Powered By Blogger

27 Eylül 2015 Pazar

KARLI DAĞDAKİ AŞK (1957)

Yönetmen Tekin Akpolat, Muhteşem Durukan,  Ahmet Bedri Özalp
(Refik Halit Karay’ın rpomanından)
Foto Direktörü Vedat Akdikmen
Yapım Ata Film / Hadi Yaman


oyuncular: Ali Ekdal, Nermin Ruhsever, Tomris Hakgüder, Asım Nipton, Oral Altay


Konu: Binnur, Kız Sanat Enstitüsüne yeni tayin olmuş güzel bir öğretmendir. Burada Zehra adında başka bir öğretmenle çok kısa bir süre içinde ahbap olur. Onun aracılığıyla Ulvi adında yakışıklı bir mühendisle tanışır. Ulvi Binnur’a daha ilk gördüğü andan itibaren alaka gösterir. Zehra onun Ulvi’yle evlenmesini istemektedir. Çünkü Ulvi geleceği parlak olan birisidir ve Ulvi’nin de Binnur’u istediğini bilmektedir. Fakat Binnur çelişki içerisindedir; Ulvi’ye bir türlü aşık olamıyor, eğer onunla evlenirse yaşayacağı hayat onu cezbediyordu.

Zehra, her yıl düzenlenen Kocadağ gezilerine Binnur’un da katılmasını ister. Böylece onunla Ulvi’yle yakınlaşıp evleneceklerini düşünür. Binnur onun bu isteğini kabul eder. Dağ yolculuğu boyunca Zehra ikisini baş başa bıra-kır. Binnur ilk defa bir şeyler hissetmeye başlar. Misafirhaneye vardıklarında herkes Yusuf adında birinden söz etmektedir. Yusuf Kocadağ’da bir kulübede yaşayan, bu dağı çok iyi bilen ve kadınları kendine çeken bir cazibeye sahip kırk yaşlarında bir kayakçıdır. Binnur ilk zamanlarda fazla ilgi göstermemek-le beraber, daha sonra onu çok merak eder. Hiçbir kadına yüz vermeyen Yusuf, ilk karşılaş-tıkları andan itibaren Binnur’dan etkilenir.

Ama Binnur onu bir yabani gibi görür. Fakat daha sonra o da Yusuf’tan etkilenerek, bir şeyler hissettiğini anlar ve ona aşık olur. Ama Ulvi ile evlendiği zaman yaşayacağı hayat onu bu aşkından vazgeçirmiştir. Geri döndüklerinde aklı hala Yusuf’tadır. Nitekim, şehre çok nadiren gelen Yusuf, şehre indiğinde Binnur’u tam İstanbul’a babasından izin istemeye giderken bulur. Onu alıp Kocadağ’daki kulübesine götürür. İkisi de mutludur. Günler çok güzel geçiyordu, ta ki Binnur’un o kulübede bir ömür boyu yaşanmaz düşüncesine kapılana kadar. O artık birilerinin gelip onu oradan götürmesini beklemektedir. Yalnız başına gitmeye cesareti yoktur. Aklına teyzesinin oğlu Erbil gelir.
Onun kendisini çok sevdiğini bildiği için, ne olursa olsun kendisini kabul edeceğini bilmek-tedir. Ama o hala Yusuf’u çok seviyor ondan ayrılmak istemiyordu. Bir gün Yusuf kulübede yokken birisi çıka gelir. Bu kişinin Yusuf’un oğlu Kaya olduğunu öğrenir. Binnur ona içini döker ve ona Erbil’den bahseder. Fakat daha sonra, söylediklerini unutmasını ister. Yusuf geldiğinde Kaya çoktan gitmiştir .


Bir gün Yusuf ile Binnur kayarken derin bir uçurumla karşılaşırlar. Binnur Yusuf’a bir gün buradan birlikte bilinmeyene uçmayı teklif eder. Yusuf da bunu kabul eder. Günler böyle geçerken Erbil çıkagelir. Fakat artık Binnur için tek saadet o uçurumdan Yusuf ile birlikte atlamaktır. Erbil ile konuştuktan sonra Yusuf’la birlikte ortadan kaybolurlar. Onlar gerçek saadetlerine çoktan ermişlerdir ama Erbil, hala Binnur’un bir gün döneceği umuduyla beklemektedir


OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ :


Romanda geçen olayların hepsinde Binnur vardır.İki aşığın uçurumdan atlaması dışında ilgi çekici hiçbir olay yoktur.


Binnur, orta gelirli bir ailenin kızı olup, iyi bir aile ahlakı almış, dış görünüş itibari ile kendisine ilk bakışta aşık olunacak kadar güzel bir öğretmendir. Para ile aşk arasında bir tercih yapamamasından dolayı sürekli bir tereddüt içindedir.


Yusuf, kendisini çok beğenen, daha doğrusu dışarıya bu imajı veren, sevdiğini açıkça söylemeyip içine atan, dış görünüş itibari ile fazla çekici olmayan, fakat yaşadığı hayattan ötürü herkesin ilgisini çeken, kırk yaşlarında bir kayakçıdır.
Zeria, çok kısa bir zamanda, konuştuğu kişiyle samimi olabilecek kadar sıcakkanlı, kendisini başkalarının mutlu olması için görevli biriymiş gibi gören hayat dolu bir öğretmendir. Ulvi, geleceği parlak olmasından dolayı genç kızların ilgi odağı olan, ama giydiği kıyafetlerden dolayı yadırganan sarışın, yakışıklı bir mühendistir. (www.edebiyatekibi.com)

 

KARA YAZI

Senaryo ve Yönetmen Baki Çallıoğlu,
Kamera Ali Uğur,
Yapım Çallı Film/Baki Çallıoğlu


Oyuncular: Baki Çallıoğlu, Kerime Lay, İhsan Aşkın, Sadri Karan,


Konu: Bir ağanın yanında büyüyen annesiz babasız bir çocuğun öyküsü.

KARA TALİH (1957)

Yönetmen Lütfi Ömer Akad
Senaryo Lütfi Ömer Akad (Cevat Akgönül takma adıyla)
Görüntü Yönetmeni Turgut Ören
Yapım Dar Film / Sıtkı Şumnulu


Oynayanlar: Turgut Özatay, Osman Alyanak, Settar Körmükçü, Ömer Hayam, Lale Oraloğlu, Atıf Kaptan, Muazzez Arçay, Mualla Sürer, Hasan Ceylan


KONU: Köyde hamile bıraktığı ağa kızı Emine’yi bir randevucu kadına satan Rıza ile sonunda sevdiği kıza kavuşan bir gencin hikayesi.

KARA GÜNLERİM (1957)


Senaryo ve Yönetmen Sırrı Gültekin
Foto Direktörü Rafet Şiriner
Yapım Halk Film / Fuat Rutkay


Oyuncular: Göksel Arsoy, Gönül Bayhan, Atıf Kaptan, Ahmet Mekin, Birsen kaplangı, kadir Savun, Gül Gülgün,

Konu: Kör bir kızın büyük kentteki öyküsü

KARA BAHTIM (1957)

Senaryo ve Yönetmen: Dr. Arşavir Alyanak
Eser Cemal Sahir
Müzik Ali Can
Operatör:Mike Rafaelyan
Yapım Halk Film / Fuat Rutkay


Oyuncular: Nevin Aypar, Abdurrahman Palay, Toygar Belevi, Muazzez Arçay, Atıf Kaptan, Hulusi Kentmen, Handan Akbaşlı, Hikmet Serçe, Sohban Koloğlu


Konu: Ağa kızıyla sevişen bir gencin öyküsü

KANLI ÇEVRE “SÖNEN OCAK” (1957)

Senaryo ve Yönetmen Cahit Günal
Operatör Lazar Yazıcıoğlu
Yapım İstiklal Film / Cahit Günal


Oyuncular: Leyla Altın, Abdurrahman Palay, Şadan Adalı


Konu: Köylü bir gençle sevdiği kızın öykÜsü

KAMELYALI KADIN (1957)

“Günahsız Fahişe”

Senaryo ve Yönetmen Şakir Sırmalı
Operatör Manasi Filmeridis
Yapım Sırmalı Film / Şakir Sırmalı


Oyuncular: Fikret Hakan, Çolpan İlhan, Ayten Güvenç, Reşit baran, Atilla Özçakır, Feridun Çölgeçen


Konu: İnce hastalıklı bir kadınla bir baba oğulun dramatik öyküsü.


► Kamelyalı Kadın bir çok eleştirmen tarafından bilhassa anlaşılması zor ve karışık kurgusu nedeniyle ağır bir şekilde tenkit edilince, aylar sürecek bir polemik başlamıştır.


Semih Tuğrul Tercüman Gazetesindeki “Kamelyalı Kadın veya Parlak Bir Fiyasko” başlıklı eleştirisinde alaycı bir uslupla filmi ağır bir biçimde eleştirmiştir. Yazar ayrıca, yabancı eserden yapılan bu uyarlamanın başarısız bir özenti olduğunu öne sürmektedir. Eleştirisinde ayrca, saldırgan ve suçlayıcı bir yaklaşım benimseyen Tuğrul, filmin genel yapısı itibariyle seyircilerle alay eder nitelikte olduğunu iddia etmektedir.

Semih Tuğrul, filmi seyrettiği sinemada seyircilerin kendilerinin budala yerine konduğunu hissedince, gülmeye başladığını filmle ve rejisörle alay etmeye başladıklarını belirtip eleştiri yazısını şöyle tamamlamaktadır:


"Seyircilerin bu kahkahaları başkalarından evvel rejisörü izah etmeli. Bay Şakir SırmaIı sinema sanatlarının tamamen sorumsuz bir kişi olarak aklına estiği orijinalite kırıntılarını halka empoze edemeyeceğini anlamalıdır. Kamelyalı Kadın üzerinde daha durmaya lüzum görmüyorum. Film, yukarıda da işaret ettiğim gibi, seyircilerin kahkahaları ile layık olduğu şekilde karşılanmakta-dır. Rejisörlerimizden çoğunun zannettiğin-den daha uyanık olan sinema seyircileri böylelikle bu parlak fiyaskoya yaraşan bir tepki göstermektedir. "


Kamelyalı Kadın'ın hem yapımcısı hem de yönetmeni olan Şakir Sırmalı, iki ay sonra 27 Mart 1957 tarihli Tercüman gazetesinde cevap hakkını kullanıp filmini savunmaktadır. Sırmalı, filmde benimsediği kurgu yönte-mini savunmak için, Nijat Özön'un, 'Sinema Sanatl' adll kitabında yer alan, kurgu konusundaki bilgilere baş vuruyordu Sırmalı'nın başka bir cevap yazısı 15 Mart 1957 tarihli, "Yeditepe" dergisinde yayımlandı.

Film hakkında çıkan eleştirilerden bir diğeri de, "Yeni Yıldız" dergisinde, 'Sinema Adamı' imzalı bir eleştiri yazısıdır. Yazar, genel yargılarda bulunup Türk film sektörü hakkında bir saptamada bulunmaktadır:


"Bugün filmciliğimiz, teknik bakımdan, sermaye küçüklüğünden ve seyircinin kalite düşüklüğünden dolayı, Alexandre Dumas veya Emil Zola'lanın eserlerini perdeye aktaramaz. Bu sebeplerle ilk başta yapılmış en büyük hata, Alexandre Dumas'ın muazzam eseri 'Kamelyall Kadın' film konusu olarak seçmekti.”
Yazar daha sonra filmin en çok tenkit edi-len kurgusuna da değinmektedir:


“…Gerçi bilinen yumuşak, aşık Arman, Sımalı'nın elinde sert ve sinirli, Margaret ise, tamamen zıt bir tipe bürünmüş. Mekan diye Taksimin karşısına B.Ada, B.Adanın karşısına da Gazhane getirilmişse de, biz kordelayı elimizden geldiği kadar iyimser olarak seyretmeye çalıştık. Netice, korkunç bir fiyasko oldu... Cılız bir senaryonun çatısı üzerine oturtulan 'KamelyaIı Kadın' her şeyden evvel, sinema anlayışı kıt, sinema ifadesi zayıf bir rejisör eline düştüğü için, Türk filmciliği tarihinde unutulmayacak bir ayıbı yarattı” (“Okan Ormanlı, “Türk Sinemasında Eleştiri” syf, 53 )


KAHPENİN AŞKI (1957)

Yönetmen Muzaffer Arslan Senaryo Kemal Tözem
Operatör Mehmet Muhtar
Yapım As Film / Muzaffer Aslan
Danslar: Türkan Şamil


Oyuncular: Sadri Alışık, Altan karındaş, Fatma Andaç, Muzaffer Aslan, Kemal Tözem, Neriman Alışık, Suat Tanır, İbrahim Delideniz, Mümtaz Alpaslan


Konu: Bir erkeğin hayatını zehir eden bir kadının öyküsü.

KAHPE KURŞUN (1957)

Yönetmen Nişan Hançer
Senaryo Özdemir Birsel
Operatör Orhan Çağman
Müzik Ahmet Yamacı
Yapım Birsel Film / Özdemir Birsel


Oyuncular: Fikret Hakan, Üftade Kimi, Salih Tozan, Uğur Başaran, Hasan Ceylan, Adile Naşit, Sadettein Erbil, Faik Coşkun, Şaziye Moral


Konu: Birbirlerine kavuşamayan iki köylü gencinin dram öyküsü. Ali Ağa Sadettin Erbil) çiftlik sahibi kadın düşkünü bir adamdır. Onun bu zaafını bilen Kahyası Rıza (Hasan Ceylan) Eski dostu pavyon kadını Şadiye'yi (Üftade Kimi) alarak çiftliğe getirir. Amacları Ağa'dan para sızdırmak, bu paraları yarı yarıya pay etmektir. Şadiye'nin cazibesine kapılan Ali Ağa evlenme teklif eder. Ne varki Ali Ağa ile beraber çiftlikte yaşayan kız kardeşi Fadime (Uğur Başaran) bu evliliğe karşıdır.Ali Ağa ise onu kahyası ile evlendirmeyi planlamaktadır. Konuyu kardeşine açar, Fadime şiddetle red eder. Bu arada Fadime'nin yavuklusu Osman (Fikret Hakan) askerden döner ve Fadime'yi ister. Kardeşini Osman'a vermek istemeyen Ali Ağa, Osman'dan baba alacağını ödemesini şart koşar. Osman ile Fadime bulu-şurlar. Fadime annesinden kalan çeyiz sandığında saklı altınlarını borcu nu ödemesi için Osman'a vereceğini söyler 


..Onların buluşmalarına tanık olan Kahya konuşmalarını dinler, ve altınları çalar. Ali Ağa'yada Fadime'nin altınları Osman'a verdiğini söyler

HATA “BIRAKIN AĞLAYAYIM”

Senaryo ve Yönetmen Şinasi Özonuk
Operatör Lazar Yazıcıoğlu
Yapım Şençalar Film / Kadri Şençalar


Eser: Hasan Oktay Tikofiş , Müzik: Kadri Şençalar ve Korosu, Montaj: Sezai Elmaskaya, Senkron: Özdemir Arıtan, Laboratuvar: Ziya İnsel, İ. Yıldırım, Işık: Hüsamettin Eryılmaz, Aksesuar: Ali Küçük, Dublaj Rejisörü: Zihni Rona, Ses Mühendisi: Yorgo İliadis, Prodüktör: Hasan Oktay,


Oyuncular: Gülistan Güzey, Turgut Özatay, İbrahim Solmaz, Hadi Hün, Özen Tutucu, Muazzez Arçay, Mehmet Karaca, Hakkı Haktan, Nuri Genç, Tikofiş, Memduh Kara-kaş, Fadıl Başağa, Şeref Sema, Hayati Şa-hin, Zeki Panter, Mis Pamella (Strip Tiz Yıldı-zı), Fahri Somer, Hakkı Gürbüz, Ateş Böcekleri, Rakslar: Semra Yıldız,


Konu: Bir kaza sonucu gözlerini kaybeden kızının nişanlısına gözlerini bağışlayan fedakar bir annenin dramatik öyküsü

GÜLLÜ FATMA / ZEYNEB'in AŞKI (1957)

Yönetmen Memduh Ün
Senaryo Muharrem Gürses
Eser Nuri Genç
Operatör Hayrettin Işık
Yapım Yakut - İnci Film / Dr. Arşavir Alyanak


Reji Asistanı: Saltuk Kaplangı, Fon Müzik: Nevzat Ekmekçi ve arkadaşları, Montaj-Senkron: Ertem Göreç, Laboratuvar: Cemil Orhon, Ar Direktör: Semih Sezerli, Negatif Montaj: Halid Kunal, Ses Mühendisi: Esat Toroğlu, Türküler: Celal Adanalı, Nihat Mercan, (Yakut Ören Laboratuarlarında hazırlanmış Lale stüdyosunda seslendirilmiştir. )


Oyuncular: Muhterem Nur, Saltuk Kaplangı, Mehmet Özekit, Alev Özgün, Muazzez Arçay, Mehmet Işık, Semih Sezerli, Danyal Topatan, Faik Coşkun, Hüseyin Güler, Dr. Arşavir Alyanak, Alev Gürzap, Türküler: Celal Adanalı, Nihat Mercan


Konu: Güzelliği ile dillere destan ağa kızı Zeynep ile,yanlarında çalışan çoban Ömerin aşk öyküsü.Sonu Zeynebin ölümü ile biten unutulmaz bir aşk destanı.Özellikle Muhterem Nurun duru,saf güzelliğiyle izle-meye değer bir köy dramı..


Not: Film Şile’nin Alaçalı köyünde, köylülerin de katılımıyla gerçekleşmiştir. Filmin final sahnesi sansüre takılmış ve oldukça uzun bir bölüm filmden atılmıştı. Finalde Muhterem Nur ölmüş ve partneri Saltuk Kaplangı onu kucağında al kanlar içinde bir uzun hava tür-kü eşliğinde taşımaktadır. Sansür kurulu bu uzun ve kanlı sahnelerin kısaltılması talimatı-nı vermiştir.

HAM MEYVA

Yönetmen Nişan Hançer
Senaryo Sadık Şendil
Kamera Şevket Kıymaz
Yapım Umut Film


Oyuncular: Muhterem Nur, Göksel Arsoy, Neriman Alışık, Kenan Büke, Vahi Öz, Kemal Edilge


Konu: Bir delikanlıyla sevişip sonra da sevgilisinin düşmanları tarafından öldürülen bir kızın öyküsü

GELİNİN MURADI (1957)

Senaryo ve Yönetmen Atıf Yılmaz
Operatör Turgut Ören
Eser Kemal Bilbaşar
Yapım Duru Film / Süreyya Duru


Müzik: Muzaffer Sarısözen, Türküler: Neriman Sarısözen, Çalanlar: Ahmet Yamacı, Osman Özdenkçi, Nida Tüfekçi, Seyfettin Sığmaz, Coşkun Özer, Ses Mühendisi: Esat Toroğlu, Montaj: İshak Dilman, Prodüksiyon Asistanı: Nejat Saydam, Reji Asistanı: Yılmaz Atadeniz, Fikret Uçak, Dekor Asistanı: Danyal Topatan, Senkron: Mustafa Kent, Negatif Montaj: Aliş Serebyan, Laboratuavr: İbrahim Üstüner, Işık: Demirtaç, Ses Laboratuvar Montaj: Lale Film Stüdyosu, Dahili Sahneler : Duru Film Stüdyosu,


Oynayanlar : Fikret Hakan, Pervin Par, Settar Körmükçü, Ahmet Tarık Tekçe, Hulusi Kentmen, Osman Alyanak, Mehmet Aslan, Nobar Terziyan, İhsan Aşkın, Sadettin Erbil, Nejat Saydam, Leman Tekmen, İclal Genç, Ayşe Dolar, Nihal Duman, Leman Akçatepe, Faik Coşkun, Muzaffer Demir, Mehmet Aslan, Dinçer Sümer, Ayten Sırmalı (Dans)


KONU: Doktor olduktan sonra kasabasına dönen genç, sevgilisi olan ağanın kızına kavuşmak istemektedir. Ancak kızın anne ve babası kızı başka biriyle evlendirir. Kız evlendiği gece bilmeyerek düğünün yapıldığı otelde kalan doktorun odasına girer. Konu bu çerçevede gelişir.


Pembe Kurt öyküsü Sakallı köyünle 1950 yılında Demokrat Parti'nin Cumhuriyet Halk Partisi'nden iktidarı devraldığı yıl geçer; Pembe Kurt ve Yeşil Kozalak adı traktörlerin dövüştürme öyküsünü anlatır. Atıf Yılmaz'ın filmi ise "hileli bir traktör yarışında dövüştürülmesi (birbirine arkadan bağlanan traktörler. ters yönlerde birbirlerini çekmeye çalışırlar) sonunda aşık olduğu kızı kaybeden genç bir doktorun mücadeleyi bırakmamasını yarışta ki sevgilisine kavuşmasını anlatır. Atıf Yılmaz sineması içinde belirli bir biçim oluşturan ve zaman zaman örneklerini verdiği kasaba gerçekliğini işleyen filmlerine Gelinin Muradı ile başlangıç yapar. Konu daha sonra -filme de bağlı kalarak- Başka olur. Ağaların Düğünü adl ile kitap olarak yayınlanır, bu roman da dizi film olarak TV'ye uyarlanır. (“Orhan Ünser, “Kelimelerden Görüntüye” syf, 138 )
 

GELİN AYŞEM (1957)

Yönetmen Süha Doğan
Senaryo Sadık Şendil
Foto Direktör Mike Rafaelyan
Yapım Başak Film


Oyuncular: Muhterem Nur, Altan Erbulak, Gönül Bayhan, Atalay Özçakır, Vahi Öz, Danslar: Semiramis


Konu: Tütün tarlalarında geçen bir aşk öyküsü

FIRTINA GEÇTİ (1957)

Senaryo ve Yönetmen S. Kani Kıpçak
Operatör Cezmi Ar
Yapım Ha-Ka film / Halil Kamil


Oyuncular: Mualla Kaynak, Nezihe Becerikli, Şaziye Moral, Muzaffer Arslan, Muhip Arcıman, Kani Kıpçak, Şakir Arseven, Ertuğrul Bilda, Osman Türkoğlu


Not: Luis Bunuel'in "Susana La Perversa", "Susana" (1951) adlı filminden uyarlama.