Yönetmen: Şerif
Gören
Senaryo: Sadık
Şendil
Görüntü Yönetmeni: Hüseyin
Özşahin
Yapım: Arzu
Film/Ertem Eğilmez
Oyuncular: Tarık Akan, Müjde Ar, Sevda Aktolga, Cem Şendil, Civan
Canova, Selin Sel, Korkut Altın, Marcus Henrich, Veronica, Vandel, Dinçer
Çekmez, Korkut Altın, Ertuğ Koruyan, Esen Günay
Konu: İki yabancının peşine takılarak Fırat üzerinde bir yolculuğa çıkan
bir grup İstanbullu gencin serüveni. İstanbul'u gençlerin yaşama bakışlarıyla
yöre insanlarının çelişkisi, kısa, ama akıllıca bir kaç sahneyle ve diyalogla
veriliyor. Sonra Fırat üzerindeki, serüven başlıyor. Gençlerin yanında
bilinmeyen bir nedenle polisten kaçan bir de suçlu adam var. Gençler önce
doğayla, sonra da doğadaki en tehlikeli yaratıkla, yani insanla, bir avuç kötü
insanla çatışmak zorunda kalıyorlar. Bir eğlen-ce olarak başlayan bu macera,
trajik boyutlar kazanarak sonuçlanıyor.
► "Nehir", hemen başından söyleyelim, sinemamızda
şimdiye dek yapılmış en iyi serüven filmİ... Sadık Şendil'in senaryosu, iki
yabancının peşine takılarak Fırat üzerinde bir yolculuğa çıkan bir grup
İstanbullu gencin serüvenini anlatıyor. İstanbul'u gençlerin yaşama
bakışlarıyla yöre insanlarının çelişkisi, kısa, ama akıllıca birkaç sahneyle ve
diyalogla veriliyor. Sonra Fırat üzerindeki serüven başlıyor. Gençlerin
yanında, bilinmeyen bir nedenden polisten kaçan bir de suçlu adam var. Gençler,
önce doğayla, sonra da doğadaki en tehlikeli yaratıkla, yani insanla, bir avuç
kötü insanla çatışmak zorunda kalıyorlar. Bir eğlence olarak başlayan bu
serüven, trajik boyutlar kazanarak sonuçlanıyor.
Nehir", sinemamızdaki son bir iki mevsimde belirlenen
akımların bir bileşkesi sanki... Yıllardır anlatılan konulardan, çiğnenen
sakızlardan seyircinin nasıl bıkığının bilincine varan sinemamız, kendisine
yeni çıkış yolları arıyor. uğruna harcanmış oluyor. "Nehir"i,
sine-mamızın hangi teknik düzeye geldiğini merak eden, körü körüne Batı
sineması hayranı herkese kesinkes öğütleyeceğiz biz.
Ama iş bu filmi dış ülkelere satmaya gelince (ki "Nehir"
düzeyindeki bir film rahatça birçok ülkeye satılabilir), bunu nasıl yapacağız?
Aslı dururken kopyasını kim alacak? Bu tür kopyalamaların, ticari açıdan bile
tutarlılığı var mı? “Atilla Dorsay, “Sinemamızın Umut Yılları” syf, 225 ”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder