Powered By Blogger

22 Ocak 2023 Pazar

 BABAM BÜFE (2009) 

Senaryo ve Yönetmen Meriç Demiray, Eser: Merab Ninidze, Müzik: Alp Erkin Çakmak, Görüntü Yönetmeni: Burak Yazıcı, Yapım: Güney Film/Direnç Kıymaç Kurgu: Ruşen Dağhan, Sanat Yönetmeni: Bektaş İldem, Selda Çiçek, Yardımcı Yönetmenler: Çağrı Lostuvalı, Alptekin Bozklurt, Yönetmen Yardımcısı: Çağrı Lostuvalı, Ses Teknisyeni: Furkan Atlı, Genel koordinatör: A. Orçuın Okşar, Yürütücü Yapımcı: Harun Özübelli, Yapım Ekibi: Oğuzhan Haşoğlu, Yahya Tameroğlu, Alican Zeren, Levent Çağıl, Uğur Şahin, Reji Asistanı: Çağrı Güven, Kostüm: Nurhan Tavukçuoğlu, Focus Puller: Türksoy Göebey, Cüneyt Karaahmetoğlu, Cenk Tatarer, Andaç Şahan, Yalçın Avcı, Işık Şefi: Selim Ertürk, Ses Operatörü: Furkan Atlı, Onur Albayrak, Set Fotoğrafları: Talha Kortum, Laboratuar: Yusuf Özbek, Ses Tasarım Final Mix: Murat Şenürkmez,

 Oyuncular: Turan Özdemir (SWalim), Levent Tülek (Kırcun), Nalan Kuruçim (Türkan), Caner Candarlı (Turgut), Tanya Akbaş (Semra), Zeki Yıldırım , Fatih Dönmez (Sencer), Vildan Çapkır (Arzu), Ümit Çırak (Ömer), Ümit Bakış (Adnan), Galip Görür (Erkan), Ümit İlhan (Tankut), Maruf Kılıç (Kalfa), Ferhat Şendağ (Montajcı), Bektaş İldem (1. Usta), Murat Küçükferah (2. Usta), Selim Aksu (Çilingir), Erhan Kargın (balkondaki adam), Yılmaz Yiğit (1. polis), Ahmet Doğan (2. polis), Ali Üçtaş, Gökhan Öcal, Gökhan Vayni,

 Konu: Salim bir apartmanda kapıcıdır. Apartman sakinlerinden bir televizyon kanalında haber kameramanı olarak çalışan 40 yaşlarındaki Korcan bir gün Salim'e ek gelir sağlayacak bir fikri olduğundan bahseder. Kendilerinin uyduracağı düzmece haberlerde Salim oyuncu olarak kullanılacak, Korcan da bir amatör kamerayla tesadüfen yakalamış gibi bunları çekip kanala satacaktır.

 

İlk olarak bakkal Adnan'ın dükkanında işe başlarlar. Adnan siparişleri hazırladığı sırada Salim kasadaki paraları çalar ve Korcan güvenlik kamerası gibi yerleştirdiği kamerasıyla olayı kaydeder. Kanal bantı gerçek zannedip Korcan'a ödeme yapar. Artık Salim ve Korcan için yeni bir iş kapısı doğmuştur.

 

Bu yıl 46'ncısı gerçekleştirilen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında Antalya Kültür Merkezi Aspendos Salonu'nda gala gösterimi gerçekleşen ‘Babam Büfe’ adlı film, diyaloglarda çok fazla küfür kullanılmasından dolayı seyircilerden yoğun tepki aldı.

 . Filmin yönetmeni Meriç Demiray, “Filmde gördükleriniz erkeklerin gerçek dünyasını yansıtmıyor. Aslında erkekler, kendi aralarında gördüklerinizden çok daha fazla küfür ediyor” dedi. Filmin oyuncularından Levent Tülek ise bu eleştirilere “Film çok karanlık ve sert bir dünyayı anlatıyor. O karanlıktaki insanlar, seslerini duyurabilmek için küfür ediyor” şeklinde yanıt verdi.

 Babam Büfe” isimli film çağın hastalığı bireysel ve yalnız yaşama tutkusunun adeta celladına aşık olma çılgınlığına dikkat çekiyor. Birey olamama ve bireycilik ilişkisini irdeleyen film, günlük yaşamda rastlayabileceğimiz öykülerin bir biri içine geçmiş iflasını etkileyici bir akışla seyirciyle buluşturuyor. 46. Uluslar arası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamına ilk kez seyirci karşısına çıkan ve birçok eksiğine rağmen beğeni toplayan Meriç Demiray’ın ilk filmi “Babam Büfe”, küçük mantık hataları ve devamlılık sorunlarına rağmen yılın en çok konuşulan filme olmaya aday gibi görünüyor.

 Bir apartman kapıcısının günlük rutinliğinin derinliklerinde bireyin yalnızlık tutkusunu ve bu tutkunun nasıl bir ince ölüme dönüştüğünü beyaz perdeye yansıtan Demiray, kapitalist toplum modelinin bireyi ve emeği öğüttüğü değirmenin ciddiyetine de işaret ediyor. Yarattığı karakterlerin yönelişindeki başarı ve öyküdeki olay örgüsünün gerçekle tıpatıp aynı olması seyirciye her saniyesi sert bir sosyal ilişkiler karışımı sunarken, kapitalist gelişimin birey için hazırladığı hendekleri gözden kaçırmıyor. Olayların neden sonuç ilişkisi içindeki akarı sayesinde seyircinin anlaşılır ve akıcı bir film izlemesini sağlayan Demiray, eleştirilere konu olsa da, bolca kullandığı küfürlerle de aslında halihazırda yaşadığımız sokağın profilini de çizmiş oluyor. Oldukça düşük bir bütçeyle ve imece usulüyle çekilen filmde iki çocuk sahibi kapıcı Salim hala şiir yazacak derecede sevdiği eşi Türkan’a daha iyi bir hayat sağlamak için apartmanda oturan haber kameramanı Korcan’la birlikte bir sahtekarlık planlar. Salim’in ‘başrolünde’ olduğu sahte aksiyon haberleri çekip televizyona gerçek diye yutturup kazanacakları paraları kırışacaklardır. Plan tutar, iş büyümeye başlar. Salim bakkalda hırsız, sokakta kapkaççı olur, Korcan da çekip çekip satar. Ancak Türkan’ın hamile kalması ve dikkatli bir kanal yöneticisi hayatın akışını bozmaya başlar.

 Korcan en büyük korkusu olan yalnızlık içine çekilmezliklerle dolu bir yaşamda ısrar ederken Salih ise içinde yaşattığı yalnızlığın esiri olmuştur. Korcan’la hazırladıkları dümenin anlaşılması üzerine planları suya düşen Salih, binaya doğal gaz bağlanmasıyla da işinden olur. Eşinin bakkal Adnan’la kaçması üzerine yıkım yaşayan Salih, hazırladığı planla kanallarda yüksek fiyatla alınacak bir sün hazırlar kendine. Öykünün yaralayıcı bir iklimde ilerlemesi sayesinde seyirciye filmden ziyade bir gerçekliği tattırma yöntemi deneyen yönetmen, kontrolden tamamen çıkan hayatın nasıl bir eziyete dönüşebildiğinin altını çiziyor.

 Haksızlık ve terk edilme duygusunun dayanılmaz işkencesiyle yoğrulan karakterlerin ızdırap dolu yolculuğuyla seyirciyi derinden etkileyen Yönetmen Demiray, sinemanın büyülü atmosferiyle herkesin kıyısından köşesinden geçtiği bir öyküyü sürükleyici bir dille sanatseverlere ulaştırıyor.(İsmail Yıldız, www.hikayeler.net 16.10.2009) 


FİLMİ İZLE 


 

AY LAV YU (2009) 

Senaryo ve Yönetmen: Sermiyan Midyat Görüntü Yönetmeni: Ercan Özkan, Kamil Çetin Yapım: Plato Film/Sinan Çetin Genel Koordinatör: Ebru Yalçın, Yapım Koordinatörü: Hakan Gümüşda, Kurgu: Ergun Kölüman Yönetmen Yardımcısı: Çağdaş Helvacı, Erkan Nurhan, Kamera Asistanılar: Sercan Sert, Uğur Bedir, Samet Oflu, Kameraman: Arda Canel, Focus Puller: Okan Zengin, Ses Kayıt: Timur Serengil, Müzik: Cem Yıldız, Prodüksiyon Amiri: Hakan Gümüşdal, Kostüm: Baran Uğurlu, Reji Asistanları: Alime Yurtseven, Hazal Demirci, Işık Şefi: Mehmet Tuna, Renk Düzenleme: Loren James White, Kurgu Asistanları: Korel Kadı, Ozan Akıncı, Set Amiri: Levent Kara, Makyaj: Besey Üstel, Saç: Ahmet Karasu, Kostüm Asistanları: Duygu Kütük, Selin Ölçen, Sanat Grubu: Bilgehan Yılmaz, Mehmet Ekinci, Işık Grubu: Bilal Tanrıver, Emrah Yıldırım, Alican Çekiç, Soner Soysal, Yusuf Wills,, Set Asistanları: Uğur Özcan, Aydın Özcan, İbrahim Bacacı, Nedim Ekinci, Bilal Şahin,

Oyuncular: Sermiyan Midyat (İbrahim,) Steve Guttenberg (Christopher), Mariel Hemingway (Pamela), Katie Gill (Jessica), Josh Folan (Danny), Meray Ülgen (Yusuf), Ayşenil Şamlıoğlu (Xate), Fadik Sevin Atasoy (Zişan), Erdoğan Tuncel (Ubeyd), Josh Folan (Danny), Ayça Damgacı (Fehime), Şener Kökkaya (Behçet), Cengiz Bozkurt (Saido), Nazlı Tosunoğlu (Gule), Nihal Yalçın (Rukiye), Muhammed Cangören (Papaz Hanna), Bahar Ün (Sultan) , Halil İbrahim Babür, Sinan Dağ (Aliko), Aynur Altunışık (Nazife), Ömer Altunışık (Süleyman), Hakan Karsdak (yüzbaşı), Sadi Gazan (köydeki yüzbaşı), Tevfik Gülen (Nazif amca), İp Atlayan Çocuklar: Çiğdem Deniz, Zeynep Kurt, Fatma Işık, Çeşme başındaki kadınlar: Halime Gülbahar, Selma Işık, Gülseren Orak, Emine Deniz, Emin Öğe (imam), Sedat Karabulut (davulcu), Adnan Karabulut (zurnacı), Alaaddin Kömür (Veysi),

 Konu: Tinne Köyü, yıllardır Devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek unutulmuş, farkına varılmamış, yok diye bilinmiştir. Kimsenin nüfusta kaydı bile yoktur. Yani resmi olarak ne Tinne vardır ne de orada yaşayan bir insan. Oysaki yüz yılı aşkındır Yusuf Ağa ve ailesi o topraklarda yaşamakta ve devlete açılmak istemektedir. Ancak yıllardır yazdığı hiçbir mektuba bir cevap bile alamamıştır. Yusuf Ağa, sırf var olabilmek, tanınmak için, en büyük oğlu İbrahim’i daha kundakta bir bebekken, fakülte avlusuna bırakmıştır. Yusuf’un imdadına Süryani Papaz Hanna yetişir. Ve o gün oradan geçmekteyken alır İbrahim’i ve nüfusuna geçiri İşte o İbrahim şimdi 30 yaşına gelmiş, askerliğini yapmış, üniversiteyi bitirmiş, köye dönmektedir. Büyük sevinçle, umutla, neşeyle, zılgıtlarla karşılanır İbrahim. Tinne’nin tek umudu, büyük gururu gelmiştir. Artık Tinne var olacaktır. Kalkınacak, okulu olacak, yolu olacak, sağlık ocağı olacaktır. Ancak İbrahim üniversitede okurken Jessica adında Amerikalı bir kıza aşık olmuştur. Kız da İbrahim’e aşıktır. Köyde kimsenin kimliği bile olmadığından Amerikaya gitmeleri imkansızdır. Sonunda Jessica ailesini ikna eder ve köye gelirler. Amerikalıların köye gelmesi beraberinde bir çok komik olayı da beraberinde getirir.

FİLMİ İZLE 

 

 

AŞK GELİYORUM DEMEZ (2009) 

Yönetmen : Murat Şeker, Senaryo: Selami Genli, Murat Şeker, Görüntü Yönetmeni: Veli Kuzlu, Müzik: Aytekin G. Ataş, Yapım: Tim’s Productions /Timur Savcı Sugar Workz/Murat Şeker, Uğur Şeker Ortak yapımı Kurgu: Levent Çelebi, Sanat Yönetmeni: Yasemin Kalaba , Ortak Yapımcı: Murat Şeker, Fragman Kurgu: Hakan Savran, Editör: Levent Çelebi, Kurgu Asistanı: Çağdaş Sercan, Ses Tasarım: Orçun Kozluca, Yürütücü Yapımcı: Esra Seyrekbasan Onar, Yapım Ajansı: Burak Şenkal, Tuncay Tekli, Yapım asistanları: Rıza Alkuzey, Volkan Tektaş, Ceygun Gökmen, Ali Tanrıverdi, İlhami Çengel, Caner Keçeci, Hakan Hızal, Kaan Özgü, Ali İlhan Sarman, Genel Koordinasyon: Hülya Şeker, Sanat Asistanları: Ufuk Özer, Cansu Tepeli, Caner Keçeci, Deniz Uluyıl, Cisil Murat, Kostüm Sorumluları: Eftal Sayın, 1.Kamera Asistanı: Olcay Oğuz, 2. Kamera Asistanı: Ekrem Yılmaz, 3.Kamera Asistanı: Caner Şen, Jimmy Jip: Murat Karakaya, Asistanlar: Enes Azman, Harun Al Tunsay, Dolby Operatörü: Özgür Dağgez, Asistanı: Bülent Koç, Stadycam Operatörü: Cem Emrahbaloğlu, Saç Makyaj: Ergun Gezer, Makyaj: Deniz Namoğlu, Best Boy: Gökhan Hasan Bıçak, Işık asistanları: Ali Erdoğan, Emre Kaya, Muhammed Erdoğan, Elektrik Teknisyeni: Oğuz Rdem, Set Amiri Serdal Ateş, Set Asistanları: Cem Tanışman, Gürkan Pansumanlar, Serkan Topal, Kamera Arkası: Abdullah Yavuz, İhsan Çakır, Ses Tasarım: Orçun Kozluca, Dialoglar: Mahmut Özdemir, Efektör: Ali Önen,

 Oyuncular: Bergüzar Korel Gökçe (Gözde Albayrak), Tolgahan Sayışman (Ali Tanrıverdi), Zeki Alasya (İsmail Tanrıverdi), Altan Erkekli (Miran Dayı), Altan Gördüm (Erdoğan Akbayrak), Yılmaz Gruda (Mankenci Atilla), Hakan Bilgin Ayakkabıcı Tahsin , Kemal İnci (Kayserili Nafiz), Yosi Mizrahi (Avukat Bilal), Ömür Arpacı (Çaycı Nuri), Müfit Aytekin (Laz Dursun), Hakan Bilgin (Ayakkabıcı Tahsin), Onur Buldu (Kürt Cemal), Müfit Aytekin, Konuk Oyuncu: Sarp Apak (Berkcan Aktaş), Deniz Alan (İnci), Gökçe Eyüpoğlu (Necla), Sera Tokdemir (Şebnem), Burcu Öncel (Sunuc), Eren Savcı (Çocuk Oyuncu), Muhammed Lamia Keita (Zenci Süleyman), Korumalar: Ali İpek, Mehmet Sami Baykara, Murat Şeker (Sivil Polis), Selami Genli ( Niyetçi), Ali İhsan Öztürk (Hamal), Erol Asker (Hamal), Mehmet Aykal (Denize atlayan genç), İbrahim Öztürk (Kilise papazı), Zabıtalar: Cemal Olgaç, Sıtkı yaman, Hülya Şeker (sekreter kız), Levent Eryüzlü (Ahmet), Aziz İzzet Biçici (Hamdi Kınalı), Ali Tanrıveren (Nafiz Oğlan), İzzet Tanrıveren (Nafiz Oğlan 2), Kamber Adalı (Nafiz Oğlan 3),

 Konu: Aşk Geliyorum Demez” filmi, Mahmutpaşa’da bir han esnafının hikayesini anlatır. Tolgahan Sayışman (Ali) handaki esnaflardan birinin oğludur. Ali, oldukça yakışıklı ve çapkın bir delikanlıdır. Bergüzar Korel (Gözde) ise esnafın çalıştığı hanı satın alan zengin müteahhidin, yardımsever, doğaya ve hayvanlara düşkün kızıdır. Müteahhit, esnafın çalıştığı hanı satın alır ve orayı yıkıp alışveriş merkezi yapmaya karar verir. Han esnafının bir an önce hanı boşaltmasını isteyince esnaf birleşerek bir plan yapar ve Ali’den Gözde’yi etkileyerek hanı kurtarmasını ister. Bir yardım gecesinde tanışan Ali ve Gözde birbirlerinden çok etkilenirler. Esnafında yardımıyla yapılan planlarla komik ve romantik bir hikaye başlar.

 “Aşk Geliyorum Demez” adlı film, tam bizim içimizden bir öykü. Aslında günümüz ekonomisinin bir hicvi. Bugünlerde pek görünmeyen bir dayanışmanın da öyküsü. Filmin en beğendiğim yönü oyuncu seçimi. Altan Erkekli “Miran dayı” rolünde çıtayı bayağı yükseklere koymuş ve bize özgü eski bir tat olarak çıkıyor karşımıza. Çaycıyı oynayan Ömür Arpacı da hayatının rolünü kapmış sanki... Öyle geliyor ki, sanki senaryo yazılırken onun için yazılmış.

 Tolgahan Sayışman dizilerden sıyrılıp farklı bir rolle kendini kanıtlamış. Bergüzar Korel’in performansı düşük. Ancak bunun büyük nedeni senaryo. O başrol için nasılsa Bergüzar var diyip o rolü es geçmişler. Yoksa oyuncunun bir günahı yok. Çünkü filmdeki pek çok yan rol için bile senaryo iyi geliştirilmiş. Bu nedenle de film güzel. Temiz bir iş çıkarılmış. Türk sinemasının geleceği için yeni nesilden “umutlanmam” giderek artıyor. Emeği geçen herkese teşekkür etmek gerek.


FİLMİ İZLE 


 

ADINI SEN KOY (2009)

 Senaryo ve Yönetmeni Tuna Kiremitçi, Görüntü Yönetmeni Soykut Turan, Müzik Tamer Çıray, Yapım: Elizi Film/Ömer DurakSanat Yönetmeni: Aynur Topalak, Sanat Asistanları: Murat Kepez, Oktay Tektaş, Aslı Özdemir, Nisan Dağ, Yapım Sorumlusu: Aydoğan Gündoğdu, Yapım Amiri: Seçil İssi, Yapım Tasarım: Özlem Durak, Yapım Asistanı: Sinan Çelik, Yönetmen Yardımcısı: Mehmet A. Öztekin, Kamera Operatörü: Ersan Çaçan, 2. Kamera Asistanı: Hande Cicibaşoğlu, 1. Grip: Ufuk Kayar, Reji Asistanları: Seren Günde, Ilgın Aybar, Ayla Yıldırım, Kurgu: Mark Marnikovic, Kurgu Asistanı: Ender Özyer, Online Kurgu: Ersin Kahraman, Kopya Baskı: Tamer Eşkazan, Renk Düzenleme: Tolga Girici, PostProdüksiyon Asistanı: Recep Ergün, Negatif Kayıt: Kadir Burç, Makyaj: Gila Benezra, Ses Tasarım & Final Miks: Meriç Erseçgen, DS Nitris: Ersin Kahraman, Cast Sorumlusu: Özlem Ovalı, Teaser Afiş: Rodin Alper Bingöl, Uygulayıcı Yapımcı: Cengiz Deveci, Işık Şefi: Durmuş Demir özen, Kostüm Sorumlusu: Nesrin Ayaz,

 Oyuncular : Melis Birkan (Aybige), Cemal Toktaş (Ilgaz), Ahmet Mümtaz Taylan (Harun), Ali İl (Can), Itır Esen (Nevra), Burhan Şeşen (Ömer), Gülen Karaman (Leyla), Funda Şirinkal (Hülya), Elif Yıldız (Suna), Basri Altayrak (orhanizatör), Ecren Can Serim (başhekim), Burcu Tutkun Oruç (Yurdagül hemşirer), Pınar Şenol (Müjgan), Tulga Sarim (Muharrem Usta), Berk Kırtak, Atilla Savumluı, Çocuklar: Melih Canaz, Can Berk Gedik, Çağatay Erkan Gölşejk, Ahmet Tarık Odabaş, Yılmaz Ata Özen, Berkay Yılmaz, Melis Tuscuoğlu (Neşe), Meryem Yönlüer (Terzi), Gülden Duygu Aydoğan (bardaki kız),

 Konu: Can (Ali İl), delice sevdiği Aybige (Melis Birkan) ile bir hafta sonra evlenecektir. Ama hayatının kadınını çocukluk arkadaşı Ilgaz (Cemal Toktaş)’la tanıştırdığında, garip bir şey olur: Ilgaz’ın Aybige’ye karşı tutumu, şaşılacak kadar soğuktur. En güvendiği arkadaşının bu tavrı, Can’ın nişanlısından kuşku duymaya başlamasına, Aybige’nin de huzursuz olmasına yol açar. Ama Ilgaz’ın intihar saplantılı ağabeyi Harun (Ahmet Mümtaz Taylan) çıkagelince, olayların seyri birdenbire değişir. Beklenmedik sırların açığa çıkmasıyla nikâhtan önceki son hafta Aybige, Can ve Ilgaz için hayatlarının sınavına dönüşecektir.

 KAREKTERLER

Aybige (Melis Birkan) Can'ın nişanlısı. Annesiyle oturuyor ve bir yayınevinde çalışıyor. İletişim fakültesi mezunu. Eskişehir'i seviyor ama İstanbul'da yaşamak istiyor. Babasını küçük yaşta kaybetmiş. Kendi içine bakmaya çekinen, iyimser olmaya çalışan biri. Teyzesiyle ve hayvanlarla iyi anlaşıyor. Bir trajedisi yokmuş gibi duruyor ama var. Favori şarkısı, Mor ve Ötesi'nden "Bir Derdim Var."

 

Ilgaz (Cemal Toktaş) Can'ın çocukluk ve yatılı okul arkadaşı. Ailesinin yaşadığı trajediden sonra eskisi gibi olamamış. Dünyaya temas etmeden, kabuğunda yaşamak isteyen biri. Yaralanmaktan korktuğu için, mutluluğa ve hayata dair beklentisi çok az. Kimsenin ilgilenmediği bilim alanlarına meraklı. Berlin'de bir üniversitede, araştırma görevlisi olarak çalışıyor. Favori şarkısı, Sting'den Can (Ali il) Eskişehir'in önemli ailelerinden birinin oğlu. Ailesi tarafından sevilerek ve kollanarak büyütülmüş. Gençken müzisyen olmak istemiş, olamamış. Afrika'da yaşamak istemiş, yapamamış. Evlendikten sonra babasının şirketinin başına geçmeye hazırlanıyor. Arkadaşlığa, özellikle de Ilgaz'a düşkün. Nişanlısına aşık çünkü Aybige onun hayattaki tek büyük başarısı. Favori şarkısı, Led Zeppelin'den "All My Love."

 Harun (Ahmet Mümtaz Taylan) Ilgaz'ın ağabeyi. Parlak bir zekaya ve sezgilere sahip olmasına rağmen hayata sırtını dönmüş. Nedeni de, ailesinin başına gelenlerden kendisini sorumlu tutması. Bir akıl hastanesinde kalıyor ve ilk fırsatta intihar etmeyi planlıyor. Beklediği tek şey, kardeşini bir kez olsun mutlu görmek. Hayata ve aşka dair değişik düşünceleri var. Favori şarkısını tahmin etmekse imkansız.

 Nevra (Itır Esen) Can'ın annesi. İstanbullu köklü bir ailenin, İsviçre'de eğitim görmüş kızı. Vaktiyle Eskişehir'e gelin gitmiş ve Aybige’den de aynısını yapmasını bekliyor. Tek oğluna çok düşkün. Bu durum onu zaman zaman zor bir kayınvalide haline getirebiliyor. Düzenli, disiplinli, gerçek bir "lady". Favori şarkısı, Edith Piaf'tan "Non, je ne regrette rien."

 Ömer (Burhan Şeşen) Can'ın öz, Ilgaz'ın da bir yerde manevi babası... Eskişehir'in önde gelen sanayicilerinden. Tam bir Anadolu beyefendisi. Ayrıca müşfik, anlayışlı bir aile babası. Düğünden sonra işleri Can'a bırakıp köşesine çekilmeyi ve hep hayalini kurduğu tekne yolculuğuna çıkmayı planlıyor. Müstakbel gelini Aybige’yi güzel ve sevimli buluyor. Favori şarkısı: Şükrü Tunar'dan "Geçti sevdalarla ömrüm."

 Leyla (Gülen Karaman) Aybige'nin annesi. Eşini erken yaşta kaybettikten sonra kimseyle yapamamış. Bütün hayatını kızını yetiştirmeye ve amatör olarak yaptığı resimlere adamış. Ara sıra bir arkadaşının cafe’sinde sergi açıyor ve İzmir'deki babadan kalma gayrimenkullerin geliriyle yaşıyor. Kız kardeşi dışında kimseyle sorunu yok. Favori şarkısı: Sezen Aksu'dan "Firuze."

 Hülya (Funda Şirinkal) Aybige'nin teyzesi. Aynı zamanda onun sırdaşı, hatta bazen en yakın arkadaşı. Hala genç, hala ele avuca sığmayan bir turist rehberi. Ablasıyla hem hiç anlaşamıyor hem de ondan vazgeçemiyor. Tıpkı dövmelerinden, Pink Floyd plaklarından ve Ferhan Şensoy kitaplarından vazgeçemediği gibi. Favori şarkısı: Pink Floyd'dan "Hey You."

 Sinemamızda neredeyse yeni bir fılm kategorisi oluşmaya başladı: Eskişehir'de çekilen filmler ... Bir şehireilik mucizesinin yaşandığı bu kent, Paris görünümü, Batılı düzeni, su ile yeşilin olağanüstü uyumu ve yoğun üniversiteli nüfusuyla, sinemacılara özel bir mekan oluşturuyor. Elbette bunun sağladığı kentli figüran, medeni eğlence yerleri, şık ve cilalı bir yaşam tarzının ipuçları gibi ögelerle ...

 Cilalı aşk romanıarı yazarı Tuna Kiremitçi'nin ilk yönetmenlik denemesini bu kent dekoruna oturtması, bu açıdan akıllı bir seçim. O da bize biraz Batı tarzı bir aşk hikayesi anlatıyor. Evlenmek üzere olan iki gencin arasına, birden erkeğin okul arkadaşı olan bir delikanlı giriyor. Müstakbel damada pek benzeyen (kısa saç, kesin esmerlik, yerli dizi kıvamında sakal), yani yazar yönetmeni de andıran bir profiL. .. Ilgaz, bir tür "ıssız adam" dır (kimileri "içli adam" da diyebilir). Çevresine açılamayan, duygularını belirtemeyen, içekapanık bir tip. Hasta ağabeyi, onu tek anlayan ve koruyan kişidir. Ve o da kardeşinin müstakbel gelin e karşı nasıL, nereden çıktığı belli olmayan tutkusunu sezdiği için, pişmiş aşa su katıp düğünü bozmaya çabalar. Hikaye kesinlikle inandırıcı değil. Bizim örf ve adetlerimizi bir yana bırakın (ne de olsa Eskişehir'deyiz, onları unutabiliriz!), ama temel insan gerçeklerine de uygun olmayan bir hikaye. Aybige'nin zengin, yakışıklı, şeker gibi bir anababası olan, üstelik tüm kenti sevgi ilanı afişleriyle donatan Can yerine soğuk nevale Ilgaz'a meyletmesi için herhangi bir neden olup olmadığını, beklerim ve umarım ki kadın yazarlarımız bize söyleyeceklerdir. Ama yazaryönetmenin hayal ettiği "sessiz adamın çekiciliği veya "kaybeden kazanır" tarzı fikirlerin hiç inandırmadığı kesin. (Atilla Dorsay, Sinemamızda Değişim Rüzgarları)


FİLMİ İZLE

 

 

ADALET OYUNU (2009)  


Yönetmen :Ali Özuyar , Mahur Özmen, Senaryo    Mahur Özmen, yapımcı ; Mahur Özmen, Müzik Serkan Sönmez, Görüntü Yönetmeni: Yusuf Güven,: Yapım Koordinatörü, Ali Naci Erol Kurgu: Hakan Akol, Sanat Yönetmeni : Natali Yeres, Yapım Sorumlusu Ergun Sımsıkı Set Amiri, Erol Veral, Yardımcı Yönetmen Nur Arık Yönetmen Yardımcısı Özgür Sevimli Yönetmen Yardımcısı Kader Akyüz Yönetmen YardımcısEren Vurmaz ), 1. Kamera Asistanı Tolgahan Salim Urfalı), (2. Kamera Asistanı Şefik Ağırtmış, Focus Puller Erhan Derinoğlu, Kamera Teknisyeni Şefik Ağırtmış  Post-Prodüksiyon  Ersin Kahraman Online Kurgu Cem Tosya (Post-Prodüksiyon Sorumlusu), Burak Can Online Kurgu Asistanı),Kadir Burç (Negatif Kayıt), Yusuf Erol (Işık Şefi), Sanat Ekibi    Önder Kaymak (Yardımcı Sanat Yönetmeni), Pınar Dökmen (Kostüm Sorumlusu), Şaki Kavak (Dekor Şefi), Şaki Kavak Kerem Ardahan (Sanat Asistanı), Meriç Erseçgen (Ses Tasarım & Final Miks), Meriç Erseçgen (Optik Ses Transfer), Firmalar: Cine roup (Dağıtımcı) Getto Film (Yapım)


Oynayanlar: Erol Keskin , mustafa Uğurlu, Tolga Evren, Serap Sağlar, Alp Öyken, ,Bekir Özmanav ,İsmail Düvenci ,Ali Fırat Şenyurt Ali Fırat Şenyurt ,Nihal G. Koldaş , Çetin Azer, Nihat Nadi, Ülger Fazıl, Mürsel Yaylalı,  Halil Kumova , Deniz Vural,

          

KONU: Emekli ağır ceza hâkimi Sezgin'in, kendisini hayata bağlayan kızı Belgin’in öldürülmesi ve sanık olarak yargılanan damadı İlker’in beraat etmesi, adalete ve mesleğine olan inancını yitirmesine neden olur. Yaşadığı şehirden uzaklaşarak bir sahil kasabasına yerleşir.


Sezgin, her ne kadar mahkemede beraat etmiş olsa da kızını, damadı İlker’in öldürdüğüne inanmaktadır. Adaleti kendi yöntemleriyle gerçekleştirmek isteyen Sezgin, damadı İlker’i bir şekilde kaçırarak villanın mahzenine yaptırdığı hücreye hapseder. Kendisi ölünceye kadar damadının orada kalmasına karar verir.


Emekli hâkim arkadaşları Fuat, Nedim, Erdal ve eşi savcı Nazan, çok sevdikleri hâkim arkadaşları Sezgin’i yalnız bırakmamak için onu ayda birkaç defa ziyaret ederler. Sezgin'in kızının da va dosyasını kapatması, ani bir karar ile İstanbul’dan taşınması ve damadının da o tarihlerde ortadan kaybolması, arkadaşlarında şüphe uyandırır. Damadı İlker’e bir şeyler yapmış olabileceğinden endişe etmeye başlayan arkadaşları son ziyaretlerinde Sezgin’i sıkıştırırlar.


FİLMİ İZLE 



 

ADABI MUAŞERET (2009) 

Yönetmen Mahur Özmen, Ali Özuvar Senaryo Mahur Özmen Görüntü Yönetmeni Yusuf Güven Müzik Serkan Sönmez Yapım Getto Film / Mahur Özmen Kurgu: Hakan Akol, Sanat Yönetmeni: Natali Yeres, Yapım Koordinatörü: Ali Naci Erol, Yardımcı Yönetmen: Nur Arık, Yönetmen Yardımcısı: Özgür Sevimli, Eren Vurmaz, Kader Akyüz, 1. Kamera Asistanı: Tolgahan Salim Urfalı, 2. Kamera Asistanı: Şefik Ağırtmış, Focus Puller: Erhan Derinoğlu, Kamera Teknisyeni: Şefik Ağırtmış, Online Kurgu: Ersin Kahraman, PostProdüksiyon Sorumlusu: Cem Tosya, Negatif Kayıt: Kadir Burç, Işık Şefi: Yusuf Erol, Yardımcı Sanat Yönetmeni: Önder Kaymak, Kostüm Sorumlusu: Pınar Dökmen, Dekor Şefi: Şaki Kavak, Sanat Asistanı: Kerem Ardahan, Şaki Kavak, Ses Tasarım & Final Miks: Meriç Erseçgen, Optik Ses Transfer: Meriç Erseçgen, DS Nitris Asistanı: Burak Can, Set Amiri: Erol Veral,

 Oyuncular: Erol Keskin (Sezgin (Emekli Ağır Ceza Hakimi), Mustafa Uğurlu (İlker), Tolga Evren (Melih), Serap Sağlar (Nazan), Alp Öyken (Erdal), Kemal Bekir Özmanav (Fuat), İsmail Düvenci (Nedim), Ali Fırat Şenyurt (Mehmet), Nihal G. Koldaş (İlker'in Annesi Gülcan), Çetin Azer Aras (Başkomser Nejat), Nihat Nadi Ülger (Fazıl), Mürsel Yaylalı (Doktor), Halil Kumova (Bakkal Ragıp), Deniz Vural (Belgin), Vahit Çakmakçı (İlker'in Kardeşi ),

 Konu: Emekli ağır ceza hâkimi Sezginin, kendisini hayata bağlayan kızı Belgin’in öldürülmesi ve sanık olarak yargılanan dam adı İlker’in beraat etmesi, adalete ve mesleğine olan inancını yitirmesine neden olur. Yaşadığı şehirden uzaklaşarak bir sahil kasabasına yerleşir.

 Sezgin, her ne kadar mahkemede beraat etmiş olsa da kızını, damadı İlker’in öldürdüğüne inanmaktadır. Adaleti kendi yöntemleriyle gerçekleştirmek isteyen Sezgin, damadı İlker’i bir şekilde kaçırarak villanın mahzenine yaptırdığı hücreye hapseder. Kendisi ölünceye kadar damadının orada kalmasına karar verir Emekli hâkim arkadaşları Fuat, Nedim, Erdal ve eşi savcı Nazan, çok sevdikleri hâkim arkadaşları Sezgin’i yalnız bırakmamak için onu ayda birkaç defa ziyaret ederler. Sezginin kızının dava dosyasını kapatması, ani bir karar ile İstanbul’dan taşınması ve damadının da o tarihlerde ortadan kaybolması, arkadaşlarında şüphe uyandırır. Damadı İlker’e bir şeyler yapmış olabileceğinden endişe etmeye başlayan arkadaşları son ziyaretlerinde Sezgin’i sıkıştırırlar.


FİLMİ İZLE 


 

ADA: Zombilerin Düğünü (2009)

Senaryo ve Yönetmen: Murat Emir Eren Talip Ertürk, Görüntü Yönetmeni: Meryem Yavuz, Yapım: Beyin Film/M. Cem Öztüfekçi Hikaye: Murat Emir Eren, Talip Ertürk, Ömer Üst, Erhan Kılıç, Kurgu: Çiçek Kahraman, Sanat Yönetmeni: Serdar Yılmaz, Sanat Asistanları: Elif Öner, Volkan Öksüz,, Gözde İlkin, Emin Motu Erdoğan, Kostüm Tasarım: Tuğba Ataç, Ortak Yapımcı : Zümrüt Burul, Ortak Yapımcı: Ali Pınar, Yardımcı Yönetmen: Ahmet Katıksız, Yönetmen Yardımcıları: Savaş Bayrıdost, Dilan Tokay Durmuş, Sekan Çoban, Emrah Ağuş, Renk Düzenleme: Cengiz Çilek, Işık Şefi: Halil Demir, Işık Asistanları: Fatih Özçelik, Hüseyin Coşkun, Uran Zorkalkan, Ses Tasarım: Umut Şenyol, Ses Kayıt: Orçin İnceoğlu, Boom Operatörleri: Sertaç Selvi, Özkan Coşkun, Yasin Dural, Gökhan Kırtaş, Set Fotoğrafları: Zeka Sağlam, Zehra Derya Koç, Berkerv Özsoy, Prodüksiyon Amiri: Cesur Akyüz, Prodüksiyon Asistanı: Oğuzhan Başoğlu,, Kerem Arıca, Emir Şahoğlu, Tasarımcı Süpervizör: Emir Özer, Model: Bikem Karavus, Eda Gümüş, Emre Özyalçın, Kalıp: Yusuf Şimşek, Döküm ve Uygulama: Sema Duraner, Nazlı Susam Kemik, Dilek Erkoç, Plastik Makyaj ve Özel Efekt: Dükkanül Hayal Özel Efekt Stüdyosu, Dükkanül Hayal Koordinatörü: Zeynep Nuhoğlu, Dükkanül Hayal Prodüksiyon Sorumlusau: Selami Tan, Dükkanül Hayal Prodüksiyonu: Özay Karamustafaoğlu, Dükkanül Hayal Stajyer: Esen Tan, Yapım Ortakları: M. Cem Öztüfekçi, Çiçek Kahraman, Zümrüt Burul, Ali Pınar, 1 Kamera Asst.: Osman Yılmaz, 2. kamera Asst.: Tuğrul Ertürk, Baskı Renk Kontrol: Erol Şahin, Kopya Baskı: Zekeriya Şahin, Osman Yıldız, Film Yıkama: Yahya Öztürk, M. Mustafa Oruç, Mustafa Şahin, Ali Komaz, Tuncay Koçtürk, Sona Kaymakçı, Telesine: Eyüp Yıldız, Çağlar Özlek, Lazer Altyazı: Nursel Gülveren, Taner Alioğlu, İsmail Yoltok, Mehmet Komaz, İletişim: Özlem Ekizoğlu, Afiş Tasarım: Emre Erdem

 Oyuncular: Esra Ruşan (Gamze), Kaan Keskin (Deniz), Ozan Ayhan (Murat), Gülüm Baltacıgil (Ekin), Rüya Önal (Selen), Canan Güven (Betül), Onur Buldu (Ömer), Taner Birsel (Usta), Ali Pınar (Damat), Pelin Yoru (Gelin), Erkut İslamoğlu (nikah memuru), Ayşe İnhan (şahit), Serdar Yılmaz (şahit), Biğkem Karavus (Düğün Davetlisi/Zombi kız), Murat Mahmut Yazıcıoğlu, Sekan Çoban (Yaralı), Nuran Çok (vapurdaki 1. teyze), Nesrin Yeşilbağ (vapurdaki 2. teyze), Mustafa Polat (poşetli adam), Arzuhan Kement, Sırrı Süreyya Önder (Taksici) Tuna Tüner (ambulanstaki Dr), Cansel Elçin, Nihat İleri, Serhan Alben (Zombi), Tülay Bekret,

 Konu: Birbirlerini uzun süredir tanıyan beş kişilik bir arkadaş grubu, ortak bir arkadaşlarının düğününe katılmak üzere Büyükada’ya gider. Erhan, düğünü ve uzun aralıklarla bir araya gelebilen ekibin mutlu anlarını kayda alabilmek için yanında bir kamera getirmiştir ve sürekli çekim yapmaktadır. Film boyunca tüm izlenenler, bu kameraya yansıyanlardır. Düğünün ilerleyen saatlerinde davetlilere saldıran bir grup zombi, ortalığı kan gölüne çevirir.


FİLMİ İZLE 



 ACI AŞK (2009) 

Yönetmen A. Taner Elhan Senaryo Onur Ünlü Görüntü Yönetmeni Vedat Özdemir Yapım Tim Productions ve Eflatun Film/Timur Savcı Ortak Yapımcılar: Orkun Ünlü, Funda Alp, Kurgu: Ahmet Can Çakırca, Müzik: Fairuz Derin Bulut, Demir Kerim Atay, Okan Yılmaz, Yürütücü Yapımcı: Esra Seyrekbasan Onar, Tims Genel koordinatör: Başak Abacıgil Sözeri, Ses Tasarım: Orçun Kozluca, Yardımcı Yapımcı: Burak Topuzlu, yardımcı Yönetmen: Erkan Tunç, 1. Yard. Yön: Berol Özdoğan, 2. Yrd. Yön: Melis Sasonlar, Stajyerler: Gülşen Şeker, Funda Karadağ, Didem Türkant, Sanat Yönetmeni: Özdoğru Cici, Hüsamettin Demirci, Asistanlar: Sezin Koku, Halide Gencer, Gizem Karakaya, Dekor Uygulama: Ümit Cihan Canpolat, Kostüm: Tuğla Ataç, Ekşp: Gülşah kaya, Flu Ay, Gökçe Gürcanlı, Selver Yanar, Venhar Kömür, Özlem Batur, İlkay Akay, Server Cengiz, Yapım Amirleri: Engin Tosun, Selin Özimamoğlu, Adil Kayral, Abdullah Enes Keltaş, Asistanlar: Anıl Tandoğan, Ferruh Taçcı, Mustafa Karadağ, Cihan Akarsu, Aytaç Emet, Uğur Boyut, Volkan Bender, Mustafa Pelit, ses Kayıt: Oğuz Kaymak, Boom Operatörü: Sonat Yılmaz, Ömer Özalçakaca, Işık Şefi: Orhan Semer, Asistanlar: Halil Oğuz Özcan, Beykan Baloğlu, Barış Koçak, Abdurrahman Baysal, Kaan Bektaş, Cansu Şahin, Burak Saçlı, Set Amiri: Sadık Tobar, Set Asistanları: İlyas Aydın, Osman Aydın, Cengiz Uzuk, Bülent Abi,

 Oyuncular: Halit Ergenç (Orhan Abaoğlu), Cansu Dere (Oya Yılmaz Abaoğlu), Songül Öden (Ayşe Derbent), Ezgi Asaroğlu (Seda Uygun), Tuluğ Özlü (Yonca), Ozan Osmanpaşaoğlu (Onur), Enis Yıldız (bölüm başkanı), Serap Malyos (Fevziye), Barış Yıllan (Doktor), İpek Coşar (kız öğrenci), Bilal Usluı Karataş (erkek öğrenci), Fatih Kenan Gündoğdu (tv deki kadın)

 Konu: Eskişehir’de bir üniversitede edebiyat öğretmenliği yapmakta olan Orhan, evlenmeyi plânladığı Ayşe’yle yollarını ayırıp İstanbul’a gelir, Oya ile evlenir. Evliklerinin ilk günlerinde yaşadıkları kötü olaylar ile birlikte kendini zor bir aşk üçgeninin ortasında bulur. Bir yandan da yeni tanıştığı öğrencisi Seda, Orhan’ı çıkılması güç bir yola sürüklemektedir. Üç kadın arasında kalan ve hayatı alt üst olan Orhan’ı zor günler bekler. 


FİLMİ İZLE 


 

ACI (2009) 

Senaryo ve Yönetmen Cemal Şan, Müzik: Nail Yurtsever, Görüntü Yönetmeni Cengiz Uzun, Yapım: Cemal Şan Kurgu: Şenol Şentürk, Sanat Yönetmeni: Nildağ Kılıç, Yardımcı Yönetmen: Göksel Aydın, Yönetmen Yardımcısı: Hülya Gezer, 1.Kamera Asistanı: Fırat Şölen, Sanat Asistanı: Ahmet Selecek, Kostüm Tasarım: Ahmet Selecik Gezer, Makyaj Tasarım: Hülya Avkan, Ses Teknisyeni: Onur Yavuz, Boom Operatörü: Seçkin Akyıldız, Set Amiri: Abdurrahman Akgün, Set Ekibi: Cesur Akkum, Yapım koordinatörü: Ferhat Eşsiz, Uygulayıcı Yapımcı: Tekin Doğan,

 Oyuncular: Nesrin Cevadzade, Erol Demiröz

 Konu: Erzincan’da bir dağ köyünde yaşlı bir adamın kapısı çalınır. Gelen torunudur. Yıllar önce kaybettiği annesi gibi o da bir şeylerden kaçmaktadır. Bambaşka dünyalara sahip dede ile torunun birbirlerini anlamaları pek kolay olmayacaktır.

 

ABİMM (2009) 


Yönetmen: Şafak Bal Senaryo: İlkay Akdağlı, Şafak Bal Görüntü Yönetmeni: Ertunç Şenkay Yapım: Elita Film/Ergun Mercan Sanat Yönetmeni: Esra Çetinkanat, Müzik: Erhan Gületyüz, Kostüm: Nildağ Kılıç, Yapım Koordinatörü: Barış Çokgür, Yapım Amiri: Mutlu Alemdar, Engin Çelik, Emre Öztürk, Yönetmen Yardımcısı: Burçak Buğdaylı, Ergül Çelik, Oktay Arabacı, Kübra Yıldırım, 1. Kamera Asistanı: Adem Güven, Jimmy Jib: Turgut Aygan, Kamera Arkası: Gültekin Bayır, Jimmy Jip Asisitanı: Emre İpek, Online Kurgu: Ersin Kahraman, Işık Şefi: Feramuz Tuna, Sanat Asistanı: Eylül Gürcan, Kostüm Asistanı: Özlem Batur, Makyaj: Hikmet Karaman, Ses Teknisyeni: Tolga Yelekçi, Boom Operatörü: İsa Tepe, Basın Danışmanı: Nizam Eren, Set Amiri: Melih Sezgin, Set Ekibi: Ulaşım: Hüseyin Pulaş, Reşat Başer, Nihat Yazıcı, Muzaffer Ayönü, Muhasebe: Aytaç Akçakoca,

 Oyuncular: Mustafa Üstündağ (Çetin), Levent Üzümcü (Arif), Selen Seyven (Melek), Rüçhan Çalışkur (Hala), Haldun Boysan (Muhtar), Musa Zindan (Bakkal), Arif Yavuz (1. Adam), Burak Öner (2. Adam), Serkan Çetinkaya (Badigard), Arif Yavuz (Jandarma Komutanı), İlkay Altıntaş (Taksici), Mehmet Özlevent (Gülen), Bülent Şakrak (Kâmil), Okan Selvi (Celal), Ebru Nil Aydın (Melek Anne), Ahmet Türkoğlu (Melek Abla), İlkay Akdağlşı (Hamit) Konu: “Abimm…”, İstanbul’dan Marmaris’e uzanan, Türkiye’nin en güzel yollarında yeşeren bir kardeşlik hikayesidir. Yıllar sonra bulunan kardeşi, aklı eksik de olsa, sahiplenmenin, bağıra basmanın hikayesidir.

 Aklı fikri para olmuş Çetin’in, aile değerlerini yeniden keşfetmesinin hikayesidir. “Abimm…”, paraya ve güce tapan insanoğlunun, macera dolu, acıklı güldürüsünün hikayesidir…


FİLMİ İZLE 



 2009 YILINDA GÖSTERİME 

GİREN FİLMLER




21 Ocak 2023 Cumartesi

 

YENGEÇ OYUNU (2008) 

Senaryo ve yönetmen Ali Özgentürk örüntü Yönetmeni Marton Miklazic Müzik: Tuna Hizmetli Yapım: Asya Film/Ali Özgentürk Müzik Danışman: Burak Erol, Kurgu: Aylin Zoitiner, Sanat Yönetmeni: Burhan Türk, Yapım Koordinatörü: Murat Yaman, Yusuf Burakı Ergün, Hakan Mataracı, Yapım Danışmanı: Sabahattin Şenyüz, Yardımcı Yönetmen: Ali Kıvırcık, Ekin Eralp, Senaryo Asistanı: Gülsüm Öz, Yönetmen Yardımcısı: Hüseyin Sezgin, Post Prodüksiyon Sorumlusu: Buket Topalakçı, Renk Düzenleme: Bülent Tanoba, Işık Şefi: Şehmuz Gencan, Sanat Yönetmeni Yardımcısı: Eren Karayiğit, İrfan Toprak, Kostüm Sorumlusu: Nihan Yavaş, Makyaj: Begüm Esen, Ses Kayıt: Boris Trayanov, Final Miks Ulaş Ağçe, Prodüksiyon Asistanı: Koray Ünder, Hidayet Çakır, Set Amiri: Bestami Büyük,

 Oyuncular: Özcan Varaylı (Yengeç İdris), Ayça İnci (Asya), Ayşe Köklü (Anne), Ensar Kılıçl (Enver Bey, Elif Melda Yılmaz (Nuriye), Sevgi Onat (Sadiye), Burcu Tutkun Oruç (Tülay), Pelin Acar, Devrim Özder Akın (Hasan), Şafak Ersözlü (Gündağ), Simtel Demirkol (Nesrin), Berk Kırlak (Kemal), Hakan Atalay (Hakan), Çiğdem Altuğ (Gülcem), Zeynep Mataracı (Esra), Levent Çimen (Dursun), Elif Yıldız (Zeynep), Pelin Acar (Zeynep), Abdulkadir Tulun (Abdullah), Berkay Akın (Yengeç Salih), Tolga İzgit (Orkun), Gizem Kaçar (İpek)

 Konu: Küçük bir kentin ayakta kalmaya çalışan büyük kahramanlarının, özellikle kadınların hikayesini anlatmakta… İstanbul üniversitelerinde tarih asistanlığı yapan Asya (Ayça İnci), yanına beş yaşındaki kızı İpek'i de alarak, kendine yeni bir hayat kurma umuduyla doğduğu şehre gelir. Kısa sürede üniversitede iş bulan Asya, öğrencileriyle birlikte, hepsinin hayatlarını değiştirecek sıra dışı bir projenin içinde bulur kendisini.

 Eski Osmanlı mahkemelerinin belgelerini inceledikleri sırada, herkesin ilgisini çeken bir cinayet vakasıyla karşılaşırlar. Osmanlı döneminde namus cinayeti kisvesi altında işlenen ve beraat kararı çıkmış bir cinayet davasıdır bu.

 Asya ve öğrencileri günümüzde de benzerlerine sıkça rastlanan cinayetin asıl sebebini araştırırlarken, davanın hâlâ hayatta olan taraflarından gelen zorluklarla birlikte, kendi hayatlarında yaşadıkları kişisel sorunları da çözmek için mücadele ederler.

 Yavuz Sezer 01.04.2009

“Yengeç Oyunu”, küçük bir kentin ayakta kalmaya çalışan büyük kahramanlarının, özellikle kadınların hikâyesini anlatmakta. İstanbul üniversitelerinde tarih asistanlığı yapan Asya [Ayça İnci], yanına beş yaşındaki kızı İpek’i de alarak, kendine yeni bir hayat kurma umuduyla doğduğu şehre gelir. Kısa sürede üniversitede iş bulan Asya, öğrencileriyle birlikte, hepsinin hayatlarını değiştirecek sıra dışı bir projenin içinde bulur kendisini.

 Eski Osmanlı mahkemelerinin belgelerini inceledikleri sırada, herkesin ilgisini çeken bir cinayet vakasıyla karşılaşırlar. Osmanlı döneminde namus cinayeti kisvesi altında işlenen ve beraat kararı çıkmış bir cinayet davasıdır bu. Asya ve öğrencileri günümüzde de benzerlerine sıkça rastlanan cinayetin asıl sebebini araştırırlarken, davanın hâlâ hayatta olan taraflarından gelen zorluklarla birlikte, kendi hayatlarında yaşadıkları kişisel sorunları da çözmek için mücadele ederler. Yengeçlerle dolu bir toplumda ayakta kalma mücadelesini anlatmakta “Yengeç Oyunu”.

 Filmin yönetmeni Ali Özgentürk, bu filmin esin kaynağı bir gazete haberi diyor. “ Tarihçi Halil İnalcık, Sabancı Üniversitesi'nde öğrencileriyle birlikte 15'nci yüzyılda gerçekleşen Osmanlı mahkemelerinin kayıtlarını inceleyerek bir çalışma başlattı. O zaman yaşayan insanların neden cinayet işlediğini, ne tür cezaların neden verildiğini inceleyen bir araştırmanın haberiydi bu. Ben filmimde olayları 20'nci yüzyılın başına taşıdım. Küçük bir olaydan yola çıkarak üniversite öğrencileriyle o olay arasında bir bağ kurmaya çalıştım.”

 Yönetmen Ali Özgentürk, kadınlar üzerinden anlatmış hep anlatacaklarını...Trende kondüktörlük yapan bir kadın ve üç kızı... Kızların hepsinin kendilerine göre sorunları var.

Büyük kız Asya, üniversitede ders vermekte... Öğrencilerinin arasındaki kızlardan birinin babasıyla, gördüğü eğitimin şekli nedeniyle sorunları var. Filmin içinde anlatılan ve filmin aksını oluşturan hikayede ise bir ebe ve onun bir kabadayı tarafından öldürülüşü var.

 Ortanca kız kardeşin kocası evlenip çalışmak için Çin’e gitmiş. Uzun zamandır orada olmasının getirdiği geniş anlamdaki iletişim ve diğer sorunlarıyla boğuşuyor. Küçük kız kardeş ise, hercai tabiatının neticesinde karşılaştığı hamileliği; doğuracağım bu benim bebeğim diye aldırmak isteyen anneye dayatıyor…

 Gördüğünüz gibi çatışma çok...Hatta bunların dışında da çatışmalar var filmde. Ancak bu çatışmaların odağında kadın var. Ve bu odakların çokluğundan olsa gerek, dramatik yapı ve anlatım yeteri kadar seyirciye geçmiyor. Biz her gün okuduğumuz gazete ve televizyonlarda bu tür haberleri görüyoruz. Bunların ardına geçemiyoruz…

 “Yengeç Oyunu” da bu dramatik kurguda eksik, daha doğrusu kopuk ve derinliksiz kalıyor.. Hâlbuki Ali Özgentürk, özellikle bu konularda yetkin bir sinemacı...Senaryo aşamasında yeterli gelmiş olacak bu dramatik kurgu ki, filmi böyle çekmişler. Ancak gel gör ki, film çok güzel bir konuyu irdelemesine rağmen, sinemadan çıkarken bir ağırlık bırakmıyor. Bu filmden çıkarken yüreğimde bir daralma, koltuğumdan kalkmakta zorlanma gibi bir his duymak isterdim... Açık söyleyeyim bu düşünceyle girmiştim salona... Belki de bu beklenti nedeniyle düş kırıklığım biraz fazla oldu…

Ancak yine de eline sağlık Ali Özgentürk’ün..

 Böyle bir konuyu işlediği için... Bir de söylemeden geçemeyeceğim; Pek çok çatışma yerine Asya’nın iç ve dış çatışmalarını işleseydi sadece... Film mızrak gibi yüreğimize saplanırdı. (Yavuz Sezer, ekolay.net)


 

YAĞMURDAN SONRA (2008) 

Senaryo ve Yönetmen: Görkem Turgut, Müzik: Cahit BerkayGamze Emiroğlu, Görüntü Yönetmeni: Ümit Ardabak, Yapım: Uzman Filmcilik/ Kadir Turgut, Ferit Turgut Eser: Osman Şahin, Sanat Yönetmeni: Koray Fındıkçıoğlu, Yapım Yönetmeni: Fikret Ertuğrul, Yapım Asistanları: Resul Hakverdi, Gamze Emiroğlu, Hüseyin Soylu, Kostüm Seden Tunçer, Kameraman: Volkan Ardabak, Kamera Asistanı: Barış Sengelli, Hakan Gencan, Yönetmen Yardımcıları: Filiz Özkan, Nursel Doğan, Ekin Turgut, Senem Yılgör, Sanat Asistanları: Yalçın Alagöz, Seden Tuncer, Yasemin Çetik, Panther Operatörü : Ersin Karaman, Negatif Kurgu: Kadir Burç, Renk Düzenleme Tolga Girici, Işık Şefi: Metin Devrim, Işık Asistanları: Müslüm Şeker, Okan Aslan, Uğur Karahan, Uğur Ekinci, Set Ekibi: Tarık Karakulak, Murat Cankoç, Ferdi Saraç, Sanat Asistanı: Yasemin Erakalın, Ses Teknisyeni: Emrah Yıldırım , Boom Operatörü: Görkem Barçın, DS Nitris: Sencer Yalçın Makyöz: Gökçe Çulcu, Asistan: Seda Atik, Kuaför: Ahmet Karasu, Doğan Özdemir, Stüdyo Koordinatörü: Serkan Üstün, Negatif Film Yıkama: Özkan Sevinç, Film Yıkama: Arif Şengül, Kadir Burç, Rıdvan Kara, Tayfun Yüksek, Ali Kılınç, Renk Düzeltme: Uğur Orbay, Film Baskı: Uğur Orbay, İlker Şen, Şafak Deveci, Bülent Şahin,

 Oyuncular: Serhan Yavaş (Nuri)), Pelin Batu (Sumru), Turan Özdemir (Halim), Demir Karahan (Kadir Çavuş), Nilgün Belgün (Madam Eleni), Umut Temiztaş (Cemil), Mustafa Turan (Başgardiyan), Ahenk Demir (Yurdanur), Serhan Erberk (Metin), Başak Koyuncuoğlu (Zekeriya), Güray Görkem (Tahsin), Ahmet Fırat (Tuncay), Uğurtan Sayıner (Vladikov), Hale Akınlı (Evdoksia), Vehbi Arslan (İhsan), Demet İyigün (Nilgün), Dora Çağlar (Taso), Mehmet Tokat (Suat), Köksal Damlıca (Necati), Necdet Kökeş (İsmail), Metin Büktel, Beyza İpek (Kıvılcım)

 Konu: 12 Eylül asker darbesinin hemen ardından, fikirlerinden ötürü tutuklanan Nuri İlker (Serhan Yavaş) isimli yazar, ülkenin o dönemde içinden geçtiği talihsiz ve 'hoyrat' günlerden fazlasıyla nasibini almış, ağır işkenceli sorgularda kalmış ve pek çok kapalı cezaevinde yıllarını geçirmek durumunda kalmıştır. Cezasını tamamlamasına 9 (dokuz) ay kala ise, 'iyi halinden' dolayı Gökçeada Yarı Açık Cezaevine sevk edilmiştir. Bu durum, görünüşte onun için olumlu bir gelişme olsa da, Gökçeada onun yaşamının son derece önemli bir yer olacaktır.

 Cezaevinin 'yarı açık' yapısı nedeniyle alışmadığı kadar farklı bir yaşama başlayan Nuri, kısa zamanda bu yeni duruma ayak uydurmaya başlasa da, cezaevinin siyasal olarak karşıt görüşlü müdürü Halim Özay (Turan Özdemir) ile ilk anlardan itibaren başlayan gerginlik, öykünün sonunda onu nasıl bir yol itecektir. Ancak bu yol, onun tek başına yürüyeceği bir yol değildir. Zira yaşamında belki de ilk kez tattığı bir duyguyla, üzüm bağlarındaki çalışmalar sırasında tanışıp aşık olduğu Sumru Özay (Pelin Batu) da ona eşlik edecektir!

 Halim ile yaklaşık 8 (sekiz) yıldır evli olan Sumru'nun dramı da Nuri'ninkine benzeştir. Çünkü Sumru hiçbir zaman kocasını sevememiş, onunla dünyaları ve fikirleri ile yaşamı yorumlayışları hep apayrı olmuştur. Aralarındaki yaş farkı ve bir de bunun üzerine, Halim'in iktidarsızlığı ile çocuksuz kalışları eklenince evlilik Sumru için bir 'angarya' olmuşken, Halim'in durumu ise farklıdır.

 Zira Halim ilk günden beri Sumru'ya tutkuyla bağlı ve ama ona hiçbir zaman erişememenin acısını yaşamaktadır. Mesleği gereği yaşamında, etrafındaki herkesin ona biat etmesine alışmış olan Halim, Sumru'ya giden yolu ise bir türlü keşfedememiştir. Geçen uzun yıllar içinde Sumru onun için tam bir 'zaaf' haline gelmiş, artık Sumru'yu 'keşif' umudu çok kuvvetli biçimde değildir. Ancak yine de Sumru'nun yakınlarında olması, resmi bir bağ ile ona bağlı olması onu yaşama bağlayan tek gerçektir.