Powered By Blogger

22 Ocak 2023 Pazar

 

BORNOVA BORNOVA (2009) 

Senaryo ve Yönetmen: İnan Temelkuran, Görüntü Yönetmeni : Enrique Santiago Silguero Müzik: Harun İyicil, Ferit Özgüner, Yapım: İnan Temelkuran Kurgu: Erkan Tekemen, Sanat Yönetmeni: Natali Yeres, Yürütücü Yapımcı: Yıldıray İnan, Devamlılık: Funda Karakaya, 2. Kamera Asistanı: Özer Öner, Steadycam Operatörü: Ercan Yılmaz, Işık Şefi: Ersin Aldemir, Sanat Asistan: Kerem Ardahan, Ses Kayıt: Mehmet Kılıçel, Boom Operatörü: Gürkan Özkaya,

 Oyuncular: Öner Erkan (Hakan), Kadir Çermik (Salih), Damla Sönmez (Özlem), Erkan Bektaş (Murat), Öner Ateş, Ali Onur, Murat Kılıç (İhsan), Hasan Şahintürk (Ömer), Mustafa Kırantepe (İbo), Selen Uçer (Senem), Ceren Demirel (Elif), Nazlı Gonca Vuslateri (Hande), Ulaş Tuzak

 Konu: Askerden yeni dönen ve sakatlık yüzünden futbolculuk kariyeri başlamadan bitmiş olan Hakan vasıfsız ve işsizdir. Taksi şoförlüğü yapmayı ummaktadır. Mahallenin psikopatı Salih ise, onu dinleyen, ona kendince öğütler veren tek kişidir. İyi ve eğitimli bir aileden gelmekle birlikte Salih, mahalledeki her türlü yasa dışı işe bulaşmıştır. Çevredeki herkes ondan korkar. Buna, Hakan'ın hoşlandığı ama konuşmaya cesaret edemediği liseli Özlem de dahildir.

 Salih'in felsefe doktorası yapmakta olan çocukluk arkadaşı Murat ise, geçimini kazanmak için erotik hikayeler yazmaktadır. Murat'ın Salih ve Özlem'le ilgili anlattığı hikaye, Hakan'ın moralini bozar. Oysa olaylar Hakan'ın düşündüğü gibi değildir.

 ÖDÜLLER;

46. Antalya Altın Portakal Film Festivali
►Damla Sönmez En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu

Sinema Yazarları Ödülü
► İnan Temelkuran
► Erkan Tekemen En İyi Kurg
►Öner Erkan En İyi Erkek OyuncU
►En İyi Film İnan Temelkuran

15. Sadri Alışık Ödüller
► Damla Sönmez Umut Veren Oyuncu

 Bir Savrulma Hikayesi  İnan Temelkuran “Bornova Bornova”da birbirinden farklı bu dört karakterden yola çıkarak aslında günümüz toplumundan bir kesit sunuyor. Etrafı işsizlik, dolayısıyla aidiyet ve kimlik sorunlarıyla dolu, temelsiz ve savrulmaya hazır gençlerin bir gününü anlatıyor

 Esas karakterlerden
    Hakan, askerden yeni dönmüş, lise diploması bile olmadığından vasıfsız ve işsiz bir gençtir. Geçmişte yaşadığı bir sakatlık yüzünden futbola devam edemeyen Hakan’ın tek umudu taksicilik yaparak kendi düzenini kurmaktır. İş tutup para kazanamadığı takdirde kimsenin kendisine kız vermeyeceği korkusuyla yaşayan Hakan, taksicilik yapmayı beklediği süreçte günlerini bakkalın önünde mahallenin arızalı karakteri Salih ile bir arada geçirir.

 Salih esasen eğitimli bir aileden gelmektedir, ancak hayatı, babasının iş durumundaki değişimlerden sonra yanlış bir yol almıştır. Geçimini ot satarak sağlayan Salih, etrafındakilere korku saçan mahallenin psikopatı rolüne bürünmüştür. Aslında Hakan’a ağabeylik eden ve ona hayatla ilgili öğütler vermeye çalışan biridir Salih. Bu öğütlerden bazıları da kadınlarla, özellikle de Hakan’ın kendini kaptırdığı Özlem’le ilgilidir.

 Özlem ise, Hakan’larla aynı mahallede yaşayan, erkek arkadaşı olan, hikâyede geçen yaşıtları gibi cinsel olarak aktif ve gözü açık genç bir liselidir. Kendisine sıra gelmeyeceğini düşünerek üniversiteye girme beklentisi içinde değildir. Tek derdi evlenmektir Özlem’in. Aralarında geçen sorunlardan dolayı o da Salih’ten korkmaktadır ancak erkek arkadaşında bulamadığı “sahip çıkılma” arzusunu Hakan’da bulacaktır.

 Filmin son karakteri Murat ise Salih’in çocukluk arkadaşıdır. Felsefe dalında doktora öğrencisi olan ama felsefe para kazandırmadığı için geçimini erotik fanteziler yazarak sağlayan Murat, hep bir takım projeler yürütme hevesi içinde ama bunları bir türlü hayata geçiremeyen kayıp bir vakadır aslında. Bir gün Salih’in kendisine anlattığı bir fanteziden bahsederken, Hakan’ın Salih ve Özlem’le ilgili bilmediği bir gerçeği ortaya çıkararak büyük bir hayal kırıklığı yaşamasına neden olur. Ve Hakan da akabinde Salih’le ilgili ciddi bir takım kararlar almak zorunda kalır

 Anlatım dili yenilikçi, farklı, adeta yeni bir soluk. Bu tür denemeleri daha sık görebilsek dedirtiyor hatta. Oyunculuklar çok başarılı. Özellikle Antalya’dan da ödülle dönen Öner Erkan’ın performansı çok iyi. Sahneler kimi zaman fazla uzun, dolayısıyla bol konuşmalı, ancak diyalogların kimi zaman ağırlaştığı ve filmin ritmini düşürdüğü kanaatindeyim. Genel olarak kendini izleten ve sıkmayan bir tarz tutturmuş Temelkuran. Tek sorun filmin sonu. Toplumun büyük bir kesiminin içinde bulunduğu ruh halini çok gerçekçi karelerle ve kimi zaman küçük jestlerle aktarabilmeyi başaran bir film için tatmin edici bir son olmadığını düşünüyorum. Yine de görülmesi gereken bir film “Bornova Bornova”. İki farklı kutupta gidip gelen Türk sineması içinde kendine yer bulmaya çalışan farklı bir sinema tarzı arayanlara. (Müge Öztürk—www.sinemoloj.com)


FİLMİ İZLE 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder