Oyuncular: Kadir Çöpdemir
(Delibela), Sinan Engin, Ahmet Çakar, Serdar Ortaç, Ceyhun Yılmaz (Taylan),
Burçin Abdullah (Nazlı), Ertem Şener, Özgür Elmas, Duygu Şen (Gizem), Rasim
Ozan Kütahyalı, Abdülkerim Durmaz, Ebru Ünlü
Konu: Ahmet Çakar, Sinan
Engin, Rasim Ozan Kütahyalı, Abdülkerim Durmaz ve Ertem Şener'den oluşan Beyaz
Futbol ekibi sevenleri ile buluşmak üzere bir sponsorun organize ettiği tatile
çıkar. Tatil için gittikleri otelde kendilerini karşılayacak olan bu sponsora
bir türlü ulaşamazlar ve hiç kimse onlarla ilgilenmez.
& Beylerrrr... Olmamış...
‘Beyaz Futbol’ ekibinin sinema macerası ‘Adam mısın!’, görüp
görebileceğiniz en kötü filmlerden biri olmuş. Biz de ‘gerçeküstücü’ çalışmaya
ilişkin eleştiri yazımızı ‘Ahmet Çakar üslubu’yla kaleme alalım dedik...
Birrr: Ortada doğru dürüst bir senaryo yok. Bu kadar kötü yazılmış
bir olay örgüsü, bu kadar kötü yazılmış replikler... “TV’deki popülerlikle biz
bu işi götürürüz” mantığı sinemada pek işlemez... Nitekim ‘Adam mısın!’ bu
gerçeğin altını bizatihi çiziyor.
İkiii: Tamam, siz profesyonel oyuncu değilsiniz ama yine de bu
kadar kötü performansları, bu kadar vasat oyuncuları uzun süredir izlememiştik.
‘Beyaz Futbol’da (ya da ‘Derin Futbol’da) diyaloglar spontane gelişiyor, birçok
hamleniz (sözleriniz, mimikleriniz, vücut dilleriniz) en azından samimiyet
içeriyordu. Bu kez elinize son derece kötü bir senaryo tutuşturulmuş ve her
anında dökülen oyunculuklarınızla, kendi içinde bile inandırıcı olmayan bir
filme imza atmışsınız.
Üççç: Evet, programlarınıza da yer yer aynı dil ve
ruh hâkim ama
insan bazı şeyleri bu denli arka arkaya izleyince “Bu kadarı da yeter” diyor.
Sürekli cinsiyetçi espriler (birlikte uyuyup kalktıktan sonra “Beyler, birbirimize
bir şey yapmadık değil mi” türü cümleler mesela), keza Ahmet Çakar’ın ayıyla
güreştiği sahnelerde aynı türden cinsiyetçi göndermeler vs. Hele o otelde önüne
geleni tokatlama sahneleri. Pardon da ‘Recep İvedik’ aynı sularda defalarca
yüzdü, sizin bu çabalarınıza gerek var mıydı?
Dörtttt: Yaa bir film hiçbir sahnesinde mi güldürmez (sadece
Abdülkerim Durmaz’ın opera sahnesine dalıp arabesk söylemeye başlamasıyla biraz
tebessüm ettim). Sorun bende diyecektim ama basın gösteriminde pek gülene
rastlamadım.
Beşşş: Operacı dövmek iş mi? Ya da komik mi? Filme böyle bir sahne
koymanın gerçekten ne manası vardı? Zaten bu ülkede sanat yeterince ‘tu kaka’,
bir de siz hizmet edin bu tür anlayışa. Sözüm sana Ahmet Çakar Hocam; ‘Tıp
doktoru’ diplomalı biri olarak tebrik ederim, böyle bir zihniyete yaptığın
katkı için.
Altıııı: Ezkaza bu filmi, sinemayı icat edenler seyretse, mezarlarında
ters döner. Ya da meseleyi güncel okuyalım; “Adam mısın!’ filmse, diğer zamanlarda
ışıklar söndükten sonra salonlarda izlediğimiz şeyler var ya, onlar ne? Hani
Ahmet Çakar “Raul futbolcu falan değil” der ya, maalesef seyrettiğimiz şey de
film değildi.
Yediii: Neyse, bir tane de iyi şeyden bahsedelim. Ekip içinde yine
de Abdülkerim Durmaz’ın performansı diğerlerinin bir adım önünde. Filmin oyunculuk
adına tek hamlesi de kimi sahneler itibariyle Nazlı’yı canlandıran Burçin
Abdullah’tan geliyor. (Uğur Vardan Hürriyet 18. 11.2016)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder