Powered By Blogger

13 Aralık 2022 Salı

 

EYLÜL FIRTINASI (1999) 



Yönetmen: Atıf Yılmaz, Senaryo: Gaye Boralıoğlu, Müzik: Tamer Çıray, Görüntü Yönetmeni: Erdal Kahraman, Kurgu: Mevlüt Koçak, Yapım: Delta Film/Atıf Yılmaz  Ulus Filmcilik/İskender Ulus, Ortak Yapımı

Oyuncular: Tarık Akan, Zara, Kutay Özcan (Çocuk Oyuncu) Deniz Türkali, Hazım Körmükçü, Oktay Sözbir, Meral Çetinkaya, Cezmi Baskın, Yosi Mizrahi, Selahattin Duman, Zeynep Casalini, Ceren Sarp, Meral Çetinkaya, Cezmi Baskın, Cengiz Tünay, Ayten Uncuoğlu, Mesut Akusta

Konu: 12 Eylül İhtilali her şeyin üzerinden silindir gibi geçmiştir. Rasim, vatan haini olduğu gerekçesiyle polis tarafından aranmaktadır. Polis, Rasim'in karısı Ayten'i de içeri almış Rasim'in yerini öğrenebilmek için ona işkence yapmaktadır. Ayten'de davanın içinde olan yürekli bir kadındır. Bu arada Rasim'in evine baskın yapan polis, küçük oğlu Metin'in ağzından babası hakkında bilgi almaya çalışır. Küçük Metin'in çocuksu saflığına bile tahammül edemeyen polisler, bakıcı kadınla çocuğu da merkeze götürürler. çocuğu alması için dedesi Hüseyin Avcı'ya haber gönderirler. Bu arada küçük Metin'i annesinin yanına hücreye koyarlar. Metin'in dedesi Hüseyin Avcı, küçük çocuğu almaya gelir ve çocukla birlikte yaşadığı adaya dönerler. Eski bir efe olan Hüseyin Avcı'ya yörede herkes efe demektedir. Hüseyin efenin karısı Sultan, yataktan kalkamayacak kadar hastadır. Kızının başına gelenler Sultan hanımı çok yıpratmıştır. Efe ve karısının en büyük dostları, eski bir hakim olan Muhsin beyin karısı Şerife'dir. Kocası ölen kadının kimseye müdanası yoktur. Şerife hanım, hem Sultan'a yardımcı olmakta, diğer yandan küçük çocukla ilgilenmektedir. Şerife hanımın frapan giysileri ve Hüseyin efeye karşı gösterdiği yakınlık, adada ekmek fırını işleten yobaz Emin tarafından sürekli eleştirilmektedir. Emin'in baskı yaptığı küçük kızı Hatice ise Metin'le iyi arkadaş olmuştur. Bu arada Rasim'in de isminin olduğu arananlar listesi, adada her yere asılmıştır. Metin, annesinin çocukluk arkadaşı ve yazar olan Sadık'la iyi bir dostluk kurmuştur. Ayten' den mektup getiren arkadaşlarının gelmesinden sonra bir gurup polis ve asker Rasim'i aramak için evi basarlar. Evi hoyratça ararlarken gürültülerden aşağıya inen Sultan, kocası Hüseyin efenin kolları arasında ölür. Rasim'in yakalanması üzerine Ayten'i serbest bırakırlar. Ay ten perişan bir şekilde arkadaşları tarafından babasının evine getirilir. Efe kızının durumunu görünce yıkılmıştır. Bu arada Rasim itirafçılık yaparak serbest kalmıştır. Zayıf karakterli olan adam, öldürülmekten korktuğundan yurt dışına kaçmaya karar vermiştir. Bu arada karısını ve çocuğunu son kez görebilmek için adaya gelir. Rasim’le olan ilişkisinde ne kadar yanlış yaptığının farkına varan Ayten, çocukluk arkadaşı ve onu hep sevmiş olan Sadık'la yakınlaşır.

Yeniden büyük bir operasyon yapılacağı haberi üzerine arkadaşları Ayten'i AIImanya'ya kaçırırlar. Operasyon esnasında Sadık'da tutuklanmıştır. Ayten, düzenini kurduktan sonra Metin'i yanına Almanya'ya aldırmıştır. Kızının ve kendilerinin yaşadıkları acıların nedenini bir türlü çözemeyen Hüseyin Efe'nin ise akli dengesi bozulmaya başlamıştır. Diğer yandan hapisten kaçan Sadık'da, Amanya'ya Ayten'in yanına gitmiştir. Metin adadan ayrıldıktan 19 sene sonra annesi ise Sadık'la birlikte Türkiye'ye ve adaya geri gelir. Onları hayatta kalan tek yakınları olan Şerife karşılar.

 ÖDÜL:

37. Antalya Altın Portakal Film Festivali (2000):

► "Jüri Özel Ödülü" (Kutay Özcan)

8. ÇASOD Seeçiminde (2001)

► "En İyi Oyuncu", "Umut Veren Erkek Oyuncu" (Kutay Özcan)

 

4Eylül Fırtınası, isminin yaptığı gönderme gibi, 12 Eylül ihtilali ve onun yarattığı yıkıntılar üzerine yoğunlaşan bir film. Usta yönetmen Atıf Yılmaz, toplumumuzun kollektif bilinçaltında ağır travmalar yaratan bu dönemi ele alırken, didaktik bir tavır izlemek yerine o dönemi, bir çocuğun bakış açısı  ve büyüme süreci üzerinden ve çevresiyle olan ilişkilerinden yararlanarak gündeme getiriyor. Film, ele alınan dönemde yaratılan şiddeti bizzat sergileme yöntemi seçmekten çok, bu durumları sinemanın olanakları içinde hissettirerek, altını çizerek ilerliyor. Fakat dönemin koşullarını yansıtmada, o dönemin televizyon haberlerine, aynı marka ve model arabalara, basit aksesuarlara yaslanarak oldukça şematik bir atmosfer duygusu oluşturuyor. Bu açılardan da yetersiz bir dönem analizi dikkat çekiyor ve bu yaklaşım filme zarar veriyor. Şüphesiz bir sanat olarak sinemanın içeriği önem taşıyor ama sinemayı sanat kategorisi içine en az içeriği kadar biçimi de dahil ediyor. 1970'lerin parlak jönü olarak ortaya çıkan Tarık Akan, süreç içinde yaşadığı niteliksel dönüşümle toplumsal içerikli filmlerin aranan oyuncularından da biri olmuştu. Orta yaşlarda bir baba ve dedeyi canlandırdığı bu filmde, ihtilalin sıradan ama belli bir bilinç seviyesindeki insanlar üzerinde yarattığı travmayı yansıtmada başarılı görünüyor. Özellikle küçük Metin'i oynayan Kutay Özcan, küçük bir çocuğu oynamasının da getirdiği avantaj la bu rolün altından yönetmenin katkısıyla da da başarıyla kalkıyor. Aslında bir türkücü olan Zara ise oyunculuk deneyiminde başarısız görünmüyor. “Prof.Dr.Alim Şerif Onaran/Doç.Dr.Bülent Vardar, “20 Yüzyılın Son Beş Yılında Türk Sineması” syf, 216”


FİLMİ İZLE 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder