Powered By Blogger

24 Mart 2018 Cumartesi

VEDA (1974)


Yönetmen: Orhan Aksoy
Senaryo: Fuat Özlüer, Erdoğan Tünaş
Yapım: Erler Film / Türker İnanoğlu

Şarkılar: Ayla Büyükataman, Foto Direktörü: Çetin Gürtop, Sanat Yönetmeni: Sohban Koloğlu, Yapım Koordinatörü: Memduh Karakaş, Teknik Yönetmen: Metin Miroğlu, Yönetmen yardımcısı: Samim Utku, Jan Birindizi, Kamera Asistanı: Hüseyin Karındoyuran, Laboratuar: Recai Karataş, Işık Şefi: Şevket Kıymaz, Ses Kayıt: Tuncer Aydınoğlu, Seslendirme Yönetmeni: Kemal Bilici

Oyuncular: Filiz Akın, Bülent Kayabaş, Hulusi Kentmen, Renan Fosforoğlu, Memduh Ünsal, Necdet Tosun, Mürüvvet Sim, Atıf Kaptan, Cevat Kurtuluş, Faik Coşkun, Ekrem Dümer, Gülten Ceylan, Şebnem Anıl, Çocuk Oyuncu: İlker İnanoğlu (d:1965)

Konu: Babası küçükken ölmüş olan İlker (İlker İnanoğlu), konserleri, turneleri ve diğer işleri nedeniyle oğluna zaman ayıramayan ünlü bir sanatçı olan Selma’nın (Filiz Akın) yatılı okulda okuyan oğludur. Annesi o denli meşguldür ki, birbirlerini ancak yılda birkaç kez görebilmektedirler. Çevresindeki herkes İlker’in zenginlik içinde, harika bir hayat sürdüğünü sanır, oysa gerçek tam tersidir. Annesinin tatil günü onu almaya gelmemesi, eve yalnız gitmesi de üzer İlker’i. Annesi eve gelince çok sevinir. Birlikte lunaparka giderler. Elektriği olmadığı için kapalı olan lunaparkın iki gün sonra açılacağını öğrenip dönerler. İki gün sonra ise, annesi İzmir’e konsere gider. Mutsuz İlker, yanına kız arkadaşını da alıp otobüsle İzmir’e İzmir’e gider. Annesi gazinoda program yaptığı sırada İlker’i karşısında görünce önce şaşırır, sonra kızarak onu geri gönderir. Annesinin doğum gününe de yetişememesi İlker’i iyice yıkar. Can sıkıntısından ata binmeye kalkar, fakat düşer. Götürüldüğü hastanede durumundan şüphelenen doktorlar testler düzenleyip, annesine haber verirler. Selma hastanede İlker’in lösemi hastası olduğunu ve bir aylık ömrünün kaldığını öğrenir. Bu olay genç kadının annelik sorumluluklarını ve bir çocuğu olduğu gerçeğini acı bir biçimde de olsa Selma’ya hatırlatmıştır. İhmalkarlığından ve ilgisizliğinden son derece pişmandır. Sahnelere veda eder. Tüm zamanını yalnızca İlker’le geçirir. Talihsiz çocuk ilk kez mutludur. Annesinden yine lunaparka gitmelerini ister. O gece lunapark sadece onları eğlendirir. İlker en son bindikleri dönme dolapta, annesinin kucağında son nefesini verir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder