Senaryo ve Yönetmen: Lütfi Ö. Akad
Fotoğraf Direktörü: Ali Uğur, Mike Rafaelyan
Yapım: Saltuk Film / Kadir Kesemen,
Müzik-Beste-Şarkılar: Orhan Gencebay, Orodüksiyon Amiri:
Arif Eriş, Asistan: Yaşar Koçer, Işık: İsmet Yurtcu, Set
Amiri: Baki Soğukpınar, Montaj- Senkron: Cevat Szer, Süleyman Karakaya,
Negatif Montaj: Hüsamettin Üren, Reji Asistanı: Erol Keskin, Ömür
Mete, Kamera Asistanı: Güngör Tetiker, Sesleri Alan: Necip
Sarıcaoğlu; Kostümler: Firdevs Moda Evi, Renk uzmanı: Turgut
Ören, Zihniye Ören, (Lale Film Stüdyosu’nda seslendirilmiş ve Ören Film
Stüdyosu’nda renklendirilmiştir.)
Oyuncular: Orhan Gencebay, Tülin Örsek,
Kadir Savun, Osman Alyanak, Güzin Özipek, Turgut Boralı, Danyal Topatan,
Feridun Çölgeçen, Aydın Tazel, Aydın Tezel, Ekrem Dümer,
Konu: Bir fabrikada usta başı olarak çalışan,
müziğe düşkün erdemli bir genç olan Orhan, aralarındaki sınıfsal,
farklılıklarına karşın fabrika sahibinin kızı Nermi'ni etkiler ve birbirlerine
büyük bir aşkla bağlanırlar. Filmin dönüm noktası Orhan Ustanın çalıştığı
fabrikanın sahibinin kızıyla iş gereği karşılaşması ve gözlerinin kamaşması.
Daha da güzel ve hoş olansa zengin kızı Nermin'in de kamaşması. Zengin kızı
Nermin'in gözleri kamaşıyor, çünkü Kilyos yolunda arabası bozulup yolda
kaldığında ve çaresizce fabrikaya yardım istemeye koştuğunda elinde gösterişsiz
takım çantasıyla arıza yerine kadar birlikte geldiği usta hiç konuşmayan,
cıvımayan bir emekçidir. Olanca özgüveniyle arabanın altına uzandığında hiç
acele etmeden sıkışmış marş dinamosunu çalıştırdığında aynı tavrını,
ağırlığını, edebini korumaktadır. Usta, şanlı Hafikoğulları'nın evinde araba
tamiri sırasında kirlenen üstünü temizlerken de, sade bir teşekkür edip
giderken de suskun ve onurludur. "Nereden buldun bu ne idüğü belirsiz
adamı" diyen amca ya başını bile çevirip bakmamış, cevap vermeye bile
gönül indirmemiştir. Zengin kızı Nermin, Orhan Ustanın marş dinamosunu
çalıştırdığı arabada unuttuğu notalardan yalnızca iyi bir usta değil, aynı
zamanda müzikle iç içe bir besteci olduğunu da anlar. Bu sihirli notaları
Hafikoğulları'nın görkemli evini süsleyen piyanoda seslendirdiğinde büyülenir,
çok sevmiştir bu Doğu kokan ezgileri çarpılmıştır hatta. Ayrıca Orhan Ustanın
dünya nimetlerinden uzak görünmesine, arabada baş başa kaldıklarında ustaca
şarkı söylemesine, direksiyon hakimiyetine, Kilyos sahillerinde hayattan
kısacık alınan bir mala süresinde bile dalgalardan farklı ezgiler, farklı
tınılar duyabilmesine, bunları imgeleminde bambaşka ışıltılı ezgilere
dönüştürebilme yetisine, soğukkanlılığını her koşulda koruyabilmesine, sayısız
gürültücü zengin fırlamadan oluşan sevimsiz gençler çetesinin, yani kendi yakın
arkadaşlarının, can dostlarının olanca sululuklarına karşın soğukkanlılığını
kaybetmemesine, onlara tükürmemesine, kafa atmamasına, tekme savurmamasına,
dahası o kalabalığın içinde elinde purosu yüzünü buruşturup, "Gene
getirmiş bu adamı" diye hayıflanan sevimsiz amcaya aldırmamasına daha da
çok büyülenmiştir Nermin. (Vadullah Taş)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder