Yönetmen Atıf Yılmaz,
Senaryo: Ayşe Yılmaz (Şasa), Atıf Yılmaz,
Fotoğraf
Direktörü: Çetin
Tunca,
Yapım: Uğur Film/Memduh Ün
Asistan
Rejisör: Zeki Ökten,
Müzik: Miklós Rózsa, Ar Direktör: Duygu Sağıroğlu, Seslendiren: Tuncer
Aydınoğlu, Montaj: Özdemir Arıtan, Kostüm: Niyazi Er,Dekor: Güven
Prodüksiyon Müdürü: Adnan Uygur, Prodüksiyon Amiri: Sabri
Aslankara, Prodüksiyon Asistanı: Namık Karakılıç, (Acar film
renkli laboratuarında hazırlanmıştır).
Oyuncular: Cüneyt Arkın, Fikret Hakan, Meral
Zeren, Reha Yurdakul, Erden Aklan, Melek Görgün, Kerim Afşar, Ali Taygun, Atıf
Kaptan, Baki Tamer, Aynur Akarsu, Baki Tamer, Nesrin Nur, Ali Taygun, Niyazi
Er,
KONU: Babasının ölümünden sonra intikam
almak için yemin eden Battal Gazi ile İslamiyetikabul eden Bizanslı Hammer’in
öyküsü.
" "Film de dikkati çeken bir diğer yön de etiketnik öğelerin
kullanılış dengesinde görülen tersliktir. Milli tarihimizde görülen, gerek
destanlaşmış kişilerin ferdi, gerekse topyekün millet olarak ortaya konan
mücadeleler, savaşlar hep belli ve ilahi bir sebebe dayanmakta; bu sebeple
bütün bu mücadeleler, dini ve milli kaidelerin sınırladığı belli bir adalet ve
ahlak çerçevesinde yapılmaktaydı; dolayısıyla bunun dışında olarak -sinemada
olsun, edebiyatta olsun- gösterilmek istenen bir olaylar zinciri, en basit
anlamıyla eserin gerçekliğini bozar; onu hiçbir temele dayanmayan bir macera
ürünü haline getirir.” (Salih Sökmen, “Bugünkü Türk Sineması” Fetih Yayınevi,
1973)
Kendisi farklı kaynaklarda
Türk, Arap, Anadolu yerli halkından olarak nitelenmiştir. Battal gazi hakkında
bugüne ulaşabilmiş kaynaklar olarak bakabileceklerimiz, sadece mesnevi tarzı
yazılmış, birbirini hem destekleyen hem de çelişen olgular içeren destanlar ve
halkın hafızasında kalmış olan bilgilerdir. Yaşadığı tarihle ilgili kesin bir
bilgiye sahip olmak istersek şöyle bir sonuca ulaşırız: Battal gazi destanı nda
ve halk hikayelerinde battal gazinin arap ordusuyla birlikte istanbulu
kuşattığı bilinmektedir. Bu kuşatma hem denizden hem de karadan olmuştur.
Başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Destanda battal'ın düşmanı imparatorun ismi leon'dur.
Arap komutanına oyun oynayıp kuşatma başladığında istanbula geçip
imparatorluğunu ilan etmiştir. Arap tarihinde 2. İstanbul kuşatmasının tarihi
717-718 dir. Bizans tarihinde de bu aynıdır ve bizans tarihinde imparator 3.
Leonun tahta çıkma tarihi 717 dir. Destandaki leon'un imparator 3. Leon olma
olasılığı yüksektir. Yine destanda battal gazi'nin kuşatma sırasında yirmili
yaşlarında olduğunu göz önüne alırsak battal gazi'nin doğum yılı 690-695
civarıdır. Battal gazi'nin ölüm yılının 740 olduğunda tarihçiler mütabakata
varmışlardır. Battal gazi hakkındaki genel tarihsel bilgi onun bir arap
kumandanı olduğudur. Hatta 'Battal' kelimesi de arapça kökenli bir sözcüktür.
Ancak bu sözcük, mezopotamya'da genel olarak kullanılmaktadır. Battal Gazi'nin
yaşadığı döneme bakacak olursak, Anadolu'da bir Türk veya Arap olgusunun
olmadığı zamandır. Hakkındaki kaynaklara, yani mesneviler ve halk hikayelerine
bakıldığında, kendisinin; Bizans kilisesinin zulmünden bıkan halkın hakkını
savunmak için halktan bir ordu topladığı ve Bizans'la savaştığı görülmekte.
Kilise kayıtlarında, o zamanki Anadolu halkının din inanışı lanetlenerek
anlatılırken, bahsedilen inanç biçimi, 'pir'leriyle, ibadetleriyle, günümüz
alevilerine çok benzemektedir. Kilisenin baskı yaptığı halk da bu halktır.
Battal Gazi'nin halkın içinden çıkan bir kahraman olması, dışarıdan gelip de
akıncılık yapması düşüncesindan daha yüksek bir ihtimâl. O zamanlar ezilen ve
dolayısıyla isyan noktasında Battal Gazi'nin etrafında toplanan halk, büyük
olasılıkla bugünkü Anadolu Alevileri'dir. Günümüzdeki Battal gazi'nini
yaşatılmasına bakarsak, resmi tarih haricinde, alevi halk tarafından
yaşatılmakta. Eskişehir ilinin Seyitgazi ilçesinde bulunan Battal Gazi türbesi,
alevi halkın her sene uğradığı yer olma özelliğindedir. O dönemdeki halk, çok
büyük ihtimalle Anadolu'nun yerli halkıdır. fakat bu konudaki tartışmalar devam
etmektedir. (tr.wikipedia.org/wiki/Battal_Gazi)