Powered By Blogger

13 Mart 2018 Salı

RABİA (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Osman F. Seden
Filmi Çeken: Cahit Engin
Yapım: Umut Film / Fatma Girik
Abdurrahman Keskiner,

Müzik: Metin Bükey, Sanat Yönetmeni: Güven Öktem, Hasan Nurdan, Sesleri Alan: Necip Sarıca, Ar Direktör, Güven Öktem, Hasan Nurdan, Kostüm: Niyazi Er, Rejisör Asistan: Şerif Gören, Zafer Par, Prodüksiyon Asistanı: Adnan Uygur, Işık Direktörü: Erol Batıbeki, (Ören Film Renkli stüdyosunda hazırlanmış ve Lâle Film stüdyosunda seslendirilmiştir)

Oyuncular: Fatma Girik, Tugay Toksöz, Bilal Inci, Müfit Kiper, Hikmet Taşdemir, Ekrem Gökkaya, Renan Fosforoğlu, Aynur Aydan, Güzin Özipek, Yeşim Yükselen, Müşerref Çapın, Faik Coşkun, Atıf Kaptan, Feridun Çölgeçen, Asuman Arsan, Tahsin Koray, Mehmet Yağmur, Zeki Sezer, Tevfik Şen, Niyazi Er, Mustafa Yavuz, Ahmet Koç, ıhsan Gedik, Sönmez Yıkılmaz

Konu: Basra kentinde doğan Rabia (F.Girik) adlı bir kız zaman içinde ailesini kaybedince esir tüccarlarının eline düşer. Esir pazarına satılırken Hasan adlı zengin bir tüccar onu satın alır ve aşık olur. Hasan'ın ortağı Halil de göz koyar Rabia'ya. Bu arada Rabia dini etkiler altında kalır. Halil kurduğu bir tuzakla Hasan, Basra'dan uzaklaştırır. Hasan'ın yokluğunda Rabia'ya sahip olmak ister. Ama başaramaz. Rabia'ya türlü işkenceler yapar; aç ve susuz bırakır hapse atar. Ama Rabia yine de ona evet demez. Bir süre sonra gökten Rabia'ya nur iner. Rabia kısa zamanda islam aleminin önemli kadın evliyalarından biri oluverir. Halil de o zamana kadar putperestken Müslüman olur.

► Filmin içeriği ve oyuncuların Hz. Rabia'yı canlandırmaktan fersah fersah uzakta olmaları kimsenin umurunda değildi. Seks ağırlıklı filmler sebebiyle sinemadan uzak kalan aile seyircisini kapmayı amaçlayan ticari akım, İslami konularda pek çok hatalarına rağmen, halk tarafından belli bir ilgi görmüştü. Dini filmler modası"na uyarak Usta'nın çekmiş olduğu bu "Rabia" filmi, müstehcen filmlerden dolayı sinemadan uzaklaşmış seyirci için ilgi çeken bir film olmuştu. Küçük yata annesini ve babasını kaybeden Rabia, içinde bulunduğu ortamın bütün olumsuzluklarına rağmen büyük bir mücadele vererek islamiyeti yaşar. Fakat Ammar isminde bir sahtekarın eline düşerek işkence ve baskılara maruz kalır, zindanlara atılır. Ancak Rabia'yı hiç kimse ” dininden vazgeçiremez. Kurtuluşa erince de tüm mal varlığını fakirlere dağıtarak kendini dinine ve insanların yararına adar, böylece binlerce insanın gönlünü kazanır. “Gülşah Nezaket Maraşlı, “Osman Fahir Seden’le Türk Sinemasında Düet”, syf: 199)

RABİA (1973)


“İLK KADIN EVLİYA”

Yönetmen: Süreyya Duru
Senaryo: Yahya Benekay, Erdoğan Tünaş
Foto Direktörü: Özdemir Öğüt
Müzik: İsmet Nedim
Yapım: Murat Film / Süreyya Duru

Asistan Rejisör: Tolgay Ziyal, Ar Direktör: Saim Nahit Bilge, Yardımcıları: Yılmaz Şekernbay, Ahmet Yeşilbay, Set Amiri: Sonay Kanat, Yardımcıları: Sami Meriç, Ahmet Avcı, Selçuk Öktem, Selahattin Canpolat, Kostümler: Niyazi Er, Yardımcısı: Talip Okçu, Işıklar: Uğur Şimşek, Yardımcısdı: Akif Eski, Prodüksiyon Müdürü: Stepan Melikyan, Prodüksiyon Asistanları: Reşit Çıldam, Yusuf Özel, Kamera Asistanı: Hüseyin, Montaj Şefi: Özdemir Arıtan, Laboratuar Şefi: Recai Karataş, Sesleri Alan: Tuncer Aydınoğlu, Bican Afşar, (Acar Film Renkli Laboratuarlarında hazırlanmış ve seslendirilmiştir).

Oyuncular: Hülya Koçyiğit, Orçun Sonat, Nuri Altınok, Hüseyin Peyda, Suzan Avcı, Kayhan Yıldızoğlu, Reşit Çıldam, Nedret Güvenç, Mehdi Yeşildeniz, Oktay Yavuz, Nurtekin Odabaşı, İhsan Yüce, Muazzez Arçay, Zülfikâr Divani, Esin Karakaya, Saim Bilge, Hamit Has, Esin Karakaya, Hamit Has, Reşit Çıldam, Saim Bilge, Zülfikar Divani, Ahmet Açan,

► Rābiʿatü-l-ʿAdeviyyetü-l-aysiyye (752-801) Basralı ünlü kadın sufi. İlk dönem sufi şairleri arasından en önemli isimlerden biridir. İlahi aşk öğretisi kendisinden sonraki sufileri de önemli ölçüde etkilemiştir. Yirminci yüzyılda Rabia hakkında kaleme alınmış en kapsamlı eser, Margaret Smith'in master tezi olarak kaleme aldığı ve daha sonra kitaplaştırılan ve Türkçe'ye de çevirilen Rabia the Mystic adlı eserdir. Basra'lı ünlü kadın sufi Rabia, kesin olmamakla birlikte 752 tarihlerinde fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Ailesinin dördüncü kızı olduğu için kendisine Rabia ismi verildi. Anne ve babasını kaybeden Rabia, henüz çocukken köle olarak satıldı. Elini sakatlamak pahasına kaçmaya çalıştı ancak yeniden yakalandı. Efendisi, Rabia'nın halini görüp onu serbest bıraktı. Önemli sufilerden kendisine yapılan evlenme tekliflerini geri çevirip, 801'de ölünceye kadar bekar yaşadı. Hikayesi ve sözleri 13. yüzyıl sufilerinden Feriüddin Attar'ın, kimi evliyaların hayatları ve sözlerini derlediği ünlü eseri "Tezkiret'ül Evliya"da yer almaktadır. Attar; kendisine, neden kitabına Rabia'yı aldığını soracak olanları, Peygamberin, "Tanrı sizin suretlerinize değil niyetlerinizle bakar." sözünü delil göstererek yanıtlamaktadır. (Kyn:.wikipedia.org/wiki/Rabia)





PİR SULTAN ABDAL (1973)


Yönetmen: A. Remzi Jöntürk
Senaryo: Mehmet Aydın
Kamera: Enver Burçkin
Müzik: Ali Ekber Çiçek
Yapım : Kervan Film / Ümit Utku

Oyuncular: Fikret Hakan (Pir Sultan Abdal), Nilgün Atılgan (Sanem), Samim Meriç, Oktay Yavuz, Tuncer Necmioğlu (Hızır Paşa), Mine Sun, Aşık İhsani, Ali Ekdal, Muharrem Gürses, Hasan Yıldız, Kenan Karagöz, Mehmet Aydın, Reşit Çıldam, Turgut Savaş

Konu: 16. yüzyılın mutasavvıf ve halk ozanı Pir Sultan Abdal'ın yaşamı, yıllardır perdeye aktarılmak isteniyor, ancak senaryo bir türlü sansürden geçirilemediği için film çevrilemiyordu. Sansürümüzden dört yüzyıl önce yaşamış ve zamanında zulme, haksızlığa, halkın zalim yöneticilerce sömürülmesine karşı durmuş bir ozanın ve halk kahramanının öyküsünü perdede görmeye nedense tahammül edilemiyordu. (Genellikle okul müsamerelerini aşmayan bir mizansen, tutuk oyuncular, inanılmaz derecede kötü renkler, baştan savma giysiler, her şey filmin aceleye getirildiğini veya Abdal'ın ünüyle, halk şiirimizde ve tarihimizdeki yeriyle orantılı bir ciddi çalışmaya gerek görülmeden çekildiğini ortaya koyuyor. (Atilla Dorsay, 1973)

ÖDÜL:
11. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması (1 – 10 Eylül 1974)

► Enver Burçkin “en iyi kameraman”

Jüri Üyeleri: Dr. Alyanak, Recai Akçaoğlu, Melih Başar, Atilla Dorsay, Berker İnanoğlu, Prof. Dr. Alim Şerif Onaran, M. Tali Öngören, Sami Şekeroğlu, Semih Tuğrul.

** 16. yüzyılın ünlü Bektaşi mutasavvıfı ve halk ozanı pir Sultan Abdal'ın yaşamı, yıllardır perdeye aktarılmak isteniyor, ancak senaryo bir türlü sansürden geçirilemediği için film çevrilemiyordu. Evet, sansürümüz dört yüzyıl önce yaşamış ve zamanında zulme, haksızlığa, halkın zalim yöneticilerce sömürülmesine karşı durmuş bir ozanın ve halk kahramanımızın öyküsünü perdede görmeye nedense tahammül edemiyordu? Sonunda çevrilmesine izin verilen filmi, sinemalarda görüyoruz. "Pir Sultan Abdal"da, ozanın en güzel deyişlerini, tanınmış radyo.sanatçısı Ali Ekber Çiçek'in sesinden ve sazından bulmak mümkün. Ama filmde bir şeyi bulmak mümkün değil. O da sinema ... Genellikle okul müsamerelerini aşmayan bir mizansen, tutuk oyuncular, inanılmaz derecede. kötü renkler, baştan savma giysiler, her şey filmin aceleye getirildiğini veya Abdal'ın ünüyle, halk şiirimizde ve tarihimizdeki yeriyle orantılı bir ciddi çalışmaya gerek görülmeden çekildiğini ortaya koyuyor. Yazık!. “Atilla Dorsay, “Sinemamızın Umut Yılları” syf. f96)”

DÜNYA (1973)



Yönetmen: Zafer Davutoğlu
Senaryo: Safa Önal
Kamera: Dinçer Önal
Yapım: Zafer Film/Zafer Davutoğlu

Oyuncular: Murat Soydan, Zaliha, Ahmet Mekin, Nilgün Atılgan, Ali Şen, Nubar Terziyan, Misafir Oyuncular: Sevgi Can, Aliye Rona, Serpil Gül

Konu: Köyde geçen bir kan davası öyküsü. 

PATRON (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Melih Gülgen
Kamera: Erhan Canan
Yapım: Gülgen Film / Melih Gülgen

Oyuncular: Tamer Yiğit, Bahar Erdeniz, Kamuran Usluer, Leman Akçatepe, Hüseyin Zan, Reha Yurdakul, Talât Gözbak, Turgut Boralı, Yılmaz Kurt, Adnan Mersinli

Konu: Kiralık bir katille, yer altı dünyası patronunun öyküsü.

PAPAZLAR ŞEBEKESİ (1973)



Yönetmen: Mümtaz Alpaslan
Senaryo: Murat Akovalıgil
Kamera: Mustafa Kuzu, / Yılmaz Ceylan,
Tankut Arıca
Yapım: Akel Film / Murat Akovalıgil

Renk Uzmanı: S. Türker Vatan, Laboratuar: Hasan Örnek, Abdullah Akdeniz, Selâhattin Kaya, Montaj Senkron: Mevlut Koçak, İsmail kalkan, Negatif Montaj, Sezai Elmaskaya, Sesleri Alan: Necip Sarıcaoğlu, Ender Teker,

Oyuncular: Erdo Vatan, Tansu Sayın, Nazan Berk, Altan Bozkurt, Özkan Yılmaz, İzzet Aldemir, Danyal Topatan, Nesrin Kaptan, Mümtaz Alpaslan, Sadettin Düzgün, Necip Tekçe, Talât Gözbak, Atmaca Şenbay, Alaattin Seyhan, Necla Soylu, Mesut Eray, Cavit Karakaya, Yaşar Koçak, Tamer Yavaşoğlu, Yaşar Koçer, Şule Tınaz, Yaşar Hoşel, Şaban Demirsl, İrfan Taviloğlu, Ümit Doğan, Necmi Demir, Zeki Güzel, Metin Akgün,

Konu: Papaz kılığına girip, yurt dışına tarihi eser kaçıran bir şebekenin öyküsü

ÖZLEYİŞ (1973)


Yönetmen: Aram Gülyüz
Senaryo: Hamdi Değirmencioğlu
Foto Direktörü: Hüseyin Özşahin
Yapım: Melek Film / Şahan Haki

Kamera Asistanı: Ergun Özdemir, Işıklar: Veli Özşahin, Sesleri Alan: Tuncer Aydınoğlu, Bican Avşar, Montaj Şefi: Özdemir Arıtan, Laboratuar Şefi: Recai Karataş, Prodüksiyon Amiri: Semih Sarıoğlu, Reji Asistanları: Arif Erkuş, Engin Asyalı, ((Acar Film Renkli LaboratuVarında yıkanmış ve seslendirilmiştir).

Oyuncular: Zeynep Değirmencioğlu (Ayşe), Mesut Engin “1973 yılı “Ses Mecmuası Birincisi” (Ali), Bahar Erdeniz (Bahar), Hulusi Kentmen (Murat), Cem Erman “1973 yılı “Ses Mecmuası Üçüncüsü” (Tarık), Sami Hazinses (İbiş), Mürevvet Sim (Babaanne), Belkıs Dilligil, Cevat Kurtuluş (Aşçı), Ahmet Turgutlu (Bahçevan), Zafer Önen (Uşak), Gülten Ceylan, Ahmet Kostarika, Mahmure Handan, Timuçin Caymaz, Çiğdem Turan, Remziye Fırtına, Sera Kayalı, Alev Demir. Remziye Fırtına, Nermin Özses, Ayten Kayalı, Vahit Volkan, Bedri Aydın, Uğur Salman, Çocuk Yıldız: Ömercik (Ömer),

Konu: Bir kasabada fahişe damgası yedikten sonra kente yerleşip manken olan bir kadınla, aynı yolda yürüyen kızının öyküsü

ÖMER HAYYAM (1973)



Yönetmen: Tunç Başaran
Kamera: Salih Dikişçi
Yapım: Emek Film / Nazmi özer

Işık şefi: Mehmet Alişkan, Işık Ekibi: Kahraman Kongur, İsmet Sap, Ahmet Torbalı, İsmail Kündem, Nazmi Arıkan, Yunus Ekici, Yaşar Alışkan, Prodüksiyon Amiri: İsmail Çankaya, Renk Uzmanı: S. Türker Vatan, Laboratuar: Hasan Örnek, Selâhattin Kaya, Abdullah Akdeniz, İsmet Tomaç, Montaj Senkron: İsmail Kalkan, Negatif Montaj: Sezai Elmaskaya, Sesleri Alan: Necip Sarıcıoğlu, Reji Asistanı: Rıfat Yağızata, Kamera Asistanı: Ertunç Şenkay, Prodüksiyon Amiri: Yavuz Işıklar, (Yeni Stüdyoda renklendirilmiş ve Ar Film stüdyosunda seslendirilmiştir)

Oyuncular: Orçun Sonat, Bahar Erdeniz, Seyyal Taner, Sami Tunç, Gönül Tansel, Halit Akçatepe, Niyazi Er, Sönmez Yıkılmaz. Haydar Karaer, Handan Korkmaz, Sıtkı Sezgin, Drerhan Şirin, Alaaddin Seyhan, Ahmet Karatop, Halim Yılmaz, Ufuk Sönmez, Cihan Alp, Sabit Fidangül,

Konu: Kadınlarla şarap alemleri düzenleyen maskeli Hayyam'la prenses Yasemin'in öyküsü

ÖLÜME KOŞANLAR (1973)



Senaryo ve Yönetmen: Natuk Baytan
Kamera: Rafet Şiriner
Yapım: Barlık Film/Necdet Barlık

Oyuncular: Kadir İnanır (Nuri), Hale Soygazi (Zeynep), Turgut Özatay (Haso), Reha Yurdakul, Erol Taş (Salim), Cemil Can Bıçakçı (Murat), Faik Coşkun, Talât Gözbak (Kemal Yıldıran), Oktay Yavuz (Kedi), Handan Adalı, Hakkı Kıvanç (Hakkı), İbrahim Uğurlu (Haso’nun adamı), Renan Fosforoğlu (Ahmet), Atilla Ergün (Ustura Kemal)

Konu: Servetine konmak için amcası tarafından öldürülmek istenen bir genç kızla, kiralık bir katilin öyküsü.


ÖLÜM SATANLAR (1973)


Yönetmen: Nejat Okçugil
Görüntü Yönetmeni: Nedim Akanlar

Oyuncular: Yılmaz Köksal (Murat), Feri Cansel (Semra), Süleyman Turan (Turgut), Atıf Kaptan (Korsikalı), Yonca Yücel, İlknur Taçbaş, Benan Öz, Hüseyin Zan (Niyazi), Kayhan Yıldızoğlu (Semih), Kudret Karadağ (Fedai), Orhan Çoban (Garson), Yaşar Şener (Haldun), Ali Ekdal (semih adamı), Şener Şen (Doktor), Nubar Terziyan (Murat dayısı), Ekrem Gökkaya (Stavro), Ahmet Karaca (Fedai), Süheyl Eğriboz (fedai), Haydar Karaer (polis), Ali Demir (Zeki), Mehmet Yüksel (polis)

Konu: Namlı şanlı bir çete reisi, beyaz işi yapıyor hem de yurt dışı bağlantılı. Ancak polis bu çeteyi çökertir.

ÖLÜM MEYDANI (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Naki Yurter
Kamera: Muzaffer Turan
Yapım: Hülya Film / Naki Yurter

Oyuncular: Aytekin Akkaya, Gülgün Erdem, Yavuz Selekman, Doğan Tamer

Konu: Suçluları yakalamak için ararlına sızan bir polisin macerası.


ÖLÜM SAÇAN HAYALET (1973)


Senaryo ve Yönetmen: Yunus Yılmaz
Kamera: Mehmet Ali Özdemir
Yapım: Eriç Film

Oyuncular: Çetin Dağlar, Tansu Sayın, Talât Gözbak, Atilla Ergün

Konu: Kirli işler çeviren bir hayalet adamla, bir komiserin mücadele öyküsü


ÖLÜM KARARI (1973)


Senaryo ve Yönetmen: İsmet Soydan
Kamera: Paşa Gündoğdu
Yapım: Gözlem Film / İsmet Soydan

Oyuncular: Fatma Belgen, Yıldırım Gencer, Tufan Giray, Turgut Özatay

Konu: Bir kiralık katilin aşk ve macera öyküsü

ÖKSÜZLER - Bknz: CANIM KARDEŞİM 1973


OH OLSUN (1973)


Yönetmen: Ertem Eğilmez
Senaryo: Sadık Şendil
Görüntü Yönetmeni: Erdoğan Engin
Yapım: Arzu Film / Ertem Eğilmez
,
Oyuncular: Tarık Akan (Ferit Haznedar), Hale Soygazi (Alev Haznedar), Hulusi Kentmen (Fehmi Haznedar), Münir Özkul (Burhan usta), Kemal Sunal (Fazıl Haznedar), Metin Akpınar (Doktor Metin), Halit Akçatepe (Ferdi Haznedar), Beyza Başar (Canan), Serap Olguner, Nevin Güler (Nevin), Adile Naşit (Ferdi’nin annesi), Mürüvvet Sim (Alev’in annesi), İhsan Yüce (İhsan), Hakkı Kıvanç, Orhan Aydınbaş (okul müdürü), Nermin Özses (hademe), Faik Coşkun (nikah memuru)

Konu: Bir yanda üç oğlu üzerinde kesinkes bir Osmanlı usulü terbiye uygulayan, otoriter fabrikatör (Hulusi Kentmen), ailesi, diğer taraftan da aynı fabrikada ustabaşı olarak çalışan bir adamın (Münir Özkul) karısı ve dört kızından meydana gelen ailesi... Oğullarının birer melek olmaktan çok uzak olduklarını anlayan sert baba onları kendi fabrikasında işçi olarak çalıştırmaya zorunlu kılar. Çapkın oğlan (Tarık Akan) ustabaşının kızına aşık olur. Ve iki genç gizlice evlenerek çocuk sahibi olurlar. Durumun ailelere açılmasıyla birlikte olaylar gelişmeye başlar.

► Ertem Eğilmez, 1964'dan beri yapımcı, 1964'den beri ise yönetmen olarak çalıştığı ve "Bir Millet Uyanıyor" (ikinci çevirim), "Sürtük" gibi filmlerde ticari başarılar kazandığı sinema ortamımıza, şu sıralar, yeni ve kendine özgü bir tür sinemanın başarılı uygulayıcısı olarak yerleşecek gibi görülüyor. "Canım Kardeşim" ile başlayıp. "Yalancı Yarim ile süren bu türün en yeni örneği "Oh Olsun"... Bu üç filmi, birbirine, değişmez baş oyuncu Tarık Akan, senaryocu Sadık Şendil, görüntü yönetmeni Erdoğan Engin ve Halit Akçatepe/ Metin Akpınar/Kemal Sunal üçlüsünden (yani Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nun başarılı öz kadrosundan) başka şeyler de bağlıyor kuşkusuz ... Ve bu unsurların belirgin biçimde öne çıkması, bugün bir Eğilmez filmini kolay tanılır hale getiriyor, bir Eğilmez sinemasından söz açma olanağını yavaş yavaş tanıyor bizlere ... ailenin ilişkilerini anlatıyor. Bir yanda, üç oğlu üzerinde kesinkes bir Osmanlı usulü terbiyeyi uygulayan, otoriter fabrikatör (Hulusi Kentmen) ailesi, diğer yandan da aynı fabrikada ustabaşı olarak çalışan bir 'adamın (Münir Özkul) karısı ve dört kızından meydana gelen ailesi... Oğullarının sandığı gibi birer melek olmaktan çok uzak olduklarını anlayan sert baba, onları kendi fabrikasında işçi olarak çalışmaya zorunlu kılınca, ilişkiler başlıyor; çapkın ortanca oğulun (Tarık Akan), ustabaşının kızına tutulması ve iki çocuk sahibi olmalarına karşın, durumu ailelerine açamamalarıyla, karışık biçimlerden geçerek gelişiyor.. Bu arada çeşitli anlaşmazlıklar oluyor, işe toplumsal fondaki bazı olaylar, fabrika işçilerinin grevi de karışıyor, sonunda her şey tatlıya bağlanarak film bir "mutlu sonla bitiyor... Eğilmez sinemasının son üç ürününe belli bir birlik kazandıran ilk öğe, kuşkusuz biçim sorunu.. Gerçekten de, 1940'ların sonlarında Akad kuşağıyla sinema dili denen şeye yaklaşmaya başladığı kabul edilen sinemamızda, bu dili günümüzde en başarıyla kullanan kişilerden biri eğilmez ...

1950'ler kuşağının, başta Akad, klasik bir sinemayı bilinçle sürdürmelerine karşı, Eğilmez, anlatım yönünden (belki Atıf Yılmaz dışında) sinemamızın tüm yönetmenlerini "demode" kılacak kadar modem, akıcı çağdaş bir sinema diline yatkınlaşıyor. Genç kameraman Erdoğan Engin'le tam bir uyum halinde, anlattığı öykülerin taşıdığı ama sevincine, iyimserliğe, coşkuya en uygun sinemayı gerçekleştiriyorlar.

Ve evet, komedi yanı ağır basan, pembe filmler çeviriyor Eğilmez... Küçük insanların büyük kentten (İstanbul'daki) yaşamlarından kesitler veren, kamerasını büyük kentin (İstanbul'un) içinde belgesel bir film çekercesine gezdiren, piyes ve senaryo yazan Sadık Şendil’le diğer bir uyumlu işbirliğini gerçekleştirerek, bizden, yerli, canlı sinemamızın kalıpları dışına taşan tipler çizen, özgün (orijinal) güldürü öğeleri getiren, sululuğun dışında, bir başka türlü güldürmesini bilen, Tarık Akan’a sinemamızdaki ilk başarılı oyunlarını verdirirken, yan oyunculardan enfes çizgiler alan bir yönetimle ...

Bütün bunların dışında, "Oh, Olsun"da örneğin bir "Canım Kardeşim"e kıyasla daha belirginleşen bir nokta, Eğilmez-Şendil ikilisinin, sorunları (bir komedinin çerçevesi sınırlarında bile olsa) sınıfsal bır temele oturtmaları...

Örneğin yılbaşı gecesi eğlenme bölümlerinde Eğilmez, bu ayrılığı hiçbir ukalalığa sapmadan, ama direkt olarak duyurabiliyor. Grev olgusu, toplumumuzda son yıllarda oynadığı önemli role karşın, sinemamızda (yanılmıyorsak), "Karanlıkta Uyananlar" (1965) dan beri ilk kez bu filmde gösteriliyor, Eğilmez, sınıfları belirliyor, öyküyü doğru temellere yaslıyor. Ama bir yerde, hem amacı bir uyandırıcı film yapma olmadığı, hem de zaten bir komedinin kapsamı elvermediği için, taviz vermek, sınıfsal uyuşmazlıkları, bir aşkın potasında eritmek ve herkese kendi mutluluk payını dağıtan bir sona varmak zorunda kalıyor. Eğilmez gibi yıllardır iddiasız bir çalışmayı sürdürmüş bir yönetmen için "Canım Kardeşim"den beri başlayan dönem, büyük bir aşamadır. Sinemaseverin bu aşamanın ürünlerini dikkatle izlemesini öğütlerken, "Oh Olsun"u da, iddiasız, ama seviyeli ve üstelik kendi ölçüsünde doğru konmuş, bilinçlendirici bir yerli komedi örneği olarak okuyucularıma salık veririm. ”Atilla Dorsay, “Sinemamızın Umut Yılları” syf, 107 ”

* 11. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması (1 – 10 Eylül 1974)

► Sadık Şendil “ En Başarılı Senarist”

Jüri Üyeleri: Dr. Alyanak, Recai Akçaoğlu, Melih Başar, Atilla Dorsay, Berker İnanoğlu, Prof. Dr. Alim Şerif Onaran, M. Tali Öngören, Sami Şekeroğlu, Semih Tuğrul.