Yönetmen: Levent
Semerci, Senaryo: Mehmet İlker Altınay, Levent Semerci, Hakan Evrensel,
Eser: Hakan Evrensel, Müzik: Fırat Yükselir, Görüntü Yönetmeni: Levedo,
Yapım: Murat Akdilek, Levent Semercİ 2. Yönetmen: Barış kaya,
Yardımcı Yönetmen: Hande Güzide Türkel, Yönetmen Asistanı: Senem
Bat, Öykü Ataman, Serkan Yüksel, Kurgu: Erkan Erdem, Levent Semerci, Sanat
Yönetmeni: Soner Caner, Kostüm Tasarım: Gökçe Gürcanlı,
Uygulayıcı Yapımcı Barış Kaya, Yapım Sorumlusu: Aytunç Demirkaya,
Tolga Afşin Kaya, Yapım Asistanı: Kenan Erkırgız, Alper Başdemir, Ahmet
Ercan, Mehmet Güzel, Hakan Yusuf Yardımcı, Levend Çağıl, Okan Oflaz, Işık
Şefi: Vedat Özdemir, Orhan Sever, Işık Ekibi: Ali Şimşek, Özer
Çalık, Halil Oğuz Özcan, Burak Parlak, Sezgin Keriş, Kamera Operatörleri: Levent
Semerci, Barış kaya, Hande Güzide Türkel, Şenol Altun, Tufan Kılınç, 2.
Kamera Asistanı: Dmtry Mikhatlov, Loader: Kadircan Kulbay, Makyaj
asistanı: Gülden Arı, Reyhan Okumuş, Şiyar Şerif Akyapı, Özel Efekt
Koordinatörü: Özcan Yıldız, Teknisyenleri: Ömer Yıldız, Erman
Yıldız, Uğur Talay, Binali Deli, Set Amiri: Ahmet Ercan, Bayram Ataş,
Set Ekibi: Tarkan Özer, Resul Yener, Hüseyin Tolan, Hurşit Enliçay, Mehmet
Erol, Mustafa Erol, Servet Orakcan, Arif Özen, Kurgu: Levent Semerci,
Erkan Erdem, Kurgu Süpervizörü: Barış kaya, Kurgu Asistanı: Senem
Bay, Reji Koordinasyon : Çağıl Nurhak Aydoğdu, Işık Şefi: Vedat
Özdemir, Işık: Orhan Sever, Halil Oğuz Özcan, Burak Parlak, Makyaj
Ekibi: Özer Çalık, Makyaj: Soner Caner , Ses Teknisyeni:
Tolga Yelekçi, Set Amiri: Bayram Ataş, Cast Ajansı: Layla Şirin Ajans
Uygulayıcı Yapımcı: Barış kaya, Yapım Koordinatörü: Orhan Erkal,
Pelin Ekinci kaya,
Oyuncular: Mete
Horozoğlu (Mete Yüzbaşı), Gökçe Özyol (savcı), Engin Baykal (Sedat Ünal), Banu
Çiçek (Zeynep), Turgay Atalay (Yüzbaşı Habercisi), Okan Avcı (Üsteğmen
Habercisi), Barış Bağcı (barış Üsteğmen), Utku Duman (Utku ), Rıza Sönmez
(Doktor Kod), Ertunç Atar (Ertunç), İbrahim Aköz (ibo), Muharrem Bayrak (Mami),
Doğukan Polat (Doğukan), Özgür Eren Koç (Resul), Cem Bilgin (Cemo), Barış Aydın
(Cemil), Koray Kaya (Koray), Göktay Tosun (Göktay Çavuş), Hakan Bulut (Hakan),
İlker Kızmaz (İlker Çavuş), Onur Gürsoy (Onur), Doruk Şengezer (Doruk), Akan
Atakan (Akan), Soner Caner (Soner), Serkan
Altıntaş , Birce Akalay , Berk Balcı, Cüneyt Deniz, Ekin Bulut, Emre Yetim,
Engin Baykal, Ertunç Atar, Faruk Uysal, Güray Gürsel, Hakan Turutoğlu, İlker
Kızmaz, Kadircan kulbay, Melih Kokucu, Orhan Soylu, Özcan Tekcan, Ömer Tahsin
Çetin, Özgür Eren Koç, Rıza Sönmez, Serkan yakan, Turgay Atalay, Utku
Duman,
Çok uzun yıllardır tartışmasız biçimde ülkemizin en
önemli gündem maddesini oluşturan Kürt sorunu, başlı başına inceleme konusu
yapılabilecek biçimde beyazperdeye de yoğun olarak yansımış durumda.
"Işıklar Sönmesin"den "Fotoğraf''a, "Büyük Adam Küçük
Aşk"tan "Güneşe Yo!culuk"a, "Min Dit"ten "iki Dil
Bir Bavul"a kadar değişik bakış açıları ve farklı duyarlıklarla yaklaşılan
sorunun "Nefes: Vatan Sağolsun" gibi bir örnekle de ele alınması kaçınılmazdı.
Levent Semerci ilk kez yönetmen koltuğuna oturduğu "Nefes: Vatan
Sağolsun"da kimilerince çok haksız biçimde 'militarist', 'milliyetçi' vb.
olarak nitelense de çok tuhaf biçimde bize neredeyse unutturulmak istenen şeyi,
savaşın iki tarafı olduğu gerçeğini hatırlatıyor öncelikle. Karla kaplı dağ
başında, her an saldırı tehdidi altındaki bir karakolda görev yapan 40 kişilik
koruma timinin alabildiğine gerçekçi çizilmiş öyküsü var karşımızda.
Semerci, müthiş bir sahneyle açtığı filminde
seyirciyi alıp o sınıra, namlunun ucuna götürmeyi, olan biten her şeyi derinden
hissettirmeyi başarıyor ki bu denli olgunlaşmış ve içten bir sinema diline
ulaşmış olması hakkında yalnızca 'şaşırtıcı' denilebilir. Yüzbaşıyı canlandıran
Mete Horozoğlu başta olmak üzere, büyük çoğunluğu güzel sanatlar eğitimi gören
öğrencilerden oluşan yarı profesyonel kadronun sergilediği oyunculuklar
karşısında da saygıyla eğilmek gerekir. Sınır karakolundaki askerlerin acıları,
sevinçleri, beklentileri, korkuları, yalnızlıkları, aileleriyle telefon
konuşmaları, helikopterlerin ya da kalaşnikofların sesi kadar gerçekçi ve
içeriden gözlemlerle aktarılmış. Etkileyici bir görüntü ve çarpıcı bir kurgu
çalışmasıyla desteklenen öykünün, bizim "Çıplak ve Ölü"müz, bizim
"Tatar Çölü"müz, bizim "Kontrol Nokta"mız, bizim "İnce
Kırmızı Hat"tımız olduğunu söylemek hiç de abartı olmayacaktır. Telefonda
"Sen seviyorsun diye, gittiğinden beri köfte yapmadım oğlum" diyen
bir anne elbette seyirciyi ağlatabilir ama "Nefes: Vatan Sağolsun"un
genel yaklaşımda da da ayrıntılarda da duygu sömürüsüne kaçmamaya azami özen
gösterilmiş bir film olduğunun altını tekrar çizdim. Tıpkı, yaralı ele
geçirilen gerilla kızın ameliyatında ya da kanlı, şiddet dolu final sahnesinde
olduğu gibi ...
Türk sinemasındaki savaş öykülerinin kaderini
değiştiren; teknik, estetik, psikolojik çıtayı çok yükselten, müzik çalışmasına
da ayrıca dikkat çekilmesi gereken bir film ... Unutmayın, "Uyursanız
ölürsünüz ... Sen ölürsün, sen de ölürsün ... Sen uyursan herkes ölür ...
" (TA.) SİNEMA “En İyi 100 Film”
Yeşilçam Ödülleri 22 Şubat 2009 (Kültür ve
Turizm Bakanlığı'nın desteği, Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür (TÜRSAK)
Vakfı ve Beyoğlu Belediyesi'nin işbirliğiyle, Turkcell'in ana sponsorluğunda
►Nefes: Vatan Sağ Olsun “En İyi Film”
►Nefes: Vatan Sağolsun, “Levent
Semerci” (Turkcell İlk Film Ödülü)