Powered By Blogger

17 Mart 2020 Salı

KAŞIK DÜŞMANI (1984)


Senaryo ve Yönetmen: Bilge Olgaç
Görüntü Yönetmeni : Ümit Gülsoy
Yapım: Tek Filmcilik/Mehmet Ali Yılmaz

AFM Teknik Ekibi 2. Kamera Asis-tanı: Nurettin Dağalp, Müzik: Mutlu Torun, Işık Şefi: Ömer Zorkalkan, Sesleri Alan: Tuncer Aydınoğlu, Prodüksiyon Asistanları: Erdoğan Üçkaya, İlker Çakır, Prodüksiyon Yönetmeni: Fehmi Tengiz, Yönetmen Yardımcıları: Ali Kıvırcık, Şebnem Aydeniz, Yasemin Yazıcı, Özgün Müzik: Mutlu Torun, Prodüktör: Mustafa Özbey, (Acar Film Stüdyosunda hazırlanmıştır)

Oyuncular: Perihan Savaş, Halil Ergün, Aliye Rona, Seden Kızıltunç, İsmet Ay, Mesut Engin, Ayşegül Ünsal, Menderes Samancılar, Ali yaylı, Muhlis Aşan, Burhan İnce, Nuran Aksoy, Şahin Kaygun, Hakkı Kıvanç, Rezzan Metin, Bayhan Akbaş, Nilgün Belgin, Mert Egemen, Kenan Bal, Ömer Köylü, Muhlis Asan, Celal Berk, Aydan Burhan, Şafak özer, Ömer Yılmaz, Mehmet Özaydın, Leyla İnce, Burhan İnce, Rıza Ağacık, Sabri Öğütçü, Mustafa Reis, SAsuman Ünsal, Mustafa Koç, Sabahattin Çetinkaya, Sedat Onuk, Uğur Uyguner, Ziya Yılmaz, Jalim Yılmaz, İbrahim Palik, İlhan İbişoğlu,

KONU : Kaşık Düşmanı’nın ağırlık noktasını kadınsız kalan erkeklerin nasıl yarım-laşacakları ve ne kadar çaresiz kalacakları konusunu oluşturmaktadır. 1980 yılının Kasım ayında Ankara'nın Keskin ilçesinin Danacı obası köyünde bir tüp gaz patlaması olmuş, köy düğünü sırasında meydana gelen olayda çok sayıda kadın ve çocuk ölmüştü. Filmin konusu bu olaydan yola çıkarak hazırlanmış. Faciadan sonra köye bir alman film ekibi geliyor. Amaçları olay yerinde incelemeler yapıp bir belgesel film çekmektir. Düğüne gitmediği için sağ kalan tek kadın Perihan ile ekipteki Alman kadın, köyün yakışıklı delikanlısı ile ilgilenmektedirler.

Kanımızca burada fazlaca “idealist” ya da “cynical” olmadan iç içe, birlikte var olan iki nedenden söz edilebilir. Ticari kaygılar ve toplumsal değişme. Türk sineması kadın izleyicisini tekrar kazanmaya başlıyor. Ancak bu kadın seyirci artık kalıplaşmış tipler ve olayları tüketmek istemiyor. Bu yüzden kimi yönetmen ve yapımcılar kadını ilgilendirecek sorunlara satılabilirliği arttırmak amacıyla daha dürüst ve çağdaş yaklaşıyorlar Yanı bu arzı, önemli ölçüde, hızla uyanan izleyici talebi yönlendiriyor. Bunlara bir de, zaten öteden beri düzgün film yapmaya çalışan yönetmenlerin varlığı da eklenince ortaya yeni ve umut verici bir tablo ortaya çıkmaya başlıyor.

ÖDÜL:
* 21. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması (22 – 29 Eylül 1984)
► "Kaşık Düşmanı" "en başarılı 3. film"
► Bilge Olgaç "en başarılı senaryo"

Jüri Üyeleri: Lütfi Ö. Akad, Sadri Alışık, Umur Bugay, Yıldız Kenter, Rekin Teksoy, Cihat Çiftçili, Emin Gerçeker, Necati Onursal, Sema Ece.

* Paris'te düzenlenen (1984) "7, Uluslararası Kadın Film Şenliği"nde ► "Birincilik ödülü"
Fransız Gazetecilerinin "Basın özel ödülü".
Fransız kadın Derneklerince filmi izleyenler arasında düzenlenen' "anket"te
 ►Halil Ergün, "en iyi erkek oyuncu" seçildi.

* Bilge Olgaç'ın "Kaşık Düşmanı", gerek bu toplu, gerek son dönem Türk sinemasının en ilginç sürprizlerinden biriydi. Dramatik, giderek trajik bir olaydan yola çıkarak kırsal kesimde kadın/erkek ilişkileri üstüne acı bir ironi içeren bir gözlem getiren Olgaç, çok ilginç çıkış notasına karşılık, filmin sonuna dek aynı güçle götüremiyordu. (Bkz.: Atilla Dorsay, Sinema Günlerindeki Türk filmlerine toplu bakış, Cumhuriyet, 10 Mayıs 1985)

* Bilge Olgaç'in "Kaşık Düşmanı", gerek bu toplu gösterinin, gerek son dönem Türk Sinemasının en ilginç sürprizlerinden biriydi. Dramatik, giderek trajik bir olaydan yola çıkarak kırsal kesimde kadın/erkek İlişkileri üstüne acı bir ironi içeren bir gözlem getiren Olgaç, çok ilginç çıkış noktasına karşın, filmini sonuna dek aynı güçte götüremiyordu. Türklükleri üstlerinden akan sözüm ona "Almanların" karışmasıyla birlikte Olgaç’ın ironisi de yerini kaba bir gülmeceye ve bir hayli toptancı bir "humanizme” bırakıyordu. Yinede "Kaşık Düşmanı"nın ana fikriyle, senaryosuyla, hemen tüm oyuncularının oyunuyla sinemamızda bir hayli özgün bir yerde saymak ve değerlendirmek gerekir. “Atilla Dorsay, “12 Eylül Yılları Ve Sinemamız”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder