Powered By Blogger

16 Ekim 2024 Çarşamba

HARBİ DEFİNE 2010

 

Senaryo Ve Yönetmen : Hakkı Görgülü, Görüntü Yönetmeni : Ümit Çakmaksoy, Yapım Barkod Production/ Hakkı Görgülü, Müzik : Melih Oğuzhan, Kurgu: Hüseyin Biçe , Sanat Yönetmeni: Metin Göksuna, Yönetmen Yardımcısı: Birsen Sandıkçı, Reji Koordinasyon: Merve Kurnaz, Renk Düzenleme: Esra Çora, Işık Şefi: Adem Yüksektepe, Kostüm Sorumlusu: Volkan Cefakar,

Oyuncular: Cengiz Küçükayvaz (Cemil), Haldun Boysan (Durmuş), Sinan Bengier (Jet Hüseyin), Önder Açıkbaş (Ramazan), Kemal Kuruçay (Hoca), Cüneyt Arda Pamuk (Kenan), Gülay Ezgü, Züleyha Karyağdı, Sümer Ezgü , Melih Oğuzhan, Zuhal Yalçın, Selçuk Uluergüven, Halil Kumova (Tahir Baba;

Konu: Amerikalı bir grup araştırmacı 1960lı yıllarda İç Egenin bir köyüne gelir. Karun hazinelerini bulurlar ve hazinenin en değerli parçalarından birini alıp götürürler. 1960lardan günümüze taşınan bu macera dolu öyküde ölüm döşeğindeki Tahir, 4 erkek çocuğunu ölmeden önce etrafına toplar ve onlara bırakacağı bir mirası olmadığından, Amerikalıların gelişinden ve yıllardır sakladığı sırrından bahseder ve hayata gözlerini yumar.

Bu sır; Uşakın bir köyünde bulunan evlerinin altındaki saklı bir hazinedir. Babalarının defin işlemlerini halleden kardeşler, köylerine gidip hazineyi bulma konusunda başta kararsız kalırlar ve tartışırlar. Sonra bir falcının yanına giderler. Cingöz Falcı köydeki evden ve hazinden bahsedince kardeşlerin kararı değişir ve hepsi zengin olma hayali kurmaya başlar. En sonunda istemeyerekte olsa Ramazan( Önder Açıkbaş) Cemil (Cengiz Küçükayvaz), Kenan ( Cüneyt Arda Pamuk) Ender (Melih Oğuzhan ) ve Hoca ( Kemal Kuruçay ) Uşaka doğru yola koyulurlar. Birbirine zıt 4 kardeş ve bir falcı hoca yoldadır artık. Yolda başlarına birbirinden ilginç, komik ve zorlayıcı olaylar gelir. Komik olaylar zinciri ile dolu bir yolculuktan sonra köye varırlar.

Köye hazine aramak için gelen 4 kardeş bir yandan hazineyi ararken diğer yandan da kendilerini keşfe çıkarlar. Köy hayatının temizliği ve saflığı, köy insanın samimiyeti ve komik halleri hazine arayan bu 4 kardeşte büyük değişimelere yol açacaktır.

GÜNAH KEÇİSİ (2010)

 

Yönetmen Cenk Özakıncı Senaryo Lper Erze Görüntü Yönetmeni Aydoğan Yıldız, Müzik Batuhan Fırat Yapım Medya Mühendisi / Kayahan Nacar, Ceyhun Büyükbese, Cenk Özakıncı Kurgu: Hamdi Deniz, Sanat Yönetmeni : Alper Yanar, Yapım Koordinatörü: Gülsevil Işık, Yapım Sorumlusu: Kanat Işık, 4. Yönetmen Yardımcısı: Ezgi İşgör, Makyaj: Zeynep Sönmez, Kuaför: Taner Özdemir, Cast Direktörü: Sonat Fişek, Cast : Şafak Fişek Ajans


Oyuncular: Nuri Alço, Coşkun Göğen,Turgay Tanülkü (Tevfik), Sevtap Parman (Hanna), Nebil Sayın (Macit), Ferdi Kurtuldu (Serdar), Aybars Irmak (Cevdet), Şan Bingöl (Caner), Özkan Güngör (Luka  Koruma), Tuncay Koçal (Yıldırım Memişoğlu), Diler Öztürk (Hibnos),


Konu: Filmde imalarla ince espri unsurları oluşturulup, sokak ağzı kullanılırken, tıpkı eski halkların kötü olayların sorumluluğunu masum keçilere atıp çöle salması gibi, toplumun oluşturduğu önyargılara karşı mücadele anlatılıyor ve Şahin K.’nın hayatından hikâyeler sunuluyor.

GÖLGELER VE SURETLER (2010)

 

 Senaryo Ve Yönetmen: Derviş Zaim, Görüntü Yönetmeni : Emre Erkmen, Yapım: Maraton Filmcilik/Derviş Zaim Yeşil Film /Oktay Odabaşı Kurgu: Aylin Zoi Tinel, Müzik: Marios Takoushis, Sanat Yönetmeni: Elif Tasçıoğlu, Uygulayıcı Yapımcı: Emre Oskay, Işık Şefi: Hatip Karabudak, Işık Asistanı : Erol Öztürk, Makyaj: Bilay Özgök, Kostüm Tasarım: Hüseyin Özinal, Ses Kayıt: Mustafa Bölükbaşı, Yardımcı Yapımcı: Marsel Kolvo, Yapım Koordinatörü: Şevket Serkan Şen, Görsel Efekt Süpervizörü: Kerem Kurdoğlu, Yardımcı Yönetmen: Utku Bildirgen, Yönetmen Asistanlara: Fehmi Öztürk, Cenk Ertürk, Yapım Sorumlusu: Fatma Aslı Mataracı,, Yapım Asistanları: Turan Sahip, Sibel Menteşe, Fatma Bender, Focus Puller: Rikorda Hibbein, Kamera Asistanları: Volkan Yıldırım, Engin Örsel, Kurgu Asistanı: Çetin Güven, Renk Düzeltme: Manos Chamilakis, Negatif Yıkama: Cinefilm, Set Amiri: Melih Sezgin, Nihat Yazıcı, Reşad Başer, Tolga Yarım, Işık Şefi: Hatip Karabudak, Işık Asistanları: Onur Çankaya, Kaan Ayrancı, Erol Öztürk,

ÖDÜL

47. Antalya Film Şenliği (419 Ekim 2010)

► Sinema Yazarları Ödülü Derviş Zaim

► En İyi Kurgu Aylin Zoitiner

Oyuncular: Hazar Ergüçlü (Ruhsar), Popi Avraam (Anne), Buğra Gülsoy (Ahmet), Settar Tanrıöğen (Cevdet), Cihan Tarıman (Rıza), Osman Alkaş (Veli), Ekrem Yücelten (Arif), Erol Refikoğlu (Karagözcü Salih), Constantinos Gavriel (Hristo), Pantelis Antonas (Thonosis), Mustafa Bölükbaşı, Ahmet Karabiber (Dimitri), Cihan Tarıman (Rıza), Thomas Nikodimou (1. Rum Polsi), Andreas Makris (2. Rum Polisi), Nadi Güler ( Rum sivil),

Konu: Gölgeler ve Suretler, 1963’te Kıbrıs’ta Türk’lerle Rumlar arasında başlayan olaylar sırasında bir Karagöz kuklacısı olan babasından ayrı düşen genç bir kızın geçirdiği olgunlaşma sürecini anlatıyor. Yıkılıp yanan köylerden, daha güvenli olan şehire kaçış macerası esnasında yaşananlar, Kıbrıs’ın hikâyesine ışık tutuyor. Hikâyenin fonunu ise Kıbrıs’ın Karpaz bölgesi ve Büyükkonuk Köyü’nün doğası, tepeleri ve deniz oluşturuyor.

Hiç istemediği halde kendini ve ailesini şiddet dolu bir ortamda bulan bir adam suça bulaşmamak için neleri göze alabilir? Acaba şiddetin egemen olduğu bir dünyada, masumiyeti korumanın ve insan kalmanın yolları nelerdir? Gerçek olaylardan esinlenen film, bu sorulara yanıt arıyor.

Yönetmen Derviş Zaim, filmin, önceki yıllarda çevirdiği "Cenneti Beklerken" ve "Nokta" filmlerinden oluşan üçlemenin son halkası olduğunu söyledi. Zaim, "Her defasında bu coğrafyanın farklı noktalarındaki zengin, otantik, bize ait örnekleri kullanıyorum. Bunların yaptığım için mutluyum" dedi.

Yönetmen Zaim, Kıbrıs'ta 1963'te Türklerle Rumlar arasında başlayan olaylar sırasında Karagöz kuklacısı olan babasından ayrı düşen genç bir kızın geçirdiği olgunlaşma sürecini anlatan filmde, Konstantinos Gavriel ve Pantelis Antonas'ın sınırı geçerek rol aldıklarını söyledi.

Zaim, "Bu insanlar o kadar risk alarak bu filmde oynadılar ki benim için birer kahramanlar" diye konuştu. Filmin yapımcılığını da kendisinin üstlendiğini bildiren Zaim, bunu bir 'delilik' olarak adlandırarak, filmi bitirene kadar epey acı çektiklerini söyledi.Kıbrıs ile ilgili mutlaka anlatılması gereken bir hikayeyi beyaz perdeye aktardıklarını ifade eden Zaim, bu konuda daha anlatacak çok öykü olduğunu, ancak kendisinin başka planları bulunduğunu belirtti.(14.10.2010 CNN Türk)

İŞE MEMURU (2010)

 

Senaryo Ve Yönetmen : Tolga Karacelik, Görüntü Yönetmeni: Ercan Özkan, Yapımcı: Tolga Karacelik, Engin Yenidünya Müzik: Cem Adıyaman, Yapım Koordinatörü: Merih Ertaş, Cast Direktörü: Harika Uygur, Set Amiri : Taner Karakulak,

Oyuncular: Serkan Ercan (Kenan), Zafer Diper (Hakkı Baba), Nergis Öztürk (Nurgül), Büşra Pekin (Nevra), İskender Bağcılar (Kemalettin), Nadir Sarıbacak (Hüseyin), Ruhi Sarı (Cengiz), Sermet Yeşil (Artun), Mustafa Can Poyraz , Tarık Şerbetçioğlu (İşletme Şefi), Enes Mazak (İbrahim), Mustafa Cankılıç (İlhan), Nur Aysan (Kadın), Erkan Avcı (Afar Şofor), Adem Yavuz

Konu: Kocasının yıllar önce kendisini ve oğlunu terk etmesinin ardından, erkekleri kapıdan içeri sokmayan Sinyora Enrica, Rimini’de bu huyuyla ün salmıştır. Evindeki boş odaları kız ğrencilere kiralamakta, ek iş olarak terzilik yapmakta ve pazarda çalışmaktadır. Yıllarca bozmadığı bu kuralı, evine gelen Türk öğrenci Ekin için bozacaktır. 

Ekin İtalyanca bilmemesine rağmen, evde karşılaştığı Valentina adlı kıza vurulup, onunla iletişim kurmanın yollarını arar. Sinyora Enrica, Ekin’e İtalyanca’yı, dans etmeyi, İtalyan mutfağının inceliklerini, yani Valentina’ya giden yolda ihtiyacı olan her şeyi öğretir. Annesinin uzun yıllardır kimseye göstermediği sevgiyi bir yabancıya vermesiyse, oğlu Giovanni’yi öfkelendirecektir. 5 yaşına gelmesine rağmen hâlâ babasıyla yaşayan Kenan, insanlarla iletişim kurmaktan çok kendi hayal dünyasına dalmayı tercih eden kendi halinde bir gişe memurudur. Çatalca gişeler bölgesinde çalışan ve görevinin başındayken zaman zaman kendi kendine konuşmasıyla bilinen Kenan’ın, diğer insanlarla olduğu gibi babasıyla da mesafeli bir ilişkisi vardır.

 Kenan’ın kalp hastası olan babasına, gündüzleri Nurgül bakıcılık yapar. 30 yaşlarındaki konuşkan ve anaç Nurgül, Kenan’ı, babasını ve yıllar önce vefat etmiş annesini küçüklüğünden beri tanımaktadır. Kenan’ın işiyle evi arasında sıkışıp kalmış monoton hayatı, yeni işletme şefinin Çatalca’yı denetlemeye geldiği gün değişecektir.

ÖDÜL47. Antalya Film Şenliği (9 —14 Ekim 2010)

► Tolga Karacelik "En İyi İlk Film"
        ► Ercan Özkan "En İyi Görüntü Yönetmeni "

 


EYYVAH EYVAH 2 (2010)

 

Yönetmen Hakan Algül Senaryo Ata Demirer, Görüntü Yönetmeni Gökhan Atılmış, Müzik Serkan Çağrı, Fahir Atakoğlu Yapım BKM Film / Necati Akpınar Ses Danışmanı : Ulaş Ağce, Kurgu: Mustafa Gökçen, Sanat Yönetmeni: Tural Polat, Kostüm Tasarım: Funda Büyüktunalıoğlu, Uygulayıcı Yapımcı: Arda Erkmen, Yönetmen Yardımcıları: Burcu Alptekin, Oğuz Uydu, Tuğçe Koçyiğit, Devamlılık Yaznmanı: Melda Özvanlıgil, Saç, Makyaj: Neriman Kardeş, Karakter Tasarım: Suzan Kardeş, Ses Tasarım: Boris Trayanov, Cast Direktörü: Hande Aytar, Kostüm: Funda Büyüktunalıoğlu, Ses: Boris Tratanov, 1. Yönetmen Yardımcısı: Ayça Algül, Yapım Amiri: Cüneyt Apaydın, Kamera Operatörü: Ercan Yılmaz, Kamera Asistanları: Yalçın Avcı, Gül Bursa, Hande Cicibaşoğlu, Kuaför: Mustafa Gümüş, Işık Şefi: Kadir Yazıcı, Işık Teknisyenleri: Bülent Sancaklı, Süleyman Öztürk, Ercan Altıparmak, Burak Yılmaz, Set Amiri: Bedrettin Kilci, Set Teknisyenleri: Kemal Şahin, Ahmet Kerimoğlu, Mehmet Umut Öztorun, Durmuş Koçyiğit


Oyuncular: Ata Demirer (Hüseyin), Demet Akbağ (Firuzan), Özge Borak (Müjgan), Salih Kalyon (Halil Dede), Tanju Tuncel (Hatçe Nine), Tarık Ünlüoğlu (Edremit), Ayşe Nil Şamlıoğlu (Necla), Meray Ülgen (Ali Rıza), Selçuk Uluergüven, Şener Kökkaya (Belediye Başkanı Çetin Yıldırımateş), Bican Günalan (Ramiz), Teoman Kumbaracıbaşı (İspanyol), Murat Serezli (Dr.Faruk), Şehsuvar Aktaş ( (İrfan), Hande Dane (Sema), Caner Alkaya, Okan Çabalar (Berber Murat), Alican Yücesoy (İbrahim), Rafi Emeksiz (Şaban Dayı), Kahraman Sivri (Sahil Güv. Kom), Hamdi Alp (Ali), Neslihan Aka, (Kadriye), Karabacak Kadriye, Serkan Çağrı, Beyazıt Öztürk (Müzisyen), Özkan Çınarlı (Sabri), Faruk Akgören (POsman), Hakan Turutoğlu (Jandarma Komutanı), Deniz Boyner (DJ), Merve Atılmış, Ender Serin,

Konu: Serinin birinci filminde, babası Ali Rıza Şeker’i bulan Hüseyin için artık halledilmesi gereken tek bir şey kalmıştır; o da Geyikli’deki sevdalısı hemşire Müjgan’a kavuşmak ve Firuzan ablasının hediye ettiği yüzüğü verip Müjgan’ın kalbini kazanma Can dostu Firuzan ablası, babası Ali Rıza Şeker ve terzi Ramiz ile beraber Geyikli’ye yola çıkan Hüseyin, bu serüvende de hayatının Eyyvah Eyvah zamanlarını Firuzan ile paylaşacak. Babası Ali Rıza Şeker ve dostu Firuzan’la birlikte Müjgan’a koşan Hüseyin’i bu filmde de ilk filmdeki gibi birçok sürpriz beklemektedir.

Hüseyin’in yolunu gözleyen dedesi ve ninesinin, yıllar sonra çıkıp gelen baba Ali Rıza Şeker’in ve diğer kahramanların yeni hikâyesini bize yine klarnet anlatacak.

ÖDÜL

16. Sadri Alışık Ödülleri (25 Nisan 2011) 
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Komedi) Özge Borak



EV (2010)

 

 Senaryo ve Yönetmen : Caner Özyurtlu, Alper Özyurtlu Görüntü Yönetmeni : Aras Demiray Yapımcı: Caner Özyurtlu, Alper Özyurtlu Müzik: Deniz Güngören, Uygulayıcı Yapımcı:BirolTemizyer, Yardımcı Yönetmen: Başak Çingir, Yönetmen Yardımcısı : Neslihan Aydın, Özlem Akınel, Kameraman: Armağan Gündüz, Ümit Mutlu, Işık Şefi: Kubilay Özoğlu, Dekor Uygulama: Yelkan İşkorkutan, ReRecording Mikser : Serhat Seyis,

Oyuncular Ahmet Saraçoğlu, Gülçin Santırcıoğlu, Alican Yücesoy, Şükran Ovalı, Levent Ünsal , Ece Çeşmioğlu , Aşkın Şenol, Funda Eryiğit, Birol Temizyer, Kerem Atabeyoğlu , Özgür Özberk , Melda Gür ,Alpay Kemal Atalan Konuk Oyuncular : Okan Bayülgen Özge Ulusoy Deniz Celiloğlu

Konu: Ev adlı televizyon programında, programa katılan yarışmacıların, canlı yayın esnasında rehin alınmalarını ve yaşadıkları zor dakikaları konu alıyor.Ev yarışmasının eleme gecesi… yayın olması gerektiği gibi devam etmektedir.Elenen yarışmacı evden çıkarken bir silah sesi duyulur ve canlı yayın kesilir.Ev’e silahlı biri girmiş ve tüm çıkışlara bomba yerleştirmiştir.İstediği bu sıkıcı yarışmaya biraz heyecan katmaktır ve oyunun kendi kurallarına göre oynanmasını sağlamaktır. “Ev” adlı yarışmanın final gecesinde birinci olan yarışmacı elemek istediği kişiyi öldürecek ve tüm olanlar canlı yayında ekrana gelecektir. Evden çıkmanın tek şartı vardır; o gece evde olacak her şey canlı yayınlanacaktır…”

 

EŞREFPAŞALILAR (2010)

 

Yönetmen: Hüdaverdi Yavuz, Senaryo: Burak Tarık, Görüntü Yönetmeni: Rico, Yapım: Anse/M.Yusuf Kulaksız Müzik: Yücel Arzen, Uygulayıcı Yapımcı: İsmail Özer, Yardımcı Yönetmen: Hatice Dere, Yapım Sorumlusu: Tolga Gül, Sanat Yönetmeni : Ege Dora, Işık Şefi, Aydın İz, Focus Puller: İsa Toraman, Kurgu Yönetmeni: Engin Öztürk, Set Amiri: Zafer Obenek, Ses Operatörü: Çağdaş Karagöz, Kostüm Sorumlusu: Didem Çopur, Kostüm Asistanı: Zeynel Abidin Dinç, Kuaför: Ahmet Karasu, Yönetmen Asistanı: Seda Sualp, Burcu Arıkan, Serhat Karaoğlan, Makyöz: Perihan Sarak, Makyöz Asistanı: Sihem Birkalır, Kuaför Asistanı : Ayhan Atasoy, Sanat Asistanı: Leyla Özkan, Güher Moroğlu, Kamera Asistanı: Ozan Saltık, Prodüksiyon Amiri: Ümit Çalımlı, Prodüksiyon Asistanı: Kadir Hüseyin Karakaya, Levent Onur Kahraman, Ahmet Şengün, Kenan Gökçe, Set Asistanı: Kürşat Ertaş, İbrahim Küçük, Mehmet Kuru, Orhan Arıkan, Murat Bakır, Boom Operatörü: Burak Ekil, Montaj Asistanı: Serkan Sümeli, Fotoğrafçı: Hamid Ayar, Işık Kamyonu Ve Jenaratör: Seyfullah Demirkaya, Kamera Minibüsü: Şahin Pelit, KostümSanat Kamyonu: Kürşat Ertaş, Caterıng: Lezzet Dünyası, Cast Ajansı: Şeker Castıng, Set Kamyonu: , Yaşar Uyanık, Avrupa Yakası Servis: Ömer Küçük, Anadolu Yakası Servis: Mehmet Dirit,

Oyuncular: Sinan Taymin Albayrak (Hoca), Turgay Tanülkü (Davut), Burak Tarık (Nusret), Hüseyin Soysalan (Tayyar), Sermin Hürmeriç (Madam), Deniz Özpınar (Duygu), Savaş Bayındır (Memduh), Ali Yaylı (Skoda), Serkan Öztürk (Kamuran), Ömer Pekin (Bakkal Muhterem), Vural Arısoy (Kahvehane Ocakcı), Çetin Yeltekin (Kadir), Ozan Uygun (Abdullah), Faikömer Yıldırım (Arabacı ), Erol Koçan (Şeyhmuz), Ahmet Aytekin (Arap Tahir), Ramiz Yalçın (Kasap Selim), Serhat Talay (İri), Emrah Yardımcı, (Nusret Adam1), Erdal Dizman (Nusret Adam2), Ümit Keleş (Tayyar Adam), Turgut Keleş (Tayyar Adam), Ali İsmet Borucu (Şopar 1), Erol Aran (Şopar 2), Murat Akmaca (Şopar 3), Sibel Öztürk (Komşu Kadın), Fırat Paşayiğit (Halıcı Adam), Uğur Erdoğan (Hapishane Çaycı ), Emine Bayındır (Hemşire), Ömer Karanlık (Berber Kamil), Yücel Yarımbatman (Bağlamacı), Tayfun Sav (Konsey Adam1), İsmail Özer (Konsey Adam2), Ulvi Arı (Sarhoş), Ali Avcı (Gardiyan), Ercüment Güçbilek (Sıhhıye), Cemal Polat (Simitçi), Abdurrahman İkiz (Kahvehanede Kağıt Oynayan Adam), Hasan Oytun (Teo), Kemal Topuz (Sülün Bar Patron), Evren Rakıcı (Bavulu Bulan Adam), Hayri Doğangün (Gece Kulübü Mekan Sahibi ), Ümit Çalımlı (Hırsız)

Konu: İzmir Eşrefpaşa’dan gelip İstanbul’a yerleşmiş iki dosttan biri olan Tayyar (Hüseyin Soysalan), güç ve iktidar tutkusu ile büyük bir mafya lideri olurken; Davut (Turgay Tanülkü), küçük mahallesinde namusuyla kahvesini işletmektedir. İkisi de aynı kadını sevmiştir fakat Madam Eleni (Sermin Hürmeriç) Davut’u sevmesine rağmen Tayyar ile evlenmek zorunda kalmıştır. Bir de kızı Duygu (Deniz Özpınar) dünyaya gelir. Fakat Tayyar, Madam’ın gönlünün Davut’ta olduğunu bildiğinden bunu sindiremeyip kızı ile birlikte Madam’ı ortada bırakır. Tayyar bir şekilde intikam alacaktır ve bunu Davut’un evlatlığı Nusret’i kendi yoluna çekerek yapacaktır. Mahalle kabadayısı Nusret ise bir tarafta sevdiği kız, sevdiği insanlar; diğer tarafta ise para ve saltanat arasında kalır. Bu iki dünya arasında bocalarken mahallenin metruk camisine bir hoca (Sinan Taymin Albayrak) tayin olur ve olayların seyri değişmeye başlar.

 

EN MUTLU OLDUĞUM YER (2010)

 


Yönetmen:
Kaan Erturan , Senaryo: Ümit Ünal, Gencay Ünsalan, Görüntü Yönetmeni: Suat Kutluğ, Yapım : Orion , Melodika , 1000 Volt Post Produksiyon , Sinefekt , Yapımcı: Can Topsakal, Kaan Erturan Müzik: Deniz Ceylan, Post Prodüksiyon Danışmanı Murat İzzet Arslan , Sanat Yönetmeni : Başak Koçoğlu , Yürütücü Yapımcı: Engin Tosun, Işık Şefi: Abdullah Yazıcı,  Işık Asistanı: Murat Han, Cast Ajansı : Erten Casting (Gökçe Doruk),

Oyuncular : Ezgi Asaroğlu (Elif), Nihat Alptuğ Altınkaya (Kemal), Hakan Vardar (Aybars), Erol Günaydın, Turgay Tanülkü (Simitçi), Sivga Gerez (Filiz),

Konu: Kemal ve Elif yaşları 25’i geçmesine rağmen hayatta ne yapacaklarına karar verememiş genç insanlardır. Yolları tesadüfen bir ofis partisinde kesişir. İkisi de çok sarhoşken, birbirlerinden etkilenirler. Elif yıllar önce çocukluğunu geçirdiği sahil köyünde, açık denizi ilk kez görünü anlatır ve “hayatta en mutlu olduğu yer”in orası olduğunu söyler. Kemal, “hadi atlayıp oraya gidelim” der birbirlerini tanımadıkları halde o anın büyüsüne kapılır ve hemen yola çıkmaya karar verirler. Arabaya atlayıp gece gece, bir şeyden kaçar gibi yola düşerler. İstanbul’dan Ege sahillerine uzanan bu yolda birbirlerine aşık olacak ve hayatlarının en büyük macerasını yaşayacaklardır.

Çünkü olaylar başlangıçtaki kadar neşeli ve mutlu gelişmez. Birincisi Kemal de, Elif de ilk anda göründükleri kadar uçuk, masum, saf gençler değildir. Derinde, geçmişlerinde su yüzüne çıkmayı bekleyen dertler, hesaplaşmalar vardır. İkincisi ve yolculuğun seyrini değiştirecek kadar mühim olanı; kullandıkları arabada hayatlarını tehlikeye atacak bir takım büyük sırlar vardır. Onlar farkında değildir ama arabada gizlenen sırrı ele geçirmek için peşlerine silahlı adamlar düşmüştür bile,

En mutlu olduğum yer yollarda geçen iki kişilik bir aşk ve macera filmi… ama aynı zamanda bütün toplumun bir türlü kabuğunu yırtamaması, sürekli çocuk kalması ve büyüyememesi hakkında bir film. Filmde genç kahramanlarımız dahil herkes, sihirli bir geçmişin özlemiyle ve yüküyle yaşıyor. Herkesin bir takım güçlü izler bırakmış hatıraları var, o hatıralara tutunarak idare ediyorlar. Bir yandan gerçek soygunlar, vurgunlar yaşanıyor, hayatlar mahvoluyor ama herkes bir tür hayal dünyasında kendini avutuyor.

En mutlu olduğum yer iki genç insanın ahlaki bir tercih yaparak büyümeye karar vermeleri hakkında bir hikaye

ÇOĞUNLUK (2010)

 

 Senaryo ve Yönetmen: Seren Yüce, Görüntü Yönetmeni: Barış Özbiçer, Yapım: Yeni Sinemacılar/Sevil Demirci, Önder Çakar, Seren Yüce, Özkan Yılmaz Yardımcı Yapımcı: Çiğdem Mater, Kurgu: Mary Stephen, Müzik: Gökçe Akçelik, Sanat Yönetmeni: Meral Efe, Işık: Ersin Aldemir, Ses Kayıt: Mustafa Bölükbaşı, Ses Miks: Hartmut Teschemacher, Stephan Konken, Yönetmen Yardımcısı: Ahmet Yılmaz, Halkla İlişkiler: Zümrüt Burul, Yürütücü yapımcı Özkan Yılmaz

Oyuncular: Bartu Küçükçağlayan (Mertkan), Settar Tanrıöğen (Kemal), Esme Madra (Gül), Nihal Koldaş (Nazan), Erkan Can, Feridun Koç, Mehmet Ünal, Güzıde Balcı , Murat Şahin , Savaş Aova, Cem Zeynel Kılıç, İlhan Hacıhafızoğlu Okan Avcı, 

Konu: Yeni Sinemacılar kolektifinden Seren Yüce, ilk filmi "Çoğunluk" ile Türk toplumunun bugününe dair son derece çarpıcı tespitlerde bulunuyor. Film, belki olay örgüsü olarak zengin değil, seyrederken 'bir şey olmuyormuş gibi gelen ama seyrettikten sonra geride son derece yoğun ve vurucu bir etki bırakan filmlerden.

Film, 910 yaşlarındaki Mertkan ile babası Kemal'in (Settar Tanrıöğen) sağlıklı yaşam koşusundan dönmeleriyle başlıyor. İkisi de kilolu. Mertkan'ın bu koşulara babasının zoruyla çıktığını hemen hissediyoruz. Baba oğul ilişkisinin ilk sinyallerini bu sahnede veren film, aynı zamanda filmin ilerleyen dakikalarına bizi hazırlarken, bu 'sağlıklı koşu' mevzuunun hayatlarımıza Özal döneminde girdiğini de anımsatıyor. 12 Eylül sonrasında ANAP iktidarının bir kuşağı nasıl etkisi altına aldığını imliyor bu sahneler.

 

Mertkan büyüyor, babasının hükümranlığı altında ruhsuz ve sevgisiz hayatını sürdürüyor. Ama bu konuda bir farkındalık taşıdığı, bu durumdan kurtulmak istediği söylenemez. Yaşadığı bomboş hayatı neyle dolduracağını da bilmiyor. Arkadaşlarıyla arabada dolaşıyor, alışveriş merkezlerinde takılıyor, sırasında babasıyla namaz da kılıyor ama tüm bunları adeta sürükleniyormuşcasına yapıyor, sanki kendi iradesi yokmuş gibi... Babasının ikiyüzlü ahlakı çocukluğundan beri Mertkan'a da ister istemez sirayet ediyor.

Hayatına giren Gül (Esme Madra) ile ilişkisi bile o kadar yüzeysel ki... Ailesi kızın Doğulu olduğunu öğrenince ayrılması gerektiğini söylüyor ve Mertkan bu konuda bile hiçbir şey yapmıyor. Belki bir iki gece arabesk dinleyip gözyaşı döküyor ama bunları adet yerini bulsun diye yaptığını hissediyorsunuz.

Seren Yüce'nin kamerası bu orta sınıf sünni küçük burjuva karakterlerin yanına asla yaklaşmıyor. Hep uzaktan izleyip bize göstermeyi tercih ediyor. Bir yandan da filmin fazlasıyla konuşkan, bolca diyalog içeren senaryosu, derdini anlatmada zaman zaman görüntüleri arka planda bırakıyor.

Yüce, belli bir kesimin hayata, topluma, siyaseten nasıl baktığını ince ince, detaylarla vermeyi seçiyor. Gül'ün Mertkan'larm evinde, anne babayla ilk karşılaştığında maruz kaldığı soğukluk, Kemal'in onu şöyle bir süzüşü, şüphesiz çok şey söylüyor seyirciye. Filmin ekonomik anlatımı, oyuncuların performanslarıyla birleştiğindeyse daha da vurucu bir etki yakalanıyor. Seren Yüce, belli bir sınıfa öyle bir ayna tutuyor ki, bu aynada insanın kendisiyle göz göze gelmesi gerçekten de altından kolay kalkılacak bir şey değil!

 

ÖDÜL: 22. Ankara Film Festivali

Umut Veren Yeni Erkek Oyuncu Bartu Küçükçağlayan

47. Antalya Film Şenliği
En İyi Yönetmen Seren Yüce
En İyi Erkek Oyuncu Bartu Küçükçağlayan
En İyi Film Seren Yüce

12. Mumbai Film Festivali
En İyi Film Seren Yüce

En İyi Erkek Oyuncu Bartu Küçükçağlayan
(Jüri: Jane Campion, Samira Makhmalbaf, Yoon JeongHee, Tanya Seghatchian, Suhasini Maniratnam)

16. Sadri Alışık Ödülleri
Umut Veren Oyuncu Bartu Küçükçağlayan

43. Siyad Türk Sineması Ödülleri
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Nihal Koldaş
En İyi Senaryo Seren Yüce
En İyi Erkek Oyuncu Bartu Küçükçağlayan
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Settar Tanrıöğen

67. Venedik Film Şenliği
Geleceğin Aslanı Seren Yüce

4. Yeşilçam Ödülleri
En İyi İlk Film Seren Yüce
En İyi Senaryo Seren Yüce
Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Esme Madra


ÇALGI ÇENGİ (2010)

 

 Senaryo Ve Yönetmen Selçuk Aydemir Görüntü Yönetmeni Gökmen Tosun Müzik Mehmet Erdem, Alper Atakan Yapımcı Salih Özsarı Kurgu: Evren Çan, Sanat Yönetmeni: Hande Ocak,  Yapım Koordinatörü: Pınar Güngören, Yardımcı Yönetmen: Vedat Uyar, Reji Yrd: Nazlı Sultan Kesici, 1. Kamera Asistanı: Cengizhan Cebeci, 2. Kamera Asistanı: Murat Erşahin, Focus Puller: Armağan Gündüz, Steadycam Operatörü: Volkan Kulak, İsmail Kara , JimmyJib Asistanı: Vedat Algür, Fatih Gündüz, Işık Şefi: Oruç Demir, Işık: Mustafa Bayraktar, Adem Başkurt, Kayhan Şen, Kostüm Sorumlusu: Fatoş Özdoğan, Makyaj Kuaför Yıldız Özdemir, Ses Teknik Koordinatörü: Bayram Karaman, Ses Kayıt: Onur Özgür Arıcı, Çağdaş Karagöz , Ses Tasarım & Final Miks: Çağrı Ayyıldız, Foley Artist: Ali Ören, ReRecording Mikser: Çağrı Ayyıldız, Boom Operatörü: Furkan Atlı, Prodüksiyon Amiri: Salih Özsarı Aziz Engin, Prodüksiyon Asistanı: Serhat Kurt, Erdem Arancıoğlu, Kerim Uzunbekiroğlu, Cüneyt Süleymanoğlu, Set Amiri: Yahya Duymaç, Caner Aksoy, Set Ekibi: Sezgin Oltulu, Volkan Kulak, Burak Tuncel, Ofis Çalışanı: Mustafa Borçin, Genco Özak, Muharrem Özden, Ulaşım: İsmail Çelik, Ataner Balaban, Fatih Karahan,

Oyuncular Murat Cemcir (Salih), Ahmet Kural (Gürkan), Erdal Tosun (Nihat), Hazal Kaya (Kapıdan Bakan Kız), Bora Akkaş (Kapıdan Bakan Çocuk), Şinasi Yurtsever (Nakliyatçı), Aykut Köseler (Güvenlik Görevlisi), Tuna Orhan (Mafya), Cahit Gök (Mafya), Berfu Öngören (Güvenlik Görevlisinin Karısı), Serap Önder (Şengül Teyze), Arif Erkin (Camideki Adam), Cüneyt Süleymanoğlu (İlahiyatçı ), Ceyhun Güneş (Nakliyatçı), Alper Kadayıfçı (Sivaslı İnşaat İşçisi),

Konu: Salih ve Gürkan, düğün, kına gecesi gibi organizasyonlarda müzisyenlik yaparak hayatını kazanan Ankaralı iki teyzeoğludur. Gürkan (daha solist ve jön fakat aynı zamanda klarnet icra eden) ve Salih (sesi ve fiziğiyle değil, her parçayı çalabilen piyanoorguyla müzisyenlik peşinde) bir ikili olarak, sıraaltı bir organizatörün kendilerine pasladığı virane işlerle ekmek doğrultmaya çalışmaktadırlar. Teyzeoğulları, alışık oldukları üzere yine Bağcılar Güneşli hattında bir yerlerde ve muhtemelen yer altındaki bir düğün salonuna doğru yola çıkarlar. Gittikleri yerde kendilerini karşılayan düğün sahibinin, hazırlanmaları için kendilerini evin kömürlüğüne bırakması, o güne kadar itilip kakılmaya alışmış kardeşler için bile ciddi hayal kırıklığıdır, fakat bu sefer kuliste davetsiz misafirleri olacaktır.

Aynı saatlerde, iki maföz tip, yakaladıkları banka güvenlik görevlisini gözden uzak bir yerde sorgulamak üzere bu izbe mahalle köşesinde bulabildikleri en kuytu mekan olan kömürlüğe tıkmışlardır. Güvenlik görevlisinin dengesiz mafya elemanına diklenmesi sonucu öldürülmesi, kardeşlerin müzisyenlik hayatını kaydırır. Artık cesedi sahiplenmekle, kendi cesetlerini teslim etmek arasında bir seçim yapmak durumundadırlar. Maföz tipler vurdukları adamın cesedini sabaha dek ortadan kaybetmelerini isteyince, teyze oğulları en akıllıca fikir olarak ancak cesedi sırtlayıp eve götürmeyi bulurlar. Evlerinde bir cesetle ikamete başlayan teyze oğullarının bu misafirperverliği, cesedin kapalı kaldığı yerde fena halde sıkılması ile kısa sürecektir.

ÇAKALLARLA DANS (2010)

         Yönetmen Murat Şeker Senaryo Selami Genli, Murat Şeker, Ali Tanrıverdi,Görüntü Yönetmeni Murat Tuncel Müzik Serhat Ersöz Yapım Sugar Workz / Uğur Şeker, Murat Şeker Kurgu Levent Çelebi, Natalin Solakoğlu, Sanat Yönetmeni: Burak Özcan, Yapım Koordinatörü: Hülya Şeker, Yapım Koordinatörü: Ali Tanrıverdi, Uygulayıcı Yapımcı: Servet Yiğit, Yapım Asistanı: Caner Keçeci, Yardımcı  Yönetmen: Melda Özvanlıgil, Yönetmen Yardımcısı: Özlem Ayçiçek, Özge Çakal, Diyaloglar: Ali Tanrıverdi, Kamera Arkası: Caner Keçeci, Gürcan Cansever  Sanat Yönetmeni yrd.: Alihan Sakman, Ses Kayıt: Onur Yavuz, Cast Direktörü: Tümay Özokur

Oyuncular: Şevket Çoruh (Gök
han), İlker Ayrık (Servet), Timur Acar (Köfte Necmi), Murat Akkoyunlu (Murat), Tuba Ünsal (Sinem), Kemal Uçar (Yücel), Hakan Bilgin (Berber Hüseyin), Cengiz Küçükayvaz (Adnan), Erdal Tosun (Bestami Muço), Sevinç Gürşen Akyıldız (Necla), Aydoğan Oflu(Başkomiser), Didem Balçın (Fatma), Sümer Tilmaç (Bahattin Aga), Ali Tanrıverdi,

Konu: Büyük bir şirketin muhasebecisi olan Servet,gözünü para hırsı bürümüş karısının gazına gelerek,şirketin internet hesapları üzerinden hatırı sayılır miktarda bir parayı patronundan çalma planı yapar.Bu planın bir parçası da en yakın arkadaşı olan Gökhandır.Parayı onun hesabına aktarıp herhangi bir olumsuz durumda suçu onun üzerine yıkacaktır.Diger iki arkadasi da bu hain planin figurani olacaklardir. Ama unuttugu iki şey vardır; birincisi,kendisi gibi kurnaz ama saf olan arkadaşları,ikincisi ise; çakallık yapmaya çalışırken zaten çakalların alengirli oyunlarının tam ortasında olmaları. Dört kafadar başlattıkları bu işi ellerine yüzlerine bulaştırır ve başlarına gelmedik komik olay kalmaz. Kısa yoldan para kazanmak uğruna bindikleri geminin dümeni onları, akıllarına bile gelmeyecek çılgın ve eğlenceli bir serüvene sürükler.

 

*ÇAKAL (2010)

 

Yönetmen: Erhan Kozan, Senaryo: Sertan Telli, Görüntü Yönetmeni: Doğan Sarıgüzel, Yapım: Film Altı/ Kaan Korkmaz Kurgu: Levent Çelebi, Yardımcı Yönetmen: Toygun Başıdinç, Yönetmen Yardımcısı: Sıla Ünlü, Yapımcı Asistanı: Egemen Bigay, Kostüm: Sonay Ortuğ, Prodüksiyon Amiri: Burak Yıldırım, Kamera Asistanı: Orkan Bayram, Işık Şefi: Hatip Karabudak, Işık Asistanı: Erol Öztürk, Makyaj: Georgina Billington, Storyboard: Korkut Akaçık, Set Amiri: Neslihan Yarkın, Işık Ekibi: Ümit Durmuş, Onur Çankaya, Erol Öztürk, Ümit Yeşilbaş, Emre Karabudak, Erdem Oğuz, Reji: Toygun Başıdınç, Setenay İlhan, Mehmet Şanlıer, Kamera Asistanları: Caner Şen, Akdeniz Adıyaman, Set Ekibi: Erdal Ateş, Gürkan Kahraman, Cem Tanışman, Süpervisör: Aytekin Birkon, Laboratuar Sorumlusu: Erkan Aktaş, Negatif Kayıt: Şafak Mıhlaç, Baskı Renk Kontrol: Erol Şahin, Kopya Baskı: Zekeriya Şahin, Osma


n Yıldız, Film Yıkama: Yahya Öztürk, M. Mustafa Oruç, Mustafa Şahin, Ali Komaz, Tuncay Koçtürk, Sona Kaymakçı, (Fono Film Laboratuarlarında hazırlanmıştır )

Oyuncular: İsmail Hacıoğlu (Akın), Damla Sönmez (Deniz), Uğur Polat (Fahrettin), Erkan Can (Celayir), Cüneyt Türel (Nuran Usta), Turgay Tanülkü (Fethi), Haldun Boysan (Vasfi), Naci Taşdöğen (Mecit), Çetin Altay (İdris), Ümit Çırak (Tekelci), Ayhan Eroğlu (Payidar), Parkan Özturan (Olgun), Recep Özgür Dereli (Furkan), Deniz Karaoğlu (Mete), Erdinç Tok (Garson), Eser Ali (Doğu), Başar Dengiz (Akın'ın çoxukluğu), Ayhan Eroğlu (Payidar), Cem Zeynel Kılıç (Teoman), Ümit Çırak (Tekelci), Parkan Özturan (Recep Abi), Sevim Örtekin (Anne),

Konu: Sevmediği bir baba ve hasta bir anneyle yaşayan Akın, annesini kaybettikten sonra, çalıştığı marangoz atölyesinden çalacağı parayla değiştirmenin hayalini kurmaya başlar. Sevgilisi Deniz bu hayalini saçma bulup onu terk edince, arkadaşı İdris’in teklifini kabul eder ve mafya için çalışmaya başlar. Girdiği bu yeni çevrede korkusuzluğu ve umursamazlığıyla dikkatleri çeken Akın, yaptığı tahsilat işleriyle de patronunun gözüne girer. Bir gün kendisine daha büyük bir görev verildiğinde de tereddütsüz kabul eder: Patronunun olarak gördüğü bir mekânı işleten Mecit’i ortadan kaldıracaktır. Bu görev, onun için ayrı bir anlam daha taşımaktadır çünkü Akın’ın Mecit’le kapanmamış bir hesabı vardır.

CEHENNEM (2010)

  

Yönetmen: Biray Dalkıran, Senaryo Biray Dalkıran Cem Şancı Görüntü Yönetmeni: Doğan Sarıgüzel , Yapım: Fono Film, Hayalet Yapım & Prodüksiyon / Selva Alemdar, Coşkun Tözen Burak araçoğlu , Cemal Okan Teknik Danışman: Erkan Cerit, Genel Koordinatör: Ziya Dökmetaş, Kameraman: Mehmet Demirhan, Müzik: Can Sanıbelli, Ender Gündüzlü, Tolga Sünter, Focus Puller: Batuhan Arite, Renk Düzenleme: Esra Çora, Işık Şefi: Hakkı Kaplan, Işık Şef Yardımcısı: Uğur Demir, Görsel Efekt Süpervizörü: Erkan Cerit, Kurgu: Mehmet Atan, Yapım Asistanı: Yeliz Sinan, Yardımcı Yönetmen: Reyhan Pekar, Kamera Operatörü: Mehmet Demirhan, Sanat Yönetmeni: Şebnem Tezcan, Ses Teknisyeni: Oktay Baki, Boom Operatörü: Hüseyin Güven, Prodüksiyon Amiri: Ali Topçu, Reji Asistanları: Mustafa Emre Bayraktar, Pınar Çamdal, Kuaför: Reşit Özbal, Sezgin Mılık, Sanat Asistanları: Ercan Elmacı, Mesut Çayr, Serhat Danıştekin, Kamera Asistanları: Özgür Gür, Cengizhan Cebeci, Emre Pekçakır, Eyüp Erdoğan, Işık Asistanları: Uğur Demir, Gürkan Sürek, İsmail Çerdik, Emin Olgun, Set Amiri: Barış Matur, Laboratuar Sorumlusu: Erkan Aktaş, Renk Düzenleme: Erol Şahin, Kopya Baskı: Zekeriya Şahin, Osman Yıldız, (Fono Film Stüdyolarında hazırlanmış ve seslendirilmiştir.)

Oyuncular : Ogün Kaptanoğlu (Ahmet), Serhan Süsler, Tuğba Melis Türk (Selin), Erol Gedik, Hakan Gökhan Erdil (Kemal), Pelin Ermiş (Esra), Çağrı Ayaydın , İlhami Adeal, Yalçın Akçay, Güneş Kavala, Asuman Çiyiltepe, Emrullah Yakışı, Hakan Erdil, Erol Altunsay, Görkem Kamer, Gülşah Özdemir, Burhan Gözey,

Konu: Yıllar önce engelli çocuklarından utanarak onu sahibi oldukları fabrikada öldüren karıkoca ve ailesinden intikam almak için, kurbanlar seçip onları arayan küçük bir çocuk… Aşık olup evlenen ancak maddi olarak istediği seviyede yaşayamayınca kocasını boşamak isteyen ve onu ünlü bir mankenle aldatan bir kadın… Karısına ve aşklarına tüm saf yüreğiyle inanan, boşanmak istemeyen, sorunların çözüleceğini düşünen fotoğrafçı bir koca… İntikam…. Ve insanın derisini kavuran Sekar…

Karısını aynı zamanda asistanı olarak kullanan fotoğrafçı, bir moda çekimi için eski bir mum fabrikasına gider. Gelişen olaylar, duvarlarda kendi kendine beliren mesajlar, çıkan yangınlar, vahşice öldürülen insanlar ile hikaye gelişir ve bilinmeyen sürpriz bir sonuca ilerler…

Türkiye'nin ilk 3 boyutlu korku filmi 'Cehennem' 3D vizyona girmeden İspanyolları korkuttu.

Filmin 3D’si için İspanya’dan profesyonel bir ekiple anlaşıldı. İspanyol ekip hikayeden ve çekilen sahnelerden korktuğu için İstanbul’dan işlerini bitirmeden apar topar ayrıldı. İspanyolların geceleri uyuyamamaktan şikayetçi oldukları bu yüzden planlan andan daha erken İstanbul’dan ayrıldıkları açıklandı. İspanyol ekibin yarıda bıraktığı işi ise yönetmen tamamlamak zorunda kaldı.

Cennet ve Araf ile bütün dikkatleri üzerine toplayan Biray Dalkıran Cehennem 3D ile yeniden sinemaseverlerin karşısına çıkıyor..

 

BAL (2010)

 

Yönetmen: Semih Kaplanoğlu, Senaryo: Semih Kaplanoğlu, Orçun Köksal, Görüntü Yönetmeni: Barış Özbiçer, Yapım: Kaplan Film/Semih Kaplanoğlu Ortak Yapımcılar: Johannes Rexin, Bettina Brokemper, Kurgu: Ayhan Ergürsel, Semih Kaplanoğlu , S. Hande Güneri , Sanat Yönetmen: Naz Erayda, Genel Koordinatör: Aksel Kamber, Prodüksiyon Amiri: Gökhan Şahin, Prod. Ast.: Fatih Ağdaş, Özkan Akçay, Mevlüt Kopuz, Yardımcı Yönetmen: Aslı Sağ, Deniz Ceyhan, Set: Mustafa Şahin, Işık Şefi: Hasan Özçelik, Focus Puller: Gökhan Balseven, Set Asistanları: Serhat Koç, Kemal Şahin, Ses Kayıt: Matthias Halb, Boom Operatörü: Raphael Kempermann, Sanat Yönetmeni Asistanları: Ayşe Yıldız, Özge Öztürk, Makyaj: Daniel Scheöder, Laboratuar Sorumlusu: Yusuf Özbek, Kopya Baskı: Mustafa Koç, Ersan Gümüş, Ayhan Kısa, Kopya Renk Düzeltme: Burcu Doğanay, Sinefekt Laboratuarında hazırlanmıştır

Oyuncular: Bora Altaş, Erdal Beşikçioğlu, Tülin Özen, Alev Uçarer, Kutay Sandıkçı, Ayşe Altay, Özkan Akçay, Selami Gökçe, Kamil Yılmaz (Hamdi’nin babası), Adem Kurkut (jandarma), Erhan Keskin (jandarma), Raşit Altaş (balcı Zekeriya), Hasan Özgen (Balcı Faik), Simay Maçça  (şiir okuytan kız), 

Konu: Film bizi Yusuf'un hayatının birinci safhasına yani çocukluğuna götürüyor ve bu kez bizi Karakovan balcısı babası Yakup’la tanıştırıyor. Yusuf ilkokula başlamış, okuma yazma öğrenmektedir. Babası Yakup ürkütücü bir ormanın derinliklerinde, yüksek ağaçların üzerine kurulmuş el yapımı kovanlarda üretilen karakovan balcılığıyla uğraşmaktadır. Babasıyla sık sık gittiği orman, Yusuf için gizemli bir yerdir...

Yusuf bir sabah gördüğü rüyayı babasına anlatır. Bu rüya ikisi arasında sonsuza dek kalacak bir sırdır.

Aynı gün Yusuf sınıfın önünde öğretmenin verdiği okuma metnini okurken aniden kekelemeye başlar ve arkadaşlarının alay konusu olur. Yakup, anlaşılmaz bir nedenle soyu hızla tükenen Kafkas arılarının peşinden uzak bir ormana gider. Babasının gidişiyle Yusuf iyice sessizliğe gömülür. Yusuf'un bu hali çay tarlasında çalışan annesi Zehra'yı üzmektedir. Ne kadar uğraşsa da Yusuf'u konuşturamaz.

Günler geçer, Yakup'un gecikmesi Zehra'yı ve Yusuf'u tedirgin eder. Zehra Miraç Kandil'i gecesi için Yusuf'u köyden uzaktaki anneannesine gönderir. Yusuf, orada dinlediği hikayelerdeki peygambere benzettiği babasının mutlaka geri döneceğine inanmaktadır. Ertesi gün Sis Dağı şenliğinde de Yakup'a rastlayamazlar…

Babasını aramak için ormanın derinliklerine dalan Yusuf'un gördüğü rüya gerçekleşecek midir? (KYN: Milliyet Sinema)

 Not: Semih Kaplanoğlu'nun Yusuf Üçlemesi'nde, üç filmi birbirine bağlayan karakterin önce yetişkinliğiyle (Yumurta), daha sonra gençliğiyle (Süt) ve son halka olan "Bal"da da çocukluğuyla tanışıyorduk. Ancak filmlerin geçtiği dönemde benzer bir geriye gidiş gerçekleşmiyordu. Yönetmen Kaplanoğlu'nun deyimiyle, "bu üçlemenin evreninde her şey bitmez tükenmez bir şimdiki zamanda geçmekteydi."

Üçlemenin bir hatırlama hali olarak tasarlandığını da ifade eden Kaplanoğlu, bu alışılmadık yapıyla bizleri, yine kendi sözleriyle, "insanlığın rüyası" ile baş başa bırakıyordu. Yönetmeni tarafından bu şekilde tanımlanan üçleme, "Bal"m finalinde bir ağacın dibinde uykuya yatan Yusuf ile sona eriyor, böylece üç film arasında döngüsel bir bağ kuruluyordu.

Sinema Dergisi'nin Mayıs 2010 tarihli sayısında Uygar Şirin, Kaplanoğlu'nun tanımlamasına da referansla, bu döngüyü şöyle açıklamıştı: "Yusuf'un rüyası aslında Yusuf'un hayatıdır. Yusuf'un hayatı aslında insanın hikayesidir." Üçlemenin bütününde zaman doğrusal ilerleyen bir unsur olmadığı gibi, "Bal" da baştan sona adeta bir rüya şeklinde tasarlanmış. Bütünüyle doğa içinde geçen film, gerek görüntü yönetimi gerek kurgusu gerekse ses tasarımıyla meditatif bir etki yakalıyor. Bunda Kaplanoğlu'nun dünyayı algılayış biçimi de son derece önemli. Yönetmen, çeşitli röportajlarında da belirttiği üzere, zamanın 'su gibi aktığı' değil, bilakis hissedildiği bir sinema yapmaya çalışıyor, filmlerinde gözüken canlı veya cansız her öğenin birbirini etkilediğine dikkat çekiyordu. Çoğunlukla Tarkovski, Bresson, Dreyer veya Ozu gibi yönetmenlerle karşılaştırılan Kaplanoğlu, kendi deyimiyle manevi gerçekliğin arayışında bir sinema yapmakta. Çoğunlukla 'aşkın' (transcendental) diye de adlandırılan bu yaklaşımın ülkemiz sinemasında bir karşılığım bulmak gerçekten zor. Kaplanoğlu, seküler algının dışında bir sinema yaptığı gibi, maneviyat veya inanç kavramlarına yoğunlaşan çoğu Türk filminin didaktik, neredeyse propagandaya odaklı tavrım da reddediyor. İşte bu nedenle, özellikle Yusuf Üçlemesi Türk sinemasında özel bir yere sahip. Üstelik sadece teolojik bir bakış açısıyla yorumlanabilecek filmler de değil bunlar. Yusuf'un hikayesinde herkesin kendisinden bulabileceği unsurlar mevcut; babayı kaybetmek, anneden kopmak, taşradan kaçma isteği, bir erkeğe biçilen rollerin onda yarattığı baskı, sanatçının yalnızlığı, kendi geçmişine dönüp bakma ihtiyacı, vs. gibi. "BaF'a Türk sinema tarihinde ayrıcalıklı bir yer kazandıran diğer unsuru da unutmamak gerek. Kaplanoğlu'nun filmi 2010 yılında Berlin Film Festivali'nde yarışmış ve Metin Erksan'm "Susuz Yaz"ından 46 yıl sonra, Altın Ayı ödülünü kazanan ikinci Türk filmi olmuştu. (E.E.) SİNEMA En İyi 100 film[1] Sinema Mecmuasının seçkisinde 110 filmin en iyisi           

 

BAHTI KARA (2010)

 


 Senaryo Ve Yönetmen
Theron Patterson Müzik Theron Patterson Görüntü Yönetmeni Shaune McDowell Yapım Bulut Film / Yamaç Okur, Nadir Öperli, Enis Köstepen Kurgu: Özcan Vardar, Theron Patterson, Sanat Yönetmeni, Nadide Argun, Ortak Yapımcı: Mehmet Betil, Patricia Patterson, Yapım Asistanı: M. Cem Öztüfekçi, Zümrüt Burul, Yardımcı Yönetmen: Dilek Taşdemir, Yönetmen Yardımcısı: Yeliz Günel, Kamera Asistanı: Meryem Yavuz, Focus Puller: Tufan Kılınç , Steadicam Operatörü: Emrah Balcı, İsmail Kara, Renk Düzenleme: Esra Çora, Sanat Asistanı: Barış Yıkılmaz, Deniz Gedizlioğlu, Ses Tasarım: Cenker Kökten, Theron Patterson, Ses Kayıt: Orçin İnceoğlu, Boom Operatörü: Sertaç Selvi, Cast Asistanı: Ezgi Baltaş, Prodüksiyon Amiri: Doğan Olgunelma, Cast Ajansı : Gökçe Doruk,  Erten Casting

Oyuncular Reha Özcan (Adnan), Yeşim Ceren Bozoğlu (Deniz), Haktan Pak (Can), Ali Gülkanat (Otoparkçının Oğlu), Kamer Çelenk (Burak ), Tolga Sarıtaş (Berk), Ali Pınar (Arabası Çarpılan Şoför), Güner Özkul , Evren Duyal, Banu Fotocan, (Gül), Şerif Erol (Dersane Müdürü), Şehsuvar Aktaş, Yakup Yavru (Taksici), Ararat Mor (Otoparkçı), Esra Kızıldoğan, Evren Duyal, Onur Yar (Dönerci),Selin Türkoğlu (Öğretmen), Şevki Özcan (Garson),

Konu: Yıllar önce eşi Gül’ü kaybeden Adnan, el attığı hiçbir işte tutunamamış, bu nedenle lise son sınıfa giden oğlu Burak’a iyi bir baba olamamıştır. Burak, babasından göremediği aile şefkatini dayısı Can, yengesi Deniz ve kuzeni Berk’ten oluşan çekirdek ailede arasa da gerçek bir ailenin eksikliği tüm davranışlarında hissedilir. Başına gelen çeşitli komik kazalar ve aksiliklerle günden güne dibe vuran Adnan, oğlunun kendisinden hızla uzaklaştığını görse de buna karşı bir şey yapamaz. Elini attığı her şeyi kurutan, bindiği her dalı kesen, başı bir türlü beladan kurtulmayan Adnan, günden güne bu durumun ağırlığı altında daha çok ezilir. Kapılar bir bir yüzüne kapandıkça, hayatta kendisini önemli hissettiren tek insan olan Gül’le geçirdiği mutlu günlerin özlemini daha çok hissetmeye başlar. Ne var ki, Adnan’ı bu özlemin yarattığı çaresizlik hissinden kurtaracak şey geçmiş güzel günler değil, oğlu Burak’ın son anda ona uzatacağı el ve gelecek umudu olacaktır