OYUNUN SONU (1989) 

Yönetmen: Avni Kütükoğlu Senaryo: Suphi Tekniker Görüntü Yönetmeni: Erkan Kaya Yapım: Hakan Film/Hakan Balamir

Oyuncular: Berhan Şimşek, Meral Konrat, Murat Soydan

Konu: Film, mafya için çalışan bir tetikçiyle gazeteci bir kadının öyküsünü konu alır. Zeynep bir gazetede muhabir olarak çalışır. Bir gün farkında olmadan mafya babası Fikret’in fotoğraflarını çeken Zeynep’in başı derde girer. Gazete, Zeynep’i fotoğraftaki adamla ilgili araştırma yapmakla görevlendirir. Ancak Fikret durumdan şüphelenir ve Zeynep’i çevresinden uzak tutması için Hasan’ı devreye sokar. Hasan bir süre Zeynep’i oyalar. Bu sırada ikili arasında duygusal yakınlaşma olur. Bir gün Zeynep’in küçük oğlu, Hasan’ın işlediği bir cinayete tanık olur. Fikret, çocuğun öldürülmesi için emir verir. Ancak Hasan ikilemde kalacaktır. (Hasan Sakın)

 

MiNYELi  ABDULLAH (1989) 


Yönetmen :
Yücel Çakmaklı Senaryo: Bülent Oran Eser: Hekimoğlu İsmail Görüntü Yönetmeni: Hüseyin Özşahin Yapım: Feza Film/Mehmet Tanrısever

Oyuncular: Perihan Savaş, Berhan Şimşek, Agâh Hün, Haluk Kurdoğlu, Nezihe Becerikli, Lütfi Seyfullah, Sümer Tilmaç, Kadir Savun, Bülent Oran, Fikret Fırtına, Mesut Çakarlı

Konu: Filmde, haksız yere tutuklanan Abdullah’ın başından geçenler konu edilir. Mısır’ın İngiliz idaresine girmesiyle ülkede kültürel ve dini değişimler olmaya başlar. Halkın zamanla İngilizler'e benzemesi, geleneklerine bağlı olan Minyeli Abdullah’ı derinden etkiler. Abdullah, evinde dini sohbetler düzenler ve insanlara İslamiyet’i anlatır. Komşularından biri Abdullah’ı örgüt kurmakla suçlar ve emniyete şikâyet eder. Evine yapılan bir baskınla Abdullah tutuklanır. Abdullah’ın hapse girmesiyle karısı Sevde babasının evine gider. Ailesinin baskısıyla da kocasından boşanır. Hükümete karşı gelmekle suçlanan Abdullah, hapiste sohbetlerine devam eder. Bu durumdan rahatsız olan emniyet müdürü ise Abdullah’ın idam edilmesi için her yolu dener. (Meltem İşler Sevindi)


FİLMİ İZLE



 

MED CEZİR MANZARALARI (1989) 


Yönetmen: Mahinur Ergun Öykü, Senaryo: Neslihan Eyüboğlu, Mahinur Ergun Görüntü Yönetmeni: Ümit Ardabak Müzik: Derya Köroğlu Yapım: Erka Film/Erkan Erzurumlu Makyaj: Corci, Senaryo Danışmanları: Prof. Dr, Özcan Köknel, Mehmet Aksoy, Kurgu: Mevlut Koçak,

Oyuncular: Zuhal Olcay, Kadir İnanır, Yılmaz Zafer, Bülent Bilgiç, Meral Çetinkaya, Bülent Ufuk, Baki Tamer, Ümit Yesin, Zerrin Doğan,

Konu: Amerika'da okuyan Zeynep, yurda döner ve bir gece banka yöneticisi Erol'la yemeğe çıkar. Erol'un küstah ve maço tavrı karşısında etkilenen Zeynep adamla ilişkiye girer. Ancak bir süre sonra Erol'un bir ruh hastası olduğu ortaya çıkacaktır. Üniversiteyi Amerika'da okuyan Zeynep (Zuhal Olcay), yurda döner. Amacı evlenip mutlu yuva kurmaktır. Bu ara tavsiye ile bir bankanın yöneticisi Erol'la (Kadir İnanır) bir gece yemeğe çıkarlar. Zeynep'in yumuşak ve duyarlı bir kişiliği olmasına karşılık, Erol'un küstah ve maço tavrı giderek genç kadını büyüler. Zeynep, Erol'un kaba davranışlarına ve cinsel fantezilerine ister istemez kendini teslim ederken üzerindeki tedirginliği de tümüyle atamaz. Zeynep, bu garip ilişkiyi, eski sevgilisi ve hala kendisine ilgi duyan psikiyatrist Ümit'e (Yılmaz Zafer) anlatır. Bu psikolojik seanslardan sonra Erol'un gerçekte bir maço erkek değil, bir ruh hastası olduğu ortaya çıkar. Ama yine de Zeynep, bu ilişkiden kopamaz.

ÖDÜL:

3. Ankara Film Şenliği'nde (1990)
      ► "Medcezir Manzaraları" en iyi film
      ► Mahinur Ergun "en iyi yönetmen",
      ► Zuhal Olcay "en iyi kadın oyuncu",
      ► Kadir İnanır "en iyi erkek oyuncu"

Jüri Üyeleri: Fee Vaillant (Başkan), Agâh Özgüç, Yılmaz Duru, Oğuz Adanır, Önder Şenyapılı, Aytaç Arman, Çetin Öner

4 "Medcezir Manzaralı" şaşırtıcı bir film. Şaşırtıcı olması, ne yazık ki "iyi" bir film olmasından kaynaklanmıyor. Film, aslında ilk ağızda ilginç geliyor insana. Çünkü ele alınan kişiler ve onların çevreleri, sinemamız için oldukça yeni ve bakir. Ama film, bu "burjuva öyküsü" ve onu esprilerle modern bir "jargon"la vermeyi deneyen senaryosunun getirdiği olumlu beklentileri pek doğrulamıyor. (Atilla Dorsay, Farklı kişiler ve yeni çevreler, Cumhuriyet g., 13 Nisan 1990)

4 Her şeye karşı Mahinur Ergun'un yeteneğini, işbirliğini ve teknisyenlik düzeyindeki başarısını teslim etmeli. Seçtiği mekanları, yarattığı kişilikleri, mizansenleri, diyalogları ve akıcı senaryosuyla gerçekten "Amerikanvari bir dünya" kuruyor (Mehmet Açar, Beyaz Perde d. s.7, Mayıs 1990)

4 "Medeezir Manzaralı"nın ilk bakışta öne çıkan başarısı, akıcı bir sinema diline sahi rı olması. Mekanların seçimi ve farklı, aykır: tiplerin ele alınışı bazı sahnelerde ister istemez Mickey Rourke Kim Basinger çiftinin "Dokuz Buçuk Hafta" adlı filmini anımsatıyor. Gerçekte Mahinur Ergun da böyle cinsellik dozu yüksek bir mazoşist aşk öyküsünü yapmak için söz konusu kaynaktan yola çıktığı açıkca belli (Agah Özgüç, Mazoşist bir aşk öyküsü, TV'de 7 Gün d., s.2, 13 Ocak 1991)



 

     LEKE (1989) 

        Senaryo ve Yönetmen: Mehmet Aydın Görüntü Yönetmeni: Mahmut Yumuşak Yapım: Sahra Film/Şahabettin Yılmaz

Oyuncular: Tarık Tarcan, Çeçilya, Ayşen Cansev, Hayati Hamzaoğlu, Sümer Tilmaç


Konu: Film, varoluşsal bir arayış içine giren bir gencin öyküsünü konu alır. Kerim, üniversitede siyasi hareketlere katılınca okuldan kovulur. Memleketine dönse de çevresine bir türlü uyum sağlayamaz. Yeni bir arayış içine girer. Önce halı satan bir mağazada işe başlar. Ardından belediye başkanının küçük yaştaki kızlarına dil dersi verir. Böylece hayata tutunmaya çalışır. Ancak varoluş sancıları çeken Kerim’in eski durumuna dönmesi zordur. (Hasan Sakın)

Not: 19711989 yılları arası oyunculuk yapan Cansev’in “Leke” filmi son filmidir. Bu yıllar arası toplam 22 filmde rol almıştır

 

     LAMBADA (1989) 

     


 Yönetmen:
Samim Değer Senaryo: Erdoğan Tünaş Görüntü Yönetmeni: Çetin Gürtop Yapım: Erler Film/Türker İnanoğlu Yönetmen Yardımcısı: Asiye Ural, Kamera Asistanı: Ali Gündoğdu, Sanat Yönetmeni: Sohban Koloğlu, Teknik Yönetmen: Mehmet Bozkuş, Negatif Montaj: Ömer Aksu, Renk Usmanı: A. Tümay Rızai, Prodüksiyon Amiri: Adnan İrkut, Necati Şimşek, Laboratuar: Şems Tokgöz, Set Amiri: Bedri Uğur, Işık Şefi: Gürcan Küçüker, Işık Asistanı: İbrahim İmik, Hikmet Aydın, Fotoğraflar: Sabahattin Oymak, (Sineray Film Stüdyolarında hazırlanmıştır).

Oyuncular: Yaşar Alptekin, Yasemin Evcim, Merih Akalın, Akın Tunç, İhsan Yüce, Aslan Altın, Sedef Bediz, Yüksel Gözen, Orsel Sonat, Ebru İçlises, Ayten Erman, Yaşar gaga, Semra Alasya, Sibel Sanlıoğlu, Ehat Alinçe, Elif Güven, Kaan Aslan, Ceyda Kartal, Tan Yetkiner, Gül Kocal

Konu: Hakan (Yaşar Alptekin) ünlü bir aktör ve dansçı olmak isteyen yakışıklı bir gençtir. Bu düşünü gerçekleştirmek için İstanbul’a, amcasının yanına gelir. Bir barda dansçı olarak çalışmaya başlar. Amacına ulaşmak için ilk adımı atmıştır ve gelecekten çok umutludur. Çalıştığı barda Meral (Merih Akalın) adlı zengin ve güçlü bir kadınla tanışır. Bu tanışma giderek tutku dolu bir birlikteliğe dönüşür. Hakan, bardan ayrılıp Meral’in işlettiği bir güzellik salonunda dans dersleri vermeye başlar. Meral’le ilişkileri de alabildiğine doludizgin sürmektedir. Hakan bir akşam diskoda çok güzel dans eden genç ve güzel Yasemin (Yasemin Evcim) ile tanışır. Yasemin birlikte geldiği arkadaşlarıyla, ilgisini sezdiği Hakan’ı kendisine aşık edeceği iddiasına girer. Hakan’a yakınlık gösterir, kendisini yoksul olarak tanıtır ve birlikte bir dans yarışmasına katılmaya karar verirler. Kısa sürede birbirlerine aşık olmuşlardır. Hakan’daki durgunluğun farkına varan Meral, bunun nedeninin başka bir kadın olduğundan şüphelenir ve kıskançlıklarıyla Hakan’ı yaşamından bezdirir. Rastlantı sonucu Yasemin’in aslında zengin biri olduğunu öğrenen Hakan, bir de oyuna geldiğini anlayınca genç kızdan ayrılır. Yasemin’in babası kızının Hakan’a aşık olduğunu öğrenince, yoksul bir gençle evlenmesini istemediği genç kızı unutması için yurtdışına göndermeye karar verir. Yasemin havaalanında Hakan’ı görünce çok sevinir. İki sevgili barışır ve büyük bir mutlulukla katıldıkları dans yarışmasında birinci seçilirler…



 

KÜRKLÜ MELEK (1989) 


Yönetmen: Bülent Aydın Senaryo: Ahmet Akyol Görüntü Yönetmeni: Mükremin Şumlu Yapım: Aydın Film/Bülent Aydın

Oyuncular: Arzu Aydın, Salih Kırmızı, Zafir Saba, Meral Kurtuluş, Turgut Özatay, Nail Ulaşoğlu

Konu: Film, âşık olduğu hayat kadını yüzünden yaşamı değişen bir adamın öyküsünü konu alır. Azmi, bir iş görüşmesi yapmak için seyahate çıkar. Yolculuk sırasında Nevin adında bir hayat kadınıyla tanışır. İkili zamanla duygusal olarak yakınlaşır. Ancak Nevin bir süre sonra Azmi’den uzaklaşmaya başlar. Azmi ise bu süreçte ihmal ettiği nişanlısı Ebru’ya döner. İkili evlenmeye karar verir. Azmi, Nevin’den bütünüyle kopamayınca başına pek çok şey gelecektir. (Hasan Sakın - TSA)


FİLMİ İZLE





 

KÜÇÜK BALIKLAR ÜZERİNE BİR MASAL (1989) 


 
Senaryo ve Yönetmen: Barış Pirhasan Görüntü Yönetmeni: Anton Klima Müzik: Selim Atakan Kurgu: Mevlut Koçak Yapım: Kedi Film / Barış Pirhasan

Oyuncular: Hale Soygazi, Nihat İleri, Derya Köroğlu, Yasemin Alkaya, Hikmet Körmükçü, Ayça Tanrıverdi, Atacan Arsever, Saltuk Kaplangı, Füsun Erbulak, Mert Kutluğ

Konu: Filmde, birbirini seven fakat anlaşamayan bir çiftin hikâyesi anlatılır. Kocasının ihaneti yüzünden yaşadıkları yerden İstanbul’a göç eden Feryal ve ailesi Cihangir’de bir dükkân açar. İstanbul’da her şeyi yoluna koyan Sinan ve Feryal, tekrar problem yaşamaya başlar. Feryal, kocasının ihanetinden şüphelenerek onu sıkıştırmaya başlar. Bir süre sonra gerçek ortaya çıkar. Aldatıldığını öğrenen Feryal, Sinan’ın en yakın arkadaşı Mesut ile ilişkiye girer. Bu karşılıklı ihanet, Feryal ve Sinan’ı büyük bir çıkmaza sürükleyecektir. (Meltem İşler Sevindi).

& Pirhasan oldukça akıcı bir anlatım tutturmuş. Kuşkusuz senaryodaki ustalığı, en büyük kozu. Ama bunun yanı sıra mekan ve oyuncu kullanımı çok başarılı. Yakaladığı gündelik ayrıntılar ve diyaloglar öyle gerçek bir atmosfer yaratıyor ki, filmdeki karakterlere kızmaya başlıyorsunuz sonunda. (Ali Hakan, “Acımasız ama çok keyifli” Sabah G. 1990)

► İlk filmlerini yapan yönetmenler arasına Barış Pirhasan da katılıyor. Özellikle Atıf Yılmaz'ın son dönem filmlerinin başarılı senaryo yazarı ve şair Pirhasan, yazıp yönettiği ilk filmiyle, Yılmaz'a yazdığı senaryolardaki hafif fantastik, üstü örtülü gerçeküstücü öğelerden uzak, tümüyle gündelik yaşamdan alınmış, 'gerçekçi' bir öyküyü anlatıyor.

"Küçük Balıklar", herhalde şu tekdüze, günlük yaşamlarımızın bulanık denizi içinde çırpınıp duran insancıklar, küçük Türk burjuvaları, Barış Pirhasan'ın çevresinde gözlemlediği ve öyküsüne konu ettiği kişiler olsa gerek. Böylesine yansız, nesnel bir bakışın altında, gerçekten ne denli "küçük balık" görünümündeler! '" Aşkta ve evlilikte öncelikle güvenme ve dürüstlük arayan Feryal, hafif "feminist" tavırları ve kadınsı gururuyla, biraz da Hale Soygazi'nin kimliğinden yansımalar getiriyor. Kocasının kendisini yakın bir arkadaşıyla aldattığını öğrenmesi, Feryal'i "dişe diş" kuralınca bu kez çiftin bir erkek arkadaşının, Mesut'un kollarına itiyor. Feryal Sinan çiftinin dozu gitgide artan kavgaları, bir yandan küçük oğulları Nazım'ın dünyasını karartırken öte yandan çok eski arkadaş olan Sinan ile Mesut birbirlerine giriyorlar. Bu 'üçlü'yü haklı olarak bir 'dörtlü'ye çevirmek öyküsüne konu ettiği kişiler olsa gerek. Böylesine yansız, nesnel bir bakışın altında, gerçekten ne denli "küçük balık" görünümündeler! '" Aşkta ve evlilikte öncelikle güvenme ve dürüstlük arayan Feryal, hafif "feminist" tavırları ve kadınsı gururuyla, biraz da Hale Soygazi'nin kimliğinden yansımalar getiriyor. Kocasının kendisini yakın bir arkadaşıyla aldattığını öğrenmesi, Feryal'i "dişe diş" kuralınca bu kez çiftin bir erkek arkadaşının, Mesut'un kollarına itiyor. Feryal Sinan çiftinin dozu gitgide artan kavgaları, bir yandan küçük oğulları Nazım'ın dünyasını karartırken öte yandan çok eski arkadaş olan Sinan ile Mesut birbirlerine giriyorlar. Bu 'üçlü'yü haklı olarak bir 'dörtlü'ye çevirmek isteyen, bu karmaşık ilişkilerdeki kendi payını da sorumluluğuyla birlikte yüklenmek isteyen Sedef (Sinan'ın "metresi") de işin içine karışmak isteyince, durum büsbütün çetrefilleşiyor.

"Küçük Balıklar"ın "masalını" anlatırken, Pirhasan, sadece küçük, sıradan, gündelik olaylardan, bir sevgiyi, bir birlikteliği kanser gibi çürüten karşılıklı hatalardan, yanlış davranışlardan yola çıkmak, bir evliliğin çöküşünün anatomisini vermek istiyor. Yalın, net bir sinemayla... Yönetmen, bu amacına büyük ölçüde ulaşmış sayılabilir. Filmi, ilk filmini yapan bir yönetmen için (son zamanların kimi ilk filmlerinde bulamadığımız) bir anlatım rahatlığına, olgunluğuna sahip ...

Üslup cambazlıklarına, kamera hareketlerine, kurgu oyunlarına başvurmadan, bir tür gözlem filmi, bir tür gerçekçi ruhbilimsel irdeleme filmi yapıyor Pirhasan... Bu arada, öyküsünün filminin özüne yerleştirdiği temel öğe ise çağdaş ve egemen (ve de "küçük burjuva") ahlak anlayışımızı sorgulamak. ..

Bir yandan, bu ahlak anlayışının tipik Yeşilçam filmlerindeki temelde kökenli (demek ki feodal) ahlaktan ve onun kişilere empoze ettiği davranışlardan farklılığını gösteriyor Pirhasan... (Örneğin tipik bir Türk filmi, herhalde Sinan'ın "namusunu temizlemesiyle son bulurdu). Ama öte yandan, bu ahlak anlayışının daha "çağdaş", daha "modern" gözükmesine karşın yine de içerdiği kofluğu, yozluğu, yanlışlığı belirtiyor. Ve film, kendince olumlu bir "sevgi mesajı"yla, karıkocanın her şeye karşın birlikteliklerini sürdürme kararıyla sona eriyor.

Saya geldiğimiz tüm olumlu öğelerine karşın, Küçük Balıklar yine de çok başarılı bir film değil. Bu, en çok oyuncuların yetersizliğinden kaynaklanıyor sanırım. Böylesine bir film, özellikle kişiliklere, dolayısıyla oyunculara dayanıyor. Oysa oldukça amatör duran erkek oyuncular ve onların yanında bir türlü tüm yeteneğini ortaya koyamayan bir Hale Soygazi, filmi inandırıcı kılmakta yetersiz kalıyorlar. Ayrıca Pirhasan'ın bu "karı koca savaşları"nın en şiddetli, sert bölümlerinde, yeteri kadar gerilim ve öfke sağlamayı başaramadığını da eklemek gerekir. Küçük Balıklar, yine de son 'dönemdeki "ilk film"lerin en başarılısı. Bize yeni bir yönetmeni haberleyen ve ilgiyle izlenen bir film. Teknik düzeyi ise oldukça yükseklerde geziniyor. “Atilla Dorsay, “Sinemamızda Çöküş ve Rönesans Yılları” syf, 110”


 

FİLMİ İZLE 



 

 

KORKMUYORUM (1989) 

Senaryo ve Yönetmen: Mehmet Ezici Görüntü Yönetmeni: Mükremin Şumlu Müzik: Cahit Berkay Yapım: Kaplan Film

Oyuncular: Arzu Aydın, Nuri Tek, Erdinç Akbaş, Alev Acar, Aliye Rona, Baki Tamer, Uğur Duru, Hikmet Karagöz

Konu: Film, kan davalı iki gencin öyküsünü konu alır. Berhan, henüz çocuk yaşta cinayet işleyerek hapse girer. Hapisten çıktığında delikanlılık çağına gelmiştir. Bu arada kan davalıları, Berhan’ın yolunu gözlemektedir. Berhan ise hapisten çıkınca arkadaşı Nihat’ın yanına yerleşerek pansiyon işletmeye başlar. Durumu haber alan kan davalısının kızı Arzu ise intikam almak amacıyla kasabaya gelir. Burada Berhan’ın işlettiği pansiyona yerleşir. Ancak Arzu, Berhan’ı öldürmeyi tasarlasa da önüne bazı engeller çıkacaktır. (Hasan Sakın)

 

 

KİLYOS CİNAYETİ (1989) 




Senaryo ve Yönetmen:
Artun Yeres Görüntü Yönetmeni: Sedat Ülker Yapım: Sun Film / Erol Şenbecerir

Oyuncular: Kenan Kalav, Arzu Aydın, Bülent Bilgiç, Fulden Uras

Konu: Filmde, kendisini aldatan karısına tuzak kuran bir adamın hikâyesi anlatılır. Doktor olan Fikret bir süredir karısı tarafından aldatılmaktadır. Bu yüzden karısına bir tuzak kurar. Bir gece hastaneye hiçbir şey hatırlamayan bir hasta getirilir. Muayenede adamın şizofren olduğunu anlayan Fikret, onu intikam oyununun bir parçası yapacaktır. (Meltem İşler Sevindi - TSA)


FİLMİ İZLE